Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Macaristan İş Konseyi, Macaristan İhracatı Teşvik Ajansı (HEPA) ve Macaristan Yatırımı Teşvik Ajansı iş birliğiyle “Türkiye’yi Avrupa’ya Açan Anahtar: Macaristan” başlıklı bir internet semineri gerçekleştirildi.

Macaristan’ın Ankara Büyükelçisi Matis, seminerde yaptığı konuşmada, Türkiye ve Macaristan arasında güçlü tarihi bağlar bulunduğunu ifade etti.

Matis, iki ülke arasında ilişkilerin 21. yüzyılda ivmelenmesinin 2013 yılında başladığını belirterek, dönemin başbakanlarının Türkiye ve Macaristan Yüksek Düzeyli Stratejik İş birliği Konseyi (YDSK) kurulmasına karar verdiğini hatırlattı.

Konseyin sıralı toplantılarında ikili ticaret hacminin 6 milyar dolara yükselmesi gerektiğinin kararlaştırıldığını anımsatan Matis, çalışmalarda sadece ticarete odaklanılmadığını, 2013 yılında karşılıklı kültür merkezlerinin açılarak ülkelerin görünürlüğü ve bilinirliğinin artırıldığını söyledi.

“Türkiye ilk 10 ekonomi arasına girecek” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Avrupa Birliği’nin en yüksek mahkemesi Avrupa Adalet Divanı Başsavcısı Priit Pikamae tarafından yapılan açıklamada, ”Macaristan’daki transit bölgeler ve Macaristan’ın iltica ve göç düzenlemesinin büyük kısmı AB hukukunu ihlal ediyor.” ifadesine yer verildi.

Macaristan-Sırbistan sınırındaki transit bölgelerde iltica başvurusunu çok sınırlı sayıda kişinin yapabildiğini belirten Pikamae, sığınmacıların işlemleri sonuçlanıncaya kadar orada tutulmasının gözaltı olarak nitelendirildiğini ve bunun da AB hukukunu ihlal ettiğini kaydetti.

Pikamae ayrıca, sığınmacıların 4 haftadan daha uzun bir süre gözaltında tutulamayacağına işaret etti.

Avrupa Adalet Divanı,14 Mayıs’ta verdiği kararda, Macaristan’ın sığınmacıları Sırbistan sınırına inşa ettiği kampta en fazla 4 hafta tutabileceğini, daha sonra ise ülkeye alması gerektiğini de belirtmişti.

Macaristan’ın sığınmacılara karşı aldığı önlemler

Macaristan, sığınmacılara karşı alınan önlemler kapsamında Vişegrad Grubu’ndaki ortakları Çekya, Polonya ve Slovakya’nın desteğiyle sınırlarına asker ve polis takviyesi yapmıştı.

Sığınmacıları durdurmak amacıyla Sırbistan ve Hırvatistan sınırlarına dikenli tel örgü çekilmiş, sınır bölgelerinde olağanüstü hal ilan edilerek yasa dışı geçişler için uygulanan cezalar artırılmıştı.

Parlamentoda kabul edilen yasayla aralarında çocukların da bulunduğu sığınmacıların, iltica başvurusu süresince sınırda oluşturulan kamplarda tutulması zorunlu kılınmış, ülke genelinde yakalanan sığınmacıların da tel örgülerle çevrili sınırdan Macaristan dışına çıkarılacağı duyurulmuştu.

Avrupa Adalet Divanı Başsavcısı: Macaristan’ın sığınmacı sistemi, AB hukukunu ihlal ediyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Haberde, Türkiye’nin, Libya’nın Birleşmiş Milletler nezdindeki meşru temsilcisi Libya Hükümeti’ni destekleyerek savaşın gidişatını değiştirdiğini, Türk silahlarının sahada da kendini ispat ettiğini kaydetti.

“Türkiye’nin başka ülkeleri zengin etmek yerine kendi bağımsız savunma teknolojisini geliştirdiği” vurgulanan haberde, ”Türkiye kendi savaş uçağını, uçak gemisini, zırhlı araçlarını geliştiriyor ve bu arada ürettiği dronelar da çok iyi işler çıkarıyor.” denildi.

Gazeteye konuşan Türkiye Uzmanı Zoltan Egeresi, Türkiye’nin 1952’de NATO üyeliği sonrası Soğuk Savaş döneminin başlarında savunma teknolojisinde tamamen ABD’ye bağımlı olduğuna, 1974 Kıbrıs müdahalesi neticesinde ABD tarafından Türkiye’ye uygulanan ambargo sonrası Türkiye’nin kendi savunma sanayisine yatırım yapmaya başladığına dikkat çekti.

