2 Nisan, 2008 yılında Birleşmiş Milletler tarafından otizm konusunda farkındalık yaratmak ve bu hastalıktan kaynaklanan sorunlara çözüm bulmak amacıyla “Dünya Otizm Farkındalık Günü” olarak ilan edildi. Dünyada otizmle ilgili yapılan çeşitli araştırmaların yanı sıra, ülkemizde de erken teşhis ve tedavinin yaygınlaştırılmasıyla son yıllarda bu konuda farkındalık arttı. Türkiye’de 2019 yılında tanı almış birey sayısı 107.834 olarak tespit edildi. Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, bugün yaptığı açıklamada otizmin eksiklik değil farkındalık olduğunu belirtti. Sosyal paylaşım platformu Twitter üzerinden 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü’nü kutlayan Selçuk, yaptığı açıklamada: “Otizm eksiklik değil, farklılıktır. Otizmin farkındayız ve onların yanındayız. Unutmayalım ki engel diye bir şey yoktur. En büyük engel sevgisizliktir.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de otizm konusunda yapılan çalışmalar

Otizm spektrum bozukluğu (OSB); belirtilerini genelde çocuklukta gösteren ve yaşam boyu devam eden karmaşık bir gelişimsel yetersizliktir. Zihinsel yetersizlikten sonra çocuklarda en sık rastlanan nöro-gelişimsel bozukluktur. Dünyada ve Türkiye’de yaygınlık oranları giderek artmaktadır. Otizmli bireylerin, hayatın her alanında yer almalarını sağlayacak hak ve düzenlemeler yapılması büyük önem teşkil etmektedir.

Ülkemizde 2002 yılından bu yana engelli bireylerin yaşam kalitesinin artmasına yönelik çalışmalar yapılıyor.

Bu kapsamda 2005 yılında “Engelliler Hakkında Kanun” çıkartıldı. Sağlık, bakım, istihdam, eğitim gibi birçok alanı kapsayan kanun sayesinde engellilerin yaşamın her alanına etkin olarak katılmaları sağlandı.

2013 yılında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı öncülüğünde Sivil Toplum Kuruluşları, ilgili kurumlar ve üniversitelerin katılımıyla otizmli bireylere yönelik Eylem Planı Taslağı hazırlandı.

3 Aralık 2016 tarihinde “Otizm Spektrum Bozukluğu Olan Bireylere Yönelik Ulusal Eylem Planı (2016/2019)” ismiyle Resmi Gazete’de yayınlanarak kamuoyuyla paylaşılmıştır.

81 ilde “İl Otizm Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Komisyonları” kuruldu.

Yatılı bakım hizmetleri kapsamında 495 bakım merkezinde 25.773 engelli bireye bakım hizmeti verildi. (2019 yılının verileri)

38 ilde toplam 48 merkezde gündüzlü bakım ve rehabilitasyon hizmeti verildi. (2019 yılının verileri)

Gündüzlü bakım ve rehabilitasyon merkezleriyle, engelli bireylerin zihinsel ve kişisel gelişimine katkı sağlayacak uygulamalar yapıldı. Engelli bireylerin haftada 16 saat olan yararlanma süreleri 40 saate çıkarıldı. Bakım evlerinden faydalanan engellilerin, evlerinden belirli bir saatte alınarak belirli bir saatte ailelerine teslim edilmek üzere servis dahil tüm hizmetleri devlet tarafından karşılandı.

Aileleri erken teşhis konusunda uyarmak ve hastalık hakkında bilgilendirmek için 81 ilde “Aile Bilgilendirme Rehberi” gibi yayınlar basılarak hedef kitleye dağıtıldı.

Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından erken tanı, tedavi ve müdahale zincirinin kurulması için “Otizm Spektrum Bozukluğu Tarama ve Takip Programı” oluşturuldu.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 195 özel eğitim okulu ve 7 Rehberlik ve Araştırma Merkezi açıldı.

2018 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde otizm ve down sendromunun araştırılması için komisyon kuruldu.

