İstanbul, Uluslararası Polis Teşkilatı’nın (INTERPOL) 89’uncusu düzenlenen genel kurul toplantısına ev sahipliği yaptı. 23 Kasım’da Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen toplantıda, 160’ı aşkın ülkeden 650’den fazla temsilci hazır bulundu. Programa, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Interpol Başkanı Kim Jong Yang ve çok sayıda ülkeden temsilci katılım gösterdi. Soylu, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz’da gerçekleştirdiği darbe girişimini vurgulayarak: “FETÖ terör örgütü, bir gecede ülkemizde silahlı darbe yapmaya kalktı. Ülkenin başkenti, savaş uçaklarıyla bombalandı. PKK’nın sadece uyuşturucu ticaretinden 2,5 milyar dolar gelir elde ettiği ve Avrupa uyuşturucu ticaretini elinde tuttuğu biliniyor. Bizim narkotik birimlerimiz, uyuşturucu artık kilolarla değil, tonlarla yakalıyor. Dolayısıyla, milenyum çağından beklediğimiz şekilde gelişme gösteren neredeyse tek konu, suç ve suçlunun ölçeği olmuştur. Artık neredeyse tüm güvenlik sorunları küreseldir, büyüktür, geniş çaplıdır.” açıklamalarını yaptı.

Interpol-Europol Daire Başkanı Selçuk Sevgel seçildi

FETÖ‘nün gerçekleştirdiği 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında Türkiye, Interpol’den 839 terör örgütü mensubuna yönelik kırmızı bülten çıkartılması yönünde talepte bulundu. Ancak, Interpol FETÖ’nün Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler tarafından tanınan bir terör örgütü olmamasını gerekçe göstererek bu talebi kabul etmedi. Interpol’ün kırmızı bülten çıkardığı tek isim ise, darbe girişimi esnasında Muğla’nın Marmaris ilçesinde Erdoğan’a suikast girişiminde bulunan firari eski Yüzbaşı Burkay Karatepe oldu. Buna karşın, Interpol Genel Kurulu’nda Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 2 ay gibi kısa bir sürede yürüttüğü başarılı kampanya çalışması ile Interpol-Europol Daire Başkanı olarak Selçuk Sevgel göreve geldi.

İlk turda 151 üye ülkeden 55’inin oyunu alarak İcra Komitesi Avrupa Kıtası üyeliğine seçilen Sevgel, şu açıklamalarda bulundu:

“Gerçekten Türkiye ile Interpol’ün ilişkileri bağlamında yeni bir sayfa açılmış oldu. Uzun bir süredir İcra Komitesi’nde bir temsiliyetimiz yoktu. Interpol’ün Lion’daki merkezinde bizim irtibat görevlilerimiz var fakat sayısı yetersizdi. Şimdi en üst seviyede temsil hakkını kazanmış olduk. Seçilerek bu görevi geldik, 55 üyenin desteği ile. Bu şöyle denebilir, bu icra komitesi bütün alınan kararlardan sorumlu, biz de burada söz sahibi olduk, Türkiye olarak.”

Sevgel, Türkiye’nin menfaatleri doğrultusunda kararlar alacaklarını ve Türkiye’nin haklılığını, duruşunu en iyi şekilde göstermek için çalışacağını kaydetti.

Interpol’e FETÖ’cüleri iade çağrısı

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Interpol‘e “FETÖ’cü firariler ile bölücü örgüt elebaşılarının ülkemize iadesi hususunda güçlü dayanışma bekliyoruz” şeklinde çağrı yapmıştı. Bunun yanı sıra, İçişleri Bakanlığı tarafından Interpol’e üye ülke, bakan ve temsilcilere verilmek üzere FETÖ’ye ilişkin bir dosya hazırladığı belirtildi. FETÖ’nün Afrika’daki yapılanmasına ilişkin özellikle Afrika ülkeleri ile görüşmeler yapan Türk heyeti, Afrika’daki FETÖ okullarının Türkiye Maarif Vakfı‘na devredilmesini sağlamıştı.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

Interpol ile ilişkilerimizde yeni bir dönem başladı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

FETÖ’cülerin pasaportlarının iptal edilerek sisteme kaydedilmesini ‘siyasi’ olarak nitelendiren Interpol, 72 bin FETÖ’cünün kaydını silerek bir skandala imza atmıştı. Interol’ün bu hamlesiyle FETÖ firarilerinin uluslararası takibi engellenirken sisteme yeni veri girişi de kısıtlanmıştı.

Bununla da yetinmeyen Interpol, kendi veri sisteminin haberleşme kanalı üzerinden üye ülkelerle doğrudan yazışmasını engellemek için üye ülkelere “Türkiye’nin 15 Temmuz ile ilgili taleplerine Interpol üzerinden cevap vermeyin” telkininde bulunmuştu.

Interpol dosyaları beklemeye aldı

Türkiye, yurt dışında olduğunu değerlendirdiği terör örgütü üyeleri için adli makamlarca acil yakalama talebinde bulundu. Eş zamanlı olarak FETÖ firarisi Adil Öksüz, terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD’nin eş başkanı Salih Müslim, THKP-C Acilciler üyesi Mihraç Ural gibi isimlerin bulunduğu çoğu FETÖ, PKK-PYD-YPG’ye müzahir 50’ye yakın üst düzey terör örgütü üyesiyle ilgili kırmızı bülten çalışmaları başlattı. Hazırlanan dosyalar Interpol’e gönderildi. Ancak Interpol bu dosyaları “siyasi suç” bahanesiyle bekletmeye aldı.

Kırmızı bülten talepleri bir an önce onaylansaydı Interpol, kendisine üye 170 ülkeye bunu yayımlayacak ve Türkiye’yi haklı bulan birçok ülkede söz konusu teröristlerin aramasını başlatacaktı. 2013’te Türkiye’nin sadece bir dosyasını reddeden İnterpol, 15 Temmuz sonrası aldığı kararlarla 50’ye yakın terör örgütü üyesinin yakalanma kaygısı yaşamadan, mevcut pasaportlarıyla dolaşmasına göz yummuş oldu.

Salih Müslim, Mihraç Ural ve Adil Öksüz’e Interpol koruması yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.