Scroll Top

Darbeci Sisi’nin 4 yılı Mısır halkına ızdırap oldu

640x360_2702d115-67ac-4668-bf25-f799eb857131

Adüllfettah Sisi, Mısır’ın meşru cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi darbe ile devirdikten sonra girdiği Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden 4 yıl önce %96 oy alarak Cumhurbaşkanı ‘seçilmişti’.

Mısır’da yeniden seçim var.  Sisi’nin göstermelik olarak karşısına çıkarttığı aday olan Musa Mustafa Musa’ya bakınca sonuçları kesin bir seçim. Göstermelik seçime Mısır halkı rağbet göstermiyor. 2014 yılındaki seçimde %45 olan katılım bu seçimde daha da düşebilir. Ajanslar Mısır ordusunun halkı 3 gün sürecek seçime katılmaya “ikna çabası” içinde olduğunu söylüyor.

Sisi, Mısır ‘Cumhurbaşkanı’ olarak 4 yıllık ilk döneminde 2011 yılında Hüsnü Mübarek’e karşı Mısır halkının başkaldırısında dillendirilen talepleri (ekmek, özgürlük, sosyal adalet) yerine getireceğine söz veren Sisi’nin karnesine bakalım

Ekonomi

Sisi’nin ekonomi politikaları yaşam standartlarını pek çok Mısırlı için daha kötü yaptı, özellikle IMF ile 2016’da yapılan Kredi Anlaşması’ndan sonra. Anlaşma kapsamında hükümet Mısır para birimini devalüe etti ve Mısır lirası Amerikan dolarına göre değerini daha da düşürdü. IMF ile yapılan anlaşmadan önce 1 ABD doları 8.88 Mısır lirasına eşitti. Şimdi ise 17.6 Mısır lirasına eşit.

mısır ekonomik kriz ile ilgili görsel sonucu
Yardım bekleyen Mısır halkı.

Mısır para birimini devalüe etmenin arkasında yatan mantık ihracat mallarını daha ucuz ve dolayısıyla yurtdışında daha rekabet edebilir hale getirmekti. Ama şöyle bir problem var ki Mısır halkı tarafından kullanılan pek çok ürün ithalata dayalı. Dolayısıyla devalüasyon bu ürünlerin fiyatını dramatik biçimde arttırdı. Enflasyon %35’e kadar çıktı. En temel tüketim ürünlerinin fiyatı dahi uçuşa geçti. Unun fiyatı %76 arttı. Şeker %70 arttı.

Alt sınıf Mısırlılar tarafından kullanılan mutfak tüpünün fiyatı ise iki katına çıktı. Tüm bu durumu daha da kötü yapmak istercesine, IMF Kredi Anlaşması Mısırlılar için verilen hükümet sübvansiyonlarının (destek, tarım, hayvancılık vb. ) kaldırılmasını şart koştu, yani Mısırlıların bir güvencesi daha ellerinden alınmış oldu. Şu ana kadar anlaşmanın bütünü ekonomik durumu olduğundan çok daha kötü hale getirdi.

Mısır şimdi Suudi Arabistan ve BAE’den gelecek dolarlara muhtaç durumda. Bu da Arap dünyasının en güçlü ülkelerinden biri olan Mısır’ın artık siyaseten de gerilere düşmesi demek.

Mısır ekonomik olarak zor durumda olmasına rağmen elindeki kaynakları Batı ülkelerine silah alım anlaşmalarıyla aktarıyor. Ülke Almanya, Fransa ve ABD ile değeri milyarlarca doları bulan anlaşmalar imzaladı

Temel Hak ve Özgürlükler

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün internet sitesi Sisi’nin cumhurbaşkanlığındaki Mısır’da yapılan işkence ve keyfi tutuklamaların 2013’teki darbeden sonra günlük hayatın parçası haline geldiği raporladıktan sonra erişime kapatıldı.

Mısır’ın meşru lideri Muhammed Mursi ve binlerce İhvan üyesi ellerine taş bile almadıkları halde terörist olarak görülüp cezaevinde. İdamla yargılanan ve cezası kesinleşen birçok İhvan üyesi cezaevlerinde idam edilecekleri günü bekliyor.

muhammed mursi ile ilgili görsel sonucu
Mısır’ın meşru Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi

60.000 siyasi mahkûmu sığdırabilmek için ülke genelinde 13 yeni hapishane inşa edildi. Bunların en az 1250 tanesi ortadan kayboldu. Baskı, gemi azıya almış durumda. Geçenlerde, BBC’ye röportaj vererek kızının ortadan kaybolmasının arkasında polisin olabileceğini belirten bir anne yalan haber yaymak suçlamasıyla tutuklandı. Mısırlı şarkıcı Sherine 6 ay hapse mahkûm edildi, suçu ise Nil Nehri kirli açıklamasının “Mısır’ı kötü göstermesi” idi. Mısır Hükümeti halkı sürekli gözetlemeyi yeni bir seviyeye taşıdı. Mısır İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan bir çizgi film çocuklara komşularını gözetlemelerini ve şüpheli faaliyetlerini polise bildirmelerini tavsiye etti. Hükümetin çizgi filmlerle çocukların beynini yıkaması sosyal medyayı ayağa kaldırdı.

Güvenlik

Güvenlik durumu da iyiye gitmedi. Sina Yarımadası, 2013 Darbesi’nden sonra sıklaşan DEAŞ saldırıları için bir in haline geldi. Cumhurbaşkanı Sisi’nin güvenliği geri getirme sözüne karşı durum daha da kötüleşti. Son 4 senede en az 1000 güvenlik görevlisi teröristler tarafından öldürüldü. 2014’ten beri Kuzey Sina’da olağanüstü hal ilan edilmiş durumda ve medyanın bölgeye girişi yasak.

Sivil toplum kuruluşları hedefte

Sisi’nin Sina çabaları hiçbir sonuç vermemesine rağmen, şimdi de milli güvenlik bahanesiyle sivil toplum kuruluşlarını hedef alıyor. Mayıs 2017’de hükümet, sivil toplum örgütlerinin hareket alanını aşırı derecede kısıtlayan bir yasa geçirdi. Artık sivil toplum örgütleri 550 doların üzerinde bağış alabilmek için önce hükümetten izin almak zorunda. Ve de 2 ay içerisinde bir cevap alamazlarsa talepleri otomatik olarak reddedilmiş sayılıyor. Bu yasa, IMF Anlaşması sonrasında sivil toplum kuruluşlarının yardımına her zamankinden daha çok ihtiyaç uyan fakir Mısırlıları vuruyor.

Sonuç olarak 4 senenin sonunda Sisi’nin karnesine bakalım:

Ekonomi: Sınıfta kaldı.

Bireysel Özgürlükler: Sınıfta kaldı.

Güvenlik: Sınıfta kaldı.

Benzer gönderiler