Türkiye arşivleri | Yekvucut Akıl ve vicdan sahiplerine Tue, 20 Dec 2022 10:57:41 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.5.2 https://yekvucut.com/wp-content/uploads/2022/11/favicon_yek.png Türkiye arşivleri | Yekvucut 32 32 Türkiye’yi görmezden gelmenin riskleri https://yekvucut.com/dunyadan/turkiyeyi-gormezden-gelmenin-riskleri/ Tue, 20 Dec 2022 10:57:41 +0000 https://yekvucut.com/?p=57220 Türkiye politikalarında haklı Lihtenştayn Prensi Michael, kendi kurmuş olduğu, üst düzey politikacı ve yöneticilere istihbari fikir ve öneri sunduğu gisreportsonline...

Türkiye’yi görmezden gelmenin riskleri yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Türkiye politikalarında haklı

Lihtenştayn Prensi Michael, kendi kurmuş olduğu, üst düzey politikacı ve yöneticilere istihbari fikir ve öneri sunduğu gisreportsonline kanalda, Avrupa’nın Türkiye konusunda başarısız bir strateji izlediği, Türkiye’nin gerek konumu, gerek sürdürdüğü politikaları konusunda haklı ve başarılı olduğunu belirten bir yazı yayınladı.

Batı, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de kendine ait stratejik çıkarları olduğunu kabul etmiyor

Batı, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de kendine ait stratejik çıkarları olduğunu kabul etmeyi reddediyor ve bunu yaparken çok önemli bir müttefiki yabancılaştırma riskini alıyor. Avrupa’nın güneydoğu komşuları –Doğu Akdeniz, Karadeniz bölgesi ve Kafkaslar- uzun süredir büyük jeopolitik aktörlerin etki için yarıştığı bir arena olmuştur.

Türkiye de bu kritik bağlantının merkezinde yer alıyor. Bu, Ankara’yı büyük zorluklar ve sorumluluklarla karşı karşıya bırakıyor. ABD, Avrupa Birliği, NATO ve Rusya’nın bölgede stratejik çıkarları var ve İsrail, Mısır ve Yunanistan gibi diğer önemli aktörlerin de tehlikede olduğu çok şey var.

Ukrayna halkının yaşadığı korkunç kayıplara ek olarak, işgal, çeşitli küresel siyasi ve ekonomik zorluklara yol açtı. Tüm bu yakıcı meseleler Avrupa’nın yakın çevresinde yaşanıyor ve bölgenin sinir merkezi olan Türkiye’nin konumu ve çıkarlarının anlaşılmasını zorunlu kılıyor.

NATO üyeleri Türkiye’yi çeşitli konularda eleştirdiler. Bunlardan biri Rus S-400 hava savunma sisteminin satın alınmasıydı. Sorun şu ki, Ankara’nın çıkarlarını savunmak için belirli bir stratejik özerkliğe ihtiyacı var. Tamamen Batı donanımına bağımlı olmak, özellikle de yazılımı kontrol edememek, manevra alanını sınırlayacaktır. Bağımsızlığını korumak için gelişen bir savunma sektörü inşa etti. Türkiye’nin çıkarları Batı tarafından büyük ölçüde göz ardı edildiğinden, Ankara bazen şantaj olarak görülen ama aslında sadece ulusal çıkarları koruyan önlemlere başvurmak zorunda kalıyor. Finlandiya ve İsveç’in PKK’lı teröristlere barınmayı bırakmamaları halinde NATO’ya katılımlarının engellenmesinde de durum böyleydi.

ABD ve AB, Türkiye çıkarlarını görmezden geliyor

Türkiye, ekonomik faaliyet yoluyla Afrika’da önemli bir nüfuz kazandı. Orta Doğu’yu istikrara kavuşturma potansiyeline sahiptir ve Orta Asya’da önemli bir rol oynayabilir. Batı için hayati önemdedir. Yine de ABD ve AB, Türkiye’nin çıkarlarını görmezden geliyor ve sürekli olarak uluslararası sahnede ülkeyi itibarsızlaştırıyor. Bu geri tepecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan tam bir pragmatist. Bu, politikalarını sık sık değiştirmesine neden olur. Pek çok yorumcu, Türk siyasetinin öngörülemez olduğunu düşünüyor, ancak bunlar mantıklı ve ulusal çıkarlar tarafından yönlendiriliyor.

Türkiye olmadan Avrupa’nın güvenliği ve çıkarları sürekli tehdit altında olacaktır. Avrupalılar Ankara’yı anlamak için çaba gösterselerdi, daha güvenli ve istikrarlı bir yakın çevre ile ödüllendirilirlerdi.

Türkiye’yi görmezden gelmenin riskleri yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
The Wall Street Journal: Türkiye ekonomisi güçlenebilir https://yekvucut.com/ekonomi-gercekleri/the-wall-street-journal-turkiye-ekonomisi-guclenebilir/ Thu, 15 Dec 2022 14:37:08 +0000 https://yekvucut.com/?p=57201 The Wall Street Journal Türkiye ekonomisinin güçlenebileceğini yazdı ABD ekonomi basınının önemli gazetelerinden The Wall Street Journal, Türkiye ekonomisine ilişkin...

The Wall Street Journal: Türkiye ekonomisi güçlenebilir yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
The Wall Street Journal Türkiye ekonomisinin güçlenebileceğini yazdı

ABD ekonomi basınının önemli gazetelerinden The Wall Street Journal, Türkiye ekonomisine ilişkin bir makale ele aldı. The Wall Street Journal, Türkiye’nin uyguladığı ortodoks olmayan politikalara karşın ekonominin, dünya genelinde yumuşaması beklenen makroekonomik koşullar ve yurt dışı bağlantılarıyla tekrar güçlenebileceğini kaydetti.

Türkiye 2023’te bu tür zorlukları aşabilir

The Wall Street Journal makalesinde, zorlu geçen bir yılın ardından yatırımcıların 2023’te ülke ekonomisinin finansal zorlukların altından kalkamayacağı ya da ülkenin politikalarda değişikliğe gitmek zorunda kalabileceğini düşünebilecekleri, ancak her iki durumun da gerçekleşmeyebileceği ifade edildi.

