İşgalci İsrail güçleri, Gazze'ye askeri operasyon başlattı. pic.twitter.com/hdGQTAWv4S

— Yekvücut (@yekvucutcom) August 6, 2022

İşgalci İsrail abluka altındaki Gazze Şeridi‘ne başlattığı hava saldırılarını sürdürüyor. Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail’in Gazze’ye düzenlediği saldırıda hayatını kaybedenlerle ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, İsrail‘in abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarında aralarında 5 yaşında bir çocuk, 23 yaşında bir kadının da bulunduğu toplam 10 kişinin hayatını kaybettiği, 55 sivilin yaralandığı bildirildi. Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre İsrail’in savaş uçaklarıyla bugün öğleden sonra Gazze Şeridi’ndeki farklı noktalara başlattığı saldırılar devam ediyor. Savaş uçakları, son olarak Gazze’nin Şucaiyye Mahallesi’ne düzenlediği hava saldırısında bir motosikleti hedef aldı. Gazze Şeridi’ndeki yüzlerce Filistinli, İsrail’in hava saldırılarında hayatını kaybeden 4 kişi için cenaze töreni düzenledi. Kentteki Hazreti Ömer Camisi’nde kılınan cenaze namazlarının ardından İsrail saldırısında hayatını kaybeden Filistinlilerin naaşı kent mezarlığında toprağa verildi. Son yolculuğuna uğurlanan 4 Filistinlinin arasında İslami Cihad Hareketinin önde gelen isimlerinden Teysir el-Caberi de bulunuyordu.

İşgalci İsrail Gazze’ye askeri operasyon başlattı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Filistin Dışişleri Bakanlığı, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te Filistinlilere ait mülkleri, Yahudi vatandaşlar adına kaydetmesiyle ilgili uygulamaları konusunda İsrail’i uyardı. Bakanlık, konuyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “İşgal yönetiminin, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te Filistinlilere ait topraklar ve gayrimenkullerle ilgili işlediği çirkin suçların derin endişeyle izlendiği” ifade edildi. İlgili insan hakları kurumlarının, İsrail’in yerleşim birimleri faaliyetlerini büyütmek ve Filistinlilerin daha fazla topraklarına el koymak için Doğu Kudüs’teki gayrimenkul ve arazilerin mülkiyetiyle ilgili sahtecilik yaptığını ortaya çıkardığı belirtildi. Doğu Kudüs’te sözde “toprak uzlaşması” süreci adı altındaki işlemlerin, geçersiz ve yasa dışı, uluslararası hukukun, imzalanan anlaşmaların ve uluslararası kararların apaçık ihlali olduğuna dikkat çekildi. Uluslararası topluma ve insan hakları kuruluşlarına, bu meseleyle büyük bir ciddiyetle ilgilenmesi ve bu çirkin suça bir an önce son verilmesi için İsrail’e baskı yapılması çağrısında bulunuldu.

“İsrail mahkemelerinin buna yetkisi yok”

Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın Din İşleri Müsteşarı Mahmud el-Hebbaş da yazılı açıklama yaptı. Mahmud el-Hebbaş doğum, ölüm, evlenme, boşanma miras gibi konularda Filistin topraklarında yasal ve şeri yetkinin, Filistin şeri mahkemelerine ait olduğunu, İsrail mahkemelerinin bu konularda hiçbir yetkisinin bulunmadığını belirtti. Hebbaş, İsrail ordusu tarafından verilen kararın uluslararası hukuka ve Cenevre Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu ifade etti. Filistin kurumlarının yetkilerine apaçık bir saldırı teşkil ettiğini belirtti ve bu mahkemelerden miras konusunda çıkan kararların, herhangi bir yasal dayanağı ve değeri olmadığını vurguladı.

Doğu Kudüs’te Filistinlilere ait araziler Yahudilerin üzerine geçiriliyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Katlettikleri gazetecinin tabutuna saldırdılar!

İsrail askerleri, Şirin Ebu Akile'nin cenazesine müdahalede bulundu.

Cenazenin hastaneden çıkarılmasına izin vermediler.

Akile'nin tabutunu yere düşürmeye çalıştılar.

