Batı Medyası arşivleri | Yekvucut Akıl ve vicdan sahiplerine Mon, 19 Dec 2022 12:18:26 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.5.2 https://yekvucut.com/wp-content/uploads/2022/11/favicon_yek.png Batı Medyası arşivleri | Yekvucut 32 32 Uluslararası gazeteci Marion Sendker, Batı medyasının PKK/YPG’ye tek taraflı yaklaşımını anlattı https://yekvucut.com/gundem/uluslararasi-gazeteci-marion-sendker-bati-medyasinin-pkk-ypgye-tek-tarafli-yaklasimini-anlatti/ Mon, 19 Dec 2022 12:18:26 +0000 https://yekvucut.com/?p=57213 Uluslararası gazeteci Marion Sendker, Batı ve Alman medyasının PKK/YPG terör örgütüne tek taraflı yaklaşımını değerIendirdi. Batı medyasının PKK yanlısı haber...

Uluslararası gazeteci Marion Sendker, Batı medyasının PKK/YPG’ye tek taraflı yaklaşımını anlattı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Uluslararası gazeteci Marion Sendker, Batı ve Alman medyasının PKK/YPG terör örgütüne tek taraflı yaklaşımını değerIendirdi. Batı medyasının PKK yanlısı haber yapıp yapmadığı, bunun sebeplerinin ne olduğu gibi soruları yanıtlayan gazeteci Sendker, Alman ve Batı medyasında çoğunlukla PKK yanlısı görüşlerin hâkim olduğunu söyledi.

Batı medyasında haberler genellikle tek taraflı

“Batı medyası daha çok PKK yanlısı haberler mi yapıyor?” sorusunu yanıtlayan cevaplayan Uluslararası gazeteci Marion Sendker; Almanya ve Batı Avrupa medyasında daha çok Kürt veya PKK yanlısı görüşlerin hâkim göründüğünü, bu içerikleri üreten uzmanların daha çok olduğunu ifade etti ve bunun bir tür kamu görüşü haline geldiğini ekledi. Sendker, PKK terörüyle ilgili haberlerin Batı medyasında tek taraflı bir dille bahsedilmesinin nedenlerinden birinin de Batı’nın Türkiye’ye yaklaşımının oryantalist bir bakış açısı olması olarak değerlendirdi.

Avrupa ülkelerinin neden hala PKK bağlantılı organizasyonları desteklediği konusuna da değinen gazeteci Sendker, insan kaçakçılığı, çocuk istismarı ve PKK’nın çocukları Kuzey Suriye’de nasıl kaçırıldığına dair devlet yetkililerinin raporlar açıkladığını ancak Almanya’da ve Batı Avrupa’da bu organizasyona yakın insanların hala desteklendiğini söyledi ve şunları ekledi:

“Neden desteklendikleri sorusu çok iyi bir nokta. Fakat öte yandan örgüt, kamusal alanda kendisini çok barışçıl ve demokratik gibi gösteriyor. Alman halkından, hükümetinden ve medyadan Batı Avrupa’da tetikleyici bir kelime olan “demokratik değerler” adına davalarını desteklemeleri konusunda yardımlarını istiyor. Çünkü demokrasi orada öne çıkan bir konu. Bu nedenle tarihimiz de göz önünde bulundurulduğunda, demokrasi için savaşan kimsenin çok da kötü olamayacağı hissine sahibiz. Bu his bazen yeterince sorgulanmıyor.”

Sendker, Alman medyasının bu gibi haberlerde objektif olma gerekliliğinin farkında olduğunu ancak bilgilerin toplanma şeklinin farklı olduğunu, referans alınan haberin sorgulanmadan yayıldığını anlattı.

