Polonya göçmenleri zorla geri itiyor

Polonya-Belarus sınırında 19 kişinin öldüğüne ve birçok mültecinin kayıp olduğuna dikkati çeken BM Göçmen Halkları Uzmanı Morales, Polonya’nın göçmenleri Belarus’a zorla geri gönderdiğine vurgu yaptı. Morales, “Göçmenler her iki tarafın inkar etmesine rağmen bugün hala ileri geri itiliyor. Polonya’nın çelik duvar örmesinin ardından bölgeye muhabir, sivil toplum ile insani yardım kuruluşu temsilcilerinin erişimi de iyice sınırlandırıldı. Dolayısıyla oradaki göçmenlerin durumunu anlamak da zorlaşıyor.” dedi. Hamile kadın ve çocukların her iki tarafta da aylarca gözaltında tutulduğuna dikkati çeken Morales, “İhlal edilen uzun bir insan hakları listesi var.” diye konuştu.

BM izliyor Polonya göçmenlere acımıyor

Belarus-Polonya sınırında 8 Kasım 2021’den itibaren Avrupa’ya göçme arayışıyla çoğunluğu Irak ve Suriye’den gelerek Belarus üzerinden Polonya’ya geçmeye çalışan 2 bin civarındaki kişi, ormanlık alanda kendi kurdukları kampta ve sınır önünde bir süre beklemişti. Bu kişiler, daha sonra, sınır boyunda kurdukları kampı tamamen boşaltarak Belarus hükümetinin Bruzgi sınır bölgesinde hazırladığı lojistik merkezde bulunan kapalı alana geçmişti. Kampta bulunanların çoğunluğu tahliye seferleriyle Irak’a geri dönmüştü. Göçmen krizi nedeniyle Belarus ile Avrupa Birliği (AB) arasında gerginlik yaşanmış, Belarus’a “Avrupa’ya göç hareketini organize ettiği” gerekçesiyle yaptırımlar getirilmişti. Belarus’a sığınan Polonya askeri Emil Çeçko, Polonya sınırında 2021’in yaz aylarından bu yana 240’tan fazla göçmenin öldürüldüğünü öne sürmüştü.

BM: Polonya göçmenler arasında ayrımcılık yapıyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Bulgaristan’ın Rus gazına bağımlılık oranı yüzde 90

Bulgaristan hükümetinden dün yapılan açıklamada da Rus gazına alternatif tedariklerin garanti altına alındığı ve ülkedeki tüketime ilişkin herhangi bir kısıtlama yapılmayacağı belirtilmişti. Ancak Rus gazına bağımlılık oranı yüzde 90 seviyesindeki Bulgaristan, 2021’de Rusya’dan 3,3 milyar metreküp doğal gaz ithal etmişti. Bulgaristanlı yetkililer, Rusya ile bu yılın sonunda sona erecek uzun vadeli sözleşmeyi yenilemeyi planlamadıklarını açıklamışlardı. Bulgaristan Enerji Bakanı Aleksandr Nikolov, komşusu Türkiye ve Yunanistan’dan LNG ve Azerbaycan’dan boru hattı sevkiyatlarını artırmayı planladıklarını söylemişti. Avrupa’da dün 103,20 avrodan işlem gören doğal gazın megavatsaat fiyatı, yüzde 13,3 artarak 117 avroya çıktı. Avrupa’da derinliği en fazla olan Hollanda merkezli sanal doğal gaz ticaret noktası TTF’de işlem gören mayıs vadeli gaz kontrat fiyatı, bugün megavatsaat başına 125 avrodan açıldı. Fiyatlar, Türkiye saatiyle 09.28’te kapanışa göre yüzde 13,3 artarak megavatsaat başına 117 avroya yükseldi.