Türkiye’nin yakından izlenen ödemeler dengesinin ekimde yalnızca yaklaşık 400 milyon dolar açık verdiği belirtilen makalede, söz konusu verinin önceki ay 2,9 milyar dolar açık şeklinde gerçekleştiği hatırlatıldı.

Makalede, mevsimsellikten arındırılmış haliyle ödemeler dengesi verilerindeki iyileşmenin kısmen daha yavaş olduğu kaydedilerek, buna karşın Türk lirasındaki değer kaybının, artan turizm ve ihracatla ülkeye ihtiyacı olan dövizi getirdiği aktarıldı.

Türkiye’nin ekimde azalan cari açığının başlıca sebebinin emtia fiyatlarındaki gerileme olduğuna değinilen makalede, “Türkiye ekonomisinin en zayıf noktası enerjide dışa bağımlı oluşu, bununla birlikte, Türk yatırımcıların yüzde 80 civarında seyreden enflasyondan korunmak için altın ithalatına yönelmeleri de bir başka önemli etken.” ifadeleri kullanıldı.

Makalede, söz konusu sebeplerin doların güçlü, petrol ve emtia fiyatlarının ise yükselişte olduğu bu yılda Türkiye’nin en çok zorlanan ülkelerden biri olduğuna dikkati çekilerek, küresel enflasyondaki yavaşlama ile Türkiye’nin 2023’te bu tür zorlukları aşabileceği belirtildi.

Kur Korumalı Mevduat (KKM) gibi sistemlerle Türk lirasındaki değer kaybının önüne geçildiği ve finansal sistemde oynaklığın azaltıldığı kaydedilen makalede, bankaların da artık daha güçlü göründüğü aktarıldı.

Makalede, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) rezervlerinin son zamanların en yükseğinde olduğu ancak, bu artışta Türkiye’nin jeopolitik müttefiklerinden sağladığı fonların büyük önem arz ettiği kaydedildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın pazartesi günü yaptığı konuşmada, 2023’te enflasyonun yüzde 20’lere gelmesini beklediğinin anımsatıldığı makalede, seçim döneminde enflasyonun bu seviyelere inmesinin sürpriz olmayacağı, Türkiye’de enflasyonun küresel trende paralel olarak stabilize olduğu ve gelişmekte olan bazı ülkelerin de yakında faiz indirimlerine başlayabileceği bildirildi.

The Wall Street Journal Türkiye’nin 2018’deki döviz krizine vurgu yaptı

“O dönemde uluslararası yatırımcıların negatif yaklaşımı, Türk bankalarının borçlarını çevirmesini zorlaştırdı. Bu kuruluşlar o zamandan bu yana döviz yükümlülüklerini azalttı ve gelirlerine paralel döviz borçlanmasına gitti. Yatırımcılar KKM gibi yatırım araçlarına yöneldi. Hükümetin uluslararası fonlama yerine yerel bankalara yönelmesiyle yurt dışına döviz yükümlülükleri azalırken, dolar bazlı varlıkları da arttı. Bu durum TCMB’nin net uluslararası rezervlerini 23 milyar dolara çıkarması ve sistemin çalışması için kullanmasıyla mümkün oldu. Son dönemde Tük lirasında oynaklığın azalması da, hanehalkının döviz bazlı mevduatlarını bozdurmaya başlamasına sebep oldu.”

Fon yöneticilerinin bu durumu bir mucize olarak nitelendirdikleri kaydedilen makalede, TCMB’nin bu rezervleri diğer ülkelerden swap ve forwardlar yoluyla borç aldığı ve bunların tutarının kasımda 69 milyar dolara ulaştığı belirtildi.

Makalede, kredi sıkıntısının Erdoğan’ın Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Çin ve Güney Kore ile yaptığı swap anlaşmalarıyla aşıldığı ifade edilerek, “Anlaşılan o ki, Türkiye Suudi Arabistan ile 5 milyar dolarlık bir anlaşmaya da çok yakın.” değerlendirmesinde bulunuldu.

Yatırımcıların bu anlaşmaların piyasa bazlı olmaması nedeniyle uzun sürmeyeceğini düşünmemeleri konusunda uyarıda bulunulan makalede, “Erdoğan bu durumu sonsuza kadar devam ettiremese de, kendisinin jeopolitik prestijinin kısa sürede son bulması beklenmiyor. Hatta, ticaret rakamlarındaki düzelme devam ederse, Erdoğan’ın ekonomik modeli bu süreçten yara almadan kurtulabilir.” ifadeleri kullanıldı.

The Wall Street Journal: Türkiye ekonomisi güçlenebilir yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Küresel kriz ortamında Türkiye iş fırsatlarının merkezi https://yekvucut.com/ekonomi-gercekleri/kuresel-kriz-ortaminda-turkiye-is-firsatlarinin-merkezi/ Wed, 14 Sep 2022 14:38:13 +0000 https://yekvucut.com/?p=56919 Türkiye batılı şirketlerin cazibe merkezi Türkiye küresel kriz ortamında iş fırsatları için cazip bir ülke haline geldi. Yurtdışı Türk Ticaret Odası genel...

Küresel kriz ortamında Türkiye iş fırsatlarının merkezi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Türkiye batılı şirketlerin cazibe merkezi

Türkiye küresel kriz ortamında iş fırsatları için cazip bir ülke haline geldi. Yurtdışı Türk Ticaret Odası genel müdürü Thilo Pahl, Alman gazetesi Handelsblatt’a verdiği demeçte, Türkiye’nin kırılgan tedarik zincirlerinin yarattığı zorluklar arasında birçok Alman şirketi için önemli bir fırsat merkezi haline geldiğini söyledi. Giderek daha fazla batılı şirket, Ukrayna ihtilafı gibi küresel krizlerin yarattığı zorluklar karşısında sunduğu coğrafi avantajlar nedeniyle operasyonlarını Türkiye’ye taşıyor.

