Akın Öztürk’ün emir astsubayına FETÖ üyeliğinden hapis cezası yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Sözde “yurtta sulh konseyi” üyesi eski Orgeneral Akın Öztürk’ün damadı olan Karakuş, yargılandığı Akıncı Üssü darbe davasında aleyhindeki birçok beyana karşın iddiaların asılsız olduğunu, isminin medyada yer alması nedeniyle hedef gösterildiğini öne sürdü.

Bombalama talimatı verdi

Darbe girişimi gecesi Akıncı Üssü’ndeki uçuş kulesinde nöbetçi astsubay olan tanık Rasim Güçlü, savcılıktaki ifadesinde, Karakuş’un kuleye gelip oradakilere ve uçan pilotlara emirler verdiğini anlattı.

Karakuş’un sabah saatlerinde havadaki son uçağa “Sarayı da bombalayın, elinize sağlık” dediğini anlatan Güçlü, “Biz kule ekibi olarak, ‘Bu ortamda çalışmak istemiyoruz.’ dedik fakat bir yarbay, ‘Ne olursa olsun bu uçaklar kalkacak.’ diye konuştu.

Bu sırada Hakan Karakuş kuleye gelerek, ‘Arkadaşlar, bu haberlere inanmayın, derhal televizyonu kapatın ve işinize bakın.’ dedi.” beyanında bulundu. Üste meydan harekat komutanı olarak görev yapan Nihat Altuntop da müşteki olarak verdiği ifadede, darbe girişimi sırasında Karakuş’un kuleye geldiğini, onunla da konuştuğunu ancak geçiştirici cevaplar aldığını kaydetti. Ona darbeye karşı olduğunu söylediğini anlatan Altuntop, konuşmalarına rağmen Karakuş’un boş boş bakıp cevap vermediğini ifade etti.

Darbeye katılacak pilotlara Ankara’daki hedeflerin şifrelenmiş hallerini aktaran, pilotlara talimatları telsiz konuşmalarına yansıyan, Akıncı Üssü’nde 15 Temmuz 2016 öncesi sorgu odalarını temizlettirdiği kaydedilen ve evinde bir dolarlık banknotlar bulunan Karakuş ise hakkındaki tüm delilleri reddetti.

Sesimi taklit etmişler

Akıncı Üssü davası sanığı Karakuş, kendisine ait olduğu Adli Tıp Kurumunca belirlenen kayıtlar ile telsiz görüşmelerini de kabul etmedi. “Sesimi taklit etmişler, montaj. Ben değilim.” iddiasında bulunan Karakuş, darbeden haberinin olmadığını savundu. Karakuş, tutuklu sanık eski Tuğgeneral Hakan Evrim ile arasında geçen “Ankara’da sürekli uçak olacak, sürekli taciz olacak.” şeklindeki konuşmasını da reddederek, “Kesinlikle kabul etmiyorum. Ne talimat aldım ne de talimat verdim.” dedi.

Sanık Karakuş, bir dolarlık banknotlara ilişkin de “Evimdeki çekmecemde 113 tane bir dolar vardı ve saklamamıştım. Doların örgüt içindeki anlamını bilsem evde tutar mıyım? 3-4 gün evde saklanırken onları imha etmez miyim? Evimde bulunan 113 tane bir doları kabul ediyorum ama sümenimin altında bulunduğu ileri sürülen L ve F serisi 2 tane bir doları kabul etmiyorum.” diyerek inkâr taktiğini sürdürdü.

Hakan Karakuş, darbe gecesi Akıncı Üssü’nde kendisinin de katıldığı toplantıda darbeden söz edilmediği iddiasında da bulundu.