Medya PKK’yı işçi partisi olarak adlandırıyor

Gazetecilik ile aktivizm arasında çok ince bir çizgi olduğunu söyleyen Sendker, Almanya’da ve Batı Avrupa’da bu çizginin dışarıdaki aktivistler tarafından suistimal edilme riskini şu sözlerle açıkladı:

“Bazı gazeteci muhitlerinde, aslında PKK ideolojisini ve de propagandasını yayan Kürt kültür evleriyle veya gruplarıyla bağlantılı insanlar olduğunu görüyoruz. Bu insanlar gazetecilere azami surette yaklaşmaya çalışıyorlar. Onlarla, sanki sadece Türkiye’de, Kuzey Suriye’de ve Kuzey Irak’ta var olan homojen bir grupmuş gibi Kürt insanının durumu hakkında konuşuyorlar ve gazetecileri bu konu hakkında haber yapmaya çağırıyorlar. Onlara özgürlük, demokrasi, kadın ve işçi hakları için savaştıklarını söylüyorlar ve birkaç yıldır iklim değişikliğine karşı mücadeleyi de bu listeye eklediler. Bu, Batı Avrupa ve Alman gazeteciliğinde son derece karşılığı olan bir konu. Çünkü bu gazetecilerin çoğu suç teşkil eden konuları keşfetmeleri gerektiğini veya iyi bir amaç için, bu iyi amaç ne olursa olsun, savaşmaları gerektiğini düşünüyorlar.

PKK’nın terör organizasyonu olarak listelendiğini biliyorlar ama yine de onu “işçi partisi” olarak adlandırıyorlar. Peki bu ikisi birbiriyle uyuşuyor mu, bu ikisi nasıl bir araya geliyor sorusu pek gündeme gelmiyor.”

Türkiye’yi “karanlık, kötü adam” olarak tasvir ediyorlar

Uluslararası gazeteci Marion Sendker’in aktardığına göre, PKK’nın, Alman ve Batı Avrupa medyasında çok bilinen bir kelime olmasına rağmen, neredeyse her zaman bir süre önce resmi isimleri olan “işçi partisi” kelimesiyle özdeşleştiriliyor. Ve hala “Kürt İşçi Partisi” olarak adlandırılıyor. Bu ise onun işçi haklarıyla özdeşleşen veya savaşan demokratik bir parti olabileceği izlenimine yol açıyor. Terör örgütü listesinde yer alıyor olması ise satır aralarında kayboluyor, hatta bazen haberlerde buna değinilmiyor.

Batı Avrupalı ve Alman gazeteciler için PKK veya PKK bağlantılı organizasyonların ve grupların yapısını anlanın çok zor olduğunu söyleyen Sendker, bölgedeki Kürt gruplarının ve kültür evlerinin yapılarını anlattı:

“Web sitelerine baktığınızda veya kendileriyle konuştuğunuzda, kulağa çok iyi, çok barışçıl, demokratik, arkadaş canlısı geliyorlar. PKK ile bağlantılarını -eğer varsa- ortaya çıkarmak çok zor. Bu yüzden eğer Verfassungsschutzbericht veya Alman otoritelerinin başka raporlarına veya mahkeme raporlarına bakacak olursanız, oralarda “şehirdeki kültür evi” gibi çok masum isimleri olan veya uyuşturucu, kaçakçılık ve mafya benzeri aktivitelerle özdeşleştirilmiş bazı organizasyonların isimlerini görebilirsiniz.”

“Mesele her zaman gazetecilik ve gazetecilik sorumluluğunu nasıl tanımladığınızla ilgilidir. Özellikle PKK/YPG çatışmasıyla ilgili, evet, medya Türkiye’yi genellikle “karanlık, kötü adam” olarak genel  olarak Kürtleri ise “iyi olanlar” olarak tasvir ediyor. Kürtler, PKK’yla bağlantılı şekilde medyada doğrudan veya dolaylı şekilde temsil ediliyor. Ve bu durum çok sayıda soru işaretine yol açıyor çünkü bu kadar karışık bir çatışmada nasıl bir taraf iyi olurken, sadece diğer taraf kötü olabilir?”

