15 ay sığınmacı aile birleşimi hakkı yok

Tel Apel’deki sığınmacıların tahliye edildiği tarihte toplanan Hollanda Bakanlar Kurulu, izlenecek yol haritasını çizdi. BBC Türkçe’nin haberine göre, sığınmacı kabulünün askıya alınmasının dışında, aile birleşimi hakkına da bir yasaklama getiriliyor. Başvurusu olumlu sonuçlananların, ailesinin kalanını da Hollanda’ya getirmeleri 15 ay boyunca yasaklandı. AB yasalarına göre şayet 15 ay boyunca ikamet edecek yer bulunamaz ise diğer aile üyelerinin de vize başvurusu olumlu sonuçlanacak. Anlaşmanın durdurulmasıyla birlikte, bu yıl Türkiye’den aktarılması planlanan 250 sığınmacı Hollanda’ya alınmayacak. 2023 senesi için Hollanda’ya aktarılması planlanan sığınmacı sayısı ise binin üzerindeydi.

Tel Apel’de yoğunluğu kaldıramıyor

Mart 2016’da Türkiye ve AB arasında imzalanan anlaşmaya göre Türkiye’deki kamplardan her yıl binin üzerinde sığınmacı kabul etmekle yükümlü olan Hollanda, gelen sığınmacıları ilk başvuru için Tel Apel’deki merkeze yönlendiriyordu. Açıklamada, merkezdeki yoğunluğun bir karmaşaya dönüştüğü öne sürülüyor. 700’den fazla kişi, altyapı ve yatak eksikliğinden dolayı dışarıda uyumak durumunda kaldı. Güvenlik sebeplerinden ötürü sığınmacıların çadır kurmalarına da izin verilmiyor. 26 Ağustos Cuma günü, zorlu koşullar ve müfrit kalabalık sebebiyle yüzlerce kişi merkezden tahliye oldu. Başbakan Mark Rutte, bu durumu “utanç verici bir idari başarısızlık” olarak niteledi. “Öğrenilmesi gereken bir ders” dediği kabul sorununu çözmek için kimsenin elinden geleni ardına koymadığını söyledi. Hollanda hükümeti, sığınmacıların ikameti için 20 bin ek konut sağlama projeleri hazırlıyor.

Hollanda Türkiye’den sığınmacı kabulünü durdurdu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Belçika Federal Sığınmacı Kabul Kurumunun (Fedasil) Brüksel’deki merkezinin önünde neredeyse her sabah yüzlerce kişi uluslararası koruma başvurusu yapabilmek için toplanıyor. “Petit Chateau” (Küçük Şato) adı verilen merkezin önünde uzun kuyruklar oluşturan sığınmacılardan her sabah az sayıda başvuru kabul ediliyor.

Sığınmacılar kapıdan uzaklaştırılıyor

Belçika sokaklarında sabah ön sıralarda yer alarak başvuru yapmak isteyen sığınmacılar, geceyi kabul merkezinin önünde geçiriyor. Sabahın erken saatlerinde az sayıda başvuru alınmasından sonra geriye kalan yüzlerce kişi polis tarafından kabul merkezinin kapısından uzaklaştırılıyor.

Birçok sığınmacı, aylardır, haftalardır burada beklediklerini ancak henüz evraklarını bile veremediklerini söyledi. Yüzlerinin görünmesini istemeyen sığınmacılar, hakları olan uluslararası koruma başvurusunu bir an önce yapmak istediklerini dile getirdi. Çok az başvuru alınmasına gerekçe olarak Belçika’nın sığınma kabul sisteminin dolmuş olması gösteriliyor.