15 kişiyi şehit eden pilota “Ellerinize sağlık” dedi

16 Temmuz 2016 sabahı darbeci F-16 pilotu Müslim Macit, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi çevresini bombalayarak 15 vatandaşı şehit etmiş, 7 kişiyi de yaralamıştı. Macit’e bombalama emrini ise Karakuş vermişti. Karakuş’un, 16 Temmuz sabahı saat 06.15 ve sonrasında Macit ile yaptığı ve inkar ettiği telsiz konuşmaları şöyle:

– (Macit) Aslan 6: Filo, Aslan 6

– (Karakuş) Kule: Aslan 6, filo, devam edin.

– Aslan 6: DMPI’ları (İstenen vuruş noktaları) tekrar eder misiniz?

– Kule: Yol kavşağı, cami önü.

– Aslan 6: Bana verilen koordinat, mutabık mıyız?

– Kule: Mutabık. 06.16 – Mutabık, üç tane.

– Aslan 6: Hepsine tek tek atış gerçekleştireceğim.

– Kule: Mutabık, üç tane.

– Aslan 6: Üç tane alındı. Saat 06.19

– Aslan 6: Yol kavşağı ve cami önü tamamlandı. Koordinatın batısında herhangi bir noktaya mı?

– Kule: Bir şey yoksa atmayın.

– Aslan 6. Koordinata atmıyorum, mutabık mıyız?

– Kule: Mutabık.

– Aslan 6: Söylenen iki hedef başarıyla vuruldu.

– Kule: Anlaşıldı, ellerinize sağlık.

Kaynak: http://fetogercekleri.com/fetode-bugun/15-kisiyi-sehit-eden-darbeci-pilot-verdigi-talimatlari-inkar-etti/
© FETÖ Gerçekleri

Katliam emri veren Hakan Karakuş ses kaydını bile inkâr etti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 14 mayıs’ta gerçekleşen Londra ziyaretinin hemen arkasından FETÖ finansörü Akın İpek’in iade süreci ile alakalı çarpıcı gelişmeler ortaya çıktı.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin iade talebi üzerine başlatılan süreçte İngiliz mahkemesi konuyu 26 Haziran’da usulden inceleme başladı

Önce incelemesini yapan Londra mahkemesi, Adalet Bakanlığının iade talebini İngiliz kanunlarına uygun buldu.

Pasaportuna el konuldu

Hakkında yakalama kararı çıkarılan İpek, mahkemeye getirildi. Geçerli pasaportuna İngiliz makamlarınca el konulan İpek hakkında Londra’dan ayrılmaması, evinden başka bir yerde geceyi geçirmemesine karar verildi.

İadesi görüşülecek

İpek, 50 bin pound nakdi kefaletle birlikte aksine hareket etmesi hâlinde tutuklanacağı ve tüm mal varlığına el konulacağı ihtarıyla serbest bırakıldı.

Mahkeme, firari FETÖ sanığı Akın İpek’in iade edilp edilmeyeceğine eylül ayında yapacağı 4 günlük duruşma sonunda karar verecek.

Londra’da pasaportuna el konulan Akın İpek’e ‘ev hapsi’ cezası yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Elde edilen kayıtlara göre FETÖ tutuklularının Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında hakaret içeren ifadeler kullandıkları, çoğu zaman birbirlerine şifreli mesajlar verdikleri tespit edildi.

Ayrıca cezaevinde alınan önlemlere ilişkin bir örgüt üyesinin “Her tarafı kamera doldurdu pislikler.” dediği de kayıtlarda yer aldı.

Darbeci eşinin hain beklentisi

Darbenin askerî ayağının bir numarası olan Akın Öztürk’ün damadı Hakan Karakuş ile eşi Ayça Karakuş’a ait görüşme kayıtları deşifre edildi.

Karakuş’u Sincan Cezaevi’nde ziyarete giden Ayça Karakuş, “Geçtiğimiz pazar günü öyle bir patlama sesi çıktı ki ya bildiğin patlama sesi ile sarsıldık.

