Scroll Top

Göbeklitepe’de engelliler için yapılan yolu “beton” yalanıyla verdiler

göbeklitepe

CumhuriyetBirgünT24 gibi haber siteleri tarihin en eski yerleşim yerlerinden olan ve bilinen en eski tapınağın bulunduğu Göbeklitepe’de yapılan bazı çalışmalar kapsamında tarihi dokuya ve sit alanına zarar verildiğini iddia eden birtakım haberler yaptı.

Söz konusu haberlerde tarihin “0” noktası olarak kabul edilen Şanlıurfa’daki Göbeklitepe’de kalıntılara beton döküldüğü ve üzerinde iş makinelerinin çalıştığı ileri sürülürken Neolitik döneme ait dünya kültür mirasının katledildiği iddia ediliyor. Söz konusu alanda herhangi bir çalışma yapmak suç olmasına rağmen, konuya ilişkin haberler, Turizm ve Kültür Bakanlığı’nın bu suça iştirak ettiğini söyleyecek kadar ciddi ithamlar içeriyor. Göbeklitepe’de yapılan yol çalışması kapsamında tüm arkeolojik alanların zarar gördüğü ve Bakanlığın yapılan çalışmayı denetlemediği de iddialar arasında yer alıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Göbeklitepe’de yapılan çalışmalar incelediğinde ve sahada çalışan arkeologlardan alınan bilgiye göre Göbeklitepe’deki tarihi alanlara beton döküldüğüne ve bu alanların tahrip edildiğine yönelik iddiaların doğru olmadığı anlaşılıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri ve uzmanlardan oluşan heyet, son günlerde “alandaki tarihi yapılara zarar verildiği” iddialarıyla gündeme gelen Göbeklitepe’de yürütülen çalışmaları basın mensuplarıyla birlikte yerinde inceledi.

Konu ile ilgili açıklama yapan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mahmut Kocameşe yaklaşık 1000-1300 metre mesafede bir karşılama merkezi bulunduğunu, oradan kazı alanına normal araç trafiğinin dışında sadece engelliler ve ulaşım güçlüğü çeken insanlar için hafif araçlarla ring seferleri yapılmak üzere açılan bir yol bulunduğunu ifade etti. Yayaların da kullanımına açılacak olan bu yol, tamamen doğal zemin üzerine keçe ve koruyucu malzeme kaplanarak, üzerine ‘stabilize kum’ dolgusu eklenen ve doğal küp taşlarla harçsız bir şekilde kaplanan bir uygulama. Kocameşe, bu yolu kenarlardan tutacak bordür taşların da yine keçe ve stabilize malzemenin üzerinde bulunduğunu ve yolun kaymasını önlemek için basit harçla tutturulduğunu belirtti. Ayrıca yolun arkeolojik alanın çok gerisinde sonlandığının altını çizen Kocameşe bu haliyle bile yolun alanın içerisine devamının kesinlikle söz konusu olmadığını açıkladı.

Bilim Danışma ve Eşgüdüm Komisyonu üyeleri arkeolog Prof. Dr. Necmi Karul ve Prof. Dr. Gülriz Kozbe de inceleme heyetinde yer aldı. Göbeklitepe hakkında son günlerde medyaya yansıyan haberleri değerlendiren Prof. Dr. Necmi Karul, kazı alanına yaklaşılan noktalarda demir içerikli beton görülmediğini, doğal taşların altına serili harçlar bulunduğunu ifade ederek bu harçlarla oluşturulmuş bir bordürün arasına kum serildiğini, bir keçe vasıtasıyla arkeolojik doku potansiyeli olan yerle ilişkisinin kesildiğini belirtti. Karul, “Böyle bir alanın üzerinde sert bir makinenin yürümesi biraz da tercih edilen bir durumdur çünkü tabanda kum varsa basıyı tek bir noktaya olmasını önleyecektir, yayacaktır. Koruyucu bir tarafı vardır diyebiliriz.” ifadelerini kullandı.

Related Posts