Küresel kriz ile Türkiye’nin önemi Alman firmalar için arttı

Thilo Pahl yayınlanan raporda, “Tedarik zincirindeki küresel krizde, Türkiye Alman ithalatçı ve ihracatçıları için gözde bir yer haline getiriyor” dedi. Türkiye’nin AB üyesi ülkelerin yanında elverişli coğrafi konumu nedeniyle lojistik sektörü için giderek daha önemli hale geldiğini vurguladı. Pahl, devam eden Rusya-Ukrayna ihtilafının son zamanlarda bazı şirketleri operasyonlarını ülkeye taşımaya zorladığını söyledi. “Türkiye üzerinden Asya’dan Avrupa’ya genişleyen bir ticaret koridoru oluşturma potansiyeli var.” dedi.

Alman denizcilik şirketi Rhenus’un CEO’su Tobias Bartz da batılı şirketlerin faaliyetlerini Asya’dan Avrupa’ya yakın bölgelere taşımak istediklerini söyledi. Bartz, Handelsblatt’a verdiği demeçte, “Türkiye, çok genç ve iyi eğitimli nüfusu ile üretim ve ticaret için ideal bir yer.” açıklamasında bulundu.

Türkiye’de ihracat hacmi, dünyadaki krizlere ve kalıcı enflasyona rağmen son yıllarda önemli ölçüde arttı. Ukrayna savaşının başladığı Şubat ayından önce doğrudan yabancı yatırımların hacmi 464 milyon dolardı.  Türkiye Merkez Bankası’na göre bu rakam geçen Haziran ayında 1,7 milyar dolara ulaştı.

Alüminyum üretiminde de gözler Türkiye’de

Alüminyum daha üst segment ürünlerde kullanılması nedeniyle ‘lüks’ olarak nitelenebilecek bir metal. Bu nedenle kriz dönemlerinde tüketim olumsuz etkileniyor. Ekonomik durgunluk endişesiyle tüketimin gerilemesi üreticiyi vurdu. Çareyi fason üretimde arıyorlar. Uzakdoğu’daki navlun problemi, yüzde 40’a varan antidamping uygulamaları ve Çin’de Covid- 19 kısıtlamaları Türkiye’yi öne çıkardı. Avrupa’yı esir alan bu kriz Türkiye’deki alüminyum üreticisi için hem sıkıntı hem fırsat oldu. Geçen yıl biyet döküm kapasitesi artıran fabrikalarda üretim daralmaya başladı. Ancak köşeye sıkışan Avrupalı üreticilerin fason üretim için Türkiye’ye yönelmesi yeni bir fırsat kapısı araladı.

Küresel kriz ortamında Türkiye iş fırsatlarının merkezi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Alüminyum üretiminde Avrupa’nın tercihi Türkiye https://yekvucut.com/ekonomi-gercekleri/aluminyum-uretiminde-avrupanin-tercihi-turkiye/ Tue, 13 Sep 2022 15:00:38 +0000 https://yekvucut.com/?p=56912 Enerji krizi alüminyum krizini tetikledi Enerji krizinin alüminyum üzerindeki baskısı artıyor. Üretim maliyetinin ürünün fiyatının çok üzerine çıkması Avrupa’daki üreticiyi vurdu. Avrupa’yı esir...

Alüminyum üretiminde Avrupa’nın tercihi Türkiye yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Enerji krizi alüminyum krizini tetikledi

Enerji krizinin alüminyum üzerindeki baskısı artıyor. Üretim maliyetinin ürünün fiyatının çok üzerine çıkması Avrupa’daki üreticiyi vurdu. Avrupa’yı esir alan bu kriz Türkiye’deki alüminyum üreticisi için hem sıkıntı hem fırsat oldu. Geçen yıl biyet döküm kapasitesi artıran fabrikalarda üretim daralmaya başladı. Ancak köşeye sıkışan Avrupalı üreticilerin fason üretim için Türkiye’ye yönelmesi yeni bir fırsat kapısı araladı.

Avrupa’da 1970’lerden bu yana en düşük seviyede

Avrupa’da alüminyum üretimi 1970’lerden bu yana en düşük seviyeye indi. Çünkü artık üretim maliyeti ürünün fiyatının çok üzerine çıktı. Uzmanlar Avrupa’da sorunun büyümesi halinde bazı şirketlerin yok olabileceği uyarısı yapıyor. Almanya’da bir ton alüminyum üretmek için gereken elektriğin maliyeti geçen hafta 4200 dolar oldu. Önceki ay 10.000 doları aşmıştı. Londra Metal Borsası vadeli işlem fiyatı ise ton başına 2.300 dolar. Bu çeyreğin sonunda fiyatın 2.200 dolar civarında olacağı tahmin ediliyor. 12 aylık süre zarfında ise fiyatların 2.000 dolara daha yakın durma olasılığı artıyor. Bu da kısıtlamaların kış boyunca hızlanacak gibi göründüğü anlamına geliyor.

Alüminyum üretimini kısmak ya da durdurmak zorunda kalan birçok Avrupalı üretici, marka değerini ve pazar payını korumak için gözünü sınır ötesine dikti. Bu şirketlerin tercih ettiği adreslerin başında Türkiye geliyor. Geçtiğimiz yıl yaşanan tedarik sorunları nedeniyle talebi karşılamak için Türkiye dahil tüm dünyada biyet döküm kapasitesinde artış yaşandı. Ancak bu yıl enflasyonist baskılar, resesyon endişesi nedeniyle talebin daralması ve Rusya-Ukrayna savaşının tetiklediği enerji krizinin yarattığı maliyet şoku Avrupalı üreticiyi gafil avladı. Avrupa üretim yapamadı ve pazar kaybına uğradı.