@do7alive https://t.co/kxxK4gB7yQ pic.twitter.com/qOI5SykxLk

— Utanç Günlüğü (@UtancGunlugu) May 13, 2022

İşgalci İsrail askerleri, işgal altındaki Batı Şeria’nın Cenin kentine baskın düzenledi. Siyonistler, İsrail askerlerinin katlettiği Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akile’nin cenazesinin omuzlarda taşınmasına izin vermedi. Cenazeye katılanlara da şiddet uygulayarak müdahale ettiler. Yüzlerce gazeteci ve aktivist Ebu Akile’nin naaşının bulunduğu işgal altındaki Doğu Kudüs’teki Saint Joseph Fransız Hastanesinde sabahın erken saatlerinden itibaren toplanmaya başladı. İsrail polisi, çevredeki yolları kapattı ve Filistinlilerin bu alana ulaşmasına engel oldu. Ebu Akile’nin naaşının morgdan çıkarılmasına yakın İsrail polisi hastane kapısına geldi. İsrail askerleri, cenazenin yürüyerek taşınmasına izin vermedi. Cenazeye katılanlar, Ebu Akile’nin tabutunu hastane kapısına taşırken İsrail polisi ve cenazeye katılanlara saldırmaya başladı. Onlarca insan acımasızca coplandı.

İsrail güçleri öldürülen gazeteci Şirin Ebu Akile’nin cenazesine saldırdı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Masum çocukların çığlıkları bile İsrail askerlerini durdurmaya yetmedi!

Çocuklarıyla Mescid-i Aksa'ya girmek isteyen Filistinli bir baba acımasızca darp edildi. pic.twitter.com/tY0rmHBzkn

— Yekvücut (@yekvucutcom) April 18, 2022

İsrail güçleri Mescid-i Aksa’da Filistinlilere saldırmaya devam ediyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

İşgalci İsrail güçleri, her Ramazan olduğu gibi bu yıl da zulümlerine devam ediyor.

Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlediler.

Göz yaşartıcı gaz ,ses bombası ve coplarla Filistinlilere müdahale ettiler.

@Kerimalastal pic.twitter.com/aG4vkjxw9Q

— Yekvücut (@yekvucutcom) April 15, 2022

İşgalci İsrail güçleri, her Ramazan olduğu gibi bu yıl da Filistinlilere yönelik zulümlerine devam ediyor. Siyonist güçler, işgal altındaki Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa’ya baskın düzenledi. Baskına tepki gösteren Filistinliler, İsrail güçlerinin sert müdahalelerine maruz kaldı. Filistinlilere gaz bombaları ve coplarla saldırdılar. Yüzlerce kişi Mescid-i Aksa’nın içerisinde saldırıya uğradı ve gözaltına alındı. Dışişleri Bakanlığı’ndan, İsrail güçlerinin Mescid-i Aksa‘ya yaptığı saldırıyla ilgili açıklama yapıldı. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Filistin’de, başta Cenin olmak üzere farklı şehirlerde İsrail güvenlik güçleri tarafından biri çocuk olmak üzere toplam yedi Filistinlinin ölümüne sebebiyet verilmesini ve bu sabah ibadet için Mescid-i Aksa’da bulunan Müslümanlara müdahale ederek yaralanmalara yol açılmasını kabul edilemez buluyor ve şiddetle kınıyoruz. Bölgede son günlerde artan gerilimden derin endişe duyuyoruz. Özellikle bu hassas dönemde, Mescid-i Aksa’nın statü ve maneviyatına yönelik tahrik ve tehditlere izin verilmemesinin önemini bir kez daha vurgulamakta fayda görüyoruz.”

İşgalci İsrail güçleri Mescid-i Aksa’ya baskın düzenledi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