Güvenli görüldüğü için ana akıma göre hareket ediliyor

Gazeteci Marion Sendker, Alman veya Batı Avrupalı gazetecilerin PKK/YPG ile ilgili haberleri yaparken kaygılarını şu sözlerle açıkladı:

“Çok hassas ve çok duygusal bir konu olduğu için, yazdığınız herhangi bir cümle için bile iki tarafın da kolayca hedefi olabilirsiniz. Ve bu nedenle Batı Avrupa ve Almanya’daki birçok medya insanı için sadece ana akıma göre hareket etmenin daha güvenli olduğu düşünülebilir. Herkes olayların öyle veya böyle olduğunu yazıyor: ‘Sen de öyle yap. Ve objektif görünmek için Türk tarafından da bahset, Türkler şöyle-böyle de ve yoluna devam et, güvendesin.’”

Uluslararası gazeteci Marion Sendker, Batı medyasının PKK/YPG’ye tek taraflı yaklaşımını anlattı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Batı medyasının ırkçı yüzü: Ukraynalılar Hristiyan ve beyaz https://yekvucut.com/video/bati-medyasinin-irkci-yuzu-ukraynalilar-hristiyan-ve-beyaz/ Tue, 01 Mar 2022 16:54:39 +0000 https://yekvucut.com/?p=53959 Aşağıdaki kriterlere sahip değilseniz, Batı medyasında insan olarak yer alamazsınız👇 ✔️Hristiyan ✔️Beyaz ✔️Avrupai görünümlü pic.twitter.com/DJ1YnZMTyP — Yekvücut (@yekvucutcom) March 1,...

Batı medyasının ırkçı yüzü: Ukraynalılar Hristiyan ve beyaz yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>

Aşağıdaki kriterlere sahip değilseniz, Batı medyasında insan olarak yer alamazsınız👇

✔Hristiyan
✔Beyaz
✔Avrupai görünümlü pic.twitter.com/DJ1YnZMTyP

— Yekvücut (@yekvucutcom) March 1, 2022

Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesinde 6’ıncı güne girilirken, ülkeden tahliye edilen Ukraynalıların nereye gideceği merak konusu oldu. Özellikle Avrupa ülkeleri, peş peşe yaptıkları açıklamalarda bulundu ve Ukraynalılara kapılarının açık olduğunu duyurdu. Batı dünyasının Ukraynalı mülteciler karşısındaki bu tutumu, Suriyeli ve Afgan göçmenler konusundaki ikiyüzlü tavrını bir kez daha gözler önüne serdi. Avrupa’nın bu tavrını Batılı medya kuruluşları da konuşmaya başladı. CBC News muhabiri, Ukraynalıları diğer mültecilerden ayırarak, “Affınıza sığınarak söylüyorum, burası Irak ya da Afganistan gibi on yıllardır çatışma yaşanan bir yer değil. Burası bunun yaşanmasını beklemediğiniz daha medeni, daha Avrupalı, bu sözleri dikkatle seçmem gerekiyor, bir şehir.” dedi. BBC çalışanı da “Bu olaylar benim için çok duygusal çünkü, sarı saçlı mavi gözlü insanların ve Avrupalı çocukların her gün Putin’in füzeleri tarafından öldürüldüğünü görüyorum.” ifadelerini kullandı.

Batı medyasının ırkçı yüzü: Ukraynalılar Hristiyan ve beyaz yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fransız polisi Paris’teki göçmen kampını tahliye etti https://yekvucut.com/utanc-gunlugu/fransiz-polisi-paristeki-gocmen-kampini-tahliye-etti/ Wed, 04 Dec 2019 09:50:55 +0000 http://yekvucut.com/?p=26075 Fransa’nın başkent Paris’teki yasadışı bir göçmen kampı daha tahliye edildi. Fransız polisler Paris’in kuzeyindeki Porte d’Aubervilliers’de yaklaşık 300 göçmeni kamp...

