15 Temmuz’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alan SAT komandoları Üsteğmen Ahmet Çamoğlu ile başçavuşlar Yücel Özcan ve Mustafa Özel geçtiğimiz gün Yunanistan’a kaçmak isterken Edirne’de yakalanmıştı. FETÖ’cü komandolar, “suikast” suçundan kurtulabilmek için Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Huber Köşkü’nden alıp Marmara Adası açıklarında bir askeri gemiye götürecekleri yalanına sığındı.
FETÖ’cü SAT komandolarının ifadeleri:
Mustafa Özel: “2002-2003 yıllarında FETÖ’deki abim bana Gülen’in giydiği atleti hediye etti. 2013’te ABD’ye gidip Gülen’le yüz yüze görüştüm. 10 Temmuz 2015’te abimle bir eve gittik. Orada İstanbul SAT Komutanlığında çalışan Yüzbaşı Özay Cödel, ‘Darbe yapacağız, tarihi belli değil ancak yakında olacak.’ dedi. Cebinden SAT komandolarının olduğu bir liste çıkardı. Daha sonra Yüzbaşı Özay bana darbenin 15 Temmuz Cuma günü gece saat 03.00’te olacağını söyledi. Listedeki kişilere haber verdim. 15 Temmuz günü mesaiye gittim. Akşam hava kararmadan Atatürk Havalimanı’na doğru yola çıktık. Dalaman’a gideceğimiz söylendi, sonra Akıncı Üssü’ne gittik. 16 Temmuz öğle saatlerinde Özel Harekât polislerine teslim olmadım. Sivil kıyafetlerle üsten kaçtım. İstanbul’a geldik. Burada FETÖ’de bizden sorumlu abi ile buluştuk. Bizi Kartal’daki FETÖ evine götürdü. Burada saklandık. 15 Mayıs günü FETÖ imamı yurt dışına kaçmamız için bizi Edirne’ye getirdi. Burada jandarmaları görünce kaçtı. Biz de yakalandık.”
Ahmet Çamoğlu: “FETÖ ile ortaokul yıllarında tanıştım. Göreve gittiğim her yerde beni başka bir abiye devrettiler. 15 Temmuz’da Akıncı Üssü’nde 70-80 kişilik halk toplandı. Bir süre sonra kalabalık arttı. Sakin olun, yaklaşmayın gibi anonslar yaptık. Bu sırada Akıncı Üssü personeli bir binbaşı ya da yarbay ‘Nişan al, ayaklara ateş et.’ emri verdi. Daha sonra darbe başarısız olunca tel örgülerden Akıncı Üssü’nü terk ettim. FETÖ’cü abim beni Kartal’daki bir eve yerleştirdi. Günlerce perdeyi bile açmadan, evden çıkmadan yaşadık. İhtiyaçlarımızı bizden sorumlu FETÖ abimiz karşılayıp getiriyordu.”
Yücel Özcan: Kartal’daki eve bağlı bulunduğumuz abi gelir, moral verici konuşmalar yaparak her şeyin düzeleceğini söylerdi. Abi bizi Edirne’den Yunanistan’a kaçırmak için bir kaçakçıyla kişi başı 4 bin 500 avro karşılığında anlaştıklarını söyledi. Bizi arabasıyla Edirne’ye getirdi. Otoban yakınlarında güvenlik güçlerini görünce bizi bırakıp kaçtı.
