Fethullah Gülen için arama yaptınız | Yekvucut https://yekvucut.com/ Akıl ve vicdan sahiplerine Mon, 25 Jul 2022 11:45:28 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.5.2 https://yekvucut.com/wp-content/uploads/2022/11/favicon_yek.png Fethullah Gülen için arama yaptınız | Yekvucut https://yekvucut.com/ 32 32 FETÖ’nün kamu yapılanmasına operasyon https://yekvucut.com/feto-gercekleri/fetonun-kamu-yapilanmasina-operasyon/ Mon, 25 Jul 2022 11:45:28 +0000 https://yekvucut.com/?p=56453 Fetullahçı Terör Örgütü’nün kamu yapılanmasına yönelik 1 yıldır sürdürülen soruşturma tamamlandı. Yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalanan, örgütün güncel kamu yapılanmasından...

FETÖ’nün kamu yapılanmasına operasyon yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fetullahçı Terör Örgütü’nün kamu yapılanmasına yönelik 1 yıldır sürdürülen soruşturma tamamlandı. Yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalanan, örgütün güncel kamu yapılanmasından sorumlu Yasin T.’nin dijital materyalleri üzerinde inceleme yapıldı. Bu inceleme sonucu elde edilen bilgiler ile teknik, fiziki takip ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan şüphelilerin ifadeleri üzerine soruşturma genişletildi. Başsavcılık ve emniyetin ortak şekilde çalıştığı soruşturmada, aralarında bakanlıklarda görevli iç denetçiler, uzman ve müdürlerin bulunduğu 14 şüpheli hakkında dava açıldı. FETÖ’nün kamu yapılanmasında yer alan şüpheliler itirafçı oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda müfettiş olan M.T., FETÖ’den ihraç edilen ve tutuklu örgüt mensuplarının ailelerine yapılan para yardımlarını itiraf etti. Ticaret Bakanlığı’nda uzman olan H.D.’nin ise Amerika ziyaretleri sonrasında örgüt mensuplarına “Fetullah Gülen’den haber getirdim.” dediği ortaya çıktı. Soruşturma kapsamında; aralarında denetçi, müfettiş, müdür ve uzmanların olduğu 5 kişiye “silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçundan 22 yıla kadar, 9 kişiye ise “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 15 yıla kadar hapis talebiyle iddianame hazırlandı. Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul etti. 

fetocu-bakanlik-aciklamasi

“Gülen’den haber getirdim”

Hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istenen H.D., Ticaret Bakanlığı’nda uzman olarak görevliydi. FETÖ’nün kamu yapılanmasına yönelik soruşturmada yakalanan H.D. hakkında ifade veren gizli tanık Karadeniz, H.D.’nin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in yanına gidip geldiğini, bunu da etrafında anlattığını belirtti. Gizli tanık Karadeniz, şu ifadeleri kullandı:

“Çalıştığı kuruma ait FETÖ toplantılarına haftalık katılıyor ve maaşından kesinti yapılıyordu. Çalıştığı kurum tarafından Amerika ya gönderildiğinde Fethullah Gülen’in yanına sık sık gittiğinden sohbetini dinlediğinden bahsediyordu. Fethullah Gülen’den gelen haberleri etrafına anlatıyordu. FETÖ tarafından evlendirilmiştir. Söylemleriyle FETÖ çılgın savunucusu hallerini yaşıyordu. Eniştesi, Yasin Kılıççeker 15 Temmuz darbesi öncesinde Ankara Sincan ilçesinde, FETÖ ye ait dershanelerin muhasebe müdürüdür ve aynı zamanda Sincan FETÖ bölgesinin himmet işlerinden sorumluydu. Medyada ‘Himmet’ ve ‘Kutsal Hoca Payı’ olarak yer alan FETÖ davasında firari, sanıktır. 15 Temmuz darbesi öncesinde kendisine tutuklanacağı haberi önceden gelmiş ve yapının, aktif faaliyetlerinin olduğu Sudan’a kaçmıştır. H.D., Yasin Kılıççeker’in kaçması sırasında evinin satılması gibi birtakım işlerde ona yardımcı olmuş ve kaçmasını kolaylaştırmıştır.”

