Türkiye Pakistan kardeşliği düşman çatlatıyor
Pakistan ve Türkiye ilişkileri ortak din ve kültürel miras üzerine kurulu tarihi bağlara dayanıyor. Türkiye ve Pakistan, coğrafi olarak birbirinden ayrı konumda olsa da ortak din ve kültürel miras üzerine kurulu tarihi kardeşlik bağları nedeniyle siyaset, ekonomi ve savunma gibi birçok alanda yakın ilişki ve iş birliğini sürdürüyor.
Türkiye’nin, 1947’de kurulan Pakistan’ı ilk tanıyan ülkelerden birisi olması, iki ülke halkının tarihe dayalı yakın dostluk ve kardeşlik anlayışını pekiştiren en önemli adımlardan biri oldu. Pakistan’ın kuruluşunun ardından yüksek düzeyli ziyaretlerle geliştirilen ilişkiler, iki ülkenin doğal afetler gibi en zor zamanlarında birbirine destek olmasıyla daha da derinleşti.
Pakistan, askeri alanda elini güçlendirmek için yakın ilişki içinde olduğu Türkiye’den destek istedi. Türkiye’den yapılan askeri ithalat, ülkenin toplam askeri ithalatında dört yıl önce yüzde 1,51 oranında yer kaplarken 2019’da yüzde 4,5’in üzerine çıktı.
Türkiye, yine SIPRI’nin raporuna göre 2019’da 245 milyon dolarlık askeri malzeme ve silah ihracatı gerçekleştirdi. İhracatın yapıldığı ülkeler arasında Pakistan, yüzde 12’lik payla üçüncü sırada yer aldı. 2016’da bu oran yüzde 6,45’ti.
Pakistan, Dağlık Karabağ meselesinde de Türkiye ve Azerbaycan’ın yanında olduğunu açıklamıştır.
Türkiye ve Pakistan ilişkilerinde kilit isim olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yalnızca Pakistanlı devlet adamları tarafından saygı duyulan bir lider değil, aynı zamanda Pakistan halkı tarafından da kabul görmüş, çok sevilen ve popüler bir liderdir.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) Pakistan’daki yardım ve kalkınma faaliyetleri de ikili ilişkilerde önemli bir yer tutuyor. TİKA, Pakistan’ın çeşitli bölgelerine eğitim, sağlık gibi alanlarda destek vermeye devam ediyor.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) koordine ettiği Türkiye Bursları kapsamında Pakistanlı öğrenciler Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinde lisans, yüksek lisans ve doktora eğitimi alıyor.
Siyaset, ekonomi, eğitim ve savunma gibi birçok alanda Türkiye ve Pakistan yakınlaşması ise Hindistan’ın tepkisini çekiyor.
Hindistan tarafından hazırlanan bir istihbarat raporuna göre Hindistan karşıtı faaliyetlerde Pakistan’dan sonra ikinci ülke olarak Türkiye öne çıkıyor.
Suudi Arabistan, Mısır, BAE ve Yunanistan’ın başını çektiği, giderek büyüyen Türkiye karşıtı ittifaka İsrail’in yakın müttefiklerinden olan Hindistan’ın da katılabileceğine dair sinyaller artıyor. Hint basınında çıkan olumsuz makalelerle, Türkiye kötücül bir müdahaleci olarak resmediliyor. Türkiye, Pakistan’la ortak hareket ederek, Hindistan’daki tahmini 182 milyonu bulan Müslüman nüfusunu kışkırtmak ve radikalleştirmekle suçlanıyor.
Hint medyası ANI’de yayımlanan bir habere göre, Yunan analistler, Türkiye’nin Pakistan ile artan yakınlığı nedeniyle Hint-Yunan ittifakı çağrısında bulundu. Pakistan’ın nükleer silah bulunduran tek Müslüman ülke olmasına da dikkat çeken Hint medyası, Türkiye ve Pakistan ortaklığından korktuğunu gizlemiyor.
Yunan analistler, kendi emellerine ulaşmak üzere Hindistan’ı kullanmaya niyetli
Hindistan ve Yunanistan arasında yeni bir ortaklık kurmak ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı yolundan etmek gayesiyle ortaklık çağrısında bulunan Yunan analistler, kendi emellerine ulaşmak için Hindistan’dan güç almak istiyor.
Pakistan ve Türkiye ilişkileri Hindistan tarafından endişe ile karşılanırken krizi fırsata çevirmek isteyen Yunan analistler, Yunan-Hint kucaklaşmasını Erdoğan karşıtlığında birleşme olarak görüyorlar.
Türkiye ve Pakistan arasındaki işbirliği, Hindistan ve Yunanistan tarafını rahatsız ederken, ülkelerin tekrardan Türkiye ve Erdoğan karşıtlığında birleşme çabaları da gözden kaçmıyor.