Uluslararası medya kuruluşlarında Türkiye aleyhine ortaya atılan iftiraların en önemlilerinden biri “Türkiye DEAŞ’a destek oluyor” iftirasıdır. Suriye ve Irak’la olan geniş sınırımız gündeme getirilerek sürekli tekrarlanan bu iftiralardan sonuncusuna Buzzfeed’de yayınlanan John Hudson ve Nancy A. Youssef’in imzalarının olduğu makalede karşılaştık.
İki isim yazmış oldukları ortak makalelerinde, “On binlerce DAEŞlı terörist, Türk hükümetinin akını engellemek için yapabileceği hiçbir şeyi yapmadığı iddialarının ortasında Suriye’ye olan yolculukları için Türkiye’yi bir ara istasyon olarak kullandı.” iddiasında bulundu.
Fact Checking Turkey sitesi tarafından bu iddiaya verilen cevabın tercümesini paylaşıyoruz:
“John Hudson ve Nancy A. Youssef makalelerinde DEAŞ’ın sınırından geçmesini durdurmak için Türkiye’nin hiçbir şey yapmadığı iddiasını dile getirmekteler.
20 Temmuz 2017 günü, Buzzfeed, “On binlerce DAEŞlı terörist, Türk hükümetinin akını engellemek için yapabileceği hiçbir şeyi yapmadığı iddialarının ortasında Suriye’ye olan yolculukları için Türkiye’yi bir ara istasyon olarak kullandı ” iddiasını gündeme taşıyan John Hudson ve Nancy A. Youssef tarafından yazılmış bir makale yayınladı.
Halbuki, Türkiye’nin DEAŞ’a karşı mücadelesi gerçeklerden hareket edildiği takdirde apaçık ortada.
Türkiye uzun bir zamandır DEAŞ’ın ölümcül terörist saldırılarının acısını çekmekte. 20 Mart 2014’teki 3 kişinin ölümüne sebep olan Niğde saldırısından beri DEAŞ’ın Türk topraklarında düzenlediği bu saldırılarında 316 insanımız hayatını kaybetti, 1200 vatandaşımız ise yaralandı. Kuzey Suriye’deki DEAŞ varlığını yok etmek için 24 Ağustos 2016 tarihinde başlatılan ‘Fırat Kalkanı Harekatı’ sırasında 72 askerimiz şehit oldu.
İddianın aksine, Avrupa Birliği Komisyonu 2016 Türkiye İlerleme Raporu, Türkiye’nin DEAŞ’a karşı mücadelesinden “Türkiye, DAEŞ’ten gelen terörist tehdidi daha güçlü bir şekilde ele aldı.” Diyerek övgüyle söz etti.
Türkiye, DEAŞ’ı 10 Ekim 2013 tarihinde terör örgütü listesine aldı. İçişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan “Türkiye’nin DEAŞ ile Mücadelesi” isimli yeni bir kitabın içerdiği bilgilere göre, o zamandan beri, DEAŞ ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle 12 derneği kapattı ve 146 farklı ülkeden 53.781 kişinin ülkeye girişine izin vermedi. Kitap aynı zamanda 99 farklı ülkeden 4,957 kişinin DEAŞ ile ilişkili olduğu şüphesi üzerine sınırdışı edildiğini de belirtiyor. 9,350 yabancı teröristi gözaltına alındı ve bunların 1.337’si tutuklanmış durumda.
Türkiye’nin DEAŞ’a karşı mücadelesi ve 900 km uzunluğundaki Suriye sınırını koruma çabası aşağıda listelenebileceği üzere hem askeri önlemlerden hem de bazı sosyo-kültürel araçlardan oluşmaktadır:
• Türkiye, sınırını 24 saat boyunca kendisinin imal ettiği İHA’lar ve uydularla beraber kontrol etmektedir.
• Sadece 2015 yılında 285 DEAŞ üyesi tutuklandı. 2016’da ise 1,300’den fazla üyesi tutuklandı.
• Diyanet İşleri Başkanlığı “DEAŞ’ın Temel Felsefesi ve Dini Referansları” isimli DEAŞ’a karşı gelişebilecek iyi niyetlerin önüne geçecek 40 sayfalık bir rapor hazırladı. Başbakanlık, hazırladığı raporda DEAŞ’ın İslam ile hiçbir ilgisinin olmadığını gösterdi.
• Türkiye, hendek yapımını, çit tel, beton duvar, kale korkuluğu ve devriye yolları inşasını içeren yaklaşık 300 milyon TL harcadığı yeni bir sınır projesini yürürlüğe aldı. Şu ana kadar da 700 kilometrelik duvar inşasını tamamladı.
• Türk savaş jetleri ilk hava saldırılarını DEAŞ tarafından kaçırılmış olan 49 Türk rehinenin serbest bırakılmasının hemen ardından katıldığı “DEAŞ’a Karşı Uluslararası Koalisyonun bir parçası olarak Ağustos 2015’te gerçekleştirdi. DEAŞ’ın Türk vatandaşlarını rehine olarak tutması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın vurguladığı gibi, Türkiye için onların hayatlarını tehlikeye atmamak bakımından koalisyonun bir parçası olmak konusunda bir engeldi.
• Türkiye, ABD tarafından kullanılan İncirlik hava üssüne koalisyon güçlerinin erişimine izin verdi, ki bu durum AB’ye göre hayati öneme haizdir.”