fetocu-bakanlik-aciklamasi

FETÖ’nün kamu yapılanması mensubu M.T., para dağıtmış

FETÖ’nün kamu yapılanması soruşturması kapsamında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda müfettiş olan M.T. ise teknik ve fiziki olarak takip edildi. M.T.’nin, FETÖ mensubu aileler ile tutuklu ve kamu görevinden ihraç edilmiş kişilerin yakınlarına örgüt tarafından gönderilen dolar cinsinden paraları döviz bürolarından bozdurarak dağıttığı tespit edildi. M.T., etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak itirafçı oldu ve bildiklerini anlattı. M.T., Yasin T. ile beraber yardım edilecek ailelere gittiklerini, evi yakın ise kendisinin gidip parayı bıraktığını itiraf etti. Yardımları dolar üzerinden yaptıklarını belirten M.T., ailelere paraların hepsini birden bozdurmamaları konusunda uyarıda bulunduğunu, para dağıtma görevini ise 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden sonra yapmaya başladığını ifade etti. M.T., şunları kaydetti:

“Cep telefonlarımızı kapatıyorduk ve toplantı yapılan odanın dışına bırakılırdı. Bir önceki toplantı da bir sonraki yapılacak toplantının yeri ve saati kararlaştırılırdı. Grupla yapılan bu yapı adına yapılan toplantılara cep telefonlara getirmek kesinlikle yasaktı. Evlere toplu şekilde girilmesi yasaktı. Toplantı sonunda evden tek tek çıkılması, toplu olarak evden çıkmak yasaktı. 6 ayda bir yaklaşık olarak para dağıtma işini yapıyorduk. Genel olarak her aileye asgari ücret miktarı kadar yardım yapılmaya çalışılıyordu. Yasin T. bu paranın kendisine yurt dışından geldiğini söylüyordu. Yasin T. bize kendisinin yurt dışına gideceğini, kendi görevlerini M. K.’ye devrettiğini, bizimle artık onun ilgileneceğini söyledi.”

KAYNAK: SABAH

FETÖ’nün kamu yapılanmasına operasyon yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Batı medyasının demokrasiyle imtihanı: 15 Temmuz Darbe Girişimi https://yekvucut.com/gundem/bati-medyasinin-demokrasiyle-imtihani/ Thu, 14 Jul 2022 07:00:05 +0000 https://yekvucut.com/?p=56190 Türkiye tarihinin en karanlık gecelerinden birinin yaşandığı, Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) hain darbe girişiminin üzerinden tam 6 yıl geçti. 15...

Batı medyasının demokrasiyle imtihanı: 15 Temmuz Darbe Girişimi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Türkiye tarihinin en karanlık gecelerinden birinin yaşandığı, Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) hain darbe girişiminin üzerinden tam 6 yıl geçti. 15 Temmuz darbe girişimi, milletin topyekûn bir mücadelesi ile geri püskürtüldü. Peki tüm bunlar olurken, Avrupa medyası nasıl tepki verdi? 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin olduğu gece, hainler hem içeride hem dışarıda iş başındaydı. İhanet kalkışmasına karşı topyekûn mücadele sürerken, yurt dışından asılsız haberler ardı ardına gelmeye başladı. Batı medyası darbeyi başarılı göstermek için elinden geleni yaptı. Haber kanalları darbeyi kabul eden haberler yayınladı. ABD’li özel istihbarat kuruluşu Stratfor, darbe “yönlendirmelerinde” bulundu. Kalkışma gecesi suikast için tetikte bekleyen darbeciler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın izini sürerken kuruluş, Erdoğan’ın uçağının koordinatlarını sosyal medya üzerinden anbean paylaştı. Aynı kuruluş ertesi gün, Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında yalan bilgiler yaydı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 1999 yılında ordu tarafından hapse atıldığı gibi asla gerçek olmayan haberler servis etti. Dahası, Amerikan MSNBC kanalı, Cumhurbaşkanı’nın 15 Temmuz gecesi Almanya’dan sığınma istediği yalanını paylaştı. Aynı gece, dünyanın önde gelen medya kuruluşları bu algıyı oluşturmada başı çekti. Yayınlarda, meşru hükümet yok sayılarak ordunun başarısına yer verildi. Ancak saatler sonra yani milletin topyekun mücadelesi hainleri bozguna uğrattığında, bu kanallar kalkışmanın püskürtüldüğünü duyurmak zorunda kaldı.