Alüminyum üretiminde Türkiye ön planda

Alüminyum daha üst segment ürünlerde kullanılması nedeniyle ‘lüks’ olarak nitelenebilecek bir metal. Bu nedenle kriz dönemlerinde tüketim olumsuz etkileniyor. Ekonomik durgunluk endişesiyle tüketimin gerilemesi üreticiyi vurdu. Çareyi fason üretimde arıyorlar. Uzakdoğu’daki navlun problemi, yüzde 40’a varan antidamping uygulamaları ve Çin’de Covid- 19 kısıtlamaları Türkiye’yi öne çıkardı. Çin uğraşmasına rağmen navlun ve yüksek tarifelere takıldığından pazar payını geri alamadı.

 

Türkiye’nin Demir ve Demir Dışı Metaller sektörünün Ocak-Ağustos dönemi ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 30.4 artarak 10.1 milyar dolara ulaştı. Alt sektör ihracatında en fazla ihracat 506.8 milyon dolar ile alüminyum ürün grubunda gerçekleşti. Alüminyum sektörünü 227.9 milyon dolar ile metaller, 220 milyon dolar ile demir çelik mamulleri ve 163 milyon dolar ile bakır ürün grupları takip etti. Demir ve Demir Dışı Metaller sektörünün en çok ihracat gerçekleştirdiği ülke olan Almanya’ya, Ağustos 2022 döneminde en çok ihracat “Alüminyum Çubuk & Profiller” ürün grubunda gerçekleştirildi. Bu kalemde ihracat geçen yıl aynı aya göre yüzde 31 artarak 50.5 milyon dolar oldu.

Alüminyum üretiminde Avrupa’nın tercihi Türkiye yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Leonardit yüzyılın madeni ve Türkiye dünyada 2’nci https://yekvucut.com/ekonomi-gercekleri/leonardit-yuzyilin-madeni-ve-turkiye-dunyada-2nci/ Tue, 13 Sep 2022 10:38:03 +0000 https://yekvucut.com/?p=56909 Leonardit nedir? Leonardit, hem tarımda hem hayvancılıkta hem de endüstriyel sanayi de kullanılabilen bir maden. Ayrıca oluşumunu milyonlarca senede tamamlıyor. Bitki ve...

Leonardit yüzyılın madeni ve Türkiye dünyada 2’nci yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Leonardit nedir?

Leonardit, hem tarımda hem hayvancılıkta hem de endüstriyel sanayi de kullanılabilen bir maden. Ayrıca oluşumunu milyonlarca senede tamamlıyor. Bitki ve hayvan atıklarının hava alarak çürümesi sonucu meydana gelir. Eğer hava almadan çürürse kömür oluyor. Bu maden, dünyada en çok 2 yerde çıkıyor ve bu ülkelerin 1’ncisi Rusya, 2’incisi Türkiye.

Leonardit hangi alanlarda kullanılıyor?

Leonardit sayısız alanda güvenle kullanılabilen bir maden. Hayvancılıktan, cilt sağlığına kadar şampuan, sabun, cilt kremleri gibi birçok alanda kullanılabiliyor. Bu maden, Kahramanmaraş, Adıyaman, Bolu, Edirne, Çanakkale ve Gönen’de çıkarılıyor ve “yüzyılın madeni” diye tanımlanıyor. Dünyadaki en büyük Leonardit maden rezervi, Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde bulundu. Bu madde 2019 yılına kadar enerjide kullanılıyordu ancak çok doğru bir kararla enerji alanında satışı durduruldu. Çünkü kömürün bir önceki hali olsa da enerji düzeyi aslında kömür kadar yüksek değil ve dolayısıyla bu alanda çok da verimli değil. Ancak içerdiği zengin mineraller sayesinde mükemmel bir toprak düzenleyici.

Maden, çeşitli işlemlerden geçirilip toprağın tam da ihtiyacı olduğu şeyi veriyor ve böylece tarım arazilerinin verimliliği ciddi şekilde artıyor. Ar-Ge çalışmaları Konya Ovasında yapıldı. Toprak çok verimli hale geldiği için hem ürün kalitesi arttı, hem erkenci ürün alınabildi, hem de bir senede ikinci hasat yapılabildi.

Elbistan’da keşfedilen halihazırdaki rezervin sadece 13’te 1’i Türkiye’nin bütün tarım arazilerinde kullanılması için yetiyor. Dünyada birçok ülkede kullanılıyor. Özellikle Amerika’da, doktorların reçeteyle leonarditten yapılan hapları verdiği biliniyor. İnsanlardaki bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiği gözlemleniyor.

Leonardit yüzyılın madeni ve Türkiye dünyada 2’nci yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
ABD’nin Türkiye İki Yüzlülüğü https://yekvucut.com/gundem/abdnin-turkiye-iki-yuzlulugu/ Wed, 31 Aug 2022 12:50:46 +0000 https://yekvucut.com/?p=56865 ABD’den yeni yaptırım tehdidi Türkiye, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından başta ABD ve diğer Batılı ülkeler tarafından Rusya’ya uygulanan yaptırımlara katılmadı....

ABD’nin Türkiye İki Yüzlülüğü yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
ABD’den yeni yaptırım tehdidi

Türkiye, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından başta ABD ve diğer Batılı ülkeler tarafından Rusya’ya uygulanan yaptırımlara katılmadı. Ticaretine devam edeceğini de açıklamıştı. ABD Hazine Bakan Yardımcısı Wally Adeyemo, Türk şirketlerine Batı yaptırımlarına maruz kalan Rus iş insanları ve şirketler ile iş yapmamaları konusunda uyarıda bulunmak için bir mektup gönderdi. Adeyamo’nun mektubunda, Türk şirketlerinin yaptırımlara maruz kalan Ruslarla iş yapmasının ABD’nin kendilerine yaptırım uygulanmasıyla sonuçlanacağı da vurgulandı.

