Ahmet Altan arşivleri | Yekvucut Akıl ve vicdan sahiplerine Sat, 05 Mar 2022 11:55:43 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.5.2 https://yekvucut.com/wp-content/uploads/2022/11/favicon_yek.png Ahmet Altan arşivleri | Yekvucut 32 32 Balyoz kumpası davasında karar https://yekvucut.com/feto-gercekleri/balyoz-kumpasi-davasinda-karar/ Sat, 05 Mar 2022 11:55:43 +0000 https://yekvucut.com/?p=54051 Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) Balyoz Kumpası’na ilişkin davada karar açıklandı. Davada yargılanan sanıklar, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası...

Balyoz kumpası davasında karar yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) Balyoz Kumpası’na ilişkin davada karar açıklandı. Davada yargılanan sanıklar, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası kapatılan Taraf Gazetesi’nde sahte Balyoz planı haberleri yayınlayarak askerlere kumpas kurulması ve gerçek askeri planların deşifre edilmesinden sorumluydu. FETÖ tarafından hazırlanan sahte dijital deliller sayesinde, örgütten olmayan birçok asker tasfiye edilmiş ve yerine FETÖ’cü askerlerin sızdırılması sağlanmıştı. Bu şekilde TSK komutasına yerleştirilen askerler ise daha sonra 15 Temmuz darbe girişiminde rol almıştı. Davanın 39’uncu duruşması, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görüldü. Tutuklu sanık Mehmet Baransu‘ya 13 yıl, Ahmet Altan, Yasemin Çongar ve Yıldıray Oğur‘a ise 3 yıl 4’er ay hapis cezası verildi. “Zeyd” kod adlı firari sanık Tuncay Opçin hakkında çıkartılan yakalama kararının henüz infaz edilmediği belirtildi.

balyoz-kumpasi-nedir
Mehmet Baransu

Baransu ve avukatı salonu terk etti

Sanık Mehmet Baransu duruşmaya katılırken, diğer sanıklar Altan, Çongar ve Oğur’un avukatları temsilen katıldı. Müdahil olarak ise emekli Kurmay Albay Suat Aytın ile emekli Orgeneral Çetin Doğan’ı temsil etmek üzere avukat Hüseyin Ersöz salonda hazır bulundu. Baransu, savunmasında Balyoz davasında karar veren hâkim ve savcılarla ilgili iddianamenin dosyaya getirilmesini istediklerini belirtti. “O dosyanın gelmesi esası ilgilendiriyor.” diyen Baransu, “AYM kararına uyulmuyorsa bile en azından Yargıtay dosyasının getirilmesi gerek.” ifadelerini kullandı.

Baransu, şunları kaydetti:

 “7 yılım hukuksuzca çalındı. Kanun diyor ki ‘Ağır cezada 7 yıldan fazla tutamazsın.’ Ben 7 yıldır tutukluyum. Sizin toplanıp beni derhal tahliye etmeniz gerekiyordu. Bu hukuksuzlukları hukuki hale getirmemek için savunma yapmayacağım. Bu aşamada hangi kararı verirseniz verin ilgilenmiyorum.” 

Mahkeme ara kararı sonrası, dosyaya katkı sağlamayacağı gerekçesiyle kovuşturmanın genişletilmesi taleplerini reddetti.

Baransu’nun avukatı Çiğdem Koç ise,

“Duruşmada kalmamızın mantığı yok, siz yargılamanızı kendi kendinize yapın. Hukuksuzluğa ortak olmayacağız.” dedi. Ardından Baransu ile avukatı Koç duruşma salonunu terk etti.

Yasemin Çongar ve Ahmet Altan’ın avukatı Figen Albuga Çalıkuşu, son sözlerin sorulması üzerine:

“Egemen Harekat Planı hiçbir yerde yayınlanmadı. Yayınlandığını gösterir hiçbir delil bu dosyanın içinde yok. Tam da aksine AYM’nin yayınlanmadığına ilişkin bağlayıcı kararı var. Müvekkillerimin üzerine atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından beraatlarına karar verilmesini talep ediyoruz.” dedi.

Balyoz kumpası davasında karar

Mahkeme, sanıkların son sözlerinin sorulmasının ardından Balyoz kumpası davasında kararını bildirdi. Mahkeme heyeti sanık Mehmet Baransu‘nun, “devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri temin etme” suçundan 6 yıl ve “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklama” suçundan da 7 yıl olmak üzere toplam 13 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Heyet, Baransu’ya verilen cezalarda herhangi bir takdiri indirim uygulanmadığını kaydetti. Baransu hakkında “devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken belge veya vesikaların tamamen yok edilmesi veya tahrip edilmesi” suçundan yeterli delil olmadığı gerekçesiyle beraat, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan ise Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde mahkumiyetine karar verildiği sebebiyle davanın reddi yönünde hüküm kurdu.

