Yerli insansız hava araçları (İHA) bu kez dünyaca ünlü ABD’li siyaset bilimci Francis Fukuyama’nın gündemindeydi. Türk yapımı silahlı ve silahsız insansız hava araçları dünya genelinde adından sıklıkla söz ettiriyor. Fukuyama, Türkiye’den İHA alan Ukrayna’nın Rusya ile yaşadığı gerilime değindi. Paylaşımında, “Ukrayna’nın Türk insansız hava araçlarını kullanması oyun değiştirici olabilir, bu yüzden Moskova bu konuyla bu kadar meşgul görünüyor.” ifadesini kullandı.

Francis Fukuyama: SİHA’ların gelişimindeki ana aktör Türkiye

ABD‘li siyaset kuramcısı Francis Fukuyama, Türk SİHA’larının bölgesinde yarattığı güçlü etkilerden “American Purpose” dergisinde yayımlanan “Orta Doğu’da homurdanmak” başlıklı makalesinde övgüyle bahsetmişti. Fukuyma hikayesinden şöyle bahsediyor: “Dronlarla oynamaya ilk başladığım 2010’ların başlarında, FT’de bir insansız hava aracına sahip olsaydım herkesin yapabileceğini ve bunun küresel politika için büyük etkileri olacağını tahmin ettim.” Silahlı drone teknolojisi alanında ABD ile İsrail‘in oyun kurduğunu ancak daha sonraki yıllarda Türkiye’nin bu alanda hızlı şekilde yeni bir aktör olarak ortaya çıktığını belirtiyor.

Bu gelişmedeki ana aktörün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki Türkiye olduğunu vurguladı. Türkiye’nin kendi iç insansız hava araçlarını geliştirdiğini ve bunların son birkaç askeri çatışmada yıkıcı etkilerde kullandığını da belirtti. SİHA’lar özellikle Libya, Suriye, Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki Dağlık Karabağ savaşında ve Türkiye sınırları içindeki PKK ile mücadelede büyük rol oynadı. Fukuyama, süreç içinde Rusya, Çin veya ABD’den daha fazla sonuçları şekillendirme becerisine sahip büyük bir bölgesel güç komisyoncusu haline geldiğini vurguladı.

Hem keşif hem de saldırı görevlerini ifa ediyor

Türkiye’de üretilen Bayraktar TB-2 ve Anka gibi SİHA’ları örnek gösteren Fukuyama, 1975’te ABD tarafından uygulanan ambargonun, zamanında ABD‘den Predator ve Reaper drone’larını alamayan ve ardından İsrail‘den Heron’ları alıp sonra bu ülke ile ilişkileri sorunlu hale gelen Türkiye’nin kendi SİHA’larını üretmeye net bir şekilde karar verdiğini belirtti.

Türk SİHA’larının performansının etkileyici olduğuna dikkati çeken Amerikalı siyaset bilimci, “Son Türk drone’ları oldukça etkileyici; örneğin TB2 24 saat havada kalabiliyor ve hem keşif hem de saldırı görevlerini ifa edebiliyor.” değerlendirmesinde bulundu. Türkiye’nin silahlı drone’larını ilk kez kapsamlı şekilde Mart 2020’de Suriye’de 36 Türk askerinin şehit edildiği saldırının ardından kullandığını ifade eden Fukuyama, hava savunma sistemi dahil bölgedeki tüm Suriye askeri unsurlarının SİHA’larla tamamen yok edildiğini hatırlattı. Ardından önce Libya’da, sonra da Dağlık Karabağ bölgesinde kullanılan Türk SİHA’larının sahadaki başarısının şaşırtıcı olduğunu belirten Fukuyama, söz konusu hava araçlarının özellikle Ermenistan askeri unsurlarına verdiği zararın dikkat çekici olduğunu belirtti. “Eylül ayında Dağlık-Karabağ savaşı sırasında, Azerbaycan’a destek için Ermenistan’a müdahale eden Türk insansız hava araçları, yaklaşık 200 tankı, 90 diğer zırhlı aracı ve 182 topçu parçasını imha ederek Ermenistan’ı bölgeden çekilmeye zorladı.”