ABD’nin iki yüzlü tutumu

Ancak, ABD’nin Türkiye’ye karşı yaptırım tehdidi iki yüzlü tutumunu bir kez daha ortaya koydu. Çünkü Avrupa devletlerinin ilan ettikleri ambargolara uymadığı ortaya çıktı. İngiltere ve diğer Batılı ülkeler Rus petrollerinin gizli ortakları. Çoğu ABD ve İngiliz 400 finans kuruluşu Rus petrol şirketlerini 130 milyar dolarla fonladı. Sadece petrol de değil. Yaptırım listesinde yer alan birçok mal da dahil olmak üzere milyarlarca dolarlık ürün; Rus limanlarından ABD’ye hareket etmeyi sürdürüyor. Ahşap, metal ve kauçuk mallardan oluşan 3 bin 600 sevkiyat gerçekleştirildi. Moskova’nın ABD ile sürdürdüğü ticari ilişkilerinden her ay 1 milyar dolardan fazla gelir elde ettiği Associated Press’in haberinde açıklandı.

Yunanistan’ın desteğine ABD sessiz

Rusya’nın Baltık ve Karadeniz limanlarından Avrupa sularına giden petrol kargolarındaki artış, ihracatı yükseltiyor. Bu iki limandan deniz yoluyla taşınan petrol miktarı yılın ilk çeyreğinde günlük ortalama 1,8 milyon varil olurken, nisan ve mayıs ayrılarında günlük ortalama 2,3 milyon varile çıktı.

Sadece Yunanistan limanlarına ulaşan petrol ise günlük 900 bin varile ulaştı. Yunanistan limanları Rus petrolünün gemiden gemiye aktarım yoluyla diğer ülkelere ihraç edildiği önemli bir merkez haline geldi. Yunanistan’a ait tankerler de halihazırda Rus petrolünün ana taşıyıcısı konumunda bulunuyor. Uluslararası Finans Enstitüsü Baş Ekonomisti Robin Brooks’un paylaştığı verilere göre, Yunanistan’a ait tankerler Rus petrolünün yüzde 63’ünün taşınmasını sağlıyor. Rusya, Yunanistan’ın tanker filosu sayesinde dünyaya her zamankinden daha fazla petrol sevk etti. Yunan gemileri 2020-21’de %34 kapasitedeyken 2022’de %55 kapasiteye yükseldi.

Yaptırımlar kime zarar verir?

Ancak ABD’den ne Yunanistan’a, ne ambargo açıklayıp uymayan Avrupa ülkelerine ne de kendi bünyesindeki şirketlere bir yaptırım açıkladığına şahit olmadık. Türkiye’ye ambargo uygulamak için fırsat kollasa da Rusya-Ukrayna krizinde Türkiye’nin arabuluculuğu tüm dünyadan takdir topladı. Yani ABD’nin oluşturmaya çalıştığı algının aksine Türkiye savaşa destek olmak yerine bu savaşın bir an önce bitmesi için var gücüyle çalışıyor. Ayrıca Rus pazarının terk edilmesiyle büyük kayıplara uğrayan ABD’li şirketler açıklarını kapatmak için Türk şirketlerine komisyon karşılığında birlikte iş yapmayı teklif ediyor. Bu da demek oluyor ki olası bir yaptırım Türkiye’den çok ABD’ye zarar verir.

ABD’nin Türkiye İki Yüzlülüğü yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Economist: Türkiye ekonomisi, enflasyona rağmen büyüyor https://yekvucut.com/ekonomi-gercekleri/economist-turkiye-ekonomisi-enflasyona-ragmen-buyuyor/ Fri, 26 Aug 2022 18:00:30 +0000 https://yekvucut.com/?p=56805 Economist gündeminde güçlü büyüme Londra merkezli Economist dergisi, Türk ekonomosindeki görünümü, “Türkiye ekonomisinde ters giden bir şeyler var: Yükselen enflasyonun ortasında bile ekonomi büyüyor.” diyerek ekonomik büyümeyi...

Economist: Türkiye ekonomisi, enflasyona rağmen büyüyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Economist gündeminde güçlü büyüme

Londra merkezli Economist dergisi, Türk ekonomosindeki görünümü, Türkiye ekonomisinde ters giden bir şeyler var: Yükselen enflasyonun ortasında bile ekonomi büyüyor.” diyerek ekonomik büyümeyi mercek altına aldı.

Economist: Enflasyona rağmen ekonomi büyüyor

 

İngiltere merkezli Economist dergisinin yayınında, Türk ekonomisi ele alındı.
İngiltere merkezli Economist dergisinin yayınında, Türk ekonomisi ele alındı.

 

Derginin gerçekleştirdiği yayına katılan bir uzman, “Böylesi yüksek bir enflasyona rağmen, Türk ekonomisi güçlü bir şekilde büyümesini sürdürüyor.” dedi. “Türk ekonomisi bu enflasyon karşısında nasıl büyüyebiliyor?” sorusuna verilen yanıtta, “Özellikle şirketler, bu tür parasal zorluklarla başa çıkmaya alışkın. Dolayısıyla çabucak uyum sağlayabiliyorlar.” ifadeleri kullanıldı.

Koronavirüs salgını ve sonrasında Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaş, küresel tedarik zincirlerinin bozulmasına yol açtı. Birçok ülkede, Rusya kaynaklı enerji kesintileri nedeniyle yaşanan aksamaların yanı sıra hayat pahalılığı da göze çarpıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ağustos ayı başında yaptığı açıklamada, “İhracatımızı 250 milyar dolar sınırına getirdik. Dünya küçülürken, biz üreterek büyümeye devam ediyoruz.” demişti. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlaya dayanan Türkiye Ekonomi Modeli’nden taviz vermeyerek krizden pozitif ayrışma stratejisini dikkatle uyguladıklarını belirten Erdoğan, “Klasik dayatmaların dışında kalan bu programı başarıyla sürdürüyoruz.” vurgusu yapmıştı.

Jefferies LLC: Türk şirketleri ters köşe yaptı

New York merkezli ABD’li bağımsız yatırım bankası Jefferies LLC, Türkiye’deki şirketler ile ilgili önemli bir rapor yayınladı. 10 Ağustos tarihli kurum raporunda, Türk şirketlerinin ekonomik dalgalanmalara rağmen ayakta kalabilme konusunda çok dayanıklı olduklarını belirtti. Türkiye’deki şirketlerin piyasalardaki olumsuz beklentilere, yüksek enflasyona, faiz politikasındaki stratejilerin değişmesine ve azalan rezervlere karşın, yaşanan ekonomik çalkantılara karşı iyi direndikleri ve şokları yönetme konusunda çok iyi durumda oldukları vurgulandı.