Bir an öyle heveslendim ki dedim yoksa…” sözleriyle darbe beklentisini açık etti. Darbeci Hakan Karakuş ise eşinin bu sözlerine karşılık sadece “Hee” karşılığını verdi.

Karakuş 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi çevresini bombalatmış, 29 kişinin şehit olduğu terör saldırısının talimatını vermişti.

Hakan Karakuş’un eşinden yeni darbe beklentisi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Sanıklara istenen cezayı yüzlerine okuyan savcı, sözde “Yurtta Sulh Konseyi” üyeleri hakkında 252’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti.

Ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenenler arasında Akın Öztürk, Mehmet Dişli, İlhan Talu, Ahmet Bican Kırker, Ali, Yazıcı ve Hakan Evrim de var.

Savcılık ayrıca sözde “Yurtta Sulh Konseyi” üyelerinin 15 Temmuz’da yurt genelinde şehit edilen güvenlik güçleriyle vatandaşların ölümünden sorumlu tutulması istendi.

Savcılık ayrıca 15 Temmuz darbe girişiminde yaralananlar için sözde Yurtta Sulh Konseyi üyeleri için 55 bin 800’er yıl hapis cezası talep etti.

Sanıklara yönelik “anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve “Cumhurbaşkanına suikast girişimi” suçlamaları mütalaada yer aldı.

Ayrıca FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile bazı firari sanıkların dava dosyasının ayrılarak görülmesi de talep edildi.

Yurtta Sulh Konseyi üyeleri hapiste çürüyecek! yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın dosyasında yer alan belgeye göre Öztürk’ün avukatı Berrin Akyol, Ankara Sulh Ceza Hâkimliğine başvurarak emeklilik işlemlerinin tamamlanması ve emekli maaşının bağlanması için müvekkili hakkındaki tedbirlerin kaldırılmasını talep etti.

Avukatın dilekçesine göre Öztürk, darbe girişiminden hemen sonra 24 Ağustos 2016’da emeklilik işlemleri için Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) başvurdu. Başvurudan sonuç alamayan Öztürk, 13, 20 ve 25 Ocak 2017’de 3 kez daha SGK’ya başvurarak emeklilik işlemlerinin tamamlanmasını ve emekli maaşı bağlanmasını istedi. Öztürk, bu başvurulardan da sonuç alamadı.

Bunun üzerine SGK yetkilileriyle görüşen ve müvekkili üzerinde tedbir kararı bulunduğu için emekli maaşı bağlanmadığını öğrenen avukat Akyol, tedbirin kaldırılması için Ankara Sulh Ceza Hâkimliğine başvurdu. Akın Öztürk’ün “suçsuz ve mağdur” olduğunu öne süren Akyol, dilekçesinde, “Müvekkilimin ve ailesinin geçimi için elzem olan emekli aylığının derhâl bağlanması, birikmiş aylıkların verilmesi için varsa müvekkilim hakkındaki tedbirin kaldırılmasını talep ediyoruz.” ifadesine yer verdi.

Akyol’un SGK’nin emeklilik işlemlerinin tamamlanması ve emekli maaşı bağlanmasına ret gerekçesi olarak gösterdiği “tedbir kararı”nın kaldırılması talebi, Sulh Ceza Hâkimliğince davanın görüldüğü Ankara 17.Ağır Ceza Mahkemesine iletildi.

Akın Öztürk darbeden sonra emekliliğin peşine düşmüş yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

15 Temmuz darbe girişimi sırasında FETÖ’nün komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Hava Üssü’ndeki eylemlere ilişkin 486 kişi hakkında açılan davanın duruşmasında savunma yapan eski 141. Filo Komutanı Karakuş, 15 Temmuz akşamı uçaklarla irtibatın sağlandığı kontrol kulesinde, Uçuş Kontrol Amiri (UKA) olarak görev yaptığını belirtti.