Francis Fukuyama için yerli İHA’lar oyun değiştirici yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Katar hükûmeti bundan bir yıl önce dört silahlı MQ-9B Predator İHA satın almak için resmi bir talepte bulunmuştu. ABD Dışişleri Bakanlığı Katar’ın İHA talebiyle ilgili henüz harekete geçmedi ve yetkililer de nedenini açıklamadı. ABD merkezli Wall Street Journal gazetesinin özel haberine göre Katarlı yetkililer, doğal gaz tesislerinde ve diğer bölgelerde terörist eylemlere ve teröristlerin oluşturduğu tehlikelere karşılık gözlem yapabilmek için ABD’nin tedarik edeceği İHA’ları kullanacaklarını söylediler. ABD’li yetkililer ve savunma uzmanları, bunun ABD’nin İran’ın oluşturduğu tehditleri önlemesine yardımcı olabileceğini kaydediyor. Katar ayrıca ayrı bir taleple F-35 savaş uçaklarını satın almak istiyor ancak bu talebine de henüz bir yanıt alabilmiş değil.

Katar’ın Predator İHA Talebi

600 milyon dolarlık bir anlaşma olduğu tahmin edilen silahlı İHA‘lar Katarlılara bölgede daha sağlam bir savunma kapasitesi sağlayacak. Bu da ABD’nin, İran’ın oluşturduğu tehdidi önlemesine fayda sağlayacaktır. Katar ayrıca başka bir talep kapsamında F-35 savaş uçaklarını da satın almak istiyor.

ABD, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi diğer müttefiklerinin benzer taleplerini onaylamıştı. Bu da Katarlıları daha da öfkelendiriyor ve Doha’nın, özellikle de Afganların tahliye edilmesi konusu başta olmak üzere ABD’ye birçok defa yardım etmiş olduğunu dile getiriyorlar. Katar hükûmetinden bir yetkili, “Bizim açımızdan kızdığımız nokta, talebimizde neden gecikme olduğuna dair net bir neden olmaması. Afganistan’daki tahliye operasyonları Katar’ın müttefiklerini desteklemeye ve güvenlik ve istikrar hedeflerine her zaman hazır olduğunu gösteriyor.” dedi.

Katar, Suudi Arabistan’dan sonra, Washington’ın yabancı-askeri silah satışı programındaki en büyük ikinci alıcı. Bazı satışların içinde entegre hava ve füze savunma sistemleri, radarlar ve ileri teknoloji F-150Q savaş uçakları yer alıyor. Katar’ın henüz gündeme alınmayan Reaper talebinin Katar Emiri Şeyh Temim ve ABD Başkanı Biden arasında gelecek ay düzenlenmesi planlanan Beyaz Saray’daki toplantıda ele alınması bekleniyor. Konu, iki liderin ajandasında en üst sıralarda olacak.

ABD ve Katar arasındaki ilişkiler her ne kadar sağlıklıymış gibi gözükse de ABD’li yetkililer Katar’ın Müslüman Kardeşler, Hamas ve Türkiye ile olan bağlarından rahatsız. Bazı ABD’li ve Katarlı yetkililerin yanı sıra dış politika uzmanları ABD, Orta Doğu’dan geri çekilirken Körfez ülkelerinin Çin’e karşı Hint-Pasifik bölgesinde hayati bir rol oynayacağını düşünüyor.

ABD, Katar’ın Predator İHA talebini bekletiyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Fransa’nın en büyük silah şirketlerinden Dassault’ya ait Le Figaro gazetesi, SİHA’ları konu aldı. Yayınladığı dosya haberde Türk SİHA’larına ayrı bir başlıkta yer verdi. “Türk dış politikasının hizmetinde bir teknoloji” başlıklı haberde, Libya’da 2020 ilkbaharında Halife Hafter yanlısı güçler ile Libya hükümeti arasındaki çatışmada STM şirketi tarafından üretilen 2 Kargu-2 intihar SİHA’sının oynadığı önemli role işaret edildi. Bunun tartışılmaz bir olgu olan “SİHA’ların Türkiye savunma endüstrisi piyasasında yükselişini ve savaş alanında kullanımının yaygınlaştığını” ortaya koyduğu aktarılan haberde, “Sadece 15 yılda, ülke Amerikan, İsrail ve Çin modelleriyle rekabet arzusuyla dünyanın temel üreticileri arasındaki yerini aldı.” ifadesi kullanıldı.