Fransız polisi Paris’teki göçmen kampını tahliye etti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fransa’nın başkent Paris’teki yasadışı bir göçmen kampı daha tahliye edildi. Fransız polisler Paris’in kuzeyindeki Porte d’Aubervilliers’de yaklaşık 300 göçmeni kamp alanından çıkardı. Polis tarafından yapılan açıklamada göçmenlerin barınaklara yerleştirileceği belirtildi.

Fransa’nın kuzeyindeki Calais kentindeki büyük bir göçmen kampının 2016’da tahliye edilmesinin ardından, göçmenler Paris’e geçmişti. Birkaç ay sonra farklı bölgelerde ortaya çıkan mülteci kampları tek tek dağıtılmıştı. Fransız hükümeti bu ayın başında ülkeye göçmen girişini ve kabulünü zorlaştıran, 20 maddelik tedbir paketini açıklamıştı.

Buna göre, ülkedeki tüm yasadışı göçmen kampları yıl sonuna kadar polis tarafından boşaltılacak. Öte yandan, 7 Kasım’da Paris’in Porte de la Chapelle bölgesindeki yaklaşık bin 600 kişilik göçmen kampı tahliye edilmişti.

Fransız polisi Paris’teki göçmen kampını tahliye etti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fransa Müslüman ve azınlıkları destekleyen partileri seçimde görmek istemiyor https://yekvucut.com/utanc-gunlugu/fransa-musluman-ve-azinliklari-destekleyen-partileri-secimde-gormek-istemiyor/ Wed, 04 Dec 2019 09:33:55 +0000 http://yekvucut.com/?p=26063 Fransa’da 2020 yılında düzenlenecek yerel seçimler yaklaşırken cemaatçilik tartışmaları ülke gündemine taşındı. Eşitlik ve Adalet Partisi (PEJ) de Fransız-Türk topluluğunu...

Fransa Müslüman ve azınlıkları destekleyen partileri seçimde görmek istemiyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fransa’da 2020 yılında düzenlenecek yerel seçimler yaklaşırken cemaatçilik tartışmaları ülke gündemine taşındı. Eşitlik ve Adalet Partisi (PEJ) de Fransız-Türk topluluğunu temsil ettiği gerekçesiyle tartışmalara konu oldu. Cumhuriyetçiler Partisi (Les Republicains) Senatörü Bruno Retailleu tarafından Senato’ya sunulan yasa tasarısında toplumun sadece bir kesimini temsil eden “cemaatçi partiler”in seçimlere katılamaması teklif edildi.

Özellikle Müslüman veya azınlık seçmenlerden oy toplamayı hedefleyen partilerin cumhuriyet değerlerine uymadığını savunan Retailleu, bunların Fransa için birer tehdit olduğunu öne sürdü. Tartışmalara katılan Türk düşmanı Cumhuriyetçiler Partisi Milletvekili Valerie Boyer de tasarıya destek vereceğini belirterek, “Doğrudan Erdoğan’ın partisi olan Eşitlik ve Adalet Partisi’nin Fransa’da seçimlere katılmaması gerekiyor” dedi.

Boyer, 2017 yılındaki seçimlerde bazı partilerin cumhuriyetin bölünmezliği ilkesine aykırı davrandığını, bu partilere devlet tarafından mali destek verilmesinin çelişkili bir durum ortaya çıkardığını savundu. İddiaların hedefindeki Eşitlik ve Adalet Partisi, daha önce de eleştirilerin hedefi olmuştu. Söz konusu parti Fransa’nın doğusundaki Fransız-Türk topluluğu tarafından kurulmuş olsa da AK Parti veya Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile herhangi bir resmi bağı bulunmuyor. Valerie Boyer 2011 yılında “Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısı”nı meclise sunan milletvekili olarak da tanınıyor.