UKA olarak uçaklara doğrudan talimat verme yetkisinin bulunmadığını, hava trafik akışına yönelik tavsiyede bulunabildiğini iddia eden Karakuş, “UKA kulede bulunur ama bu, bütün uçakları yönlendirebilir anlamına gelmez. UKA talimat iletmeyle uğraşmaz, bu onun işi değildir. Kalkışa geçen pilot artık kule ile irtibatını kesmiştir. Kalkışa geçen pilottan kule sorumlu değildir.” ifadesini kullandı.

Telsiz kayıtlarına rağmen uçakları yönlendirdiğini reddetti

Kuleden uçakları yönlendirdiğine ilişkin iddiaları kabul etmeyen Karakuş, iddiaların asılsız olduğunu, isminin medyada yer alması nedeniyle hedef gösterildiğini öne sürdü.

Karakuş, darbe girişiminin ilk saatlerinde, uçakların havalanmaya başladığı sırada kuledeki herkesin gergin olduğuna işaret ederek ilk gruptaki uçakların havalandıktan kısa bir süre sonra piste geri gelmesi karşısında şaşırdığını ve duruma anlam veremediğini söyledi. Bu sırada sosyal medyada İstanbul’daki köprülerin askerler tarafından kapatıldığına dair haberleri gördüğünü aktaran Karakuş, bu gelişme üzerine kuledekilerin strese girdiğini, tepkilerini ise bağırarak dile getirdiklerini bildirdi.

Bir astsubayın, “Ben böyle çalışmak istemiyorum.” şeklindeki tepkisi üzerine olay gecesi kule amiri olarak görev yapan Yarbay Nihat Altuntop’un uyarıda bulunduğunu belirten Karakuş, “Kuledeki yönlendirmeyi ve idareyi Nihat Altuntop ve personeli yapar. Altuntop, ‘Herkes görevini yapsın, siz sadece görevinize odaklanın ve talep edileni yerine getirin.’ tarzında açıklamalar yapıyordu.” iddiasında bulundu.

Darbeye hazırlık toplantısını inkâr etti

Sanık Karakuş, Filo’da düzenli toplantı yaptıklarını, bu toplantılarda “darbe” kelimesinin geçmediğini savundu. Darbe girişimi günü de İngilizce öğrenmeleri, sağlıklarına dikkat etmeleri ve işlerine konsantre olmaları konusunda kursiyerlere uyarılarda bulunmak üzere toplantı yaptığını belirten Karakuş, ancak Terörle Mücadele Harekatı (TMH) yapılacağı bilgisinin gelmesiyle toplantının konusunun da değiştiğini ileri sürdü.

Darbeye hazırlık toplantısı yaparak darbe girişimi günü kursiyerlerin telefonlarını toplattığı iddialarına yanıt veren Karakuş, bu toplantıda darbeye yönelik görev dağılımı yapmadığını iddia ederek “48 kursiyere TMH görevi olabileceğini, bu işle iyi tecrübe kazanacaklarını söyledim. Telefon hassasiyetinden de bahsedince bir kaç kursiyer yanlarında telefon olduğunu söyleyince getirmelerini söyledim.” savunmasını yaptı.

Kadrolu pilotlarla yaptığı toplantıda da TMH görevi olabileceğini söylediğini aktaran Karakuş, “Onlara kendilerini yormamalarını, en az iki sorti yapabileceklerini ve gelişmelerden haberdar oldukça kendilerine aktaracağımı söyledim.” ifadesini kullandı.

Hiç kimseye “Ankara üzerinde uç” talimatı vermediğini ileri süren Karakuş, “Tüm cümleler ‘Akın Öztürk’ün damadı’ diye başlayınca bütün hava kuvvetlerini ben yönetiyormuşum gibi yansıtıldı.” dedi.

Evinden 113 adet bir dolar çıktı

Evinde ve makam odasında ele geçirilen 1 dolarlara ilişkin de Karakuş, “Evimdeki çekmecemde 113 tane 1 dolar vardı ve saklamamıştım. Doların örgüt içerisindeki anlamını bilsem evde tutar mıyım?

