Yahudi yerleşimciler Filistinlilere saldırmaya devam ediyor. Filistinli aktivist Cihad el-Kak AA muhabirine saldırıyla ilgili açıklama yaptı. Cihad el-Kak, Yahudi yerleşimcilerin Ramallah’a bağlı Kefr Malik Beldesinde Filistinli çiftçilere taş ve sopalarla saldırdığını bildirdi. Ayrıca Yahudi yerleşimcilerin havaya ateş açtıklarını söyledi. Kak, Filistinli çiftçilerin tarlalarını ekmek için bölgeye gitmeye çalıştıkları sırada yerleşimcilerin saldırısına uğradıklarını ifade etti ve 3 Filistinli çiftçinin çeşitli şekillerde yaralandıklarını söyledi. Kak İsrail askerlerinin olayın büyümemesi için iki taraf arasına girdiğini belirtti. İsrail askerlerinin göz yaşartıcı gaz ile ses bombası kullandığını kaydetti. Son haftalarda, Kefr Malik Beldesi’nde Yahudi yerleşim birimi inşa edilmesiyle beraber bölgedeki İsrail askerleri korumasındaki Yahudi yerleşimciler ile Filistinli sakinleri arasında sık sık arbede yaşanıyor.

Yahudi yerleşimciler Filistinlilere karşı hak ihlali yapıyor

Geçtiğimiz günlerde Birleşmiş Milletler (BM) Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Nickolay Mladenov, İsrail’in Filistinlilere yaptığı hak ihlallerine ilişkin açıklama yapmıştı. Mladenov, “İsrail’in bu kabul edilmez, korkunç olayla ilgili ivedilikle bağımsız bir şekilde inceleme yapması gerekir” diye konuşmuştu. Mladenov, özellikle çocukların uluslararası hukuka göre özel koruma hakkına sahip olduklarını hatırlatıp şiddetten korunmaları gerektiğini belirtmişti. İsrail güçlerinin zulmü yetmetmiş gibi Yahudi yerleşimciler de Filistinlilere zulmediyor. Yahudi yerleşimciler Filistinlilerin haklarını ellerinden almaya çalışıyor. Filistinlilere nefes aldırmıyorlar. Filistinlerin bahçelerini yakıp yakıyorlar. Tek geçim kaynaklarını ellerinden alıyorlar.

Yahudi yerleşimciler Filistinlilere nefes aldırmıyor

İsrail’in 1967’de işgal ettiği Batı Şeria’da 250’den fazla yasa dışı Yahudi yerleşim birimi kuruldu. Batı şeria’da yaşayan 400 binden fazla Yahudi yerleşimci, işgal altındaki Batı Şeria’da ikamet eden Filistinliler için hayatı daha da zorlaştırıyor. Yahudi yerleşimciler Filistinlilere neredeyse her gün saldırıyor. Filistinlilerin topraklarını ele geçirmeye çalışıyorlar. 27 Kasım 2020 tarihinde, Yahudi yerleşimciler işgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kentinde Filistinli çiftçilerin bahçelerine saldırıp yüzlerce üzüm ağacını sökmüştü. Filistinli çiftçi Nidal Rebi bir grup Yahudi yerleşimcinin Batı Şeria’nın Ramallah kentine bağlı Turmusiya beldesinde kendisine ait çiftliğe saldırdığını söylemişti. Rebi Yahudi yerleşimcilerin 300’den fazla üzüm ağacını söktüğünü belirtmişti. Ayrıca sulama sistemi ile su deposunu tahrip ettiklerini ve çiftliğin çevresindeki çitleri yıktıklarını da dile getirmişti. Uluslararası hukuka göre, işgal altındaki topraklarda bulunan tüm Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı kabul ediliyor.