Rusya vanayı kapattı: Polonya ve Bulgaristan’a gaz akışı kesildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Orta Doğu’dan Avrupa ülkelerine gitmek isteyen göçmenler geçtiğimiz aylarda Belarus’un Polonya sınırına akın etti.  Göçmenler Polonya-Belarus sınırında büyük bir krize neden oldu. Polonya-Belarus sınır muhafızları, göçmenlere sert müdahalelerde bulundu. Belarus-Polonya sınırındaki göçmen krizi sırasında Emil Çeçko adlı Polonyalı bir asker, göçmenlere uygulanan muameleyi reddetti ve Belarus‘a kaçtı. Polonyalı asker Emil Çeçko, Belarus Soruşturma Komitesi’nin göçmenlerle ilgili başlattığı soruşturmada verdiği ifadesinde olaylar sırasında 240 göçmenin öldürüldüğünü öne sürdü. Sınırdaki çatışmalar esnasında Polonya sınır muhafızı olarak görev yapan ve 16 Aralık’ta Belarus’a kaçan Emil Çeçko, Belarus Soruşturma Komitesi’nin göçmenlerle ilgili başlattığı soruşturmaya dahil odu. Çeçko’nun ifadesi alındı. Polonyalı asker,  göçmenlere yönelik çarpıcı açıklamalarda bulundu. Belarus Soruşturma Komitesi konuyla ilgili açıklama yaptı. Polonyalı asker Emil Çeçko’ya yönelik, “Ceza davasıyla ilgili soruşturma sırasında Emil Çeçko, 8 Haziran 2021’den bu yana Polonya’nın Semyanovka yerleşim yeri yakınında ve Belarus sınırı boyunca diğer Polonyalı askerlerle birlikte organize cinayetlerde yer aldığını açıkladı. Bu askerin sözlerine göre sınırda 240’tan fazla kişi öldürüldü” bilgisi verildi.

“Göçmenleri toplu olarak gömdük”

Çeçko’nun ifadesinde öldürülen göçmenlerin ormanlık alanda hazırlanan kuyulara gömüldüğü bildirildi. Açıklamada “Bu askere göre göçmenlerin cansız bedenleri Polonya güvenlik güçleri tarafından ormanlık alanda özel olarak hazırlanmış çukurlara toplu halde gömüldü. Ayrıca meslektaşları ona, infazlara katılımlarından bahsetti” ifadeleri kullanıldı. Soruşturmanın detayları ile ilgili Dışişleri Bakanlığı üzerinden gerekli tarafların bilgilendirildiği söylendi. “Alınan bilgilere dayanılarak objektif delillerin oluşturulması için Belarus Dışişleri Bakanlığının diplomatik kanallar üzerinden olay ile ilgili uluslararası kuruluşlara, Orta Doğu ülkeleri ve Afganistan’daki yetkili organlara bilgilendirilmesi talebinde bulunulmuştur. Belarus Soruşturma Komitesi, Almanya ve Batı Avrupa’ya giden vatandaşların kaybolmasıyla ilgili bilgi toplama girişimi başlatmıştır” denildi.

Göçmenlerin yaşam koşulları giderek kötüleşiyor

Diğer yandan Belarus-Polonya sınırındaki göçmenler için yaşam koşulları her geçen gün kötüye gidiyor. Geçtiğimiz haftalarda 100 göçmenin çeşitli rahatsızlıklarla hastaneye kaldırıldığı bildirildi. Polonya Başbakanı ise, Afganistan’dan yeni bir göç akınına karşı uyarı yaptı. Belarus-Polonya sınırındaki göçmenler, Minsk yönetiminin hazırladığı geçici merkezde kalıyor. Merkezlerde kalan 2 bin göçmenin yaşam şartları her geçen gün zorlaşıyor ve sağlık sorunları da artıyor. Belaruslu yetkililer, şimdiye kadar çoğunluğu zatürre ve çeşitli solunum yolu hastalıkları nedeniyle 100 göçmenin hastaneye kaldırıldığını duyurdu.

Avrupa’da katliam: Polonya sınırında göçmenler öldürüldü yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Avrupa sınırında insanlık dramı yaşanıyor

2 binden fazla göçmen, Polonya-Belarus sınırında beklemeye devam ediyor.

Kötü hava şartlarına rağmen göçmenlere barınacak yer sağlanmıyor. pic.twitter.com/4YdAK5xugL

— Yekvücut (@yekvucutcom) November 16, 2021

Avrupa sınırında insanlık dramı yaşanıyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Polonya, Türkiye’nin bağımsızlığını tanıyan ilk Avrupa ülkesi olurken iki ülke karşılıklı olarak 1924 yılında birbirlerine büyükelçi atadı. Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye, İkinci Dünya Savaşı sırasında işgale uğrayan Polonya’nın Ankara Büyükelçiliğinin çalışmalarına destek verirken işgal yıllarında Polonya Merkez Bankasının tahliyesinin sağlanması da yine Türkiye’nin destekleriyle gerçekleşti. Türkiye, 1999’da Polonya’nın NATO üyeliğini destekleyenler arasında yer alırken Polonya ise Türkiye’nin AB üyeliğine verdiği desteği her platformda dile getiriyor. Ayrıca 2018-2019 yıllarında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine 6. kez seçilen Polonya’ya destek veren ülkeler arasında Türkiye de yer aldı. İki ülke, birçok ikili ve üçlü platformda iş birliği içinde çalışırken ikili ilişkilerin boyutu 2009 yılında o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın Polonya ziyaretinde imzalanan bildiriyle stratejik ortaklık seviyesine taşındı. Polonya ile Türkiye arası ticaret hacmi 2019 yılında 6 milyar doları aşarken iki ülkenin karşılıklı ticarette 10 milyar dolar hedefi bulunuyor.

