İsveç Başbakanı evinde hukuka aykırı şekilde göçmen çalıştırıyor
Polis İsveç Başbakanı Magdalena Andersson’un evin baskın düzenledi. Başbakanın evinde oturum izni bulunmayan ve hukuksuz şekilde çalışan 25 yaşındaki bir kadın ortaya çıktı. Andersson’un evine baskın yapan polisler, 25 yaşında oturma ve çalışma izni bulunmayan temizlikçi kadınla karşılaştı. Expressen gazetesinin haberine göre, göçmen kadın İsveç’e ilticasının Mart 2020’de reddedilmesiyle ülkede kaçak olarak yaşamaya başlamıştı. Ancak Eylül 2020’de bir mağazada hırsızlık suçundan hüküm giydiği için polis tarafından aranıyordu. Olay sonrası hizmet aldığı temizlik firmasına çok sert tepki gösteren Başbakan Andersson, söz konusu firma ile tüm ilişkilerini kestiğini duyurdu.
İsveç Başbakanı ‘na tepkiler büyüyor
Andersson, “Hizmet alırken de her şeyin doğru düzgün olmasına elimden geldiği kadar dikkat ediyorum. Buna rağmen düzgün hizmet almak isterken sahtekar firmalar tarafından kandırıldım. Hilelerle mücadele için daha sıkı kanunlar çıkarmamızı gerektirecek” ifadelerini kullandı. Ancak muhalefetteki Ilımlı Muhafazakar Parti Grup Başkan Vekili Tobias Billström, olayı “Temiz kapı skandalı” olarak değerlendirdi. Başbakan’ın düştüğü durumun kaygı verici olduğunu vurguladı. Devleti yöneten politikacıların evlerinde yasa dışı kişilerin çalışmasını endişe verici bulduğunu vurgulayan Billström, onlar aracılığıyla dış güçlerin ülkeye şantaj yapabileceğini açıkladı.
Eski İsveç Ticareti Güvenlik Müdürü Dick Malmlund, olayın skandal olduğunu ifade etti. Baş sorumlusunun da İsveç İstihbarat ve Güvenlik Teşkilatı (SEPO) olduğunu belirtti. Malmlund, Başbakan Andersson’un evine alınacak hizmetlilerin SEPO tarafından güvenlik soruşturmasından geçirilmesi gerektiğini belirtti. Olayda SEPO’nun ağır kusurlu olduğunu da ekledi. İsveç polisi, 21 Aralık’ta Andersson’ın evine baskın düzenlemişti. O gün evde temizlik görevlisi olarak çalışan kadının oturma ve çalışma izni olmadığı ortaya çıktı. Nikaragualı 25 yaşındaki kadın, hakkında sınır dışı kararı verildiğini itiraf etti. Ancak buna rağmen hukuka aykırı şekilde çalıştığını itiraf etti. Ayrıca firma olarak işçi sendikalarıyla hiçbir zaman toplu iş sözleşmesi yapmadıklarını da itiraf etti.