İsrail güçleri Ramazan ayında saldırıları artırdı

Açıklamada, Savunma Bakanı’nın diğer güvenlik birimleriyle gelecek hafta bir toplantı düzenleyeceği bildirildi. Güvenlik durumuna göre aile ziyaretlerinin genişletilip genişletilmeyeceğine karar verileceği belirtildi. Batı Şeria’da yaşayan Filistinliler, İsrail’in inşa ettiği güvenlik duvarının ötesindeki işgal altındaki Doğu Kudüs’te yer alan Mescid-i Aksa gibi kutsal mekanlara gitmek ve İsrail içindeki akrabalarını ziyaret etmek için bile izin almak zorunda. Batı Şeria’dan çıkmak isteyen Filistinliler, güvenlik duvarı boyunca yer alan 23 kontrol noktasından birini kullanıyor. İsrail, ramazan ayının başlamasıyla işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te gerilimin artmasından endişe ediyor. İsrail’in farklı kentlerinde 22-29 Mart’ta art arda yaşanan ve toplam 11 İsraillinin hayatını kaybettiği saldırılar, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de gerginliği had safhaya çıkarmıştı. Tel Aviv yönetimi İsrail içinde ve işgal altındaki Filistin topraklarında artan saldırıların ardından “Dalgakıran” adını verdiği bir operasyon başlatarak onlarca Filistinliyi gözaltına alırken, baskınlar sırasında biri çocuk 3 Filistinli de İsrail güçlerince öldürülmüştü. İsrail askerleri, ramazanın birinci günü Cenin kentinde İslami Cihad üyesi olduğu ifade edilen 3 kişiyi “saldırı hazırlığında olduğu” iddiasıyla öldürmüştü. Filistinlilerin İsrail askerlerine ateşle karşılık vermesi sonucu biri ağır 4 İsrail askeri de yaralanmıştı. İsrail Başbakanı Naftali Bennett, İsrail güvenlik güçlerinin “saatli bir bombayı” etkisiz hale getirdiğini belirtmişti.

İşgalci İsrail’den Mescid-i Aksa’da cuma namazları için yaş sınırı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

“böyle devam edemez”

Shaked, durum böyle devam ederse bir ay içinde 15 bin Ukraynalı mültecinin daha İsrail’e geleceğini söyledi. “Ülkeye giriş yapanların sayısı böyle devam edemez. Bir politika belirlememiz gerekiyor. Kapasitesine göre İsrail, Ukrayna’ya sınırı olan ülkeler hariç diğer Avrupa ülkelerinden daha fazla (Ukraynalıyı) ülkeye aldı.” ifadelerini kullandı. Ülkede şu an İsrail vatandaşlığına sahip olmayan 26 bin Ukraynalı bulunduğunu kaydetti. Aşırı sağcı İsrailli Bakan, İsrail yönetiminin Geri Dönüş yasası kapsamında 100 bin Ukraynalı ve Rus Yahudi’yi ülkeye getirmeye hazırlandığını söyledi.

Mültecilerin en az bir Yahudi ebeveyni olması gerekli

İsrail, Rusya’nın 24 Şubat’ta başlattığı savaştan sonra diaspora Yahudilerinin İsrail’e göçünü (Aliya) teşvik etti ve Ukrayna Yahudilerinin tahliye çalışmalarını hızlandırdı. İsrail’in sözde “Geri Dönüş” yasası uyarınca İsrail’e göç etmek için başvuran kişilerin, en az bir Yahudi büyükanne ve büyükbabası olduğunu kanıtlayabilmeleri gerekiyor. Aliya, pek çok belge ve süreç gerektiren bir uygulama olarak biliniyor. Ancak Ukrayna’da yaşanan olağanüstü durum nedeniyle, İsrail hükümeti ve Yahudi Ajansı, Yahudilerin Ukrayna’yı daha hızlı terk etmeleri için bu uygulamalara hız kazandırdı. Yahudilerinin İsrail’e göçü anlamına gelen “Aliya”yı teşvik ve organize eden önde gelen kuruluş İsrail Yahudi Ajansı, tahliyeler için Ukrayna’ya komşu Polonya, Moldova, Romanya ve Macaristan sınırı boyunca 6 işlem istasyonu açtı. Geri Dönüş Yasası kapsamında İsrail’e göç etme hakkına sahip yaklaşık 120 bin ila 150 bin Ukrayna Yahudisi bulunduğu tahmin ediliyor.

İsrailli Bakan: Ülkemize daha fazla Ukraynalı alamayız yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

İsrail Başbakanı Naftali Bennett, Israel Today gazetesine bir demeç verdi. Bennett, Filistin devletinin kurulmasına karşı olduğunu açıkladı. Ayrıca, “Başbakan olduğum sürece Oslo (Anlaşması’nın uygulanması) diye bir şey olmayacak.” dedi. Bennett Today gazetesine verdiği demeçte, “Ben sağ kesimdenim ve duruşlarım değişmedi. Hala Filistin devletinin kurulmasına karşıyım ve devletimizi savunmaya devam ediyorum.” diye konuştu. Filistin yönetiminden herhangi bir liderle bir araya gelmeye hazır olmadığını belirtti. Filistin devleti için siyasi müzakerelere izin vermeyeceğini iddia etti. Bennett, kabinesindeki dışişleri ve savunma bakanlarının Filistinli yetkililerle yaptığı görüşmelere değindi. “Her iki bakanın siyasi anlamda bir adım atma yetkileri yok” diyen Bennett, “Başbakan olduğum sürece Oslo (Anlaşması’nın uygulanması) diye bir şey olmayacak.” ifadelerini kullandı.

