Almanya’da oy kullanan Türklerin yüzde 60’nın tercihinin “Evet” olması, her kesimden Alman siyasiyi hem mutsuz etti hem de onlara Almanya’da yaşayan çifte vatandaşlık sahibi Türklerin bu haklarının ellerinden alınması için yürüttükleri kampanyada yeni bir argüman verdi.
Referandumun hemen ertesinde aşırı sağcı AfD tarafından dile getirilen öneriye hızlı ve güçlü bir destek hükümetin büyük ortağı CDU’un Başkan Yardımcısı Thomas Strobl’dan geldi.
Strobl, Alman Die Welt gazetesine yaptığı açıklamada, 16 Nisan referandumunda Almanya’da yaşayan Türklerin “Evet” demesinin bir sonucu olarak çifte vatandaşlığında düzenlemeye gidilmesi gerektiğini ileri sürdü.
“Almanya’da doğanlar için çifte vatandaşlığın, nesiller boyunca taşınmasını yanlış buluyorum” diyen. CDU Başkan Yardımcısı Strobl, Almanya’da doğan Türkiye kökenlilerin en azından ikinci neslinin iki ülke vatandaşlığı arasında bir karar vermesi gerektiğini savundu.
CPU’nun bir diğer başkan yardımcısı Julia Klöckner de benzer görüşler dile getirdi. Klöckner, Türkiye’deki anayasa değişikliği referandumundan sonra Hristiyan Birlik partileri CDU/CSU’nun genel seçim programına çifte vatandaşlığa yönelik yeni bir tanımlamayı eklemesi gerektiğini belirtti.
Türkiye’de geçtiğimiz Pazar düzenlenen referandumda Avrupa’da yaşayan Türklerin büyük oranda “Evet” oyu kullanması, Almanya, Hollanda ve Belçika’da Türklere ve özellikle Erdoğan’ı destekleyenlere karşı sosyal ve siyasi baskıyı daha da arttırdı.