Heyet, diğer sanıklar Ahmet Altan, Yasemin Çongar ve Yıldıray Oğur‘u da “devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgilerini temin etme” suçundan 3 yıl 4’er ay hapisle cezalandırılmasına hükmetti.

Heyet, sanıklar Altan, Çongar ve Oğur’un “devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken tamamen yok edilmesi veya tahrip edilmesi” ile “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin gizli kalması gereken bilgilerini açıklama” suçlarından ise yeterli ve kesin delil bulunmadığı gerekçesiyle beraatlerine karar verdi. Firari Tuncay Opçin hakkındaki dosyanın ise ayrılarak başka bir esasa kaydedilmesine hükmedildi.

KAYNAK: ANADOLU AJANSI

 

Balyoz kumpası davasında karar yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Beştepe’ye saldırı emrini Ahmet Altan mı verdi? https://yekvucut.com/feto-gercekleri/bestepeye-saldiri-emrini-ahmet-altan-mi-verdi/ Fri, 25 Oct 2019 12:55:51 +0000 http://yekvucut.com/?p=25342 FETÖ’nün kalemşoru Ahmet Altan’ın 14 Haziran 2016’daki Ezip Geçmek başlıklı yazısında kullandığı  “Sonunda da Erdoğan’ın sarayını yerle bir ederler. Geriye...

Beştepe’ye saldırı emrini Ahmet Altan mı verdi? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’nün kalemşoru Ahmet Altan’ın 14 Haziran 2016’daki Ezip Geçmek başlıklı yazısında kullandığı  “Sonunda da Erdoğan’ın sarayını yerle bir ederler. Geriye paramparça kanlı bir çöl kalır” ifadeleriyle 15 Temmuz’da FETÖ’cülerin Cumhurbaşkanı Külliyesi’ne nasıl saldıracağını tarif ettiği tespit edildi.

FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminden 1 gün önce FETÖ’nün Can Erzincan isimli yayın organında darbe tehditleri savuran Ahmet Altan’ın, darbenin sinyallerini Mayıs 2016’da vermeye başladığı belirlendi.

Ahmet Altan, kamuoyunda Fuat Avni olarak bilinen FETÖ firarisi Said Sefa’ya ait Haberdar isimli sitede 10 Mayıs 2016’da kaleme aldığı “Mutlak korku” başlıklı yazısında kullandığı “Sanırım kötü bir piyesin son perdesini seyrediyoruz. Bedeli biraz ağır oluyor ama… Biteceğini bilmek gene de iyi” ifadesiyle darbe hazırlığını bildiğini açık açık gösterdi.

Sarayı yerle bir ederler

Ahmet Altan, 14 Haziran 2016 yine FETÖ’ye ait sitedeki “Ezip geçmek” başlık yazısında ise Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne yapılacak saldırıyı şöyle tarif etti: “Sarayının duvarları top mermileriyle çöktüğünde eli silahlı insanlar koridorlarda birbirlerini öldürdüğünde iç savaşın ne olduğunu anlar ama geç kalmış olur”, “Sonunda da Erdoğan’ın sarayını yerle bir ederler. Geriye paramparça kanlı bir çöl kalır”

29 kişi şehit oldu

Altan’ın top mermileri, kurşunlar ve yıkılmakla tehdit ettiği Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında FETÖ’cü darbecilerin hedefi oldu. FETÖ’cüler Beştepe’ye bomba attı. FETÖ’cü darbeciler Ahmet Altan’ın saldırılacak dediği Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 29 kişiyi bombalı saldırılarla şehit etti.

Beştepe’ye saldırı emrini Ahmet Altan mı verdi? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Mehmet Altan’ın yurt dışı çıkış yasağı kaldırıldı https://yekvucut.com/feto-gercekleri/mehmet-altanin-yurt-disi-cikis-yasagi-kaldirildi/ Tue, 08 Oct 2019 14:35:32 +0000 http://yekvucut.com/?p=24998 15 Temmuz öncesi FETÖ adına Türkiye’yi tehdit eden FETÖ tetikçilerinin yargılanmasında tahliye talepleri reddedildi. Mehmet Altan’ın yurt dışı çıkış yasağı...