Bakan Selçuk Dünya Otizm Farkındalık Günü’nü kutladı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, çocuklara yönelik yapılan sosyal ve ekonomik çalışmalarda gelinen son durumu açıkladı. Bakanlık tarafından, çocuklarının temel ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çeken ailelere yapılan Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) hizmeti sayesinde bugüne kadar binlerce çocuk desteklendi. Bu kapsamda yürütülen hizmetleri anlatan Selçuk, Sosyal ve Ekonomik Destekten bugüne kadar 134 bin çocuğun faydalandığını, bu çocuklardan 70 bine yakınının ise kız çocuğu olduğu ifade etti. Bakan Selçuk, açıklamasının devamında, devletin koruması altında olan çocuklardan bahsederek, koruyucu ailede bakılan kız çocuğu sayısının 4 bin 277’e ulaştığını, kuruluş bakımında bulunan kız çocuğu sayısının ise 6 bin 500 olduğunu kaydetti.

Kız çocukları için son yılların en yüksek eğitim oranları

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülen faaliyetler her geçen gün kız çocuklarının potansiyellerini desteklemeye devam ediyor. Kaliteli ve eşit bir eğitim için hayata geçirilen projeler sayesinde okul öncesi eğitim faaliyetleri yükseldi. Özellikle hükümetin uyguladığı politikalar, son yıllarda eğitime en yüksek düzeyde katılım olmasını sağladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde gerçekleştirilen “Haydi Kızlar Okula” vb. projelerle kız çocuklarının eğitime katılım oranlarında büyük bir artış gerçekleşti. Bakan Selçuk: “Şartlı Eğitim Yardımları, kız yurtlarının yapımı ve farkındalık çalışmalarıyla kız çocuklarımızın eğitimine katkı sağladık.” ifadelerini kullandı.

Kadın okuryazarlık oranı yüzde 95

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk, 2000-2018 yılları arasında, nüfusun 6 yaş üstü kısmındaki kadın okur-yazarlık oranının 18 yılda yüzde 14,5 artarak yüzde 95’e yükseldiğini belirtti.

“Okul öncesi eğitim oranı hızlı bir artış eğiliminde. 2009-2010 eğitim yılında okul öncesi eğitimde kız çocukları için okullaşma oranı yüzde 31 iken, 2019-2020’de bu oran 3-5 yaş grubu kız çocuklarımızda yüzde 41; 4-5 yaş grubunda yüzde 52; 5 yaş grubunda ise yüzde 70’e yükseldi.”

Kız çocukları okullaşma oranı yüzde 93’ü aştı

2002-2003 eğitim öğretim yılında kız çocuklarının ilköğretimde okullaşma oranlarının yüzde 87,34 olmasına dikkat çeken Selçuk,

“2019-2020 öğretim yılı itibarıyla ilkokul düzeyinde kız çocukları için net okullaşma oranı yüzde 93’ü; ortaokul düzeyinde ise yüzde 96’yı aştı. Ortaöğretimde kız çocuklarının okullaşma oranı 2019-2020 öğretim yılında yüzde 85’e yükseldi.” ifadelerini kullandı.

Bakan’ın açıklamasına göre yalnız ilkokul değil, yükseköğretimde de okullaşma oranları yükselerek yüzde 46’ya ulaştı.

Selçuk, eğitimli bir kadının, annenin daha sağlıklı nesillere giden yolda en önemli unsur olduğunu kaydetti.

Kız çocukları devlet desteğiyle eğitimde çıtayı yükseltti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

İzmir Valiliği’nin bildirisine göre, Şubat ayında meydana gelen sel felaketi sonucu zarar gören ailelere yapılan nakdi yardımlar başladı. 2 Şubat tarihinde İzmir’in konak ilçesinde kent genelindeki kuvvetli yağışın ardından dere yataklarının dolarak taşması sonucu 673 su baskını oldu. 2 kişinin hayatını kaybettiği, 23 kişinin mahsur kaldığı afette ev ve iş yerlerini su basması yüzünden binlerce insan mağduriyet yaşadı. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, sel felaketinin etkili olduğu ilk andan itibaren mağdurların yardımına koşarak ihtiyaçlarının giderilmesi için seferber oldu. 12 ilçe kaymakamlığı birlikte çalışarak afetten zarar gören aileleri tespit etti. İzmir Valiliği tarafından yapılan açıklamaya göre, bugün ihtiyaç sahibi 1228 aileye yardımlar dağıtılmaya başlandı.