Darbenin asıl sorumluları göz ardı edildi

15 Temmuz gecesi özellikle Amerikan medyası, darbe girişiminin başarılı olacağı düşüncesiyle hareket etti ve darbenin asıl sorumlularını göz ardı etti. Darbe girişimi “Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtlığı” üzerinden tanımlamaya çalıştılar Yurt dışında, darbecilere direnirken şehadete yürüyenler ve yaralananlar da görmezden gelindi. Darbeciler “mağdur”, hükümet güçleri ise “hak ihlalcileri” gibi aktarıldı. Huffington Post, Wall Street Journal, Times, Guardian, New York Times, Fox News ve Financial Times bu algının oluşması için mesai yaptı. Ancak Türk halkının zaferi görmezden gelinemedi. New York Times gazetesi, “Türkler demokrasiyi tercih etti” başlığını kullandı. Fransız Le Monde Gazetesi de “Halk darbeye karşı durdu” ifadesini kullandı. Darbenin başlıca sorumlusu olan FETÖ elebaşı Fethullah Gülen masumlaştırılarak, yaşlı ve münzevi bir şahıs olarak tasvir edildi. Darbenin neden olduğu ölüm ve yaralanmalar göz ardı edilerek, cuntacı askerlerin sözde mağduriyeti ön plana çıkarıldı. Darbe girişimi, demokrasiyi hedef alan bir eylem olarak ele alınmadı. Hatta Türkiye gibi ülkelerde olağan bir durum olarak yansıtıldı. Türkiye’nin “giderek demokrasiden uzaklaştığı”, “yöneticilerinin diktatörleştiği” ve “ülkeyi İslamlaştırdığı” gibi Türkiye karşıtı söylemler, darbe girişimi sonrasında medya dilinde baskın hale geldi.

Batı’nın FETÖ’ye desteği darbeden sonra da devam etti. ABD, FETÖ elebaşını Türkiye’ye iade etmedi. Yunanistan, darbecilere sığınma hakkı verdi. BM ve AB örgüt tetikçilerine ev sahipliği yaptı. Millet iradesini rafa kaldırmayı hedeflediler.
Başaramadılar!

Batı medyasının demokrasiyle imtihanı: 15 Temmuz Darbe Girişimi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Selahaddin Gülen için istenen ceza belli oldu https://yekvucut.com/feto-gercekleri/selahaddin-gulen-icin-istenen-ceza-belli-oldu/ Tue, 08 Mar 2022 09:10:00 +0000 https://yekvucut.com/?p=54066 Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fethullah Gülen’in yeğeni olan Selahaddin Gülen‘in yargılanmasına devam edildi. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT)...

Selahaddin Gülen için istenen ceza belli oldu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fethullah Gülen’in yeğeni olan Selahaddin Gülen‘in yargılanmasına devam edildi. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından gerçekleştirilen başarılı operasyonla yakalanan Gülen, 4 Haziran’da tutuklanarak adalete teslim edilmişti. Hakkında 22 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle dava açılan Gülen, savcılık ifadesinde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini söyleyerek, örgüt elebaşının yaşadığı Pensilvanya’daki kamp ve örgütsel yapılanmaya ilişkin itiraflarda bulunmuştu. “Silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçundan yargılanan Gülen’in yargılandığı davanın duruşması Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapıldı. FETÖ elebaşının yeğeni Gülen hakkında 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