Mehmet Altan’ın yurt dışı çıkış yasağı kaldırıldı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
15 Temmuz öncesi FETÖ adına Türkiye’yi tehdit eden FETÖ tetikçilerinin yargılanmasında tahliye talepleri reddedildi. Mehmet Altan’ın yurt dışı çıkış yasağı ise kaldırıldı.

Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak ile kapatılan Samanyolu’nun sunucusu Şükrü Tuğrul Özşengül, kapatılan Zaman gazetesi Grafik Tasarım Sorumlusu Fevzi Yazıcı ve kapatılan Zaman gazetesi Marka Pazarlama Direktörü Yakup Şimşek’in yargılandığı FETÖ’nün medya yapılanması davasının duruşması İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ne görüldü.

Mahkeme,  6 sanığa, “Anayasa’yı ihlal” suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası kararının Yargıtayca bozulması hükmüne uyulması ve 5 sanığın tutukluluk halinin devamı kararlaştırıldı.

Mehmet Altan’ın yurt dışı çıkış yasağı kaldırıldı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Anayasa Mahkemesi Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak, Ahmet Şık’ı üzdü https://yekvucut.com/feto-gercekleri/anayasa-mahkemesi-ahmet-altan-nazli-ilicak-ahmet-siki-uzdu/ Thu, 27 Jun 2019 11:38:39 +0000 http://yekvucut.com/?p=23633 Anayasa Mahkemesi aralarında Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan ve Ali Bulaç’ın da bulunduğu FETÖ tetikçilerinin yaptığı bireysel başvurulara ilişkin kararlarının gerekçesi...

Anayasa Mahkemesi Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak, Ahmet Şık’ı üzdü yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Anayasa Mahkemesi aralarında Nazlı Ilıcak, Ahmet Altan ve Ali Bulaç’ın da bulunduğu FETÖ tetikçilerinin yaptığı bireysel başvurulara ilişkin kararlarının gerekçesi Resmi Gazete’de yayımlandı.

Buna göre, FETÖ‘nün medya yapılanmasının “darbe çağrışımı” davasında tutuklu yargılanan Ahmet Altan’ın bireysel başvurusunda hak ihlali görmeyen Anayasa Mahkemesinin kararında, Altan’ın darbe teşebbüsünden bir gün önce bir televizyon kanalındaki konuşmalarının, son dönemdeki yazılarının ve gazetesindeki konumu ile bu konumun ilişkisini anlatan gizli tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde soruşturma mercilerince işaret edilen olguların FETÖ ile bağlantılı bir suç işlendiğine dair kuvvetli belirti olarak kabul edilmesinin temelsiz ve keyfi olarak değerlendirilemeyeceği vurgulandı.

Kararda, Altan hakkında uygulanan tutuklama tedbirinin ölçülü olduğu ve adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı yönündeki mahkeme değerlendirmesinin de keyfi ve temelsiz olmadığı belirtildi.

FETÖ’nün medya yapılanmasının “darbe çağrışımı” davasında tutuklu yargılanan Nazlı Ilıcak‘ın bireysel başvurusunda ihlal görmeyen Anayasa Mahkemesinin kararının gerekçesinde Ilıcak’ın FETÖ’nün medyadaki yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında “FETÖ üyeliği” suçundan tutuklandığı başvurucu hakkında uygulanan tutuklama tedbirinin kanuni dayanağının bulunduğu kaydedildi.

Ilıcak ile ilgili kararın gerekçesinde şu değerlendirmeler yer aldı: “Sulh Ceza Hakimliğinin tutuklama kararında kuvvetli suç şüphesinin varlığına ilişkin olarak başvurucunun 15 Temmuz 2016 tarihinde darbe girişiminde bulunan FETÖ’nün yayın organlarında ve bu örgütün amaçları doğrultusunda yazılar yazdığı ve paylaşımlarda bulunduğu ifade edilmiştir.

Soruşturma mercilerinin, başvurucunun konumunu, söz konusu paylaşımların yapıldığı dönemi, paylaşımların içerik ve bağlamını dikkate alarak anılan ifadeleri FETÖ ile bağlantılı bir suç işlendiğine dair kuvvetli belirti olarak kabul etmesinin temelsiz ve keyfi olduğu ifade edilemez.”

Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu’nun bireysel başvurusunda da hak ihlali olmadığı sonucuna varan Yüksek Mahkemenin kararında başvurucuya isnat edilen suçlamanın temelinde gazetede yayımlanan manşet, haber ve yazılardan sorumlu olmasının gösterildiği bildirildi.