Sığınmacılar koruma için zaman zaman sorun yaşıyor

Henüz işlemi başlamamış kişiler, Fedasil merkezinin önünde gece gündüz beklemeye devam ediyor. Çok sayıda kişi merkezin önündeki caddeye getirdikleri şiltelerin üzerinde sabahlıyor. Sığınmacıların bu durumu Fedasil ile Brüksel Belediyesini de karşı karşıya getirdi. Brüksel Belediye Başkanı Philippe Close, kurumun bulunduğu bölgede yaşayanlarla sığınmacılar arasında zaman zaman sorunlar ortaya çıkması nedeniyle Fedasil yetkililerinden bir an önce soruna çare bulmalarını istedi.

Federal hükümet de sığınmacıların barınma sorununa çare bulabilmek adına şehirde kullanılmayan kamu binalarının değerlendirilmesi için çalışma başlattı.

Koruma isteyen sığınmacılar Belçika sokaklarında kalıyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Sığınmacı anneyi zorla sınır dışı ettiler! yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Frontex 2021 yılında çok sayıda göçmeni geri dönmeye zorladı. AB sınırını korumakla görevli Frontex, 2021 yılında 18 bin 300 kişiyi ülkesine geri ittiğini açıkladı. Ajans 2021 yılında toplamda 18 bin 300 kişiyi acımasız yöntemlerle ülkelerine geri gönderdiklerini açıkladı. 2021 yılındaki faaliyetlerini özetleyen raporunda Frontex, özellikle Güney Kıbrıs sınır yönetimine yardımcı olurken diğer yandan Batı Balkanlarda çalışmalarını büyüttüklerini ve Yunanistan’da aerostat balonlarıyla sınır gözetimi yaptıklarını belirtti. Raporda, 18 bin 300 kişiden yüzde 25’nin ‘gönüllü geri dönüş’ olduğu ortaya çıktı. Frontex raporunda ayrıca AB dış sınırlarında 2021 yılında görevli 2 bin çalışanı olduğunu belirterek hedeflerinin, 2027 yılına kadar bu sayının 10 bin çalışana yükseltmek olduğunu açıkladı.

Frontex 2021 yılında çok sayıda göçmeni geri dönüşe zorladı

İtalya merkezli Saving Humans Mediterranea,  Avrupa Parlamentosu’na mektup yazdı. Mektupta AB’nin dış sınırlarının korunmasından sorumlu kurumu Frontex’in feshedilmesi çağrısında bulundu. Saving Humans Mediterranea’nın resmi internet sitesinden yayınlanan mektupta, “Bu yıl şimdiye kadar 740’tan fazla göçmen güvenli bir yer aramak için Akdeniz’i geçmeye çalışırken öldü. AB’nin sınır rejimi (Frontex) onları genellikle denize açılmaya elverişli olmayan gemilerde tehlikeli göç yolları kullanmaya zorladı. Onları yolda durdurmak için komşu ülkeleri görevlendirdi. Onları şiddetle karşılayarak ya da kurtarmayı reddederek denizde boğulmaya terk etti.” ifadeleri yer aldı.

Frontex uluslararası hukuka aykırı davranıyor

Frontex, Avrupa Parlamentosu’nun temmuz ayındaki raporunda da insan hakları ihlallerini görmezden gelmekle suçlanmıştı. 2004’te kurulan Frontex, son dönemde Ege Denizi’nde göçmenlere yönelik uluslararası hukuka aykırı olaylarla anılıyor. Yunanistan’ın gerçekleştirdiği geri itmelerde rol oynamakla da eleştirilerin hedefi oldu. Operasyonlara katılan üye devletlerin sayısı 18’den 22’ye yükseldi. Frontex ayrıca Schengen İlişkili Devletleri’nden çıkarmaları destekledi: İsviçre, İzlanda, ve Norveç. Zorunlu dönüş vakaları için uçuşlar da düzenlemeye devam etti. Frontex, sınır dışı operasyon düzenleyerek benzeri görülmemiş sayıda göçmeni geri dönüşe zorladı.

Frontex 2021 yılında 18 bin 300 göçmeni geri itti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Katil Esed rejiminden kaçarak İdlib'de çadır kamplara yerleşen sığınmacılar perişan halde.

Şiddetli yağış nedeniyle çadır kentleri su bastı.