Türk SİHA’ları etkili ve uygun fiyatlı

Haberde Kargu, Bayraktar, Anka, Karayel, Alpagu gibi Türk SİHA’larının etkili olmalarının yanı sıra uygun fiyatına da dikkat çekildi. Türk SİHA’larının 2016’dan itibaren sınır ötesindeki operasyonlarda kullanılmaya başlandığı kaydedilen haberde, “Giderek daha etkili olan Türk SİHA’ları sadece Libya’da değil, Dağlık Karabağ’da da güç dengesini değiştirdi.” değerlendirmesi yapıldı. Gazetenin haberinde Mayıs ayı sonunda BM heyetinin Libya konulu raporundan çıkan iki cümleye vurgu yapıldı. Mart tarihli belgede, STM şirketi tarafından üretilen Kargu-2 intihar İnsansız Hava Araçları (İHA) 2020 baharında Trablusgarp savaşında belirleyici bir rol oynadığını ortaya koyuyor. Ankara tarafından desteklenen Libya hükümeti, o sırada Mareşal Halife Hafter güçleri tarafından kuşatılmıştı. Uzmanlara göre, bu insansız hava araçları daha sonra insanları otonom olarak hedef aldı. Raporda “Ölümcül otonom silah sistemlerinin operatör ve mühimmat arasında bir veri bağlantısı kurmaya gerek kalmadan hedeflere saldırmak üzere programlandığı ve bu nedenle otomatik hedef arama modunda” olduğu belirtiliyor.

Türk SİHA’ları giderek daha fazla satıyor

Le Figaro, Türk SİHA’larının gittikçe daha fazla sattığına vurgu yapılarak Azerbaycan, Katar, Ukrayna ve Tunus ve NATO ülkesi Polonya’nın Türk silahlı insansız hava aracı satın aldığına, Letonya, Macaristan ve Arnavutluk’un yanı sıra başka ülkelerin de Türk SİHA’larına ilgi gösterdiğine işaret edildi. Polonya kısa süre önce 24 TB2 sipariş etti. Recep Tayyip Erdoğan bunun bir NATO ülkesine yapılan ilk satış olduğunu özellikle vurguladı. Letonya, Macaristan, Arnavutluk da ilgili görünüyor. Giderek daha verimli hale gelen Türk insansız hava araçları, Libya’daki ve aynı zamanda son zamanlarda Dağlık Karabağ’daki güç dengesini tersine çevirdi. Özellikle ünlü Bayraktar TB2’leri satın alan Azerbaycan, 2020 sonbaharında Ermeni kuvvetlerini amansızca vurmak için kullandı.

Ekonomik Araştırmalar ve Dış Politika Merkezinden (Edam) bir rapor, “Türkiye insansız askeri sistemleri ve robotik savaşı, bir portföyü modernleştirmekten daha fazlası olarak görüyor” diyor. Analistler ayrıca, bunu “bir sonraki jeopolitik atılımın ön saflarında yer almak için bir fırsat” olarak görüyor.

Le Figaro haberinde, İHA’lar bir propaganda aracı olduğu kadar bir tanıtım aracı olduğuna vurgu yaptı. Zira Türkiye İHA’ları ihraç ediyor ve giderek daha iyi satıyor bilgisini de ekledi.

Le Figaro: Türk dış politikasının hizmetinde bir teknoloji yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Türk yapımı İHA’lar ve SİHA’lar, ülke sınırları dışında gerçekleştirdiği operasyonlarda aldıkları başarılar ve ihracata yaptıkları katkıyla son yıllarda adından sık sık söz ettiriyor. Yerli İHA ve SİHA’lar Yunanistan’ı da oldukça endişelendiriyor. İnsansız hava araçları, 2018 yılından bu yana Ege, Akdeniz ve Meriç semalarında keşif ve gözetleme faaliyetlerine devam ediyor. Yunan kurmaylar, ilk kez 2018’de Rodos Adası açıklarında uçan İHA’larının faaliyetlerini sınırlandırabilmek için uğraşıyor.