Türkiye’nin son 10 yılda Altay tankı, Fırtına obüsü, T-129 Atak helikopteri gibi ses getiren projelere imza attığına dikkati çeken Egeresi, bu kapsamda üretimi devam eden uçak gemisini de bu yıl içinde denize indirmeyi planladığını kaydetti.

Türkiye’nin ürettiği savunma teknolojisini iyi ilişkilere sahip olduğu bazı ülkelere ihraç da ettiğini belirten Egeresi, 2014-2018’de ihracatını yüzde 170 arttırdığını ve geçen yıl 2,7 milyar dolarlık silah ihracatı gerçekleştirdiğini söyledi.

Egeresi, Türk savunma sanayisine Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden Macaristan’ın da ilgi gösterdiğini, basında yer alan haberlere göre Macaristan’ın zırhlı muharebe aracı Ejder Yalçın’la ilgilendiğini de sözlerine ekledi.

Macaristan basını Türk SİHA’larını konuşuyor: ‘Gidişatı değiştirdiler’ yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Macaristan koronavirüsün kaosa neden olmasını engellemek için önemli bir yasal düzenlemeye imza attı. Macaristan Parlamentosunun kabul ettiği yasa tasarısına göre yalan haber yapan ve söylentilerle topluma etki altına almaya çalışanlar 5 yıl, karantinadan kaçanlar ise 8 yıl hapis cezası alacak.

Macaristan’da yalan habere 5 yıl hapis cezası yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Macaristan İçişleri Bakanlığı Kamu Güvenliği Genel Müdürü Karoly Papp, Budapeşte’de düzenlediği basın toplantısında, yaklaşık 60 kişilik düzensiz göçmen grubunun Sırbistan ile sınır kapısı Röszke 2’yi aşarak ülkeye girmeye çalıştığını söyledi.

Grubun sınırı aşma çabalarını güvenlik güçlerinin 3 defa havaya ateş açarak engellediğini belirten Papp, 4 kişinin güvenlik güçleri tarafından yakalandığını ifade etti. Papp ayrıca, sınırdaki Csongrad ve Bacs-Kiskun bölgesinde de 71 düzensiz göçmenin ülkeye girişinin engellediğini kaydetti.

Macar sınır polisi göçmenleri durdurmak için ateş etti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Nemeth, İçişleri Bakanlığının talebi üzerine son dönemde artan düzensiz göçmen baskısından dolayı sınırda görev yapan asker sayısının iki katına çıkarılacağını ifade etti. Askerlerin 2015 yılından itibaren polislerle beraber görev yaptığını hatırlatan Nemeth, sınırda bugüne kadar 20 binden fazla askerin görev yaptığını da kaydetti.

Ayrıca Macaristan Ulusal Polis Merkezinden yapılan açıklamada, 23-29 Aralık tarihlerinde 884, 30 Aralık-5 Ocak tarihlerinde ise 757 düzensiz göçmenin ülkeye girişinin engellendiği belirtildi. Macaristan, düzensiz göçmenlere karşı alınan önlemler kapsamında Vişegrad Grubu’ndaki ortakları Çekya, Polonya ve Slovakya’nın desteğiyle sınırlarına asker ve polis takviyesi yapmıştı.

Düzensiz göçmen akınını durdurmak amacıyla Sırbistan ve Hırvatistan sınırlarına dikenli tel örgü çeken Macaristan, sınır bölgelerinde olağanüstü hal ilan ederek yasa dışı geçişler için uygulanan cezaları artırmıştı. Parlamentoda kabul edilen yasayla aralarında çocukların da bulunduğu düzensiz göçmenlerin, iltica başvurusu süresince sınırda oluşturulacak kamplarda tutulması zorunlu kılınmış, ülke genelinde yakalanan düzensiz göçmenlerin de tel örgülerle çevrili sınırdan Macaristan dışına çıkarılacağı duyurulmuştu.

Macaristan sınırdaki asker sayısını artırma kararı aldı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Macaristan ile Avusturya arasındaki gerilimin, George Soros’un Macaristan’da faaliyetlerine son verilen üniversitesinin Viyana’ya taşınma kararı aldığı bir zamanda yaşanması dikkatlerden kaçmadı

1 Ocak 2019’dan itibaren yürürlüğe gireceği açıklanan karar, dört Vişegard ülkesi tarafından tepkiyle karşılanmış ve bu yasaya karşı birlikte hareket etme kararı almışlardı. Söz konusu ülkelerin yanı sıra Litvanya, Slovenya ve Bulgaristan gibi ülkeler de Avrupa Komisyonu’na gereğinin yapılması çağrısı yaptı.

AB hukuku çerçevesinde bu kararın “eşitlik” ilkesini ihlal ettiğini ve ayrımcılık yarattığını belirten ülkeler, diğer AB vatandaşlarının Avusturya’da aynı vergileri ödediklerini bu nedenle çocuklarına daha az aile yardımı yapılmasının eşitlik ilkesine aykırı olduğunu savunuyor.