Oslo Anlaşması ne zaman yapıldı?

Oslo Anlaşması, 13 Eylül 1993’de dönemin İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres ile o dönemin Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) müzakereci ismi Mahmud Abbas tarafından Washington’da imzalanmıştı. Anlaşma gereğince Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde Filistinliler için özerk yönetim kuruldu. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, Ocak 2018’de yaptığı açıklamada, Oslo Anlaşması’nın artık “öldüğünü” söylemişti.

İsrail güçleri Filistinlilere zulmediyor

İşgalci İsrail güçleri, Filistinlilere adeta zulmediyor. İşgal altındaki topraklarda yaşamaya çalışan Filistinliler, türlü baskılara uğruyor. Filistinliler zorla evlerinden çıkarılıyor. Kimisi sokak ortasında acımasızca darbediliyor. Kimi aylarca gözaltı merkezlerinde hapsediliyor. Kimisi ise öldürülüyor. Ayrıca, İsrail güçleri, Filistinlilere sistematik olarak psikolojik şiddet de uyguluyor. Ülkede Filistinliler için yollar ayrı. 3 anayol hattından biri, Filistinlilerin kontrollü geçişine izin veriyor. Ancak İsrail askerleri yolu sürekli olarak metal ızgaralarla kapatıyor. İşgalci İsrail, bu kontrol noktaları ile Filistinlilere fiziksel şiddet ve psikolojik baskı yapıyor. Uzun bekletmeler, tutuklamalar bazen de kontrol noktasında doğrudan öldürülen Filistinliler hemen her gün yaşanan olaylar. Öte yandan İsrail, 1967 yılında işgal ettiği Doğu Kudüs’te Yahudiler için 18 yerleşim bölgesi yaptı.

İsrailli bakan da Filistinli kadınlara tecavüzü savunmuştu

İsrail Devlet Arşivinin sitesinde teknik bir arıza nedeniyle daha önce sansürlemiş olan 1948 yılına ait bazı belgeler ilk kez ortaya çıktı. 1948 yılına ait belgeler, üst düzey yetkililerin Filistinli kadınlara tecavüzü savunduğunu gözler önüne serdi. Haaretz gazetesinin yaptığı habere göre, geçtiğimiz günlerde belgeler İsrail Devlet Arşivinin internet sitesinde yayınlandı. İsrailli yöneticilerinin Temmuz 1948’de yaptığı bir toplantının dökümünü içeriyordu. 1948 Arap-İsrail Savaşı dönemine ait dijitalleştirilmiş belgelerde, Yahudi asker ve sivillerin Filistinlilere karşı işlediği savaş suçlarına ilişkin İsrailli yöneticilerin bazı beyanları karartılarak sansürlendi. Sitede yaşanan teknik bir hata nedeniyle, bazı cümlelerin üzerinde sansür uygulandığı görüldü. Bu şekilde kullanılan karartmaların tek bir tıklama ile kaldırılabildiği gözlemlendi.

İsrail Başbakanı: Filistin devletinin kurulmasına karşıyım yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Sivil Yahudi işgalciler bu kez İsrailli aktivistlere saldırdı.

8 aktivist, Nablus'ta Filistinli çiftçilere destek için ağaç dikmeye gitti.

İşgalciler ise aktivistlere sopalarla saldırıp, araçlarını ateşe verdi. pic.twitter.com/cBse8mmoKV

— Yekvücut (@yekvucutcom) January 22, 2022

Sivil Yahudi işgalcilerin Filistin‘deki saldırıları bitmek bilmiyor. Filistin topraklarını işgal eden Yahudi yerleşimciler, bu kez İsrailli aktivistlere saldırdı. 8 İsrailli aktivist, Nablus’ta Filistinli çiftçilere destek için ağaç dikmeye gitti. Ancak yerleşimcilerin saldırısına uğradılar. Sivil Yahudi işgalciler İsrailli aktivistlere sopalarla saldırdı. Daha sonra da araçlarını ateşe verdi. Görgü tanıkları, yaklaşık 15 maskeli saldırgandan oluşan grubun olay yerine yakın bir Yahudi yerleşiminden geldiğini ifade etti. Saldırgan işgalciler, İsrail güçleri gelmeden önce olay yerinden uzaklaştı. Öte yandan yerleşimciler Batı Şeria’nın bir başka noktasında yaklaşık 90 zeytin ağacını söktü.  İsrail meclisinin Filistin asıllı üyesi Ayda Tuma-Süleyman konuyla ilgili açıklama yaptı. Süleyman, “Yerleşimci şiddeti, işgalin bir yan etkisi değil, temelini oluşturur ve işgali sürdürmek için bir araçtır.” diyerek Yahudi yerleşimcilere tepki gösterdi.