Yahudi yerleşimciler Batı Şeria’da Filistinlilere saldırdı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Yahudi yerleşimciler Filistinlilere saldırdı. İşgal altındaki Batı Şeria’da Yahudi yerleşimciler Filistinlilere ait ev ve araçlara saldırdı. Görgü tanıkları Yahudi yerleşimcilerin, Beytüllahim’in doğusundaki Beyt Skarya beldesinde Filistinlilerin ev ve araçlarına taşla saldırdığını söyledi. Çıkan olayda araçlar da zarar gördü. Yahudi yerleşimciler beldenin girişini kapattı ve İsrail bayrağı açtı. Daha sonra da Filistin karşıtı sloganlar attılar. Yahudi yerleşimciler ayrıca Nablus’un güneyindeki Avarta’da ve Nablus-Kalkilya yolundaki Filistinlilere ait araçları da taşladı. Yahudi yerleşimcilerin yaptığı saldırılarda çok fazla araç zarar gördü. Filistin Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne Yahudi yerleşimcilerin Filistinlilere ait araçlara ve evlere saldırmasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Rudeyne Söz konusu saldırıları kınadı ve bunların pek çok vatandaşın yaralanmasına, ev ve araçlarının hasar görmesine neden olduğunu ifade etti.

Yahudi yerleşimciler Filistinlilere karşı hak ihlali yapıyor

Geçtiğimiz günlerde Birleşmiş Milletler (BM) Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Nickolay Mladenov, İsrail’in Filistinlilere yaptığı hak ihlallerine ilişkin açıklama yapmıştı. Mladenov, “İsrail’in bu kabul edilmez, korkunç olayla ilgili ivedilikle bağımsız bir şekilde inceleme yapması gerekir” diye konuşmuştu. Mladenov, özellikle çocukların uluslararası hukuka göre özel koruma hakkına sahip olduklarını hatırlatıp şiddetten korunmaları gerektiğini belirtmişti. İsrail güçlerinin zulmü yetmezmiş gibi Yahudi yerleşimciler de Filistinlilere zulmediyor. Yahudi yerleşimciler Filistinlilere karşı hak ihlalleri yapıyor. Filistinlilere nefes aldırmıyorlar. Filistinlerin bahçelerini yakıp yakıyorlar. Tek geçim kaynaklarını ellerinden alıyorlar.

Yahudi yerleşimciler Filistinlilere nefes aldırmıyor

İsrail’in 1967’de işgal ettiği Batı Şeria’da 250’den fazla yasa dışı Yahudi yerleşim birimi kuruldu. Batı Şeria’da yaşayan 400 binden fazla Yahudi yerleşimci, işgal altındaki Batı Şeria’da ikamet eden Filistinliler için hayatı daha da zorlaştırıyor. Yahudi yerleşimciler Filistinlilere neredeyse her gün saldırıyor. Filistinlilerin topraklarını ele geçirmeye çalışıyorlar. 27 Kasım 2020 tarihinde, Yahudi yerleşimciler işgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kentinde Filistinli çiftçilerin bahçelerine saldırıp yüzlerce üzüm ağacını sökmüştü. Filistinli çiftçi Nidal Rebi bir grup Yahudi yerleşimcinin Batı Şeria’nın Ramallah kentine bağlı Turmusiya beldesinde kendisine ait çiftliğe saldırdığını söylemişti. Rebi Yahudi yerleşimcilerin 300’den fazla üzüm ağacını söktüğünü belirtmişti. Ayrıca sulama sistemi ile su deposunu tahrip ettiklerini ve çiftliğin çevresindeki çitleri yıktıklarını da dile getirmişti. Uluslararası hukuka göre, işgal altındaki topraklarda bulunan tüm Yahudi yerleşim birimleri yasa dışı kabul ediliyor.

Yahudi yerleşimciler Filistinlilere nefes aldırmıyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Kudüs İslami Vakıflar İdaresinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail polisi korumasındaki 114 fanatik Yahudi’nin sabah ve öğleden sonra Mescid-i Aksa’nın güneybatısında bulunan El-Meğaribe (Fas) Kapısı’ndan girerek Harem-i Şerif’e baskın düzenlediği belirtildi.

Öte yandan görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, aralarında Filistinli aktivist Hatice Huveys’i n de bulunduğu 3 Filistinli Mescid-i Aksa’da İsrail polisince gözaltına alındı.

Fanatik Yahudiler, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle 22 Mart itibarıyla kapatılan, dün sabah yeniden Müslümanların ibadetine açılan Harem-i Şerif’e aynı gün de baskın düzenlemişti.

Fanatik Yahudiler, zaman zaman Mescid-i Aksa’ya bu tür baskınlar düzenliyor ve bu durum bölgede gerginliğin tırmanmasına neden oluyor.

Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin egemenliği ihlal ediliyor

Mescid-i Aksa ve Kudüs’teki vakıflar, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994’te imzalanan barış antlaşmasın a göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.

Daha önce Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin izni dahilinde Mescid-i Aksa’yı ziyaret eden Yahudiler, 2003’ten bu yana Vakıflar İdaresinin egemenliğini ihlal eden İsrail’in tek taraflı kararı çerçevesinde polis eşliğinde Müslümanların kutsal mabedine giriyor.

İsrail makamlarının bu tek taraflı kararını tanımayan Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğini ihlal edici bu tür girişleri baskın olarak nitelendiriyor.

İşgal altındaki Do ğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.

Yahudiler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu’s Sahra Camisi’nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, sözde Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor, Mescid-i Aksa’da kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.

Fanatik Yahudilerden Mescid-i Aksa’ya baskın yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

“Yahudiler çok fazla güce sahip”

Kongre’nin bin 300 Alman’ın katılımıyla yaptığı araştırmada, ankete katılanların yüzde 20’den fazlası Yahudi halkın ekonomi, uluslararası finans piyasaları ve medya üzerinde “çok fazla güce” sahip olduğunu düşünüyor. Yüzde 22’sine göre ise “insanlar, Yahudilerin davranışları yüzünden onlardan nefret ediyor”.

“Yahudi Soykırımı’na benzer bir olayın tekrarlanması mümkün”

Ankette katılan dört kişinden biri “Soykırım gibi bir şeyin bugün Almanya’da tekrarlanabileceği” görüşünü paylaşırken, ayrıca yüzde 41’i “Almanya’daki Yahudilerin, Almanya’dan çok İsrail’e bağlı olduğunu” düşünüyor.

Almanya’nın doğusunda bulunan Halle kentinde Ekim ayı başında bir sinagogun önünde düzenlenen silahlı saldırıda iki kişi yaşamını yitirmiş; onlarca kişi yaralanmıştı. Alman İçişleri Bakanlığı ise olayın anti-semitik bir saldırı olduğunu belirtmişti.

“Her dört Alman’dan biri Yahudi düşmanı” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Sinagogun medya temsilcisi Lindsay Shipps, sinagogun daha önce saldırıya uğramadığını ve tehdit veya taciz uyarısı almadığını söyledi.

Gerçekleşen saldırıya rağmen şabat hizmetleri ertelenmedi.

Tapınak yetkilisi Facebook’ta yaptığı açıklamada, “Indiana Yahudi Halkla İlişkiler Konseyi ve Büyükşehir Indiana polisi Yahudi Federasyonu ile birlikte çalışarak diğer cemaatlere ve diğer Yahudi kurumlarının olayın farkında olduklarından emin olmak için iletişim kurmaya odaklandık.” dedi.

Rabbi Benjamin Sendrow, “Cemaatimizde meydana gelen korkunç saldırıdan derin bir üzüntü duyuyoruz. Yahudilere karşı hoşgörüsüzlük, nefret ve şiddet eylemleri günümüzde önemli gerçekliklerdir. Bu iğrenç eyleme verilen tepki, Amerika’daki bu nefret dolu eylemlere mahallemizdekilerle hep birlikte öfkelendik.”

Carmel Belediye Başkanı Jim Brainard, polisin soruşturmaya devam ettiğini belirtti.

Brainard, “Carmel’da bu tür bir nefrete yer yok ve pek çok farklı kültür, inanç geçmişinden gelen sakinlerimizin büyük çoğunluğunun saygılı ve davetkar doğasını bu durum yansıtmıyor.” diyerek olayı kınadı.

ABD’de Indiana eyaletindeki Naziler’den korkutan saldırı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Polis tarafından yakalanan saldırgan niçin tutuklandığını anlayamadığını söyleyerek polislere “Zengin ve beyaz olduğum için mi?” diye sordu. Dimitrios Zias nefret suçu işlemekle suçlanıyor.

New York Polisi’nin açıkladığı rakamlar, nefret suçlarının geçen yıla oranla bu yıl %55 oranında arttığını gösteriyor.

New York’ta Müslüman zannedilerek Yahudi bir kadın dövüldü yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.