Economist: Türkiye ekonomisi, enflasyona rağmen büyüyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Enerji krizi yaşanırken kim vatandaşını daha çok düşünüyor? https://yekvucut.com/gundem/enerji-krizi-yasanirken-kim-vatandasini-daha-cok-dusunuyor/ Thu, 11 Aug 2022 10:47:53 +0000 https://yekvucut.com/?p=56654 Avrupa için kara kış kapıda Rusya’nın gaz musluklarını kısmasıyla Avrupa ciddi bir enerji krizi ile boğuşuyor. Ekonomisinin en iyi olduğu...

Enerji krizi yaşanırken kim vatandaşını daha çok düşünüyor? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Avrupa için kara kış kapıda

Rusya’nın gaz musluklarını kısmasıyla Avrupa ciddi bir enerji krizi ile boğuşuyor. Ekonomisinin en iyi olduğu Avrupa ülkesi Almanya’dan, en zengin sayılan İsviçre gibi birçok ülke enerji krizi ile tedbir almak zorunda kaldı. Kara bir kışa hazırlanan Batı ülkeleri çözümü vatandaşın tüketiminden kısmakta buldu. Enerji krizi, kıtlık, kuraklık, enflasyon derken Avrupa için karanlık günler yaklaşıyor.

Hangi ülkeler nasıl tedbirler aldı?

Avrupa Birliği, Mart 2023 sonuna kadar gaz tüketimi yüzde 15 azaltma kararı aldı. Almanya, duş almadan önce iki kez düşünün, duş süresini 5 dakikaya düşürün, sıcak suyu az tüketin, kömür santrallerini yeniden faaliyete geçirilmesi gibi birçok öneride bulundu. Avusturya’da sıcak su yerine soğuk su kulanın tavsiyesi verildi. Belçika’da gıdaları ısıtmak için mikrodalga kullanılması önerildi.

Fransa, ışıklandırma sistemini gece söndürmeyen mağazalara 1500 avro ceza verileceğini açıkladı. Klimalı işyerlerinin kapıları açık tutulamayacak, ihlal edenlere 750 avroya kadar para cezası kesilecek. İspanya, kamu binalarında kullanılacak klimalar için 27 derece sınırlaması getirdi. Kış aylarında ise sıcaklık 19 derecenin üzerine çıkarılamayacak

İtalya’da okul ve diğer kamu binalarındaki iklimlendirme sistemleri, yılın en sıcak aylarında sıcaklığı 25-27 santigrat dereceden düşük tutmayacak şekilde ayarlanacak. İsviçre, “Yeterince mum ve yakacak odun stoklayın” çağrısında bulundu. Yunanistan’da yaz aylarında kamu binalarında klimayı 26 derecenin altına düşürmek yasaklandı.

İngiltere, önerilerde biraz daha farklı bir yol izledi. Evde ısınmak için zıplayın, kedi, köpeğinize sarılın, havuzlardaki sıcaklıkları düşürerek ve tam aydınlatmayı bırakarak tasarruf edin. Tüm bunlara rağmen enerji faturalarının 2 kat artması bekleniyor. Faturalar 3 bin 582 sterlinden 4 bin 500 sterline kadar çıkabilir.

İngiltere’de yetkililer, yiyecek ve içecek endüstrisinden elektrik kesintisi durumunda rafların boş kalmasını önlemek için planlarını hazırlamalarını istedi. Aynı şekilde patronlardan ‘jeneratörlerinin bakımının düzgün yapıldığından’ ve ‘dizel tanklarının dolu olduğundan emin olmaları’ istendi. Planı kesintiler, kömür santrallerinin yeniden devreye sokulması ve İngiltere’nin Rough’daki en büyük gaz depolama tesisinin restorasyonu da dahil olmak üzere alınan tüm önlemlere rağmen İngiltere’nin yeni dönemde AB ve Norveç’ten yapılan ithalata bağımlı hale geleceği düşünülüyor.

Türkiye enerji krizi yaşanmasın diye desteklerle tasarruf sağlıyor

Tüm bunların yanında Türkiye ise vatandaşına katı kurallar getirmek yerine farklı tasarruf yollarını seçti. Tüm dünyada petrolden doğal gaz ve kömüre kadar enerji kaynaklarının hepsinde fiyatlar arttı. Meskenler ile tarımsal sulamada kullanılan elektriğin KDV’si yüzde 18’den yüzde 8’e düşürüldü. Tüketimine göre faturalarda net yüzde 8 ile yüzde 14 oranında bir indirim sağlandı. Mesken abonelerinin yıllık 7 milyar lira daha az fatura ödemesi temin edildi. Türkiye, konutlarda ısı yalıtımı ile enerji verimliliğinin artırılması için haziran ayı sonunda, kamu bankaları kanalıyla yeni bir kampanya başlattı. Konut başına 50 bin liraya kadar finansman imkanı sağlayan, 60 ay vadeli, 0.99 faizli, Konutlarda Isı Yalıtım Projesi devreye alındı. Vatandaşını düşündüğünü iddia eden, özgürlükçü Batı vatandaşını kısıtlarken Türkiye ise vatandaşından kısmadan tasarrufu tercih etti.

Enerji krizi yaşanırken kim vatandaşını daha çok düşünüyor? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Savunma ihtiyaçlarını kendi kendine karşılayabilen Türkiye https://yekvucut.com/ekonomi-gercekleri/savunma-ihtiyaclarini-kendi-kendine-karsilayabilen-turkiye/ Fri, 29 Jul 2022 17:00:48 +0000 https://yekvucut.com/?p=56503 Alman gazetesi savunma sanayiindeki başarıyı anlattı Alman gazete Handelsblatt, Türkiye’nin savunma sanayiindeki başarısını kaleme aldı. Son on yılların jeopolitik açıdan en önemli savaşında...