3-4 gün evde saklanırken onları imha etmez miyim? Evimde bulunan 113 tane 1 doları kabul ediyorum ama sümenimin altında bulunduğu ileri sürülen L ve F serisi 2 tane 1 doları kabul etmiyorum.” görüşüne yer verdi. İncirlik’ten ABD’ye gittiği ve dolarlar getirdiği iddialarının “palavra” olduğunu ileri süren Karakuş, “F-16 uçağı ile tatbikat için ABD’ye gittim. İncirlik’ten 3 günde gittim, 3 günde geldim. Herhangi bir yerden dolar getirmedim.” ifadesini kullandı.

Bir FETÖ’cü klasiği: Hakan Karakuş ses kayıtlarını inkar etti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

SABAH gazetesinin haberine göre 15 Temmuz’da gökten ölüm yağdıran FETÖ’nün pilotlarıyla ilgili raporda FETÖ’cü pilotların özel yetiştirildiğini ortaya çıkardı. Rapora göre, Hava Harp Okulu’nun 2006 mezuniyet yıllığı adeta FETÖ’nün ‘ihanet yıllığı’ gibi… Kendisine boyun eğmeyen öğrencilere, baskıyla okulu bıraktıran örgüt, orduya sızdırdığı kendi askeri öğrencilerini, öğrenci liderliği (KADET) teşkilatına yerleştirdi. O dönemde binbaşı rütbesiyle filo komutanı olan, darbeci tuğgeneral Bekir Ercan Van ve Pilot Kurmay Yüzbaşı Seyfettin Bilgin tarafından eğitilen 16 yüzbaşı, 2006’da mezun edilerek, uçuş eğitimlerini tamamlamaları için Akın Öztürk’ün komutanı olduğu İzmir Çiğli 2. Ana Jet Üssü’ne gönderildi.

FETÖ önlerini açtı

FETÖ bağlantılı bu pilotlar daha sonra da hızla yükseltilerek önemli görevlere getirildi. Uçuş okulundaki eğitimi 2008’de tamamlayan ve bazıları mezuniyet öncesi son uçuşunu Akın Öztürk’le yapan hainler arasında, 15 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uçağını vurmaya giden İlker Hazinedar ile Pensilvanya’da Gülen’i ziyaret eden ve devre birincisi olan Uğur Erdemir gibi isimler dikkati çekiyor.

Darbecilere tanker uçakla yakıt ikmali yaptırdı

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında tutuklanan Bekir Ercan Van, “R” leri söyleyememesine rağmen, “askeri öğrenci olur” raporu alınarak 1985’te orduya sızdırıldı. FETÖ üyelerinin orduya sızdırılmasında etkin rol oynayan Van, İncirlik Üs Komutanı iken, 15 Temmuz gecesi örgüt üyesi pilotlarla gönderdiği tanker uçaklarla, Ankara’ya bomba yağdıran F-16’lara yakıt ikmali yaptırdı.

İHA Harekât komutanıydı

Ordudan atılan ve 2006’da Bekir Ercan Van’ın yardımcılığını yapan Kurmay Yüzbaşı Seyfettin Bilgin, çok stratejik bir birim olan İnsansız Hava Araçları Üssü’nün harekât komutanlığını yapıyordu.