Fransa Müslüman ve azınlıkları destekleyen partileri seçimde görmek istemiyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Anne ve bebeğini ayırmak yetmiyormuş gibi hamile kadınlara da zincir vuruluyor https://yekvucut.com/utanc-gunlugu/anne-ve-bebegini-ayirmak-yetmiyormus-gibi-hamile-kadinlara-da-zincir-vuruluyor/ Wed, 27 Nov 2019 12:35:53 +0000 http://yekvucut.com/?p=25967 ABD’de Trump yönetiminin “Sıfır tolerans” politikası nedeniyle Meksika sınırında göçmen ailelere adeta işkence uygulanıyor. Sınırda hamile göçmenler yeni doğan bebeklerinden...

Anne ve bebeğini ayırmak yetmiyormuş gibi hamile kadınlara da zincir vuruluyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
ABD’de Trump yönetiminin “Sıfır tolerans” politikası nedeniyle Meksika sınırında göçmen ailelere adeta işkence uygulanıyor. Sınırda hamile göçmenler yeni doğan bebeklerinden ayrılıyor. Hamile kadınlar bileklerinden zincirlerle bağlanıyor. ABD Başkanı Donald Trump ebeveynlerinden ayrılmasını engelleyecek başkanlık kararnamesine imza atsa da sınırda göçmenlere karşı uygulanan sert muamele hâlâ bitmedi.

Teksas’ta çocukların tutulduğu kamp insanlık dışı uygulamalara sahne oluyor. Rewire News’in haberine göre göçmenlere “sıfır tolerans” politikası kapsamında yargılanan göçmenler ABD federal yargı kolluk kuvvetinin (US Marshals Service, USM) nezaretinde tutuluyor. Hamile göçmenlerin bu nezaret sırasında zincirlere bağlı tutulduğu ve tıbbi bakım imkanlarının kısıtlandığı belirtildi.

Teksas’ın batı bölgesindeki USM nezaretinde yeni doğum yapmış bazı sığınmacıların bebeklerini Teksas Aile ve Koruyucu Hizmetler Departmanına teslim etmek zorunda kaldıkları öğrenildi. Ailelerin yeni doğan bebeklerine kavuşması için ise USM tarafından serbest bırakılmalarına bağlı. Teksas’da görev yapan ve ismini vermek istemeyen bir doktor hamile göçmenlere baskı vakalarının sık sık yaşandığı söylüyor. USM merkezinin aynı zamanda hamile göçmenlere ziyareti de yasaklıyor. Göçmenler, çocuklarınının velayetini almaya gelen yakın akrabalarla dahi görüştürülmüyor.

Trump’ın mültecilere yönelik “sıfır tolerans”, politikası çok sayıda çocuğun ailesinden koparılmasına neden olmuş, bu durum ABD’de rahatsızlık oluşturmuştu. Gelen eleştiriler üzerine Trump ebeveynlerinden ayrılmasını engelleyecek başkanlık kararnamesine imza atmıştı.

ABD Başkanı Donald Trump göçmenlere karşı vahşi uygulama tavsiyeleriyle de daha önce çok tepki çekmişti. New York Times gazetesinden iki gazetecinin hazırladığı Sınır Savaşları: Trump’ın Göçmenlere Saldırısı’ (Border Wars: Inside Trump’s Assault on Immigration) adlı kitapta, Trump’ın danışmanlarıyla özel bir konuşmasında, göçmenlere bacaklarından ateş etme önerisi getirdiği ifade edilmişti.

Anne ve bebeğini ayırmak yetmiyormuş gibi hamile kadınlara da zincir vuruluyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
“Sadece kendi seçtiklerimize hoşgeldin deriz, diğerleri geri gönderilir” https://yekvucut.com/utanc-gunlugu/sadece-kendi-sectiklerimize-hosgeldin-deriz-digerleri-geri-gonderilir/ Wed, 27 Nov 2019 11:56:14 +0000 http://yekvucut.com/?p=25946 Sığınmacı akışının yeniden artması üzerine Atina’nın tutumunu sertleştiren Başbakan Kiryakos Miçotakis, parlamentoda yaptığı konuşmada, kalmayacak göçmenlere kapıları kapatmak için daha...