Bunun üzerine Avrupa Komisyonu, Avusturya’nın aile yardımlarını kesme kararının AB hukukuna uygunluğunun araştırılacağını bildirdi.

Macaristan’ın Aile ve Gençlik Bakanı Katalin Novak, Avusturya’nın bu kararının en çok da ülkedeki Macar ailelerin yaklaşık 40 bin çocuğunu etkileyeceğini söyledi.

Avusturya hükümeti, Almancayı iyi bilmeyen yabancılara devlet yardımlarını azaltıyor. Mültecileri de içeren yeni yasa ile dil becerisi iyi olmayanların sosyal yardımları da azalacak.

Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz, 27 Kasım’da sosyal medya aracılığıyla yaptığı paylaşımda “Almancayı öğrenmeye gayret etmeyen ve ülkeye entegre olmayanların sosyal yardımları azalacak” dedi.

Kurz’un bu açıklamasına yardım kurumlarından ve muhalefetten tepkiler geldi. Caritas yardımlaşma derneği başkanı, “Eziyet çeken insanlara karşı değil açlıkla mücadele etmeliyiz” diyerek Kurz’un kararını eleştirdi.

Avusturya’nın ırkçılığından AB vatandaşları da etkilenecek yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

İtalya Başbakanı Giuseppe Conte de “Göçmen Paktı, vatandaşların da çok yaygın bir şekilde hissettiği meseleleri ve konuları ortaya koyan bir belge. Bu yüzden bu konunun parlamentoda tartışılmasını doğru buluyoruz. Hükümet, Marakeş’teki toplantıya katılmayacak. Bu belge hususunda sadece parlamentodan bir karar çıkmasından sonra adım atılacak.” açıklamasında bulundu.

Ülkede muhalefette bulunan sol görüşlü siyasi partiler ise İtalya Başbakanı ile Dışişleri Bakanı’nın BM Göçmen Paktı ile ilgili daha önceden verdikleri sözlerden döndüklerini belirterek, hükümeti “uluslararası alanda İtalya’nın inandırıcılığını kaybetmesine neden olmakla” suçladı.

Şimdiye kadar ABD, İsrail, Macaristan, Avusturya, Çekya ve Avustralya bu paktı imzalamayacağını açıkladı.

İtalya, BM Göçmen Paktı’nı imzalamayacak yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Mahkeme gerekçeli kararında, “etik olarak yanlış” davranan ama yaptığı hareketin “vandallık” sayılamayacağı belirtilen gazetecinin cezai suçtan değil “kötü davranıştan dolayı” yargılanabileceğine hükmetti.

Mahkeme aynı zamanda zaman aşımından dolayı da davanın sona erdirilmesi gerektiğine karar verdi.

Sırbistan sınırındaki Roszke köyünde kampa yerleştirilmeyi beklemekten yorulan ve polisten kaçmaya çalışan sığınmacılar arasında bir babayla oğlunun yere kapaklandığı görülmüştü.

RTL muhabiri Stephan Richter’in çekip Twitter hesabında paylaştığı videodan anlaşıldığı üzere, Petra Laszlo polisten kaçamasınlar diye babaya çelme takmış, baba ve oğlunun yere düşmesine neden olmuştu.

Macaristan mahkemesi, mültecileri tekmeleyen “gazeteciyi” kurtardı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Polisin evsizleri sokaktan kaldırma ve kulübelerini dağıtma yetkisi veren yasa hakkında konuşan bir hükümet yetkilisi uygulamanın bir bütün olarak toplumun menfaatine hizmet ettiğini ileri sürdü.

Sosyal İşlerden Sorumlu Devlet Bakanı Attila Fulop, gazetecilere yaptığı açıklamada “yasanın amacının gece vakti sokakta evsizlerin bulunmadığından ve vatandaşların bir engeli olmayan kamusal alandan faydalandığından emin olmak” olduğunu ifade etti.

Ülke genelinde 11 bin kişilik devlet barınağı bulunurken uzmanlar sokakta yaşayanların sayısının en az 20 bin civarında olduğunu belirtiyor.

Macar hükümeti evsizler için ayırdığı bütçeyi artırdığını söylüyor ama gerek yurt içinde gerekse yurt dışında inşa hakları örgütleri söz konusu yeni yasayı kınıyor.

BM barınma uzmanı Leilant Farha geçtiğimiz haziran ayında henüz yürürlüğe girmemiş olan yasayı “acımasız ve uluslararası insan hakları hukukuna aykırı” olarak nitelemişti.

Macaristan’da sokakta yaşamak yasaklandı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.