Sabuncu’nun bireysel başvurusundaki kararın gerekçesinde, başvurucunun FETÖ’nün yayın organlarına yapılan operasyonlara karşı çıkarak sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla bu örgütün mensuplarını mağdur gibi göstermeye çalıştığı, aynı şekilde paylaştığı mesajlarla PKK’nın propagandasını yapan yayın organına sahip çıktığı böylece anılan terör örgütlerine yardım ettiği iddiasında bulunulduğu aktarıldı.

“Keyfi ve temelsiz olduğu söylenemez”

Kararda, “Başvurucunun gazetede sorumlu olduğu dönemde yayımlanan haber, yazı ve manşetler ile başvurucunun sosyal medya paylaşımlarında eleştirel olma ve haber yapmanın ötesinde süreklilik arz edecek şekilde devletin PKK ve FETÖ’ye karşı verdiği mücadeleyi zayıflatacak yayınlar yapıldığı, toplumu kamplaştırmaya yönelik mesajlar verildiği, anılan örgütlerin masum ve mağdur olarak gösterilmeye ve lehlerine algı oluşturulmaya çalışıldığı, böylece başvurucuya yüklenen suçun işlendiği yönünde tutuklama için gerekli olan kuvvetli belirtinin bulunduğu sonucuna varılmasının keyfi ve temelsiz olduğu söylenemez.” ifadelerine yer verildi.

Bireysel başvurusunda hak ihlali olmadığı sonucuna ulaşılan Akın Atalay ve Önder Çelik ile ilgili kararda ise soruşturma makamlarının suç işlendiğine dair kuvvetli belirti bulunduğu yönündeki değerlendirmesinin keyfi ve temelsiz olduğunun söylenemeyeceği belirtildi.

Ahmet Şık’ın başvurusu

Gazeteci Ahmet Şık’ın bireysel başvurusunun, kişi hürriyeti ve güvenliği ile ifade ve basın özgürlüklerinin ihlal edildiğine ilişkin iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna hükmeden Yüksek Mahkemenin kararında, “Başvurucu yönünden özellikle kaçma ve delilleri etkileme şüphesine yönelen tutuklama nedenlerinin olgusal temellerden yoksun ve tutuklama tedbirinin ölçüsüz olduğu söylenemez.

Öte yandan başvurucunun yalnızca ifade ve basın özgürlüğü kapsamında kalan eylemleri nedeniyle soruşturmaya maruz kaldığı ve tutuklandığı iddiası yönünden derece mahkemelerinden farklı bir sonuca varılmasını gerekli kılan bir durum bulunmamaktadır.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Gazeteci Murat Aksoy’un bireysel başvurusunda hak ihlaline hükmeden Anayasa Mahkemesinin kararında, soruşturma makamlarının, başvurucunun yazı ve paylaşımlarının ifade özgürlüğü kapsamında olmadığını ortaya koyamadığı ifade edildi.

Yazı ve paylaşımların genel olarak hükümetin eleştirilmesi, politikalarının kötülenmesi, siyasal olaylar üzerinde fikirlerin ifade edilmesi niteliğinde olup şiddeti ve terör eylemlerini teşvik edecek bir dilde olmadığına işaret edilen kararda, şunlar kaydedildi:

“Başvurucunun yazılarında savunduğu görüşlerin terör örgütünün söylem ve görüşleriyle paralellik göstermesi ve kimi noktalarda örtüşmüş olması tek başına suç işlendiğine dair kuvvetli belirti olarak kabul edilemez.

Suç işlediğine dair kuvvetli belirtiler ortaya konulmadan temelde gazetedeki yazılarına ve sosyal medya paylaşımlarına dayanılarak tutuklama tedbiri uygulanması ifade ve basın özgürlüklerini de ihlal eder.”

Gürsel’in bireysel başvurusu Ahmet Kadri Gürsel’in bireysel başvurusunda da hak ihlali sonucuna varan Anayasa Mahkemesinin kararında, soruşturma makamlarınca başvurucunun yayın danışmanı olması sebebiyle Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan haber ve yazılardan sorumlu olduğunun ileri sürüldüğü ancak danışmanlıkla sınırlı bir görevin gazetenin yayın politikası üzerinde nasıl bir etkisinin bulunduğunun açıklanmadığı bildirildi.