Sığınmacılar zor şartlar altında yaşam mücadelesi veriyor. pic.twitter.com/NqTFg21P8h

— Yekvücut (@yekvucutcom) December 24, 2021

İdlib’de sığınmacıların çadırları sular altında yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Yunanistan’da göçmenlere karşı yapılan insanlık dışı tutumun sonu gelmiyor. Sığınmacılara yönelik insanlık dışı tutumundan dolayı eleştirilen Yunanistan, gündemden düşmüyor. Uzun süredir tepki çeken Yunanistan, şimdi de sığınmacılara karşı hazırladığı yeni yasa tasarısı ile gündemde. Yunanistan Göç ve İltica Bakanlığı’nın yasa tasarısı bu sefer geri itmeleri ifşa eden ve sığınmacılara yardım eden Sivil Toplum Kuruluşlarını hedef alıyor. Hazırlanan yeni yasa tasarısıyla kuruluşlara ve üyelerine cezai yaptırım getirilmesi öngörülüyor. Avrupa Konseyi, Yunanistan’da göçmenlere yardım eden Sivil Toplum Kuruluşlarına (STK) yaptırımlar öngören tasarıya karşı tepki gösterdi. Çünkü Yunanistan’ın hazırlamış olduğu yeni yasa tasarısı ile Yunan sahil güvenlik botlarınca geri itilen sivillerin ölüme terk edilmesinin önü açılacak. Tasarı ile Yunan sahil güvenlik güçleri dışında sığınmacılara yardım edenlere cezai yaptırım uygulanacak. Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatoviç ise tasarıya tepki gösterdi. Mijatoviç, “Yasadaki değişiklik, Ege’deki ihlallerin gözlemlenmesi ve hayat kurtarma çabalarına ağır darbe vuracak” diye konuştu.

STK’lar cezai yaptırım alacak

Yunanistan tarafından hazırlanan yasa tasarısına göre sivil toplum kuruluşları, faaliyetlerini yalnızca Yunan Liman birimlerinin talimatları ve yönlendirmeleri ile yürütebilecek. Bu maddeleri görmezden gelen Sivil Toplum Kuruluşları ise 6 bin euroya kadar cezai yaptırıma tabi tutulacak. Kurallara uymayanlara ise hapis cezası verilebilir.  Avrupa Birliği (AB) 2015 yılından bu yana Yunanistan’ın sığınmacı yükünü hafifletmek için 643 milyon euro ek kaynak sağladı. Atina son olarak sahil güvenlik güçleri için kullanılmak üzere 15 milyon 800 bin euro acil destek istedi. Ancak Birlik, ek mali yardım için insan hakları ihlallerini denetleyecek bir mekanizma oluşturulması şartı koştu.

Yunanistan sığınmacılara zulmediyor

Yunanistan’daki sığınmacılar her seferinde insanlık dışı yöntemlere maruz kalıyor. Kötü yaşam koşullarından kurtulmak isteyen göçmenler, Avrupa ülkelerine gitmek için Yunanistan’dan geçmek zorunda kalıyor. Ancak Yunan güçler sığınmacılara adeta zulmediyor. Yunanistan son olarak, Türkiye’den yasa dışı yollarla ülkeye geçmek isteyen düzensiz göçmenlere karşı sağırlığa yol açabilen ses cihazlarını devreye sokuyor. İnşa edilen çelik parmaklık duvarı da yapay zeka sistemleriyle donatılıyor. Atina yönetimi, olası bir göçmen akınına karşı önlemlerini artırmayı amaçlıyor. Yunanistan, geçtiğimiz günlerde Türkiye sınırında güvenlik sistemi kurdu. Yunan güçleri sistem kurulduktan sonra test etmeye de başladı. Yunanistan’ın, 200 kilometrelik Türkiye sınırında kuracağı güvenlik sisteminde hem fiziksel hem de dijital duvar ve bariyerler yer alıyor.