Yahudi işgalciler bu kez İsrailli aktivistlere saldırdı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

İsrail 2021 yılında Filistinlilerin basın özgürlüğünü defalarca kez ihlal etti. İsrail bu yıl işgal ettiği ve abluka altına aldığı Filistin topraklarında basın özgürlüğüne yönelik 832 ihlal gerçekleştirdi. Ayrıca İsrail’in Gazze şeridine düzenlediği saldırılarda bir gazeteci hayatını kaybetti. Gazetecileri Destekleme Komitesi konuyla ilgili açıklama yaptı. İsrail’in mayıs ayında abluka altındaki Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda 33 yaşındaki gazeteci Yusuf Ebu Hüseyin’in hayatını kaybettiği hatırlatıldı. Açıklamada İsrail’in 2021’de Filistin topraklarında basın özgürlüğüne yönelik gerçekleştirdiği 832 ihlalin 101’ini Gazze Şeridi‘nde işlediği ifade edildi. Gazetecilerin 407 darp ve yaralama, 116 tutuklama ve sınır dışı etme olayına maruz kaldığı bilgisi paylaşıldı. Gazetecilere ait 23 evin yıkıldığı ve 5 aracın imha edildiği belirtildi. Ayrıca İsrail’in bazı medya kuruluşlarını kapattığı ve baskın düzenlediği bildirildi. Birçok gazetecinin seyahat etmesini engellediği ve hapishanelerde tutuklu gazetecilere işkence ettiğinin belgelendiği dile getirildi.

İhlaller kasıtlı olarak yapıldı

Gazetecileri Destekleme Komitesi’nin Filistinlilerin basın özgürlüğü konusunda yaptığı açıklamada,  medya çalışanlarına yönelik ihlallerin “kasıtlı” olarak gerçekleştirildiği belirtildi. İsrail yönetiminin, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin basın özgürlüğüne ilişkin 19’uncu maddesini ihlal ettiği kaydedildi. Diğer yandan Filistin makamlarının da 2021’de Batı Şeria’da 201, Gazze Şeridi’nde 9 kez basın özgürlüğünü ihlal ettiği söylendi. Bu ihlaller arasında gözaltı ve tutuklamanın yanı sıra darp, yaralama, işine engel olma, kurumları kapatma, teçhizata el konma ve para cezası verme gibi durumların bulunduğu bilgisi verildi.

İsrail Filistinlilere zulmediyor

İsrail işgal ettiği Filistin topraklarında sadece yerleşim faaliyetleri yürütmüyor. İşgalci İsrail askerleri Filistinlilere adeta zulmediyor. İşgal altındaki topraklarda yaşamaya çalışan Filistinliler, çeşitli baskılara maruz kalıyor. Filistinliler zorla evlerinden çıkarılıyor. Kimisi sokak ortasında acımasızca darbediliyor. Kimi aylarca gözaltı merkezlerinde hapsediliyor. Kimisi ise öldürülüyor. Ayrıca, İsrail güçleri, Filistinlilere sistematik olarak psikolojik şiddet de uyguluyor. Ülkede Filistinliler için yollar ayrı. 3 anayol hattından biri, Filistinlilerin kontrollü geçişine izin veriyor. Ancak İsrail askerleri yolu sürekli olarak metal ızgaralarla kapatıyor. İşgalci İsrail, bu kontrol noktaları ile Filistinlilere fiziksel şiddet ve psikolojik baskı yapıyor. Uzun bekletmeler, tutuklamalar bazen de kontrol noktasında doğrudan öldürülen Filistinliler hemen her gün yaşanan olaylar. Öte yandan İsrail, 1967 yılında işgal ettiği Doğu Kudüs’te Yahudiler için 18 yerleşim bölgesi yaptı.

Filistinlilerin basın özgürlüğü defalarca kez ihlal edildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.