​

devlet tüm imkanlarıyla vatandaşlarının yanında​

Bakanlık tarafından selden zarar gören vatandaşların yaşadıkları sıkıntıların giderilmesi için birçok çalışma yürütüldü. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un talimatıyla toplam 3 milyon 819 bin lira tutarında nakdi yardım belirlendi. Belirlenen nakdi yardım tutarı ilçe kaymakamlıklarına aktarıldı. İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir’in Konak ilçesinde yaşayan ve selden zarar gören Didem Yıldırım ve Sultan Civciv’e Bakan Selçuk adına yardım zarflarını elden verdi. Vali Köşger, devletin tüm imkanlarıyla vatandaşlarının yanında olduğunu belirterek mağduriyetlerin giderilmesi için ellerinden geleni yaptıklarını ifade etti.

İlimizde meydana gelen sel felaketi sebebiyle Aile,Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sn.@ZehraZumrutS ‘un talimatıyla aktarılan yardım 12 ilçe Kaymakamlığımızca tespit edilen 1228 aileyi temsilen Sultan CİVCİV ve Didem YILDIRIM’a Valimiz Sayın @yskosger tarafından teslim edildi. pic.twitter.com/SB69E9Bivw

— T.C. İzmir Valiliği (@IzmirValiligi) March 15, 2021

Bakanlıktan 1228 sel mağduruna yardım yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Devlet, mobbing’e maruz kalan çalışanlarını koruyor. Kamu kurumlarında mobbing’i önlemek için Alo 170 şikayet hattı aktif olarak çalışıyor. Yapılan çalışmalar ve alınan önlemler sayesinde Türkiye‘de mobbing 2019’a göre yüzde 32 azaldı.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Zehra Zümrüt Selçuk, kamu işyerlerinde mobbing’e karşı ‘sıfır tolerans’ ilkesiyle çalışmaların sürdüğünü belirtti. Bakanlığın, kasıtlı ve art niyetli sistematik davranışlar, aşağılama, dışlama ve özellikle çalışanların sindirilmesi gibi eylemleri önlemek için ALO 170 hattı ile çalışanların yanında olduğunu vurguladı.

ALO 170 hattı, mobbing’e maruz kalan kamu çalışanlarına psikologlar aracılığıyla yardım ve destek sağlıyor. Son 10 yılda ALO 170 hattından 102.429 mobbing çağrısı alınmış, bunların 5.957’si şikayet başvurusu olarak işleme konuulmuştur. 2019 yılında ise 16.703 kişi mobbingden korunurken bu rakam 2020 yılında yüzde 32 azalarak 11.346’ya geriledi.

Kamu kurumlarında mobbing’i önlemek amacıyla genelge yayınlandı

Bakanlık tarafından ALO 170 hattı üzerinden sağlanan desteğin yanı sıra 2011 yılında İşyerlerinde Mobbing’in Önlenmesine Dair Genelge de yayınlandı. Genelge’de; İşyerlerinde psikolojik tacizin öncelikle işverenin sorumluluğunda olması ve işverenlerin çalışanları mobbinge maruz bırakmaması için tüm önlemlerin alınması amaçlanmıştır. Genelgede yer alan bir diğer önemli unsur ise, toplu iş sözleşmelerinde mobbing’i önleyici hükümlere yer verilmiş olması. Bunlarla birlikte, kamu müfettişlerinin psikolojik taciz şikayetlerini özenle incelenmesi ve bir an önce sonuçlandırılması gibi hususlarda tedbirlere de yer verildi.

Personel bilgilendirme kılavuzu hazırlandı

Ayrıca, mobbing’in önlenmesi ve mobingle mücadelede eğitim faaliyetlerinin koordinasyonu için bir bilgilendirme rehberi hazırlandı ve ilgili kamu kurumlarına dağıtılması sağlandı. Bilgilendirme kılavuzunda işyerinde mobbing’in önlenmesi için 2023 yılına kadar geçerli olan Ulusal İstihdam Stratejisi’nde bazı maddelere de yer verildi. ‘Özel Politika Gerektiren Grupların İstihdamının Artırılması’ temel politikası doğrultusunda mobbing ve ayrımcılıkla mücadele için düzenlemelerin ivedilikle hayata geçirilmesi kararlaştırıldı.