Yunanistan’da göçmenlere yardım eden STK’lara ceza verilecek yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Yunanistan’da ırkçılar, sığınmacı çocukları temsil eden "Küçük Amal" kuklasına bile tahammül edemedi.

Önce "Müslüman olduğu" gerekçesiyle kabul etmediler.

Ardından da kuklaya saldırdılar. pic.twitter.com/CTilho1ZHj

— Yekvücut (@yekvucutcom) September 3, 2021

Sığınmacı çocuğun kuklasına bile tahammül edemediler yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Yunanistan sığınmacıları hukuksuz bir şekilde geri itmelerini sürdürüyor. Avrupa Birliği İçişleri Komiseri Ylva Johansson, Yunanistan‘ın sığınmacıları denizden Türkiye’ye yasa dışı şekilde geri ittiğini açıkladı. Johansson, Yunanistan’ın sığınmacıları geri itmesininin “temel Avrupa değerlerinin ihlali” olduğunu dile getirdi. Johansson, BBC‘ye konuyla ilgili açıklama yaptı. Yunanistan’ın ülkesine sığınan göçmenlerin yasa dışı şekilde sınır dışı edilmesini durdurması gerektiğini vurguladı. Ylva Johansson, Yunanistan’ın sığınmacıları denizde ve karada geri itmelerini çok iyi temellendirilmiş olan Avrupa değerlerini ihlal ettiği vurguladı. Johansson, geri itmelerin, Avrupa Birliği’nin temel değerlerine uymadığını ve durdurulması gerektiğini ifade etti. Johansson, “Sınırlarımızı korurken değerlerimizi de koruyoruz. Bunlar arasında bir çelişki olamaz. Neden Avrupalı olduğumuz için gurur duyuyoruz? Neden AB çok sayıda insanın yaşamak istediği bir yer? Bunun sebebi, bizim değerlerimizdir, temel hakları savunmamızdır.” ifadelerinde bulundu.

Yunanistan AB hukukunu hiçe sayıyor

Yunanistan’da faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Legal Centre Lesvos’un savunma avukatı Natasha Dailiani de konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Yunanistan’ın sığınmacılara karşı uluslararası yükümlülüklerin olduğunu ve bunları yerine getirmesi gerektiğini ifade etti. Dailiani, geri itmelerin AB hukukunu ihlal ettiğini söyledi. Sığınma hakkının AB Temel Haklar Şartı’nda yer aldığını kaydetti. Öte yandan Yunanistan’ın Göç ve Mülteci Bakanlığı, sığınmacıların geri itildiğini yalanladı. İnsanların Avrupa’ya yasa dışı ticaretini durdurduğunu savundu. BBC’nin de röportaj talebini geri çevirdi.

Yunanistan sığınmacıları acımasızca dövüyor

Yunanistan, sığınmacılara yönelik insanlık dışı uygulamaları devreye soktu. Sınırlarına kulakları sağır edebilecek kapasitedeki elektronik cihazlar yerleştirdi. Deniz yoluyla Türkiye’nin kıyı bölgelerinden Midilli, Sisam ve İstanköy gibi Yunan adalarına geçmeye çalışan sığınmacı botları zorla Türkiye’ye geri itiliyor. Yunanistan sahil güvenlik güçlerinin uygulamaları, uluslararası medya kuruluşlarının haberleri ve tarafsız sivil toplum kuruluşlarının (STK) raporlarında da açıkça görülüyor. Raporlara göre Yunanistan, Türkiye ile sınır bölgesi olan Meriç’teki kara sınırlarını geçmeye çalışanlara göz yaşartıcı gaz, tazyikli su ve plastik mermi ile sert müdahalede bulunuyor. Şiddet mağdurları, Yunan güvenlik güçlerinin kendilerine karşı orantısız güç kullandığını, darbedildilerini söylüyor. Yunan güçleri sığınmacıları acımasızca dövdükten sonra tüm eşyalarına da el koyuyor. Sığınmacılar çıplak bir şekilde Türkiye’ye geri itiliyor.