‘Silahlı terör örgütü üyeliğinden’ cezalandırılması istendi

Selahaddin Gülen‘in yargılandığı davanın duruşması, Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesince yapıldı. Davada, cumhuriyet savcısı esas hakkındaki görüşünü celse arasında mahkemeye bildirdi. Savcı, görüşünde “silahlı terör örgütü yöneticiliği” suçundan yargılanan FETÖ elebaşının yeğeni Gülen’in eylemlerinin, Yargıtay kararları ve içtihatları dikkate alındığında, “silahlı terör örgütü üyeliği” suçunu oluşturduğunu belirtti. Gülen’in bu suçtan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Savcı, örgütün deşifre edilmesine yönelik beyan ve teşhisleri göz önünde bulundurarak, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması ve tutukluluk halinin devam etmesini talep etti.

“212 kişinin ismini verdim”

3 Şubat’ta hâkim karşısına çıkan Gülen, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtmişti. Örgüte dair bildiği her şeyi samimi şekilde itiraf ettiğini ileri süren Gülen, darbe girişiminin ardından örgüte yönelik faaliyette bulunmadığını, mesaj kayıtlarında da bu durumun görüleceğini ifade etmişti. FETÖ elebaşının yeğeni Gülen, şunları kaydetmişti:

“Kenya’da evlendim, eşim Türk vatandaşıdır. Yaklaşık 7 ay bu ülkede kaldıktan sonra Türkiye’ye getirildim. Gözaltındayken örgüte dair bildiğim her şeyi anlattım. 212 kişinin ismini verdim ve bunları teşhis ettim. Bunun dikkate alınmasını talep ediyorum.” 

Selahaddin Gülen ve örgütsel bağlantıları

Hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” ve “küçük yaştaki kız çocuğuna cinsel saldırı” suçlarından yakalama kararı bulunan FETÖ elebaşının yeğeni, 4 Haziran’da tutuklandı. Selahaddin Gülen, örgütsel bağlantıları nedeniyle örgütün “kara kutusu” olarak anılıyordu. Elebaşının yeğeni ve FETÖ’nün ekran yüzü Kemal Gülen’in kardeşi olan Gülen, aynı zamanda Fethullah Gülen’in sözde özel kalemi Cevdet Türkyolu’nun da kayın biraderi. Terör örgütünün sözde istişare heyeti üyeleri ve üst düzey sorumluları ile temas halinde olan Gülen, mahrem yapılanma ile örgüt elebaşı arasındaki irtibatı sağlamakla görevliydi.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

Selahaddin Gülen için istenen ceza belli oldu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Dünya FETÖ tehlikesinin farkında mı? https://yekvucut.com/gundem/dunya-feto-tehlikesinin-farkinda-mi/ Tue, 01 Mar 2022 07:49:18 +0000 https://yekvucut.com/?p=53926 1999 yılında ABD’ye firar eden Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fetullah Gülen’in paralel hedefleri, 15 Temmuz’un ardından tüm...

Dünya FETÖ tehlikesinin farkında mı? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
1999 yılında ABD’ye firar eden Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fetullah Gülen’in paralel hedefleri, 15 Temmuz’un ardından tüm hatlarıyla deşifre oldu. Türkiye, örgütün 15 Temmuz 2016’da gerçekleştirdiği hain darbe girişiminin ardından uluslararası kamuoyunu örgütün tehlikesine karşı defalarca kez bilgilendirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2016’da ABD’de Birleşmiş Milletler 71. Genel Kurulu’nda dünya liderlerini şu sözlerle uyarmıştı: “Bu kürsüden tüm dostlarımıza FETÖ’ye karşı gerekli önlemleri almaları çağrısında bulunuyorum. Tecrübe ile sabittir ki FETÖ’yle mücadele etmezseniz yarın çok geç olabilir.” Peki dünya, FETÖ tehlikesine karşı yapılan bu uyarıyı dikkate aldı mı?

