Yunanistan ve Fransa AB’den istediğini alamadı

Yunanistan ve Fransa bir kez daha Türkiye karşısında istediklerini alamadılar. Türkiye’nin Akdeniz ve Ege’deki haklı mücadelesini durdurmak için her yolu deneyen iki ülke AB zirvesine büyük umut bağlamıştı. Fakat istedikleri sonucu alamadılar. İki ülkenin hüsranla biten macerası Avrupa Birliği haberleri için kurulan EURACTIV’e de konu oldu. Haberin tercümesini sizin için paylaşıyoruz. “Diplomatik kaynakların EURACTIV’e verdiği demece göre, 10 Aralık Perşembe günü düzenlenen AB zirvesinde, Türkiye’ye yönelik yaptırımları bloke eden AB ülkeleri arasında sesini en çok yükselten Almanya ve Bulgaristan oldu. Kaynaklar ‘Almanya Başbakanı Merkel ve Bulgaristan Başbakanı Borissov, Türkiye’ye yönelik yaptırımlara açıkça karşı çıkan AB liderleri oldu’ açıklamasında bulundu.

Kaynaklara göre İspanya, İtalya, Malta ve Macaristan gibi diğer AB ülkeleri de yaptırımlara karşı. Ancak bu ülkeler açıkça ifade etmediklerini de sözlerine ekledi.

Avusturya yaptırımları desteklerken, AB’den Türkiye’ye sert bir yanıt verilmesi gerektiğini savunan Fransa’nın ise zirvede söylemini yumuşattığı bildirildi. Yunanistan ve Fransa Türkiye karşıtı söylemleriyle zirve öncesi gerginlik yaratmıştı.

Zirve sonuç bildirgesinin Türkiye ile ilgili bölümünde yer alan açıklamalara göre AB liderleri, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki saldırganlığını ve tek taraflı eylemlerini kınadılar. Ancak AB ülkeleri pratikte yumuşak bir duruş sergiledi ve Doğu Akdeniz’deki tutumunu değiştirmesi için Türkiye’ye üç aylık bir süre daha verildi. Somut olarak, Türkiye’nin Kıbrıs dışındaki “yetkisiz” gaz sondaj çalışmaları için mevcut olan kara listeye yeni kişi ve şirket isimlerini eklemeye karar verdiler.

Ancak Türkiye’nin Kıbrıs açıklarındaki sondaj çalışmalarını durdurmadığı göz önünde bulundurulduğunda bugüne kadar uygulanan yaptırımların çok az etkisi olduğu aşikar.

Buna ek olarak, Avrupa Komisyonu’ndan genel olarak siyasetten ticarete uzanan AB-Türkiye ilişkilerine yönelik “en geç Mart 2021″e kadar bir rapor hazırlaması ve “nasıl ilerleneceğine ilişkin seçenekleri ve araçları” araştırması çağrısında bulunuldu.

ABD’den destek bekleyecekler

Liderler ayrıca, Türkiye’ye ülkedeki göç akışını yönetmek için mali yardım sağlamaya devam etme sözü verdi. Son olarak, AB liderleri, yeni ABD yönetimiyle Türkiye konusunda da ortak bir duruş arayacaklarını belirttiler.

Şu anda AB dönem başkanlığını yürüten Almanya, Türkiye’ye uygulanması muhtemel tüm yaptırımlara her zaman olduğu gibi karşı çıktı ve Türkiye ile iletişim kanallarının açık tutulmasını istedi.

Sosyal demokrat parti AP üyesi ve Alman Sosyal Demokrat Parti (SPD) Yürütme Komitesi AB Sözcüsü Udo Bullmann’ın Kasım ayında EURACTIV ile yaptığı röportajda, Merkel’in niyetinin Türkiye ile kapıyı açık tutmak olduğunu söyledi.

“Türkiye’yi otokratik bir monolit olarak ele almamalıyız, bu yüzden Türkiye’yi barışçıl uluslar ailesine dönüştürmek ve geri kazanmak için esnekliğimizi korumalıyız. Normalde bu, Merkel’in niyeti fakat bunun için Merkel’i suçlamak hata olur” diyerek ekledi.

Diplomatlar zirve öncesinde Sofya’nın yaptırımlar konusundaki tutumunun tahmin edilemeyeceği öngörülüyordu.

Geçen hafta bir AB diplomatı EURACTIV’e verdiği demeçte, “Bulgaristan’ın lideri Borissov, Erdoğan’ın bilinen bir arkadaşı ve davranışı tahmin edilemez” açıklamasında bulunmuştu.

Siyasi düzeyde, hem Merkel hem de Borissov’un Yunanistan’ın iktidardaki Yeni Demokrasi partisi ile aynı AB siyasi ailesine (Avrupa Halk Partisi) mensup. Bu iki ülkenin buna rağmen bu kararı aldığı düşünüldüğünde Almanya ve Bulgaristan’ın duruşu da büyük önem taşıyor.

Atina için bir fiyasko

Karar, Atina’nın aylardır istediğinden çok uzak. Ağustos ayında Berlin’de düzenlenen dış ilişkiler toplantısında Yunanistan, Türk ekonomisinin bankacılık ve enerji sektörü gibi kilit yönlerini hedef alan “sektörel yaptırımlar” uygulanmasını istiyordu.

Sonuçların yayınlanmasının ardından, Yunan hükümeti kaynakları kendilerinden emin bir tavır sergilediler ve bunu olumlu bir sonuç olarak sundular.

Yunan hükümetine yakın kaynaklar “Avrupa her seferinde bir adım atıyor. Bu Konsey’de yaptıkları da buydu. Türkiye’ye davranışını değiştirmesi için güçlü bir uyarı olan bir başka adım daha atılmış oldu” dedi.

Ancak Atina’daki gerçek farklı

Yunan medyasının çoğu Cuma günü, AB liderlerinin Türkiye ile ilgili kararlarının hiçbir etkisinin olmayacağını bildirdi. Yunan gazetelerine göre bu kadar Erdoğan’ın Avrupa’nın ılımlı adımları ışığında daha da agresif olacağı tahmininde bulundu.

Yunan gazetelerinin manşetlerinden bazıları:

“Türkiye’ye yaptırım yok, Erdoğan’ın AB’deki zaferi”,

“Türkiye’ye hafif yaptırımlar … ve Mart ayında görüşmek üzere”

Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis zirveden önce AB güvenilirliğinin tehlikede olduğunu söylemişti. Miçotakis AB ortaklarını Ekim ayındaki son toplantılarında aldıkları kararları uygulamaya çağırmıştı.

Zirvenin sonuçlarının Miçotakis’in evinde baş ağrısına neden olması bekleniyor. Muhalefet partileri henüz tepki göstermedi, ancak EURACTIV, ana muhalefet Syriza partisinin, hükümeti Brüksel’den eli boş dönmekle suçlamasının beklendiğini söylüyor.