Türkiye’nin mobbing’e karşı kararlı mücadeledesi devam ediyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Bakan Selçuk, geçen yıl hastanelere başvuran 69 milyonu aşkın kişinin 24 milyona yakınının özel hizmet sunucularına müracaat ettiğini, bunun karşılığında SGK olarak 2019’da özel hizmet sunucularına 11 milyar lirayı aşkın, kamuya da 58 milyar lira ödeme yaptıklarını anlattı.

Genel Sağlık Sigortası kapsamında 182,9 Milyar ödeme gerçekleştirildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Pakette işsizlik ödeneği alanların yeniden istihdama katılımını teşvik etmek için hızlı işe dönüş desteğini hayata geçirilecek.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, işsizlik ödeneği alırken 3 ay içerisinde istihdama katılanların sigorta primlerinin, işsiz kaldıkları süre kadar devlet olarak karşılanacağını açıkladı.

Hızlı işe dönüşe devlet prim desteği verecek yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

ŞÖNİM’ler ve kadın konukevlerinin yanında şiddet mağduru ve beraberindeki çocukların ihtiyaç duydukları konularda sosyal hizmet modellerine erişimlerini kolaylaştırmak, birebir destek almalarını sağlamak amacıyla SHM’lerin de etkinliğini arttırdıklarını ifade eden Bakan Selçuk, “2020 yılı itibarıyla 81 ŞÖNİM ve 347 SHM’de ‘Kadın Hizmetleri İrtibat Noktaları’ oluşturduk. Bu sayede kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamındaki koruyucu ve önleyici hizmetler, SHM Kadın Hizmetleri İrtibat Noktaları ile daha etkin ve ulaşılabilir hale geldi.” dedi.

2020’de 81 ŞÖNİM ve 347 SHM kadınlara hizmet sunacak yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Yaptığı yazılı açıklama ile doğum yardımı hakkında bilgi veren Bakan Selçuk, uygulamanın başladığı günden bugüne 4,7 milyon anneye toplam 2,5 milyar lira doğum yardımı yapıldığını belirtti.

Bakanlığın yapmış olduğu doğum yardımı, annelerin herhangi gelir kıstasına bakılmaksızın hesaplara yatırılacak.

Doğum yardımı için başvuran annelere, birinci bebek için 300, ikinci bebek için 400, üçüncü ve sonraki bebekler için 600 lira ödeme yapılacak.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 83 bin anneye 36,7 milyon TL doğum yardımı yapacak yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Bugüne kadar devlet korumasındaki 53 bin 659 gencin atamasının yapıldığını bildiren Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, “Gençlerin korunması ve hayata en iyi şekilde hazırlanması için bakanlık olarak tüm imkanları seferber ediyoruz. Devlet korumasındaki çocukları, eğitimlerinin her aşamasında destekliyoruz. Devlet korumasında büyüyen çocuklarımızın iş hayatına başlayarak ülkemizin kalkınması ve büyümesine katkı sağlaması son derece mutluluk verici. Evlatlarımızın kamuda istihdam edilmenin bilinciyle çok çalışacaklarına güveniyoruz.” dedi.

Devlet koruması altındaki 805 genci kamuda istihdam edecek yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Türk vatandaşlara yönelik hizmetlerin temsilcilikler aracılığıyla sunulduğunu aktaran Selçuk, “Özellikle dışarıya çıkamayan yaşlılarımızın ilaç başta olmak üzere ihtiyaçları telefonla ulaştıkları temsilciliklerimiz aracılığıyla karşılandı. Farklı ülkelerdeki vatandaşlarımızın tahliyelerine katkıda bulunduk. G20 ve OECD gibi önemli toplantıları video konferans yöntemiyle gerçekleştirdik. Son olarak kamuoyunun da bildiği gibi Suudi Arabistan’da beşizleri dünyaya gelen bir ailemiz Bakanlığımızın temaslarıyla ülkemize getirildi.” dedi.

Türkiye, yurt dışında yaşayan 34 bine yakın vatandaşı ile temasta yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.