Yunan basını Türk İHA’larını gündemine taşıdı

Yunan basınından Real gazetesi, Atina yönetiminin Türk İHA’larına karşı çözüm arandığı ancak çaresizlik içinde olduğunu aktardı. Haberde, “Durum kontrolümüzden çıktı. İHA’larıyla nasıl başa çıkacağız. Bazıları, Yunanistan’ın ilk andan itibaren tepki göstermesi gerektiğini söylüyor. Sorun önemli ve çözülmeli.” denildi.  Yunanistan’ın insansız hava aracı üretimi konusunda ilerleme kaydedemediğine dikkat çekilerek, “Türkiye, 20 yıldır İHA teknolojisine yatırım yapıyor. Bu teknolojinin askeri çatışmalardaki önemi Libya ve Karabağ’da kanıtlandı.” denildi.

Yine geçtiğimiz günlerde Yunan basınında yer alan haberlerde, Türk SİHA’larından “ucuz ve ölümcül” şeklinde bahsedilmiş, Bayraktar TB2’lerin Yunanistan’a karşı kullanılıp kullanılmayacağına dair bir işaretin bulunmadığı belirtilmişti. Yunanistan, askeri alanda Fransa’dan fırkateynler ve savaş uçakları alarak uluslararası ittifaklar oluşturmaya çalışıyor.

Atina yönetiminin, ABD’den F-35 savaş uçaklarına da talip olduğu biliniyor.

Türk İHA’larına karşı çaresiz olduklarını kabul ettiler yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Reuters haber ajansında yer alan bir makalede Türkiye’nin ürettiği İHA’larla elde ettiği jeopolitik güç üzerine bir analiz yapıldı. Türkiye’nin SİHA ve İHA satışlarıyla elde ettiği uluslararası güce değinildi. Türkiye’nin insansız hava araçları ve savunma sanayindeki alanındaki başarısı dünya gündeminde konuşulmaya devam ediyor. Peter Apps tarafından kaleme alınan makalede hiçbir ülkenin İHA dinamiğini Türkiye kadar kullanmadığı belirtilirken, insansız hava araçlarının ülkenin dış politikasıyla mükemmel şekilde uyum sağladığı belirtildi.

Reuters: İHA dinamiğinden Türkiye çok fazla yararlandı

ABD ve Batı’nın Orta Doğu’ya olan ilgisi azalırken Türkiye’nin, Libya, Suriye, Afganistan ve Batı Afrika’daki etkisinin arttığına değinilen Reuters makalesinde diplomatik, ticari ve askeri etkiyle birlikte Türk silahlarının teknolojisi ve etkisinin arttığı da vurgulandı. Türkiye, Bayraktar TB2 insansız hava araçlarını Katar, Tunus ve Ukrayna gibi ülkelerde satarak daha büyük İHA pazarında da ana taşıyıcı haline geldi. Her anlaşma aynı zamanda Türkiye’nin jeopolitik bağlantılarını ve çıkarlarını da geliştiriyor. Geçen yıl Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki Dağlık Karabağ ihtilafında, Türk drone’ları Ermeni tanklarını etkisiz hale getirdi. Azerbaycan’ın savaş alanındaki başarısının merkezinde Türk desteği vardı.

Türkiye’nin başarısı engellenmeye çalışıldı

Türkiye’nin başarısı çoğu zaman memnuniyetsizlikle karşılanıyor. Reuters makalesinde Kanada bu ülkelerden biri olarak örnek gösteriliyor. “Türkiye’nin İHA ihracat başarısını görmekten herkes memnun değil. Nisan ayında Kanada, Türkiye’nin Rus S-400 hava savunma füzelerini satın almasının ardından diğer Batı yaptırımlarıyla aynı zamanda potansiyel İHA bileşenlerinin Türkiye’ye ihracatını engelledi. Kanada Dışişleri Bakanlığı, yasağın kısmen Kanada drone bileşenlerinin Dağlık Karabağ ihtilafında kullanıldığına dair kanıtlar nedeniyle olduğunu söyledi.”

