Armasında ay-yıldız bulunan Drogheda United’ın Twitter sayfasında Türkiye’den gönderilen malzemelerin fotoğrafıyla beraber bir not paylaşıldı.

“Türk hükümetinin 1847’deki kıtlık sırasında İrlanda’ya 3 gemi gıda gönderdiği” belirtilen notta, “Gemiler Drogheda Limanı’na varmıştı. Bu hafta aynı hükümet, İrlanda’ya kişisel koruyucu ekipman içeren bir kargoyu hediye olarak gönderdi.” ifadesi yer aldı.

Drogheda kasabasının, Türklerin, Drogheda United ve festival sponsorluklarıyla kendilerini İrlanda’da en yakın hissettikleri yer olduğuna dikkat çekilen metinde, “Teşekkür ederiz Türkiye.” ifadesi kullanıldı.

İrlanda’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle 631 kişi ölürken, toplam vaka sayısı 16 bin 671’e çıktı.

173 yıla rağmen hatırlanıyor
İrlanda’nın şimdiye kadar yaşadığı en büyük felaket olan Büyük Kıtlık sırasında Osmanlının yaptığı para, gıda ve ilaç yardımı aradan geçen 173 yıla rağmen hala hatırlanıyor.

Yardımların ulaştığı Drogheda kasabası ve futbol takımının armalarında ay-yıldıza yer verilirken, belediye binasına çakılan plaketle de bu tarihi olay hatırlatılıyor.

İngiltere’ye rağmen yapılan yardım

19. yüzyılda “Büyük Kıtlık” veya “Patates Kıtlığı” olarak bilinen 7 yıl süren açlık, o dönem İngiliz yönetimi altında olan İrlanda’da bir milyondan fazla kişinin ölümüne yol açmış ve halkın belleğinde derin izler bırakmıştı.

İrlandalı bir diş hekiminin anlatmasıyla durumdan haberdar olan Sultan Abdülmecid, açlıktan ölen İrlandalılara yardım etmek için acilen 10 bin sterlin (şu anki değeriyle yaklaşık 8 milyon lira) yardım teklifinde bulunmuş ancak 2 bin sterlin yardım yapan İngiltere Kraliçesi Victoria buna karşı çıkmıştı.

Bunun üzerine nakdi yardımı bin sterline düşüren Sultan Abdülmecid, ayrıca 3 gemi dolusu gıda gönderme kararı almıştı ancak İngiltere’nin izin vermeyeceği bilindiğinden gemiler Dublin yerine gizlice daha kuzeydeki Drogheda limanına götürülmüştü.

İrlanda kulübü koruyucu ekipman yardımı için Osmanlı’yı hatırlatarak teşekkür etti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco, İrlanda’daki iki günlük ziyaretinde Katolik Kilisesi’ne bağlı kurumlarda yaşanan çocuk tacizi skandallarına ‘sessiz kaldığını’ söylediği Katolik liderler adına af diledi.

Roma dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Papa, kendisini yıllardır cinsel istismara göz yummakla suçlayan eski ABD Başpiskoposu Carlo Maria Vigano’nun iddialarıyla ilgili yorum yapmayı ise reddetti.

Vigano, ABD basınında yer alan ve onu istifaya çağıran 11 sayfalık mektubunda Papa’yı 2013 yılında Katolik Kilisesi’nin ABD’deki en önemli isimlerinden biri olan Kardinal Theodore McCarrick’in çocuk taciziyle ilgili iddialar konusunda bilgilendirdiğini ancak Papa’nun harekete geçmediğini öne sürmüştü.

Theodore McCarrick Temmuz ayında istifaya zorlanmıştı.

Papa, Vigano’nun iddialarıyla ilgili tek kelime bile etmeyeceğini söyledi.

İki günlük ziyaretinin sonunda başkent Dublin’deki Phoenix Park’ta 300 bine yakın kişinin katıldığı bir ayini yöneten Papa, burada “İrlanda’da yaşanan güç istismarı ve cinsel istismarlar” için Katolik dünyasından af dilemişti.

Papa’nın ayini sırasında birkaç kilometre ötede protestolar düzenlendi. Protestocular, Vatikan’ı çocuk tacizini önlemek ve cezalandırmak için gerekli adımları atmamakla suçladı.

Bir Papa tarafından İrlanda’ya yapılan son ziyaret bundan 39 yıl önce, henüz bu ülkedeki kilise görevlilerinin çocuk tacizi skandalları patlak vermemişken yapılmıştı.

Papa Francesco ise, Dünya genelindeki 1.2 milyar Katoliğin ruhani lideri ve aynı zamanda Vatikan Şehir Devleti Başkanı.