İkili ticarette “İHA” hamlesi

Türkiye’de bugüne kadar en çok öne çıkan SİHA, Baykar Savunma’nın ürettiği Bayraktar TB2 oldu. Orta irtifa-uzun havada kalış süresi sınıfına giren Bayraktar TB2, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma ve Emniyet Müdürlüğü bünyesinde 2014’ten bu yana aktif olarak hizmet veriyor. Yurt içindeki terörle mücadele operasyonları ve Suriye’deki harekatlarda kullanılmaya başlanan Bayraktar TB2; Katar, Ukrayna ve Azerbaycan’a da ihraç edildi. Libya’da da kullanıldığı biliniyor. Türkiye ve bu ülkelerde toplam 160 adet Bayraktar TB2’nin kullanımda olduğu ifade ediliyor.

Polonya-Türkiye ticari ilişkilerine son dönemde bir de savunma sanayii ürünleri kalemi eklendi. Polonya Savunma Bakanı Mariusz Blaszczak, ülkesinin Türkiye’den 24 Bayraktar TB2 tipi silahlı insansız hava aracı (SİHA) alacağını duyurdu.

Türkiye bu satışla ilk kez bir NATO ve AB üyesine SİHA sağlamış olacak.

Bakan Blaszczak, açıklamasında, “Bu, gerçek bir silah. Avrupa’nın doğusunda, savaşlarda kendini kanıtladı. Aynı şekilde Ortadoğu’da kullanıldı“ ifadelerini kullandı.

Eski Hava Kuvvetleri İstihbarat Daire Başkanı Emekli Albay Gürsel Tokmakoğlu da Sputnik için yaptığı değerlendirmede, Bayraktar TB2’lerin sahada kendini kanıtlamış sistemler olduğuna dikkat çekti: “Bayraktar TB2, denenmiş bir sistem. Silah alımlarında denenmişlik ve kendini kanıtlamışlık çok önemli. Bayraktar TB2, hem Suriye-Irak cephesinde hem de Karabağ gibi sahalarda kendini ispat etti. Tercih edilmesindeki bir diğer etken ise ABD gibi ülkelerin aksine Türkiye, bu sistemi koşulsuz satıyor. Örneğin; ABD’den bir İHA alacaksanız o size ‘şurada kullanabilirsiniz’ gibi şartlar koşuyor. Dolayısıyla egemen bir ülkenin bu sistemi veya Türk savunma sanayi ürünlerini tercih etmesi bu noktada daha etkili oluyor.”

Polonya ile Türkiye arasındaki ilişkide İHA hamlesi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

AB içindeki bütünleşme sürecini güçlendirmeyi amaçlayan programa kabul edilen şehirler, 5.000 ila 25.000 euro arasında bir mali yardımdan faydalanıyor.

Şimdiye kadar sekizi Polonya’dan 127 kentin programa kabul edildiği ve bu şehirlerin 2,3 milyon euro’luk bir fondan yararlandığı belirtiliyor.

Avrupa Komisyonu’nun eşitlikten sorumlu üyesi Helena Dalli, üye ülkelerin ve devlet yetkililerinin AB değerlerine ve temel haklara saygı göstermesi gerektiğini söyledi.

Dalli “Bu nedenle, ‘LGBT’siz bölge’ ve ‘aile hakları’ kararları alan altı Polonya kentinin başvuruları reddedilmiştir” dedi.

Kendilerini LGBT’siz bölge ilan eden 6 Polonya kenti, kardeş şehir programına alınmadı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Polonya aynı zamanda 2005 yılında hayatını kaybeden Papa 2. Jean Paul’ün memleketi.

Polonya’daki küçük çocukların istismarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında ulaşılan bulgular, Roma Katolik Kilisesi’nin temellerini sarsan Şili, ABD, Avustralya ve İrlanda’daki taciz vakalarının ardından en yüksek rakam olarak kayıtlara geçti.