Forbes da gündemine almıştı

Uluslararası tanınırlığa sahip medya kuruluşlarında Türkiye üretimi İHA/SİHA’lara yönelik övgü dolu yazılar yayımlanmaya devam ediyor. Amerikan Forbes dergisi Azerbaycan’ın Karabağ’daki zaferi sonrası Türkiye’nin İHA/SİHA üretimindeki başarısını bir kez daha gündemine taşıdı. “Azerbaycan’ın Ermenistan’a Karşı Zaferinin Arkasındaki ‘Sihirli Kurşun’ Dronlar” başlıklı David Hambling imzalı yazıda başta Bayraktar TB2 olmak üzere Türk İHA/SİHA’larının Suriye ve Libya’nın ardından Karabağ’da da farkını ortaya koyduğu belirtilmişti.

Reuters: Bayraktar TB2 satışı ülkeyi ileri taşıyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Türk askeri savunma sistemi teknolojilerinin başarısı, dünya çapında ses getirmeye devam ediyor. Yerli ve milli üretim İHA/SİHA’lar, gösterdikleri üstün başarı sayesinde yakından takip edilirken Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan yeni bir rapor, Türk yapımı Kargu-2 İHA’larının dünya tarihinde bir ilke imza attığını duyurdu. Yapay zeka sistemine sahip Kargu-2’lerin Libya’da darbeci Hafter güçlerine karşı elde ettiği zaferde öne çıkan detaylar dünya basınında gündeme oturdu.

Türkiye’nin İHA/SİHA teknolojisinde attığı adımlar dünya güçleri tarafından yakından takip ediliyor.

“TÜRK İHA’LARI TARİHTE İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİ”

Azerbaycan’ın işgalci Ermeni güçlerine karşı yürüttüğü savaşta zaferi getiren Bayraktar TB2 SİHA’larının başarısından sonra şimdi de gözler, Türk Kargu-2 kamikaze İHA’larına çevrildi.

Geliştirilmiş hedef tespit algoritmasına sahip olan ve “Türkiye’nin “Türkiye’nin gökyüzündeki askerleri” olarak da nitelendirilen yeni nesil kamikaze drone’u Kargu-2, Birleşmiş Milletler bünyesinde kurulan Libya Uzmanlar Paneli’nin yeni raporunda kendine geniş yer buldu.

YAPAY ZEKA İNİSİYATİF ALIP CANLI HEDEFİ YOK ETTİ

Libya’da darbeci Hafter güçlerine karşı yürütülen savaşta Türk Kargu-2’lerin önemine vurgu yapılan raporda, Türk drone’larının dünya tarihinde bir ilki gerçekleştirdiğine yer verildi.

Raporda, Libya’daki çatışmalar sırasında Hafter güçlerinin gerçekleştirdiği saldırıların etkisiz hale getirilmesinde efektif bir biçimde kullanılan İHA’ların, sahip olduğu yapay zeka teknolojisi sayesinde canlı hedefleri komut almadan tespit edip vurduğuna yer verildi.

Türk SİHA’ları BM Raporunda: “Türkiye’nin gökyüzündeki askerleri” yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Polonya, Türkiye’nin bağımsızlığını tanıyan ilk Avrupa ülkesi olurken iki ülke karşılıklı olarak 1924 yılında birbirlerine büyükelçi atadı. Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye, İkinci Dünya Savaşı sırasında işgale uğrayan Polonya’nın Ankara Büyükelçiliğinin çalışmalarına destek verirken işgal yıllarında Polonya Merkez Bankasının tahliyesinin sağlanması da yine Türkiye’nin destekleriyle gerçekleşti. Türkiye, 1999’da Polonya’nın NATO üyeliğini destekleyenler arasında yer alırken Polonya ise Türkiye’nin AB üyeliğine verdiği desteği her platformda dile getiriyor. Ayrıca 2018-2019 yıllarında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine 6. kez seçilen Polonya’ya destek veren ülkeler arasında Türkiye de yer aldı. İki ülke, birçok ikili ve üçlü platformda iş birliği içinde çalışırken ikili ilişkilerin boyutu 2009 yılında o dönem Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’ın Polonya ziyaretinde imzalanan bildiriyle stratejik ortaklık seviyesine taşındı. Polonya ile Türkiye arası ticaret hacmi 2019 yılında 6 milyar doları aşarken iki ülkenin karşılıklı ticarette 10 milyar dolar hedefi bulunuyor.