Ziyaret bu nedenle kiliselerdeki taciz skandalları sonrası tarihi bir anlam taşıyordu.

“Kilise başarısız oldu, utanç duyuyorum”

Papa, ziyaretinin ilk gününde İrlanda Başbakanı (Taoiseach) Leo Varadkar ile birlikte Dublin Şatosu’nda bir konuşma yapmış, çocuk tacizi skandallarını “iğrenç suçlar” diye niteleyerek, bunlardan “acı ve utanç” duyduğunu söylemişti.

Papa, “İrlanda’da kilise üyelerinin, korumakla ve eğitmekle yükümlü oldukları çocuklara yönelik tacizinin yarattığı ağır skandalı görmezden gelemem. Kilise yetkililerinin – piskoposların, üst düzey din adamlarının, rahiplerin ve diğerlerinin- bu iğrenç suçlarla gerekli şekilde yüzleşmekte başarısız olması haklı olarak öfke yarattı ve Katolik cemaatinde hala acı ve utanç kaynağı olmayı sürdürüyor. Ben de bu hisleri paylaşıyorum” diye konuşmuştu.

Roma’ya dönüşü öncesi başkent Dublin’de kalabalıklara yaptığı konuşmada Papa’nın af dilemesi, yoğun alkış aldı.

Öte yandan aynı gün Dublin’de Uluslararası Af Örgütü’nün İrlanda şubesi tarafından “Gerçeği savun” (Stand4Truth) protestoları düzenlendi.

Papa, protestolarla karşılandığı İrlanda’dan özür diledi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

İrlanda’da daha önce Katolik Kilisesi’ne ait bir çocuk yuvasında 800 bebeğin cesedi bulunmuştu.

Bayan McAleese’nin şimdi 50 yaşında olan en küçük kardeşinin, Newry’deki St Colman Kolej’inin başkanı rahip Fr Finnegan tarafından istismar edildiği yıllar sonra ortaya çıktı. Ancak rahip 2002 yılında öldü.

Mary McAleese o dönemde okul ve piskoposluk içinde üst düzey görevlerde bulunanlara karşı suçlamalarla dolu bir soruşturma çağrısında bulundu.

Eski Cumhurbaşkanı “Gerçekten bir soruşturma için sesleniyorum ve bağımsız bir soruşturmanın gerekli olduğunu düşünüyorum.” dedi.

Mary McAleese “Sadece onun değil, hayatları boyunca bu yükü taşıyıp sessiz kalmış birçok insanın bu problemi çözülmeden kalıyor ve bu insanlar yaşadıkları travmalardan dolayı çok acı çekiyor.” diyerek çocuk istismarı mağdurlarına destek olduğunu belirtti.

Eski İrlanda Cumhurbaşkanının küçük kardeşi de istismar mağduru yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Ülkenin batısında yer alan Tuam kasabasında 1925-1961 yıllarında faaliyet gösteren ve evlilik dışı çocuk sahibi kadınları barındıran kuruma ait binanın altında yapılan kazıda, “dikkate değer miktarda” insan kalıntısına ulaşıldığı bildirildi. Kurumla ilgili 2014’te ortaya atılan iddiaları araştıran komisyondan yapılan açıklamada, binanın altında yapılan kazılarda 17 odada insan kalıntısına rastlanıldığı kaydedildi. Komisyon, kalıntıların 35 haftalık ceninlerden 2-3 yaşındaki çocuklara kadar uzanan bir yaş yelpazesindeki çocuklara ait olduğunu açıkladı. Kalıntıların büyük kısmının 1950’li yıllarda gömülmüş çocuklara ait olduğu belirtiliyor. İrlanda’nın Çocuktan Sorumlu Devlet Bakanı Katherine Zappone de bulguları doğruladı.

Kalıntıların araştıran komisyon 2 yıl önce İrlanda hükümeti tarafından oluşturulmuştu. Komisyon 20. yüzyılda ülkedeki dini hüviyetli kadın evlerindeki yüksek çocuk ölümü oranlarını, defin uygulamalarını, yasa dışı evlat edindirme vakalarını ve çocuklar üzerinde yapılan aşı denemelerini soruşturuyordu.

Kazıların yapıldığı Bon Secours Hemşireleri adlı kadın evinde 796 çocuğun gömülü olduğu tahmin ediliyor. Tuam dışındaki 3 kadın evinde de 3 bin 200 çocuğun gömülü olduğundan şüpheleniliyor. İrlanda’da 1930’lu ve 1940’lı yıllarda bazı kadın evlerindeki çocuk ölüm oranlarının yüzde 30 ila 50 olduğu kaydediliyor.

Kilise binasında 800 bebek ceseti bulundu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.