Pilot Kurmay Yüzbaşı İlker Hazinedar: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uçağını vurmakiçin Akıncı Üssü’nden füze yüklü F-16 ile havalandı. Ankara üzerinde alçaktan uçuşla sonik patlama yaptı.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Hüseyin Türk: Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı’nı bombalayarak, 44 polisi şehit etti, 36 polisi yaraladı.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Abdullah Kural: Malatya’da FETÖ üyesi olmayan subaylara kumpas timinin başında yer aldı.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Ahmet Tosun: 141. Filo pilotlarına koordinatları verdi. Özel Harekât’ı vuran pilota “Elinize sağlık” dedi.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Ceyhan Karakurt: Erdoğan’ın kaldığı otel ve civarının fotoğraflarını çekti. 15 Temmuz’da Diyarbakır 8’inci Ana Jet Üssü’nden F-16 ile Ankara’ya gelerek alçak uçuşla sonik patlama yaptı.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Erdem Hekimhan: Darbe girişiminden 2 gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Marmaris’te kaldığı otelin fotoğraflarını çekti.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Özkan Toker: Örgüt üyesi olmayan öğrencilere işkence yaptı.

Hava İstihbarat Yüzbaşı Soner Moroğlu: Örgüt üyesi olmayanları fişledi. Birlikte çalıştığı Hava İstihbarat Yarbay Cem Böke Belçika’ya kaçtı.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Ertan Koral: Hava Harp Okulu’nda KADET olarak görev aldı. 15 Temmuz gecesi Emniyet Havacılık Daire Başkanlığı’nı bombalayıp 7 kişiyi şehit etti, 5 kişiyi de yaraladı.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Uğur Erdemir: Uçuş okulunda yetenekten karara bırakılınca, Bekir Ercan Van ve Seyfettin Bilgin’in baskılarıyla pilot yapıldı. Pensilvanya’da Gülen’i ziyaret etti.

Pilot Kurmay Yüzbaşı Kenan Baştuğ: Kara Harp Okulu Komutanlığı’ndaki 91 öğrencinin darbeye katılmasını sağlamak için darbe gecesi Etimesgut 11. Hava Ulaştırma Üs Komutanlığı’na nakledilmeleri emrini verdi.

İstihbarat Kurmay Yüzbaşı Mustafa Kıyı: Sağlık sorunları nedeniyle pilot olamadı. Öğrenci Alparslar Arısan’ı baskı ile Harp Okulu’ndan uzaklaştırdı. 15 Temmuz’da kaçmak için Kerime Kumaş’ın kullandığı helikopteri caddeye indirip sivil kıyafetle bindi.

15 Temmuz’da katliam yapan FETÖ’cü pilotlar özel eğitilmiş yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

“Akıncı Üssü” davasının altıncı celsesine, olay tarihinde Çiğli 2. Ana Jet Üssü Komutanı olan ancak Akıncı Üssü’nde yakalanan, “Yurtta Sulh Konseyi” üyeleri arasında bulunan ve darbecilerin sözde atama listesinde Genelkurmay Harekat Başkanı olacağı belirtilen eski Tümgeneral Kubilay Selçuk’un çapraz sorgusuyla devam edildi.

Akıncı Üssü’ne sunum yapmaya gelmiş

Müşteki avukatlarından Necdet Pakdil’in, sunum yapmak üzere davet edildiğini öne sürdüğü Akıncı Üssü’nün şeref salonunda kaç kişinin bulunduğu yönündeki sorusu üzerine, şeref salonunda kendisinden sunum yapmasını isteyen uzun saçlı sivil bir kişinin yanı sıra üçüncü bir kişinin daha bulunabileceğini, bunun dışında salonda başka kimsenin bulunmadığını söyledi.

Sunum metnini okuyup okumadığı sorulan Selçuk, metnin ilk paragrafını sesli şekilde okuduğunu, bunun bir bildiri olduğunu anladığını ve kendisini sunum için davet eden sivil kişiyi, “Ne ben sizi ne de siz beni gördünüz.” diyerek yanından uzaklaştırdığını öne sürdü.

Sivil bir kişiye sunum yapmış

“Bu iki kişilik bir sunum mu oluyor? Hiç kimse yok, kime ne sunuyorsunuz?” şeklindeki soruyu Selçuk, “Bu rastgele bir okuma. Sadece bir bakacağım. Ben bu metnin içeriğine ulaşmaya çalışıyorum. Bu metin ne? Amacım bu metne ulaşmak. Bir paragraf okuduktan sonra ‘Al kardeşim.’ dedim.” şeklinde cevaplandırdı.

