Suriyeli Mezarcı arşivleri | Yekvucut Akıl ve vicdan sahiplerine Thu, 16 Jun 2022 13:48:14 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.5.2 https://yekvucut.com/wp-content/uploads/2022/11/favicon_yek.png Suriyeli Mezarcı arşivleri | Yekvucut 32 32 Kod adı: “Mezarcı” https://yekvucut.com/gundem/kod-adi-mezarci/ Thu, 16 Jun 2022 13:47:32 +0000 https://yekvucut.com/?p=55853 ABD Senatosu Dışişleri Komitesi, 8 Haziran’da Amerika’nın Suriye politikası üzerine bir oturum düzenledi. Oturuma, katil Esed rejiminin Suriye’de yaptığı katliamlarını...

Kod adı: “Mezarcı” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
ABD Senatosu Dışişleri Komitesi, 8 Haziran’da Amerika’nın Suriye politikası üzerine bir oturum düzenledi. Oturuma, katil Esed rejiminin Suriye’de yaptığı katliamlarını anlatan gizli bir tanık da katıldı. Siyah maskeli “Mezarcı” lakaplı tanığın yaptığı konuşma ve itiraflar tüyler ürperticiydi. Öyle zalimlikler anlattı ki; İnsan hakları örgütleri, “Mezar Kazıcı” kod adlı Suriyelinin ifadelerini, Esed rejiminin yaptığı soykırımlara yönelik yeni bir suçlama ve savaş suçlularına karşı yürütülen davalarda yasal olarak kullanılabilecek “yeni bir delil” olarak yorumladı. Peki, bu gizli tanığa neden “Mezarcı” deniliyor? Elbette bunun bir sebebi var. Mezarcı, 2011-2018 yılları arasında Suriye’deki iç savaş döneminde Şam Belediyesi’nde çalışırken rejim güçlerinin katlettiği masumların gömülmesinde görev alıyordu. Kendisine, pikaplarla haftalık 300 ila 600 ölü getiriliyordu. Hatta bazı toplu mezarların yerlerini bildiğini söyledi ve Amerikan Kongresi’ne Esed rejiminin zindanlarında işkencelere uğrayan masum siviller için harekete geçmeleri çağrısında bulundu.

“Masumların işkenceye maruz kaldığını bilmek kalbimi acıtıyor”

Mezarcı, zalim Esed rejiminin masum insanlara yaptıklarını bir kez daha gözler önüne serdi. “İşkence gören pek çok çocuğu gömdüm ve hepsini hatırlıyorum. Cansız bedenleri sipere atılırken bebeğini hâlâ göğsünde tutan bir anneyi gömdüm. Bir gün cesetlerin toplu mezarlara gönderilmeden önce işlendiği Tishreen askeri hastanesindeydim ve 6-7 yaşlarında küçük bir kız çocuğu cesedi vardı. Küçük cansız bedeni korkunç işkence belirtileri gösteriyordu. Hastanedeki doktor beni bir kenara çekti ve ona kalp durmasından öldüğünü yazmasının emredildiğini ama gerçekte 11 Esed rejimi istihbarat görevlisi tarafından sürekli ve korkunç bir şekilde tecavüze uğradığı için öldüğünü söyledi.”

Mezarcı, 2018’de yapılan insanlık dışı olayları kaldıramadı ve kaçmaya karar verdi. Ailesini önceden Avrupa’ya gönderen mezarcı kısa bir süre sonra kaçak yollarla Almanya’ya geçti. Kendisi gibi mezarcıların da kaçmak istediğini ama Esed’in bu konuda çok sıkı denetimleri olduğu için işlerini mecburen yapmak zorunda olduklarını belirten Mezarcı, “Şu anda pek çok kişinin Esed rejiminin elinde insanlık dışı işkenceler yaşadığını bilmek kalbimi acıtıyor” dedi.