Savunma ihtiyaçlarını kendi kendine karşılayabilen Türkiye yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Alman gazetesi savunma sanayiindeki başarıyı anlattı

Alman gazete Handelsblatt, Türkiye’nin savunma sanayiindeki başarısını kaleme aldı. Son on yılların jeopolitik açıdan en önemli savaşında manşetlere taşınan Almanya, Fransa veya ABD’den gelen silahlar değil, bir Türk Bayraktar modeli silahlı insansız hava aracıydı (SİHA). Türkiye, daha şubat ayının sonunda Rus saldırı savaşı başlamadan önce Ukrayna’ya 20’den fazla SİHA sattı. Gelişmiş cihazlar, Rus kuvvetlerine ciddi darbeler vuruyor, tedarik hatlarını tahrip ediyor ve Ukrayna’nın Karadeniz’deki Yılan Adası’nda olduğu gibi Rusların ilerlemesini engelliyor.

 

ÜRKİYE ASKERİ İHTİYAÇLARINI KENDİ KENDİNE KARŞILAYACAK HALE GELİYOR
 TÜRKİYE ASKERİ İHTİYAÇLARINI KENDİ KENDİNE KARŞILAYACAK HALE GELİYOR

 

Türkiye yeni silah savaşına iyi hazırlandı

Handelsblatt haberinde, “ayrıca SİHA’ların vuruş gücünü de gösteriyor: Türkiye üst düzey bir askeri makine geliştirdi. Üstelik Anadolu’dan gelen nispeten ucuz insansız hava araçları, savaşın tamamının gidişatını belirleyebiliyor” açıklamasında bulundu. Almanya Silahlı Kuvvetleri modern silah sistemleriyle donatmak için 100 milyar avro harcamak isterken Türkiye yıllar önce tamamen farklı bir yola yöneldi. Ülke artık neredeyse tüm silah ihtiyacını kendi kendine tedarik edebiliyor ve uluslararası silah teslimatlarında önemli bir oyuncu haline geldi.

Rusya’nın işgali, dünya çapında savunma harcamalarında önemli bir artışa yol açtı. Ukrayna’daki savaş, savunma stratejilerinin hızla yeniden düşünülmesini zorladı ve birçok ülkenin askeri bütçelerinde önemli artışlar vaat etmesine yol açtı. Küresel yönetim danışmanlığı şirketi Kearney, bir analizinde, tüm NATO üyelerinin savunma harcamalarını bu yıl gayri safi yurtiçi hasılalarının (GSYİH) yüzde ikisine çıkarmaları halinde, toplam harcamaların bir önceki yıla göre yüzde 6,3 artacağını ve bunun da 70 milyar dolar daha fazla harcama anlamına geleceğini belirtiyor.

Kearney raporunda, “Türkiye, uzun süredir devam eden araştırma ve geliştirme projeleri sayesinde bu tür bir talep artışına hazırlıklı olan birkaç ülkeden biridir.” deniyor. Geçen yıl ülke, yeni silah sistemlerinin geliştirilmesine 1,6 milyar ABD doları yatırım yaptı ve aynı yıl 10 milyar doların üzerinde silah üretti.

İlk uçak gemisi inşa ediliyor

Yerli olarak üretilen silahların yelpazesi uzun ve büyümeye devam ediyor. BAYKAR’ın ürettiği SİHA’lara ek olarak STM’nin daha küçük kamikaze İHA’ları “Kargu” da var. Özel kişilerin de satın alabileceği büyüklükteki bu İHA’lar, küçük silahlar taşıyor ve pilot tarafından yönlendirilmeden de düzineler halinde koordine edilebiliyor.

Ancak Türkiye sadece otonom hava araçları üretmiyor. Çeşitli zırhlı ve silahlı araca ek olarak ülke “Milgem” savaş gemisini ve ana muharebe tankı “Altay”ı geliştirdi. “Atak” helikopteri, “Hürkuş” eğitim uçağı ve “Göktürk” uydu sistemi de Türk üretiminden geliyor. Türk silah şirketi Roketsan, geçen hafta sonu, hava savunması için insansız hava araçlarını da vurabilen taşınabilir bir füze sistemini de teslim etti. Şu sıralar ayrıca helikopterlerin ve zırhlı amfibi araçların yanı sıra SİHA’ları da taşıyacak ilk Türk uçak gemisi inşa ediliyor. Son on yılda sadece Türk savunma sanayisinin cirosu 11 milyar ABD dolarıyla üç katına çıkmakla kalmadı, eş zamanlı olarak Türkiye savunma sanayisinin büyümesine paralel olarak ihracat da gelişti.

Bir zamanlar ABD en önemli tedarikçiydi

Sektörün ihracatı 2007’de 600 milyon ABD dolarından 2019’da 3 milyar ABD dolarının üzerine çıktı. 2018’de Türk silah şirketleri 12,2 milyar dolar değerinde sipariş aldı ve bir yıl sonra 10,67 milyar doları bir sipariş daha eklendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın göreve geldiği 2002 yılında, savunma projeleri yaklaşık 5,5 milyar dolar bütçeyle ihaleye çıktı. Bu arada, proje hacmi yaklaşık on kat arttı. Hükümetin yatırım ofisine göre, “Şu anda ihale sürecinde olan projeler dikkate alındığında, bu miktarın halihazırda 60 milyar doların üzerinde olduğu tahmin ediliyor.”

Türk silah sektörünün bu kadar hızlı büyümesinin ve ithalata daha az bağımlı hale gelmesinin bir ana nedeni var: Yaptırımlar ve silah ambargoları. 1971 ve 1980’deki iki askeri darbeden ve 1974’te Kuzey Kıbrıs’ın ilhak edilmesinden sonra, Türkiye’nin en önemli silah tedarikçisi olan ABD, NATO ülkesine silah ambargosu uyguladı.