örgütün kirli yüzü Uluslararası kamuoyuna  yansıdı

FETÖ, dünyanın birçok yerinde karanlık faaliyetlerini yürütmeye devam ediyor. Gerekli finansal kaynağı ise yıllarca sızdığı ülkelerdeki açtığı okullardan elde ediyor. Örgüt, varlığını sürdürebilmek ve derin kadrolara sızabilmek için eğitim-öğretim faaliyetlerini kullanıyor. Buna karşın, yaklaşık 19 ülkenin FETÖ bağlantılı okulları Türkiye Maarif Vakfı’na devredildi. Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri’nde ise FETÖ ile iltisaklı yaklaşık 200 okul faaliyet gösteriyor. FETÖ, özellikle ABD’deki Charter Ağı ile finansal gücünü katlıyor. Okulların yanı sıra bürokraside de etkin olan örgüt, ABD’de yürüttüğü lobicilik faaliyetleriyle ve senatörlerle kurduğu yakın ilişkisiyle ön plana çıkıyor.

dunyadan-feto-haberleri

 

Tüm bunlara karşın, uluslararası medyanın FETÖ tehlikesine karşı gözlerini tamamen kapattığını söylemek doğru olmaz. FETÖ’nün karanlık yüzü, dış basına bugüne kadar sayısız kez yansıdı. Üstelik örgütün en güçlü olduğu ülkelerde bile FETÖ tehlikesini anlatan kitap, belgesel, makale ve haberler yayınlandı.

Almanya: “FETÖ, İlluminati’den daha tehlikeli”

Almanya, FETÖ’nün merkez üssü olarak anılan ülkelerden biri. Bunun sebebi ise örgütün kritik isimlerinin birçoğunun Almanya’ya sığınmış olması. Ülkedeki FETÖ ile ilişkili birçok kurumun da milyonlarca euro fonlandığı biliniyor. Bunlara rağmen Alman basınında yer alan bazı haberler, ülkede FETÖ tehlikesine karşı uyanış olduğunu ortaya koydu.

Ülkenin çok satan gazetelerinden Süddeutsche Zeitung, Ağustos 2020’de Almanya’nın FETÖ’ye yakın yaklaşık 300 kuruma proje desteği adı altında para akıttığını yazmıştı. Aynı gazete, 22 Ocak 2021’de de FETÖ konusunu gündeme taşımıştı.

dunyadan-feto-haberleri

 

Alman avukat Christian Rumpf, örgütün İlluminati tarikatından daha tehlikeli olduğunu söylemişti. Rumpf, FETÖ’nün gizli bir ittifak olduğunu belirterek,

“Gülen’in destekçileri, toplumun her alanında güçlü bir uyum ve sadık bağları olan bir topluluk yapısına ulaştı. Efsanevi İlluminati’den daha büyük bir güce sahip neredeyse gizli bir ittifak.” değerlendirmesinde bulunmuştu.

Geçtiğimiz yıl Almanya’da Die Zeit gazetesinde, FETÖ’yü konu edinen bir makale yayınlandı.

dunyadan-feto-haberleri

15 Temmuz’un 5’inci yıl dönümünde yayınlanan “Almanya’daki Gülen hareketi…Gülen’in ‘Altın Nesli’ yeni bir imaj arıyor” başlıklı makalede, örgütün ülkedeki faaliyetleri eleştirildi. Alman gazeteci Volker Siefert tarafından kaleme alınan makalede, FETÖ elebaşı Fethullah Gülen ve yandaşlarının Almanya’daki yayılmacı tutum ve eylemleri eleştirilerek, örgütün ülkedeki “demokrasi ve insan hakları” ile ilgili faaliyetlerine şüphe ile yaklaşılması gerektiği ifade edildi.

dunyadan-feto-haberleri

Ağustos 2021’de ise, www.ndaktuell.de isimli site, örgüt mensubu iki iş adamının itiraflarına yer vermişti.

Haberde, Yasin isimli itirafçının şu ifadeleri yer aldı:

“FETÖ ileri sürüldüğü gibi bir cemaat değil. Almanya’yı yeni merkezi haline getirdi.”