“Sürücü tereddüt edemezdi, yoksa sıradaki o olurdu”

Sözlerine şöyle devam etti: “Bir gün, tırlardan biri içindeki birkaç yüz ölü, parçalanmış ceset içindekileri önümüzdeki sipere boşalttı. Beklenmedik bir şekilde, bir hareket titremesi gördük. Son enerjisini umutsuzca bize bir şekilde işaret etmek için kullanan ölüme yakın bir adam vardı. Hala yaşıyordu. Bir sivil işçi ağlayarak bir şeyler yapmamız gerektiğini söyledi. Bizi gözetleyen istihbarat görevlisi, buldozer sürücüsüne onu ezmesini emretti. Sürücü tereddüt edemezdi, yoksa sıradaki o olurdu.”

“Bugün hala kazılmakta olan toplu mezarlara nereye yığıldıklarını çok iyi biliyorum. Bunu biliyorum çünkü benimle toplu mezarlarda çalışan diğer kişiler çok yakın zamanda kaçtılar. 2011’den 2018’e kadar Suriye’de erkek ve kadınların, çocukların ve yaşlıların Esed rejimi, İran ve Rusya tarafından işkence gördüğü, idam edildiği, gaza maruz bırakıldığı ve bombalandığı ve ardından duygusuzca siperlere atıldığı, akıbetleri meçhul toplu mezarlara tanık oldum. Öldürülenler arasında gazeteciler ve insani yardım çalışanları da var.”

İnsanlara yapılan işkenceler, bombalarla katledilen masumlar, tecavüze maruz kalan küçücük yavrular… Suriyeli mezarcının bu anlattıklarını aslında bilmiyor değiliz. Katil Esed rejimi, 10 yıl süren iç savaşta 400 binden fazla insanı vahşice öldürdü. Uluslararası hukuk kurallarına aykırı olduğu halde tam 217 kez kimyasal silah kullanıldı. Bin 300’den fazla okul ve hastane yıkıldı. Tüm yaşananları en ince ayrıntısına kadar bildiğimiz halde, yine de bu zulümleri her gördüğümüzde, her dinlediğimizde, okuduğumuzda hüzün kaplıyor içimizi. Zira bu masumlara karşı tüm dünya sessizliğe büründü. Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yaptığı askeri müdahale sonucu, ülkesini terk etmek zorunda kalan 6 milyon Ukraynalıya kapılarını sonuna kadar açan Avrupa, söz konusu Müslümanlar olunca sınırlarını sonuna kadar kapattı.

“Bu katliamların daha kaç kez anlatılması gerekiyor?”

Amerika ise sözde DAEŞ’le mücadele adı altında Suriye’de sivil katliamları gerçekleştirdi. 19 Mart 2019’da Suriye’nin Bağuz bölgesinde kadın ve çocuklar hedef alındı. 70 sivil katledildi. Ölen insanların DAEŞ’le hiçbir ilgisinin olmadığı ortaya çıktı ancak ABD bu durumu kamuoyu ile hiçbir zaman paylaşmadı. Askeri yetkililer ve Birleşmiş Milletler ise savaş suçlarını hiç araştırmadı. Sivil katliamına ait belgeler hasıraltı edildi. Şimdi ABD’nin belki de içini rahatlatmak için düzenlediği bu oturumlar, masum insanların katledildiği gerçeğini ne yazık ki değiştirmiyor. Ne demişti Suriyeli mezarcı? “Savaş suçlarına tanık olan birinin daha kaç kez önünüzde oturması ve Esed rejiminin dehşetini anlatması gerekiyor?” Esed rejiminin katliamları defalarca kez de anlatılsa, Amerika’nın umursayacağını hiç sanmıyoruz. Çünkü onların da katil Esed’ten hiçbir farkları yok. Umarız, masumların arşı titreten çığlıkları bir gün bütün katilleri aynı çukura gömer.

Büşra Dede

Kod adı: “Mezarcı” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>