“Sadece kendi seçtiklerimize hoşgeldin deriz, diğerleri geri gönderilir” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Sığınmacı akışının yeniden artması üzerine Atina’nın tutumunu sertleştiren Başbakan Kiryakos Miçotakis, parlamentoda yaptığı konuşmada, kalmayacak göçmenlere kapıları kapatmak için daha fazla sınır muhafızı konuşlandıracaklarını söyledi. Yunanistan’ın Türkiye ile kara sınırı için 400 ve adalar için 800 kişinin sınır muhafızı olarak işe alınmasına onay verdiğini açıklayan sağcı lider, sahil koruma güçlerinin de deniz devriyelerini artıracağını belirtti.

Çarşamba günü adalardaki dolup taşan sığınmacı kamplarını kapatma ve yerlerine daha sıkı kuralların olduğu kapalı kamplar kurma planını açıklamış olan Miçotakis, “Sadece kendimizin seçtiklerine Yunanistan’a hoşgeldiniz deriz. Hoşgeldiniz demediklerimiz geri gönderilir” vurgusu yaparak ekledi: “Yasadışı insan ticaretiyle uğraşanlara, sığınma hakkı elde etmedikleri halde ülkeye girmek isteyenlere kapıyı kalıcı biçimde kapatacağız.” 2015-16 sığınmacı krizinde Türkiye üzerinden gelen yüz binlerin Avrupa Birliği’ne (AB) ana giriş kapısı, Yunanistan’dı.

Son dönemde Türkiye’den göçmen ve sığınmacı akışı yeniden artarken, adalardaki kamplar 37 binden fazla kişiye barınak sağlayarak kapasitelerinin çok üstüne çıktıklarından sefil şartlarda işliyor. Miçotakis hükümeti, buralardakilerin 20 binini yılsonuna dek anakaraya taşımayı ve Temmuz 2020’de yeni merkezlerin hazır olmasını amaçlıyor. Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) ise yeni merkezlerin daha iyi yaşam koşulları sağlayabileceklerini, ama zaten bitmeyen bir drama saplanıp kalmış bu insanlar için eninde sonunda hapishaneye dönüşecekleri uyarısını yaptı.

MSF, AB’nin mülteci politikasında radikal değişikliğe gitmesini istedi. Örgütün uluslararası başkanı Christos Christou cuma günü Atina’da yaptığı açıklamada, “Mülteci Anlaşması imzalandıktan dört yıl sonra, Yunan adalarında 35 bin insan tam bir kaos içinde ve her türlü onurdan uzak bir şekilde yaşıyor. Oradaki durum dünyanın en kötü kamplarıyla karşılaştırılabilir.

Kampların derhal kapatılması ve insanların Avrupa ana karasına getirilmesi gerekir.” dedi. Christou sözlerine devam ederek, kamplarda işkence kurbanlarının, akıl hastası insanların ve çocukların yeterli derecede bakım göremediğini vurguladı. Christou ayrıca mültecilerin iki yıldır kısmen plastik tenteler altında yaşadıklarını söyledi. “Gözaltı merkezleri nihayetinde hapishanelere dönüşecektir ve oradakilere insan muamelesi yapılmayacaktır. Bilakis sorun muamelesi göreceklerdir” diyen MSF Başkanı Christos Christou, içerde tutulanların dışarı çıkma özgürlüğünün, STK’lerin de içeri girme izninin olmayacağını belirtti. İnsan hakları örgütleri, sığınma başvurularını hızla değerlendirmeye yönelik yeni düzenlemeyi de adil sığınma sürecine erişimi engellediği için eleştiriyor.