Mühendis olduğunu ve 29 kişiye istihdam sağladığını belirten şahsın şu ifadeleri de haberde kaydedildi:

“Yurtlarında kaldım. Baskı, sürekli kontrol ve gücün kötüye kullanılması gibi birçok kötü anım var. Daha fazla Zaman gazetesi satmamız için sadece dört saat uyumamıza izin verilirdi. ‘Gülen ABD’den telefon edip öyle talimat verdi’ diyorlardı. Bazı şeyler gülünçtü. Mesela Gülen titrediğinde, ‘Peygamber Efendimizin içine girdiğinin delili’ diyorlardı.”

Danimarka FETÖ okullarından endişe duyuyor

Danimarka’nın ünlü gazetesi Berlingske, Kasım 2021’de FETÖ ve elebaşı Fetullah Gülen’in ülkede kontrol altında tuttuğu okulların haberini yazmıştı.

dunyadan-feto-haberleri

Haberde, ülkedeki 6 özel okulun FETÖ elebaşı tarafından gizemli bir şekilde yönetildiği belirtildi. Ayrıca, ABD‘deki FETÖ’ye bağlı bulunan Charter okullarının ihaleye fesat karıştırmaktan 2016 yılında para cezası aldığı da vurgulandı. Danimarka Eğitim Bakanı Pernille Rosenkrantz, gazeteye açıklama yaparak, söz konusu okullardan endişe duyduğunu belirtti ve okulları araştırdıklarını ifade etti. Rosenkrantz’ın selefi Ellen Trane Norbyde de endişelerini dile getirerek:

“Hangi ideolojiden olursa olsun başkalarının okullara sızmasını istemiyoruz. Danimarka okulları bağımsız olmalı.” şeklinde konuştu.

FETÖ, ABD’de belgesel ve kitaplara konu oldu

2015 yılında, ABD‘de Killing Ed (Öldürülen Eğitim) isimli bir belgesel yayınlandı. Mark Hall’ın yönetmenliğini yaptığı filmde, FETÖ’ye ait charter okullarındaki yolsuzluklar anlatıldı.

dunyadan-feto-haberleri

Yaklaşık 2 saat süren belgeselde, FETÖ okullarında çalışmış öğretmenlerin, çocukları bu okullarda okumuş bazı velilerin ve konuyla ilgili uzmanların görüşlerine de yer verildi. Filmin yönetmeni Hall, belgesel gösteriminin ardından şu açıklamaları yapmıştı:

“Gülen’i araştırmaya ilk olarak, yaşadığım yer olan Austin, Texas’ta, yaklaşık 10 yıl önce başladım. Bunların Amerikalı politikacıları sürekli Türkiye’ye ziyaret için gönderdiklerine şahit oldum. Geri geldiklerinde Gülen’e çok ilgili olduklarını gördüm. Charter okullarına sahip bu yapı ile politikacıların yolsuzluklarının olduğunu düşünerek, araştırmalarım neticesinde böyle bir belgesel filmi çekmeye karar verdim.”

ABD‘nin önde gelen Hukuk firmalarından biri olan Amsterdam & Partners’ın (LLP) sahibi olan ve 6 yıldır FETÖ örgütünü araştıran Robert Amsterdam ise FETÖ hakkında bir kitap yazdı.

dunyadan-feto-haberleri“Aldatma İmparatorluğu: Gülen Sözleşmeli Okul Ağı Üzerine Bir Araştırma” isimli kitap, 2017’de piyasaya çıktı. Kitapta Amsterdam, FETÖ’nün dünyanın en tehlikeli örgütü olduğunu belirtti.

dunyadan-feto-haberleri

Amsterdam, ayrıca kitabının tanıtımı için Amerikan New York Times gazetesine ilan verdi. İlanın başlığında “Charter (sözleşmeli) okullarda sırlara yer yok” ifadesini kullanan Amsterdam’ın ilanında, FETÖ bağlantılı okullar aracılığıyla örgütün her yıl milyonlarca doları hortumladığını anlatıldı.

dunyadan-feto-haberleri

Amsterdam, Anadolu Ajansı’na verdiği röportajda örgüt hakkında şu ifadeleri kullanmıştı:

“Bence Gülenciler dünyanın en tehlikeli tarikatlarından biri. Ama normal terör örgütleri gibi değiller. Daha sofistikeler. Kendilerini çok sempatik görünen, çok demokratik ve açık fikirli görünen bir örgüte dönüştürebiliyorlar. Birçok maske takma yeteneğine sahipler. ABD ve Afrika’da ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde oldukça başarılı oldular. Türkiye’de değil, tüm dünyada insanları (FETÖ’nün) demokrasiye yönelik tehlikeleri konusunda eğitmek gibi çok büyük bir görevimiz var.”

