Mısır’da darbeye karşı barışçıl gösteride bulunan çoğunluğu Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan’ı Müslimin) üyesi 2600 kişi darbeci Sisi emrindeki askerler ve baltacılar grubu tarafından öldürülmüştü. Öldürülenlerin çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşmaktaydı. Müslüman Kardeşler Teşkilatı’nın önemli ismi Muhammed Biltaci’nin kızı Esma Biltaci ölen masumların sembolü oldu.
Dünya kamuoyu tarafından canlı izlenen katliam Mısır’ın darbeci lideri Abdul Fettah El Sisi yönetiminin ilk katliamı değildi. 15 Ağustos tarihinde 638, 16 Ağustos tarihindeyse 213 kişi Sisi yönetimi tarafından öldürüldü.
16 Ağustos tarihinde çoğu yaralı binin üzerinde insan El-Fetih Camisine sığınmak zorunda kaldı.
Türkiye ve katar dışında dünya katliama sessiz kaldı
Sisi yönetimi bu katliamları uluslararası kamuoyunun desteğiyle meşrulaştırdı. Türkiye ve Katar dışında bölge ülkelerinden tepki gösteren olmadı.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, katliamdan kısa bir süre önce Mısır’a giderek darbeci Sisi yönetimine destek oldu. Kery: Mısır Ordusu’nun seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi devirerek ‘demokrasiyi geri getirdiğini’ söyledi.
Avrupa Birliği, Almanya, Suudi Arabistan ve BAE gibi birlik ve ülkeler, Mısır’ın darbeci yönetimini desteklerken ya milyarlarca dolarlık silah sattılar ya da milyarlarca dolarlık yardımda bulundular.
İhvan barışçıl çizgisini korumaya kararlı
Rabia ve Nahda meydanlarının boşaltılmasının 4’üncü yılında, barışçıl mücadeleye bağlılık mesajı verdi.
Halen tutuklu bulunan İhvan Rehberlik Konseyi Muhammed Bedii’nin yerine görev yapan Mahmud İzzet yayımladığı mesajda, “İhvan’ın direnişi ve barışçıl mücadelesi onu şiddete meyletmekten ya da umutsuzluğa düşmekten korudu.” ifadesini kullandı.
“Rabia özgürlüğün sembolü”
“Rabia’nın” özgürlüğün sembolü olduğunu vurgulayan İzzet, gösterilerin kanlı bir şekilde dağıtıldığı 14 Ağustos’un ihya edilmesi çağrısı yaptı.