Kubilay Selçuk, metni okuduktan sonra sunum talep eden sivil kişiyi yanından uzaklaştırdığı yönündeki beyanı hatırlatılıp bu kişinin kendisine ne tepki verdiğinin sorulması üzerine, “Uzaklaştı, gitti.” karşılığını verdi.

Sürpriz yapmak istemiş

Çiğli’den haber vermeden Akıncı’ya gelmesinin nedeninin sorulması üzerine Selçuk, sürpriz yapmak istediğini söyledi. Selçuk, “Sürpriz yapmak istedim, çat kapı geldim.” dedi.

FETÖ’cülerin yalanlarında bugün: “Akıncı üssüne sürpriz yapmak için çat kapı geldim” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Darbe günü İzmir’den Ankara’ya gelen ve lojmanlarda kalan torunlarını görmek için Akıncı Üssü’ne gittiğini söyleyen Akın Öztürk’ün darbecilerle yaptığı görüşmelerin detayları şöyle:

• 4. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Tuğgeneral Hakan Evrim (1 kez): Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’a, “Sizi kanaat önderimiz Fetullah Gülen ile görüştürebiliriz.” diyen isim.
• 4. Ana Jet Üs Komutanlığı Harekat Komutanı Albay Ahmet Özçetin (2 kez): F-16 pilotlarına bomba atma talimatı veren isim.
• Pilot Yarbay Mustafa Azimetli (2 kez): Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığını bombalayan ve 7 kişiyi şehit eden isim.
• Yarbay Hakan Karakuş (11 kez): Hedeflerin tam isabetle vurulabilmesi için F-16’lara “sniper pod” cihazı taktıran isim. Aynı zamanda Öztürk’ün damadı.
• Hava Kuvvetleri Proje Yönetim Başkanı Tuğgeneral Osman Nuri Gür (6 kez):Semih Terzi’nin 2 nakliye uçağı ile Etimesgut Havalimanı’na gelmesi sürecini koordine eden isim.
• Hava Kuvvetleri Genel Sekreteri Albay Veysel Kavak (4 kez): Hava Kuvvetleri ile Akıncı Üssü arasındaki irtibat ve iletişimi sağlayan isim.
• Tuğgeneral Kemal Akçınar (6 kez): Hava Harp Okulu’nda görevde olduğu dönemlerde FETÖ’cü olmayan subayların sicil notlarını düşüren isim.
• Ankara 11. Hava Ulaştırma Üs Komutanı Tuğgeneral Uğur Buldu (2 kez): Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve TBMM’nin etrafında konuşlanmaları için üsse getirilen silahlı Harbiyelilerin emrine verildiği isim.

‘Akın Öztürk iyi polisi oynadı’

Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ifadesinde, eski Orgeneral Akın Öztürk için şunları söylemişti: “Hapsedildiğim odanın kapısı açıldı ve ‘Yahu Yaşar sen burada ne arıyorsun?’ diyen tanıdık bir ses duydum. Yıllarca birlikte mesai yaptığım ve ailecek görüştüğüm bir insan Orgeneral Akın Öztürk. Kelepçeli olduğum ortamda serbestçe geziyor. Emir astsubayı yanında, talimatlar veriyor ve orada olduğumdan haberi olmadığını söylüyor. Bu kadar yüksek bir eğitim ve uzun bir kariyerin sonucunda ‘iyi polis kötü polis’ taktiğinin ‘iyi polis’ rolünü üstlenmiş. Bu insanlar bir gece ansızın gelen talimatla tamamen bir robota dönüşmüşler.”

Akın Öztürk darbecilerle yoğun telefon trafiği tespit edildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.