Washington Post’ta 20 Temmuz’da Valerie Straus imzasıyla yayımlanan haberde de FETÖ’nün sadece Teksas’taki 46 okulu için ABD hükümetinden senede 250 milyon dolar kaynak sağladığı ifade edildi.

dunyadan-feto-haberleri

ABD’nin etkin gazetelerinden Washington Times’da 21 Ocak 2016’da yayınlanan bir başka haberde, örgüt elebaşı Fetullah Gülen’in Türkiye’ye giderek yaptıklarının bedelini ödemesi ve adalete hesap vermesi gerektiği vurgulandı. Columbia Üniversitesi Hukuk Fakültesi Terörizm Araştırmaları Merkezinde görev yapan Prof. Abraham Wagner tarafından kaleme alınan makale, “Gülen hareketi ABD ve Türkiye için bir tehdit” başlığı ile yayınlandı.

dunyadan-feto-haberleri

Wagner, ABD medyasını FETÖ elebaşı Gülen’in yolsuzluk ve radikallik geçmişini unutması sebebiyle eleştirdi. Gülen’in Amerikan vergi mükelleflerinin ödediği yüz milyonlarca dolarla ABD’de işlettiği çok sayıda charter (sözleşmeli) okulu finanse ettiğini hatırlatan Wagner, Teksas, Louisiana, Illinois, Ohia ve diğer eyaletlerde ciddi yasa dışı mali faaliyetler ve üçkağıtçılıkla suçlanan bu okulların federal soruşturma konusu olamadığını belirtti.

Dünya FETÖ uyarılarından ders alacak mı?

Görüldüğü üzere yurt dışında alanında uzman birçok isim, yürüttükleri araştırmalar sonucu yayınladıkları makale, kitap, haber ve belgesellerle örgütün tehlikesi hakkında kamuoyunu bilgilendiriyor. Tüm bu bilgi akışına rağmen bazı ülkeler hala FETÖ’ye imkân tanıyarak örgütü desteklemeye devam ediyor. ABD’de Cumhuriyetçi Parti’nin senatörlerinin örgütle yakın teması biliniyor. Türkiye’de KHK ile görevinden uzaklaştırılan FETÖ’cüler, her geçen gün yasa dışı yollarla Yunanistan’a kaçarak “mağdur” edildikleri iddiasıyla iltica talebinde bulunuyor ve bu talepleri kabul ediliyor. Örgütün üst düzey birçok ismi Avrupa’da yaşıyor. Firari örgüt mensupları Almanya ve İngiltere’de rahat bir yaşam sürmelerinin yanı sıra yaptıkları yayınlarla Türkiye’yi karalama çabalarını devam ettiriyor. Ancak, FETÖ’nün en güçlü olduğu ülkelerde bile yaşanan umut verici gelişmeler, örgütün karanlık yapılanmasının fark edilmemesinin mümkün olmadığını gösteriyor.

 

 

Dünya FETÖ tehlikesinin farkında mı? yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ elebaşının yeğeninin yargılanmasına devam edildi https://yekvucut.com/feto-gercekleri/feto-elebasinin-yegeni-selahaddin-gulenin-yargilanmasina-devam-edildi/ Fri, 04 Feb 2022 10:15:01 +0000 https://yekvucut.com/?p=53422 MİT operasyonuyla yakalanmıştı Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) elebaşı Fetullah Gülen’in yeğeni Selahaddin Gülen yeniden hâkim karşısına çıkarıldı.  Milli...