“Başvurucunun yazısında, sert ve eleştirel bir üslup kullandığı söylenebilirse de açıkça şiddeti ve terör eylemlerini teşvik edici bir dil kullanılmamıştır.” ifadesine yer verilen kararda, şu tespitlerde bulunuldu:

“Öte yandan bir kimsenin terör örgütü ile bağlantılı suçlar nedeniyle hakkında soruşturma yapılan kişilerle görüşmüş olması tek başına suçlamaya konu edilebilecek bir husus değildir.

Bunun için görüşmenin örgütsel faaliyet kapsamında yapıldığının ortaya konulmuş olması gerekir. Somut olayda başvurucunun bu kişilerle görüşmesinin hangi amaçla yapıldığı soruşturma makamlarınca ortaya konulmamıştır.

Tüm bu hususlar değerlendirildiğinde, derece mahkemesince gösterilen gerekçeler kapsamında suç işlendiğine dair kuvvetli belirtinin yeterince ortaya konulamadığı sonucuna varılmıştır. Suç işlediğine dair kuvvetli belirtiler ortaya konulmadan temelde gazetedeki yazısına dayanılarak tutuklama tedbiri uygulanması ifade ve basın özgürlüklerine ilişkin güvencelere aykırıdır.”

Ali Bulaç‘ın bireysel başvurusunda da hak ihlali sonucuna ulaşan Yüksek Mahkemenin kararında, başvurucunun tutuklanmasına dayanak gösterilen olguların temelde gazete yazılarından oluştuğu, soruşturma makamlarının başvurucunun bu yazıları FETÖ’nün amaçları doğrultusunda yazdığını ileri sürdüğü hatırlatıldı.

Başvurucunun yazılarının şiddete ve isyana çağrı ya da nefret söylemi içermediği gibi terörü övücü ya da meşrulaştırıcı bir mahiyet de taşımadığı aktarılan kararda, yazıların genel olarak hükümetin ve hükümet politikalarının eleştirilmesi, siyasal ve toplumsal olaylar üzerinde sübjektif nitelikteki ve toplumun bir kesimi tarafından rahatsız edici bulunan fikirlerin beyan edilmesinden ibaret olduğu belirtildi.

Bulaç’ın söz konusu örgüte yakın bir gazeteci ve Yazarlar Vakfında mütevelli heyeti üyesi olmasının da tek başına örgütsel bağlantısı olduğunu göstermeyeceği ifade edilen kararda, hukukilik şartını sağlamayan tutuklama gibi ağır bir tedbirin, ifade ve basın özgürlükleri bakımından demokratik bir toplumda gerekli ve ölçülü bir müdahale olarak kabul edilemeyeceği aktarıldı.

Anayasa Mahkemesi Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak, Ahmet Şık’ı üzdü yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Tarihe “FETÖ adına darbe tehdidinde bulunan tetikçi” olarak geçenler https://yekvucut.com/video/tarihe-feto-adina-darbe-tehdidinde-bulunan-tetikci-olarak-gecenler/ Wed, 11 Jul 2018 07:35:31 +0000 http://yekvucut.com/?p=18696 Tarihe “FETÖ adına darbe tehdidinde bulunan tetikçi” olarak geçenler yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Tarihe “FETÖ adına darbe tehdidinde bulunan tetikçi” olarak geçenler yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak’a ağırlaştırılmış müebbet https://yekvucut.com/feto-gercekleri/altan-kardesler-nazli-ilicaka-agirlastirilmis-muebbet/ Fri, 16 Feb 2018 20:00:13 +0000 http://yekvucut.com/?p=15151 FETÖ’nün darbe girişimini önceden bildikleri ve darbeye zemin hazırladıkları suçlamasıyla yargılanan Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak ve Mehmet Altan ağırlaştırılmış müebbet...

Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak’a ağırlaştırılmış müebbet yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’nün darbe girişimini önceden bildikleri ve darbeye zemin hazırladıkları suçlamasıyla yargılanan Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak ve Mehmet Altan ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırıldı.

Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yapılan binadaki duruşmada, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi davaya ilişkin kararını açıkladı.

Mahkeme heyeti, sanıklar Ahmet Altan, Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak, Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Yakup Şimşek’in üzerlerine atılı suçun sabit olması nedeniyle “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.

İndirim uygulanmadı

Mahkeme, sanıkların üzerlerine atılı suçun niteliği, ağırlığı, sanıkların yargılama sırasındaki tutum ve davranışları, cezalarının indirilmesinde hafifletici neden olmaması nedeniyle verilen hapis cezasında indirim uygulanmamasına hükmetti.