“Sadece kendi seçtiklerimize hoşgeldin deriz, diğerleri geri gönderilir” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
ABD sınırında gözaltına alınan mültecilere, akıl almaz tehditler https://yekvucut.com/utanc-gunlugu/abd-sinirinda-gozaltina-alinan-multecilere-akil-almaz-tehditler/ Fri, 25 Oct 2019 07:01:00 +0000 http://yekvucut.com/?p=25293 ABD-Meksika sınırında gözaltına alınan mülteci çocukların ölümleri ve yaşam koşulları gündemde olurken, mültecilere yönelik tehdit, istismar gibi hak ihlallerinin çok...

ABD sınırında gözaltına alınan mültecilere, akıl almaz tehditler yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
ABD-Meksika sınırında gözaltına alınan mülteci çocukların ölümleri ve yaşam koşulları gündemde olurken, mültecilere yönelik tehdit, istismar gibi hak ihlallerinin çok daha eskilere dayandığı 35 bin sayfalık belgeler ortaya çıktı.

Arabayla ezme, tutukluyken darp, hatta tecavüz veya cinsel istismarla tehdit gibi ihlaller mevcut. Bunlar, ABD Gümrük ve Sınır Koruması’nın (CBP) mülteci gençler ile çocuklara karşı işlediği suçlardan yalnızca birkaçı.

Bilgi Edinme Hakkı çerçevesinde gözaltında tutulanların maruz bırakıldığı hak ihlallerine ulaşan sivil toplum kuruluşu Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği’nin (ACLU) belirttiğine göre suçlamalar on binlerce sayfa uzunluğunda ve 2009 ila 2014 yılları arasını kapsıyor.

ACLU’dan Mitra Ebadolahi, CBP’nin eleştirilen bugünkü uygulamalarını hatırlatıyor ve “Bu bir gecede olmadı” diyor.

ACLU’nun edindiği belgelerde Guatemala ve Meksika’dan gelenler başta olmak üzere birçok mültecinin tanıklıklarına yer veriliyor.

ABD’de sınırı geçtikten sonra gözaltında tutulan çocuklar ve ailelerin sağlık koşulları uzun süredir tartışma konusu.

‘Denetim merkezi’ adı verilen yerlerde yeterli gıdanın sağlanmadığı, sıvıya ulaşımda zorluk çekildiği ve kimi ihtiyaçların karşılanmadığı belirtiliyor.

Bugüne dek Başkan Donald Trump döneminde gözaltı merkezlerinde onlarca kişi hayatını kaybederken, bu kişilerden yedisi çocuk ve yaşları 2 ila 16 arasında değişiyor.

ACLU’nun raporu ise sınırda mültecilerin maruz kaldığı hak ihlallerinin Barack Obama döneminden beri sürdüğünü, sorunun eskilere dayandığını ve giderek büyüdüğünü ortaya koyuyor.

ABD sınırında gözaltına alınan mültecilere, akıl almaz tehditler yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
PKK Rojava’yı özgürlükler adasına mı çevirdi? https://yekvucut.com/video/pkk-rojavayi-ozgurlukler-adasina-mi-cevirdi/ Wed, 09 Aug 2017 14:35:48 +0000 http://yekvucut.com/?p=8146 Batı medyasında PKK’yı meşru göstermek için terör örgütünün yönetimindeki Rojava’da insanların ne kadar mutlu olduğu anlatılıyor. PKK saflarında çatışmalara katılmış...

PKK Rojava’yı özgürlükler adasına mı çevirdi? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Batı medyasında PKK’yı meşru göstermek için terör örgütünün yönetimindeki Rojava’da insanların ne kadar mutlu olduğu anlatılıyor. PKK saflarında çatışmalara katılmış paralı askerlerin konuşmaları yazılı ve görsel basında sıkça kendine yer buluyor. PKK’ya Avrupa’dan katılımları arttırmayı amaçlayan bu iddialar doğru mu?

PKK Rojava’yı özgürlükler adasına mı çevirdi? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>