Recep Tayyip Erdoğan’ın 2003’te Başbakan seçilmesi ve hepsinden önemlisi sekiz yıl önce Cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte, yerli silahların gelişimi muazzam bir hız kazandı. Tek başına Türkiye’nin askeri harcamaları 2015 ve 2019 yılları arasında 12,3’ten 20,8 milyar dolara yükseldi. 2020’de ülke gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 2,8’ini orduya harcadı ki bu da diğer NATO üye devletlerinin çoğundan daha fazla.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ocak ayında yaptığı açıklamada, Türkiye’nin şu anda askeri ihtiyacının yaklaşık yüzde 70’ini ürettiğini ve yüzde 100’lük bir oranı hedeflediğini söyleyerek şu sözü verdi: “Artık yurt dışından doğrudan silah sistemleri satın almayı amaçlamıyoruz.” Türk SİHA’sı Bayraktar bunun en güzel örneği. Bu SİHA, Ukrayna’nın saldırgan Rusya’ya karşı ölümcül başarılar elde etmesine yardımcı oluyor.

Ambargolar durduramadı

Kanada’dan gelen tepki de bu SİHA’ların ne kadar potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Ottawa hükümeti, Nisan 2021’de Türkiye’nin Ermeni işgali altındaki Karabağ’daki çatışmalar sırasında ürünleri Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerine sattığı gerekçesiyle drone teknolojisinin Türkiye’ye teslimatı için ihracat lisanslarını iptal etti.

On beş ay sonra Kanadalılar, Ukrayna savaşının ortasında, bir bağış toplama kampanyasında yedi milyon Kanada doları (yaklaşık 5,5 milyon ABD doları) toplamak istiyor. Bağışçılar, toplanan parayla bir Türk SİHA’sı satın almak ve onu Rusya’ya karşı mücadelesinde kullanması için Ukrayna’ya vermek istiyor.

Savunma ihtiyaçlarını kendi kendine karşılayabilen Türkiye yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Oyun sektörüne Türkiye imzası https://yekvucut.com/ekonomi-gercekleri/oyun-sektorune-turkiye-imzasi/ Fri, 29 Jul 2022 11:50:53 +0000 https://yekvucut.com/?p=56497 Oyun sektörüne Türkiye imzası Oyun geliştiricilere özel kuluçka merkezi Game Factory’den yapılan açıklamaya göre, 2022’nin ilk yarıyılında Türk oyun girişimlerine 333 milyon dolar yatırım yapıldı....

Oyun sektörüne Türkiye imzası yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Oyun sektörüne Türkiye imzası

Oyun geliştiricilere özel kuluçka merkezi Game Factory’den yapılan açıklamaya göre, 2022’nin ilk yarıyılında Türk oyun girişimlerine 333 milyon dolar yatırım yapıldı. Yatırım miktarı, startups.watch’ın “Turkish startup ecosystem 2022 H1 report” adlı raporunda yayımlandı. Türk oyun sektörü, Avrupa’da en çok yatırım alan ülke oldu. Türkiye’nin ardından 158 milyon dolarla İngiltere ikinci, Norveç de 60 milyon dolarla üçüncü sırada yer aldı. Oyun sektörüne yapılan yatırımlarda Avrupa birincisi olan Türkiye, toplam girişimcilik ekosistemine yapılan yatırımlarda ise Avrupa’da 4. sırada yer aldı.

Türk oyun sektörü Avrupa’da birinci

Türk oyun sektörü, 2021’de 266 milyon dolar yatırım almıştı. Bu yılın ilk yarıyılında ise 333 milyon dolar yatırım alarak 6 ay içerisinde 2021’in toplamını geride bıraktı. Böylece Türk oyun sektörü, hem kendi rekorunu yeniledi hem de Avrupa’da birinci oldu. StartupCentrum’un “2022 Yarıyıl-Türkiye Startup Ekosistemi Yatırım Raporu”na göre ise Türkiye girişimcilik dünyasına 2022’nin ilk yarıyılında toplamda 1,4 milyar dolar yatırım yapıldı. Bu yatırımların 333 milyon dolarını oyun sektörü aldı. Oyun sektörüne yapılan yatırımlar, e-ticaret ve finans sektörüne yapılan toplam yatırımın 4 katını geçti.

2022’nin ilk yarıyılında 160 Türk girişimine yatırım yapıldı. Böylece yaklaşık olarak her gün yeni bir girişim yatırım almış oldu. Finans sektörü, 20 adet yatırımla ilk sırada yer aldı. Ardından 12’şer yatırımla oyun, sağlık ve yapay zeka&makine öğrenmesi sektörleri geldi. 768 milyon dolar yatırım alan Getir, yemek & market teslimatı sektörünü ilk sıraya taşıdı. Yatırım adedi bakımından ilk sırada yer alan finans girişimleri, ortalama 1,35 milyon dolar yatırım aldı. Girişim başına düşen ortalama yatırım miktarı sağlık sektöründe 1,32 milyon dolar, yapay zeka sektöründe 10,61 milyon dolar, oyun sektöründe ise 28 milyon dolar oldu. Teslimat sektörünün ardından oyun sektörü geldi.

“Yıl sonunu en az 500 milyon dolarla kapatmasını bekliyorum”

AA’da yer alan habere göre açıklamada görüşlerine yer verilen Game Factory İletişim Direktörü Rıfat Tellioğlu, blockchain ve metaverse girişimlerine yapılan yatırımların 20 milyon dolara ulaştığını ve ileriki dönemlerde daha fazla yatırım göreceklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Bu yılın ilk yarısında oyun sektörüne yapılan yatırımlar adet bakımından azalsa da yatırım miktarı, 2021’in toplamını geride bıraktı. 6 ay içerisinde 333 milyon dolar yatırım alan Türk oyun sektörünün yıl sonunu en az 500 milyon dolarla kapatmasını bekliyorum. Ayrıca, ilk yarıyılda Türkiye’deki blockchain ve metaverse girişimlerine yapılan yatırımlar 20 milyon dolara ulaştı. Önümüzdeki dönemlerde daha çok blockchain oyununun yatırım aldığını göreceğiz.”

Oyun sektörüne Türkiye imzası yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>