İkili ticarette “İHA” hamlesi

Türkiye’de bugüne kadar en çok öne çıkan SİHA, Baykar Savunma’nın ürettiği Bayraktar TB2 oldu. Orta irtifa-uzun havada kalış süresi sınıfına giren Bayraktar TB2, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma ve Emniyet Müdürlüğü bünyesinde 2014’ten bu yana aktif olarak hizmet veriyor. Yurt içindeki terörle mücadele operasyonları ve Suriye’deki harekatlarda kullanılmaya başlanan Bayraktar TB2; Katar, Ukrayna ve Azerbaycan’a da ihraç edildi. Libya’da da kullanıldığı biliniyor. Türkiye ve bu ülkelerde toplam 160 adet Bayraktar TB2’nin kullanımda olduğu ifade ediliyor.

Polonya-Türkiye ticari ilişkilerine son dönemde bir de savunma sanayii ürünleri kalemi eklendi. Polonya Savunma Bakanı Mariusz Blaszczak, ülkesinin Türkiye’den 24 Bayraktar TB2 tipi silahlı insansız hava aracı (SİHA) alacağını duyurdu.

Türkiye bu satışla ilk kez bir NATO ve AB üyesine SİHA sağlamış olacak.

Bakan Blaszczak, açıklamasında, “Bu, gerçek bir silah. Avrupa’nın doğusunda, savaşlarda kendini kanıtladı. Aynı şekilde Ortadoğu’da kullanıldı“ ifadelerini kullandı.

Eski Hava Kuvvetleri İstihbarat Daire Başkanı Emekli Albay Gürsel Tokmakoğlu da Sputnik için yaptığı değerlendirmede, Bayraktar TB2’lerin sahada kendini kanıtlamış sistemler olduğuna dikkat çekti: “Bayraktar TB2, denenmiş bir sistem. Silah alımlarında denenmişlik ve kendini kanıtlamışlık çok önemli. Bayraktar TB2, hem Suriye-Irak cephesinde hem de Karabağ gibi sahalarda kendini ispat etti. Tercih edilmesindeki bir diğer etken ise ABD gibi ülkelerin aksine Türkiye, bu sistemi koşulsuz satıyor. Örneğin; ABD’den bir İHA alacaksanız o size ‘şurada kullanabilirsiniz’ gibi şartlar koşuyor. Dolayısıyla egemen bir ülkenin bu sistemi veya Türk savunma sanayi ürünlerini tercih etmesi bu noktada daha etkili oluyor.”

Polonya ile Türkiye arasındaki ilişkide İHA hamlesi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Türkiye’nin savunma sanayii alanındaki atılımları gündemden düşmüyor. İnsansız hava araçları (İHA) ile adından söz ettiren Türkiye, uluslararası basının gündeminden düşmüyor. ABD merkezli Forbes dergisinin, “İşte karşınızda Türk Donanmasının İHA gemisi” başlıklı haberinde, Türk endüstrisinin gemilerden sabit kanatlı insansız hava araçları fırlatmanın etkili bir yolunu bulmuş gibi göründüğü aktarıldı.

Forbes:Dünyanın ilk İHA gemisine dönüştürülebilir

Forbes dergisinde yer alan haberde, “Bu basit yöntem, Türk donanmasının yeni saldırı gemisi TCG Anadolu’yu dünyanın ilk gerçek insansız hava aracı gemisine dönüştürmesine yardımcı olabilir.” denildi.

Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar’ın, geçen hafta katıldığı Havacılık ve Uzay Zirvesi’nde ilk Anadolu amfibi hücum gemisine konuşlu Bayraktar TB3 S/İHA’nın görüntüsünü paylaştığı anımsatıldı.

Projeyi gösteren Bayraktar, “Sedef Tersanesi tarafından üretimi yapılan Anadolu havuzlu çıkarma gemimizdeki Bayraktar TB3’ün iniş ve kalkış konseptini gösteren bir resim. Deniz Kuvvetlerimize önemli katkı sunacağını değerlendiriyorum.” ifadelerini kullanmıştı.