Polonyalı Katolik din adamları, geçen yıl, geçmiş yıllarda yaşanan istismarlardan ötürü mağdurlardan özür dileyerek söz konusu tacizlerin sebeplerini ve boyutunu değerlendirmek için veri toplamaya başlamıştı.

Araştırmada şu ana kadar toplanan verilerde, mağdurlardan 198’inin 15 yaşın altında çocuk olduğu belirlendi.

İstismar mağdurlarına yönelik faaliyetleriyle bilinen Polonya merkezli “Have no fear” (Korkusuz) isimli sivil toplum kuruluşu, 1950’lerin ortalarından bu yana yaşanan mağduriyetlerle ilgili hazırladığı ve 384 çocuğun din adamlarının cinsel tacizine maruz kaldığını belirlediği raporu geçen ay Papa Francis’e sunmuştu.

İnsan hakları aktivistleri ise söz konusu rakamların çok daha fazla olduğunu belirtiyor.

Sivil toplum kuruluşları sorunun gerçek boyutunun araştırılması, çocukların istismarı ile ilgili kilise belgelerine erişimin sağlanması ve cinsel suçları örtbas etmekten sorumlu bulunan din adamlarının kovulması için bir komisyon kurulması çağrısında bulunuyor.

38 milyon nüfusa sahip Doğu Avrupa ülkesi Polonya’da Katolikler nüfusun yüzde 85’ini oluşturuyor ve resmi verilere göre pazar günleri kiliseye giden kişi sayısı 12 milyonu buluyor.

Polonya’da 28 yılda 382 çocuk Katolik din adamlarının tacizine maruz kaldı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

“Yahudiler insan değil, onlar hayvan” yazan Plotkowski gelen tepkiler üzerine paylaşımını silmek zorunda kaldı. Plotkowski’nin Polonya hükümetine enerji ve madencilik alanlarında danışmanlık yaptığı bildiriliyor.

Aşırı sağcı hükümetin iktidarda olduğu Polonya’da, Polonyalılarla Nazi yetkililer arasındaki işbirliğini konuşmak Şubat ayında çıkan bir yasayla yasaklanmıştı.

Polonya’da iktidar partili siyasetçiden ırkçılık: “Yahudiler hayvan” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

2. Dünya Savaşı’ndan 73 yıl sonra Polonya’da halen savaşta taşınmazlarını kaybeden Yahudiler için herhangi bir kanuni düzenleme yapılmadı.

Yapılan değişiklik de askıya alındı. Savaşta el konulan Yahudi taşınmazlarını tekrardan sahiplerine veya varislerine geri vermeyi öngören kanun bir şekilde Adalet Bakanlığı’nın incelenmesine alınırken, siyasi çevrelerde kanunun tamamen iptal edileceği dedikoduları dolaşıyor.

Dünya Yahudi Mallarını Tazmin Etme Teşkilatı söz konusu siyasi hareketi protesto etti. Kısa adı WJRO olan teşkilat bir an evvel kanun teklifinin gerektiği şekilde meclise gönderilmesini talep etti. Polonya’da daha evvel yasalaşan Polonya’nın savaştaki rolünü tartışmayı yasaklayan kanun, İsrail ve ABD başta olmak üzere birçok Batılı devlet tarafından da protesto edilmişti.

Polonya, Nazilerin el koyduğu Yahudi mallarını iade etmeyecek yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Tasarı ayrıca, İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazilerin işgali altındaki Polonya’da Yahudilerin ve diğer etnisiteden insanların öldürüldüğü ölüm kamplarını tanımlayan “Polonya ölüm kampı” teriminin kullanımını da yasaklıyor.

Polonyalı olmayan yurttaşlar da dahil olmak üzere, yasayı ihlal eden kimse para ya da üç yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak.

Cuma günü alt meclis tarafından onaylanan tasarına göre, Nazi Almanyası tarafından işlenmiş suçlardan, savaş suçlarından veya insanlığa karşı diğer suçlardan dolayı Polonya devletine karşı alenen suçluluk veya suç ortaklığı isnadında bulunan herkes cezai takibata tabi tutulacak.

Söz konusu ceza, bu suçların gerçek faillerinin sorumluluklarını kasıtlı olarak azalttığı görülenlere de uygulanacak. Tasarının tam anlamıyla kanunlaşabilmesi için Polonya Senatosu ve Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması gerekiyor.

Polonya, Holokost’la suçlanmasını yasakladı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.