Sanıkların “TBMM’yi ortadan kaldırmaya teşebbüs etme”, “Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” ve “terör örgütü üyesi olma” suçlarının verilen cezanın içinde erimesi nedeniyle bu suçlardan karar verilmesine yer olmadığına karar veren mahkeme, tutuksuz sanık Tibet Murad Sanlıman hakkında “silahlı terör örgütüne bilerek veya isteyerek yardım etme” suçundan dava açılmışsa da suçu işlediği sabit olmadığından beraatine hükmetti.

Mahkeme, Mehmet Altan’da ele geçirilen 6 adet 1 doların saklanmasına karar vererek sanıkların tutukluluk hallerinin devamını kararlaştırdı.

Üye hâkim ise Mehmet Altan’ın tutukluluk kararına muhalefet şerhi koydu.

Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak’a ağırlaştırılmış müebbet yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Nazlı Ilıcak ve Altan kardeşlerin tahliye talepleri reddedildi https://yekvucut.com/feto-gercekleri/nazli-ilicak-altan-kardeslerin-tahliye-talepleri-reddedildi/ Mon, 13 Nov 2017 14:46:22 +0000 http://yekvucut.com/?p=11887 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri iddiasıyla aralarında Mehmet Altan, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’ın da bulunduğu 6’sı tutuklu 7...

Nazlı Ilıcak ve Altan kardeşlerin tahliye talepleri reddedildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri iddiasıyla aralarında Mehmet Altan, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak’ın da bulunduğu 6’sı tutuklu 7 sanığın yargılandığı davada mahkeme, tutuklu sanıkların tahliye taleplerini reddetti.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada heyet, verilen aranın ardından taleplere ilişkin ara kararları açıkladı.

Tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına karar veren mahkeme heyeti, TBMM’nin müdahillik talebinin kabulüne, diğer katılma taleplerinin ise reddine hükmetti.

Mahkeme heyeti, bir kısım sanık avukatlarının reddi hakim talebini kabul etmeyerek, duruşmayı 11 Aralık’a erteledi.

Nazlı Ilıcak ağlayarak tahliyesini istemişti 

FETÖ’nün darbe girişiminden iki gün önce örgütün kanalında darbenin sinyalini veren Nazlı Ilıcak, bugünkü duruşmada ağlayarak tahliyesini istemişti.

 

 

Nazlı Ilıcak ve Altan kardeşlerin tahliye talepleri reddedildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak’ın ilk duruşması 19 Haziran’da https://yekvucut.com/feto-gercekleri/altan-kardesler-nazli-ilicakin-ilk-durusmasi-19-haziranda/ Fri, 05 May 2017 14:52:51 +0000 http://yekvucut.com/?p=4126 İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca darbe girişimi sonrası, Fetullahçı Terör Örgütünün medya yapılanmasına yönelik Nazlı Ilıcak, Ahmet-Mehmet Altan kardeşler ile Tuncay Opçin’in...

Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak’ın ilk duruşması 19 Haziran’da yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca darbe girişimi sonrası, Fetullahçı Terör Örgütünün medya yapılanmasına yönelik Nazlı Ilıcak, Ahmet-Mehmet Altan kardeşler ile Tuncay Opçin’in de aralarında bulunduğu 17 isim hakkında hazırlanan ve İstanbul 26’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianame üzerindeki incelemeler tamamlandı. İstanbul 26’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi iddianamenin kabulüne karar vererek, ilk duruşmanın 19 Haziran 2017 tarihinde İstanbul Adalet Sarayı’nda saat 10.00’da görülmesine hükmetti.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcılarından Can Tuncay tarafından hazırlanan iddianamede istenen cezalar belli olmuştu.  Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak’ın “TBMM’yi ortadan kaldırmaya teşebbüs, TC Hükumetini ortadan kaldırmaya teşebbüs, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” suçlarından 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapsi istenmişti.

Haklarında yakalama kararı bulunan sanıklar Ekrem Dumanlı, Tuncay Opçin ve Emrullah Uslu’nun “TBMM’yi ortadan kaldırmaya teşebbüs, TC Hükumetini ortadan kaldırmaya teşebbüs, Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs ve Silahlı terör örgütü yöneticisi olmak” suçlarından 3’er kez ağırlaştırılmış müebbet 15’er yıldan 22,5 yıla kadar hapsi talep edilmişti. Emrullah Uslu’ya diğer suçlamaların yanında ayrıca “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istenmişti.

Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak’ın ilk duruşması 19 Haziran’da yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>