Gemideki pistin orta hattında bir vinç ve makara görülüyor. Kablonun rampa boyunca, güvertede İHA‘nın fırlatılmaya hazır olduğu noktaya kadar uzandığı kaydedildi.

Vincin muhtemelen İHA’yı güverte boyunca ve rampadan yukarı sürükleyeceği, uçuşun bu şekilde gerçekleşeceği bilgisi paylaşıldı. Fırlatma sisteminin, sadeliği ile dikkat çektiği aktarıldı.

Öte yandan, TCG Anadolu’nun birkaç değişiklikle Bayraktar TB2/3 ve helikopterlerden oluşan filoya ev sahipliği yapabileceği bilgisi paylaşıldı.

Robotik hava seferberliğinin denizden yapıldığını hayal edin

Aynı haberde, “Geçen sonbaharda Ermenistan ile Azerbaycan arasında kısa süreli savaş sırasında Azerbaycan’ın TB2’leri ve diğer insansız hava araçları yüzlerce Ermeni tankını, savaş araçlarını, topçu silahlarını ve hava savunma sistemlerini imha etti. Aynı tür robotik hava seferberliğinin denizdeki bir platformdan yapıldığını hayal edin.” denildi.

İnşasının son aşamasında olduğu belirtilen Anadolu gemisinin, 2022’de filoya katılabileceği kaydedildi.

Forbes: Türkiye, dünyanın ilk İHA gemisine sahip olabilir yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

Türkiye’nin son 18 yılda savunma sanayii alanına yaptığı yatırımlar, İHA ve SİHA‘lar meyvelerini vermeye başladı. Hem Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ihtiyaçları karşılanırken hem de ihracat tarafından büyük başarılara imza atıldı. Türk savunma sanayiinin yıllık cirosu 11 milyar doları geçerken, bunun yüzde 30’u ihracat tarafından geldi. Bu alandaki yerlileşme oranı ise yüzde 60’ları aştı. Türkiye savunma sanayisinde dışa bağımlılığı yüzde 70’ten yüzde 30’a geriledi. Savunma Sanayisinde faaliyet gösteren firma sayısı 56’dan 1500’e yaklaştı. Dünyanın dört bir yanından yerli ve milli savunma sanayii ürünlerine talep artarak devam ediyor. Özellikle ‘Baykar Savunma’nın ürettiği insansız hava araçları, son dönemde yurt dışında büyük işlere imza attı.  2000 yılından sonra Türk savunma sanayinde yeni bir dönem başladı. 2001 yılında üniversiteler, araştırma kurumları ve üretim sektörleri arasındaki işbirliğini geliştiren bir Teknoloji Geliştirme Bölgesi anlaşması yapıldı. Hükümet, Türk Silahlı Kuvvetlerinin modernizasyon ihtiyaçları doğrultusunda Ar-Ge projelerine odaklandı. Türk Deniz Kuvvetleri Araştırma Merkezi ve Denizcilik Tasarım Bürosu bu dönemde Türk Deniz Kuvvetleri’nin modernizasyon ihtiyaçları için kuruldu. Son yıllarda çabalar hızlandı ve hükümet yerli şirketlere önemli teşvikler sağladı. Kurumlar vergisinde yüzde 90 indirim ve arazi yatırımlarına yüzde 50’ye kadar katkı sunuldu.

SİHA ve İHA’lar tarih yazıyor

TB2’ler, Azerbaycan ve Libya’da gösterdiği başarılar ile dünyaya adını hızla duyurdu. Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’daki zaferinde kilit rol oynayan İHA ve SİHA’lar aynı başarıyı Libya’da da gösterdi. Libya’nın başkenti Trablus’taki savaşta Ulusal Mutabakat Hükûmeti, gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter’i Türk İHA ve SİHA‘ları ile durdurdu.

20 milyar dolarlık hacim

İki ülkenin de savaşlarda galip gelmesi, Türkiye ekonomisi ve Türk şirketlerine olumlu yansıdı. Karabağ’daki birçok altyapı işi Türk şirketlerine verildi. Aynı şekilde Libya’da birçok Türk şirketi yeni proje aldı. İş dünyasına göre Karabağ ve Libya’da Türk şirketleri için 20 milyar dolarlık bir iş fırsatı bulunuyor.