AB: Yunanistan sığınmacıları yasa dışı şekilde geri itiyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Belçika’da yaşam sığınmacılar için giderek zorlaşıyor. Ülkede sığınma talebi almaya bekleyen mülteci sayısı her geçen artıyor. Sığınmacılar seslerini hükümete duyuramıyor. Daha fazla bu zulme dayanamayan sığınmacılar, Belçika’nın başkenti Brüksel’de seslerini biraz olsun duyurabilmek adına açlık grevi yapmaya başladı.  Ortalama 500 sığınmacı, ülkede topluca yerleşik yaşama geçmek istediklerini ve bu nedenle 23 Mayıs tarihinden beri yemek yemediklerini söyledi. Bazı sığınmacılar ise açlık grevi kapsamında dudaklarını dikti. Admed adlı bir sığınmacı ise Euronews’e konuştu ve “Bu kadar çok insan aç, ölüyor ve acı çekiyorken, hükümetimiz nasıl uyuyabiliyor merak ediyorum.” dedi. Belçika’ya yaşamak isteyen sığınmacıların çoğunun Tunus, Fas, Cezayir, Mısır ve Pakistan’dan göç ettiği bildirildi.

Sığınmacılar, Belçika’da yaşam koşullarından da faydalanamıyor

Sığınmacılar Belçika’da yaşam koşullarından da faydalanamıyor. Ülkede oturum izni isteyen sığınmacılar, resmi belgeleri olmadığı için sağlık ve finans gibi  hizmetlere erişemiyor. Ülkedeki mültecilere tıbbi destek sağlayan ekip ise açlık grevi yapan sığınmacıların durumunun giderek kritikleştiğini söylüyor. Sığınmacılar ile ilgilenen Doktor Cecile Vanheuverzwijn konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu. “Hastalar daha da kötüleşiyor. Kalp ve böbrek problemleri, psikolojik zorluk ve intihar girişimleri gördük.” Belçika’da yaklaşık olarak 150 bin belgesiz göçmen olduğu tahmin ediliyor. Belçika Göçmenlik Bakanı Sammy Mehdi, sığınma taleplerini onaylama konusunda taviz vermesi için kendisine şantaj yapılamayacağını söyledi. Medhi, yaşananları “sinir bozucu” olarak nitelendirdi. Mehdi, “İnsanlara mümkün olduğunca yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ama tabii ki her belgesiz kişi, burada bulunan her kişi Belçika’da kalamaz. Onlara doğru bilgiyi vermeye çalışıyoruz ama açlık grevi bir işe yaramaz.” diye konuştu.

Sınır dışı edilmekten korkuyorlar

Göçmenler,  ülkeden sınır dışı edileceklerinden korktukları için başvuru sürecini bireysel olarak yapmak da istemiyor. Belçika hükümeti, sığınmacılar tarafından yapılan açık grevi protestonun mülteciler konusunda Avrupa Birliği içinde daha iyi koordinasyona ihtiyaç duyulduğunun örneği olduğunu düşünüyor. Öte yandan Belçika’ya sığınan göçmenler, ya hapis hayatı yaşıyor ya da kayboluyor. Oturma izni alana kadar tek bir merkezde toplanan göçmenlere yemek dahi verilmiyor. Sığınmacılar, Avrupa Birliğinin merkezi olan Belçika’dan insani şartlar umarken, zorla kapalı merkezlere kapatılıyor. Üstelik dış dünyayla bağlantıları da tamamen kesiliyor. Göçmenlerin tellerle çevrili kapalı alanlarda tutulduğu merkez, insanat bahçelerini anımsatıyor.

