
Avrupa’da İslam karşıtlığı tırmanıyor
Avrupa’da İslam düşmanlığı her geçen gün artıyor. Avrupa ülkelerinde yaşayan Müslümanlar, inançlarından dolayı çeşitli baskılara maruz kalıyor. Bu nedenle araştırmacılar Avrupa’daki İslam düşmanlığını ele aldı. 2020 Avrupa “İslamofobi Raporu”nun sunumu çevrim içi yapıldı. Sunumda, Covid-19 salgınının İslam düşmanlığının yayılması üzerindeki etkisi değerlendirildi. Bu yıl “İslamofobi ve Avrupa’da İnsan Haklarına Saldırı” başlığıyla sunulan ve 2015’ten beri yayımlanan raporun sunumu için gerçekleştirilen çevrim içi etkinliğin moderatörlüğünü Türk-Alman Üniversitesi’nden Doç. Dr. Enes Bayraklı yaptı. Raporun yazarları arasında bulunan Georgetown Üniversitesi’nden Prof. Dr. Farid Hafez, Keele Üniversitesi’nden Dr. Amani Hassani ve İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nden Amina Smits, etkinlikte konuşmacı olarak yer aldı. Bayraklı, koronavirüs salgınının gölgesinde çıkan raporu 2021 bitmeden yayımlayabildikleri için mutluluk duyduklarını dile getirdi.


Salgın nefret suçları istatistiklerini değiştirmedi
Prof. Dr. Farid Hafez, 2020’de Almanya’da 146’sı camileri, 48’i ise fiziksel olarak kişileri hedef alan 901 Müslüman karşıtı nefret suçu işlendiğini dile getirdi. “Bu rakamlar Alman federal polisinden ve hepimiz biliyoruz ki sayılar çok daha yüksek. Fundamental Rights Agency tarafından birkaç yıl önce yapılan bir araştırma, Müslümanlara karşı işlenen nefret suçlarının yalnızca yüzde 17’sinin belgelendiğini gösteriyor.” Hafez, Müslüman karşıtı nefret suçlarıyla belgelenen sayılar arasında büyük tutarsızlık olduğunu, bu nedenle verileri karşılaştırmanın kesinlikle imkansız olduğunu söyledi. Hafez, “Almanya’da Müslümanlara yönelik nefret suçlarının Fransa’dakinden daha fazla olduğunu konuşmak yerine, Fransız polis yetkililerinin genel olarak nefret suçlarını ne kadar ciddiyetle belgelediğini sorgulamak lazım” dedi. Avusturya’da aşırı sağcı bir politikacının İslam’a karşı savaşı vurgulamak için salgını kullandığını söyleyen Hafez, “Bu kişi bir etkinlik sırasında ‘Koronavirüs tehlikeli değil, Kur’an daha tehlikeli.” diye konuştu. Dolayısıyla, salgının İslam düşmanlığını yaymak açısından nasıl kullanıldığı veya görmezden gelindiği konusunda tam bir dinamik olduğunu görüyoruz” dedi.
“Fransa’da sivil toplum örgütlerine baskı meşrulaştı”
Hafez, halka açık sayfalarına koronavirüs yerine Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron‘un fotoğrafını koymayı tercih ettiklerini ifade etti. Macron’un Müslüman sivil toplum örgütlerine yönelik baskıyı meşrulaştırdığını söyledi. Hafez, ayrılıkçı yasayı eleştirenlerin bunun bir zemin oluşturmasından korktuklarını aktardı. “Haklı olarak, bu yasanın gelecekteki İslami kuruluşların herhangi bir yasal işlem veya yasal süreç olmaksızın faaliyetlerinin yasaklanacağını, böylece Fransa’daki Müslümanları siyasetten arındıracağını, ırkçılık karşıtı sivil toplum örgütlerinin kontrol edileceğini ve hatta Fransa’da uzun süredir var olan başörtüsü yasaklarını genişleteceğini savunuyorlar” diye konuştu.