Türkiye ve Libya arasında da yeni anlaşmalara imza atıldı. Bu kapsamda Türkiye Petrolleri ile Libya Ulusal Petrol Şirketi NOC, yeni petrol sahaları keşfi ve yeni petrol-gaz üretim tesisi kurma konusunda mutabakata vardı. Ayrıca Türk özel sektör temsilcileri ülkenin, elektrik ve su altyapıları, belediye hizmetlerinin sağlanması, kamu kurumlarının onarılması başta olmak üzere hayatın normal akışına dönmesinde görev almaya hazırlandıkları belirtildi. Ayrıca Türk müteahhitlerinin yarım kalan projelerden alacakları hak edişler için de son noktaya gelindiği belirtildi.

İHA ve SİHA’lar ekonomiyi de uçurdu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

ABD merkezli The Washington Post gazetesi, yayınladığı yeni bir makalede Türk İHA’larından övgüyle bahsetti ve bölgede Türkiye’nin çıkarlarının korunmasındaki önemi vurgu yaptı. Makalede, Türkiye’nin İHA gücü olduğu belirtildi. Ayrıca Türk İHA‘larının savaşın kurallarını değiştirdiği belirtildi. Türk İHA’larının birçok bölgede oyunun kurallarını değiştirmesine bu makalede de yer verildi. “Türkiye son aylarda Suriye, Kuzey Irak ve Kafkasya’ya İHA sevk etti. Ayrıca Doğu Akdeniz’de petrol iddialarını korumak için İHA kullandı.” ifadesine yer verildi. Türkiye’nin dünyanın en verimli İHA kullanıcılarından biri haline geldiği ve Türkiye, prestij ve güç sergilemek için İHA sistemlerine yaslandığı belirtildi.

Makalede Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bölgedeki gücüne de vurgu yapıldı. Yazıda “Bayraktar TB2 İHA’ları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bölge çapında Türk gücünü koruma ve kilit müttefikleri destekleme planında kritik rol oynadı.” açıklamasında bulunuldu.

Bunların yanında, “Ayrıca bir BM yetkilisinin ‘dünyadaki en büyük İHA savaşı’ dediği Libya iç savaşında İHA’larını kullandı.”

“Türk İHA’ları, Libya ordusunun önemli petrol sahalarını ele geçirmesine ve ikmal yollarını vurmasına yardım ederek savaşın gidişatını tersine çevirdi.”

“Bu başarı sonrası, Ermenistan ve Azerbaycan Karabağ’da hava hakimiyeti için mücadele ederken Türkiye, Azerbaycan ordusunu destekledi. Ermenistan, Aralık’ta bölgenin bir kısmını teslim etmeyi kabul etti.”

İHA’lar Türkiye’nin dışarıdaki harekatlarında çok büyük rol oynuyor

The Washington Post, daha önce de Türkiye’nin İHA başarısından bahsetmişti. Türkiye’nin Kuzey Afrika’dan Kafkasya’ya etkisini artırmak için birçok girişimde bulunduğunu, savaş alanında da üstünlük elde etmek için güçlü bir silaha güvendiğini yazdı. Yerli silahlı dronelar…

Gazetedeki haberde, İHA’ların çok etkili olduğu, Libya’daki dengeleri Trablus yönüne değiştirdiği ve Dağlık Karabağ’da da Azerbaycan’ın Ermenistan’a karşı başarılı olmasında büyük rol oynadığı ifade edildi.

WP, Türk yapımı droneların Esed rejimi ordusunun ülkenin kuzeyindeki ilerlemesini durdurmakta da büyük rol oynadığını belirtti.

Analizin devamında, “Ülkede, dronelar Türk teknolojik yenilikçiliğinin ve kendi kendine yeterliliğinin bir sembolü haline geldi. Ayrıca ciddi bir ekonomik gerileme ve diğer bazı NATO ülkeleriyle sürtüşme sırasında ulusal güveni artırdı.” denildi.

The Washington Post: Türkiye dünyanın en verimli İHA kullanıcılarından yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.