Belçika’da yaşam sığınmacılar için ne kadar iyi? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Uluslararası Af Örgütü, Yunanistan’ın sığınmacılara yönelik insanlık dışı uygulamaları ile ilgili rapor yayımladı. Örgütün yayımladığı raporda Yunanistan’a yönelik ağır eleştiriler yapıldı. Uluslararası Af Örgütü’nün raporunda “Yunanistan sınır birlikleri, sığınmacıları yasa dışı şekilde geri itiyor. Frontex, AB ülkelerindeki bu geri itmelere göz yumuyor.” denildi. Ayrıca Uluslar Af Örgütü’nün hazırladığı raporda Yunanistan’daki sığınmacılara yönelik uygulamaların insan haklarını ihlal ettiği de söylendi. “Yunanistan: Şiddet, yalanlar ve geri itmeler” adlı rapor, 2020 yılının haziran-aralık döneminde Meriç Nehri bölgesindeki Yunan güçlerinin göçmenlere yönelik insanlık dışı uygulamalarını kapsıyor. Yunanistan sığınmacıları yasa dışı yollarla geri itiyor. Raporda da Yunan güçlerinin sığınmacılara yaptığı muamelenin insan hakları ihlal ettiği bildirildi. Ve artık bu durumun sıradanlaştığı ifade edildi. Öte yandan örgütün bazı üyeleri sığınmacılar da görüştü. Sığınmacılar, Yunan güçlerinin kedilerini darbettiğini ve gasbettiğini dile getirdi. Ayrıca Yunanistan’ın insanlık dışı muamelelerinden ortalama bin kişinin etkilendi söylendi.

Yunanistan sığınmacıları iterken Frontex sadece izliyor

Uluslararası Af Örgütü‘nün hazırladığı raporda, Yunan güvenlik güçlerinin, sığınmacıların iltica başvurularını değerlendirmeye bile almadığı belirtildi. Sığınmacıları kara ve deniz yoluyla yasa dışı şekilde geri ittiği ifade edildi. Sınırdan 700 kilometre uzakta yakalanan sığınmacıların dahi Türkiye’ye geri gönderildiği kaydedildi. Af Örgütü’nden, Avrupa Birliği Sınır Koruma Ajansı Frontex’e yönelik de eleştiri yapıldı. Örgüt, Frontex’in insan hakları ihlallerini engelleme sorumluluğu olduğunu ancak görevini yerine getiremediği için Yunanistan‘daki varlığının sonlandırılmasını talep etti. Yunanistan’daki sığınmacılar için Frontex’in hiçbir adım atmadığı söylendi. İnsan Hakları İzleme Örgütü de Frontex’e tepki gösterdi. Örgüt, Frontex’i, birçok ülkede göçmenleri korumak ve Birlik sınırları dışındaki insan hakları ihlallerini engellemekte başarısız kalmakla suçladı. Frontex yetkililerin sorumluluk almaları gerektiği çağrısı yapıldı.

Yunanistan sığınmacıları insanlık dışı yöntemlerle karşılıyor

Yunanistan’daki sığınmacılar her seferinde insanlık dışı yöntemlere maruz kalıyor. Kötü yaşam koşullarından kurtulmak isteyen göçmenler, Avrupa ülkelerine gitmek için Yunanistan’dan geçmek zorunda kalıyor. Ancak Yunan güçler sığınmacılara adeta zulmediyor. Yunanistan son olarak, Türkiye’den yasa dışı yollarla ülkeye geçmek isteyen düzensiz göçmenlere karşı sağırlığa yol açabilen ses cihazlarını devreye sokuyor. İnşa edilen çelik parmaklık duvarı da yapay zeka sistemleriyle donatılıyor. Atina yönetimi, olası bir göçmen akınına karşı önlemlerini artırmayı amaçlıyor. Yunanistan, geçtiğimiz günlerde Türkiye sınırında güvenlik sistemi kurdu. Yunan güçleri sistem kurulduktan sonra test etmeye de başladı. Yunanistan’ın, 200 kilometrelik Türkiye sınırında kuracağı güvenlik sisteminde hem fiziksel hem de dijital duvar ve bariyerler yer alıyor.

Yunanistan sığınmacıları yasa dışı şekilde geri itiyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.