FETÖ elebaşının yeğeninin yargılanmasına devam edildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
MİT operasyonuyla yakalanmıştı

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) elebaşı Fetullah Gülen’in yeğeni Selahaddin Gülen yeniden hâkim karşısına çıkarıldı.  Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) gerçekleştirdiği başarılı operasyonla yakalanan Gülen, 4 Haziran’da tutuklanmıştı. “Silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçundan yargılanan Gülen hakkında 22 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı. Yargılanmasına devem edilen FETÖ elebaşının yeğeninin dava duruşması Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya, tutuklu sanık Gülen katılırken avukatı da salonda hazır bulundu. Mahkeme Başkanının önceki celse alınan ara karar gereği dava dosyasına gelen evrakı okumasının ardından savunma yapması Gülen’e söz verildi. Bunun üzerine Gülen, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini söyledi.

Tahliyesini talep etti

Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen Selahaddin Gülen, soruşturma aşamasında örgüte dair bildiği her şeyi samimi şekilde itiraf ettiğini ileri sürdü. MİT’in kendisini yakaladığı Kenya’ya evlenmek için gittiğini ileri süren Gülen, darbe girişiminin ardından örgütün buradaki yapılanmasına yönelik faaliyette bulunmadığını, mesaj kayıtlarında da bu durumun görüleceğini ifade etti. FETÖ elebaşının yeğeninin beyanları şu şekilde:

“Kenya’da evlendim, eşim Türk vatandaşıdır. Yaklaşık 7 ay bu ülkede kaldıktan sonra Türkiye’ye getirildim. Gözaltındayken örgüte dair bildiğim her şeyi anlattım. 212 kişinin ismini verdim ve bunları teşhis ettim. Bunun dikkate alınmasını talep ediyorum.” 

Gülen’in avukatı, sanığın Kenya’ya evlenmek için gittiğini, örgütsel bir misyonu olmadığını, bu durumun sanığa ait dijital materyallerdeki belgelere de yansıdığını iddia etti. Müvekkilinin itirafçı olduğunu hatırlatan avukat, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması halinde Gülen’in cezasının infaz edilecek bir halinin kalmayacağını belirterek tahliye talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, beyanların ardından ara kararını bildirdi. Heyet, sanığın tutukluluk halinin devamına hükmetti. Esasa ilişkin mütalaasını hazırlaması için dosyanın cumhuriyet savcısına iletilmesine karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.

FETÖ elebaşının yeğeninin örgütsel bağlantıları

Hakkında “silahlı terör örgütüne üye olma” ve “küçük yaştaki kız çocuğuna cinsel saldırı” suçlarından yakalama emri bulunan Selahaddin Gülen, 4 Haziran’da tutuklanmıştı. Örgütün kara kutusu olarak bilinen Gülen, elebaşının yeğeni olmasının yanı sıra, örgütün üst düzey isimleriyle de bağlantılı. Gülen, FETÖ’nün ekran yüzü Kemal Gülen’in kardeşi ve FETÖ elebaşının sözde özel kalemi Cevdet Türkyolu’nun da kayın biraderi. Ayrıca terör örgütünün sözde istişare heyeti üyeleri ile de ilişki halinde olan Gülen, mahrem yapılanma ile örgüt elebaşı arasındaki irtibatı sağlamakla görevlendirilmişti.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

 

FETÖ elebaşının yeğeninin yargılanmasına devam edildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’nün rüşvet ağı deşifre oldu https://yekvucut.com/feto-gercekleri/fetonun-rusvet-agi-desifre-oldu/ Sat, 27 Nov 2021 13:36:57 +0000 https://yekvucut.com/?p=52208 Terör şüphelilerinin soruşturma bilgilerini sızdırmışlar Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fethullah Gülen’in avukatı hakkında gerekçeli karar çıktı. Adnan...

FETÖ’nün rüşvet ağı deşifre oldu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Terör şüphelilerinin soruşturma bilgilerini sızdırmışlar

Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fethullah Gülen’in avukatı hakkında gerekçeli karar çıktı. Adnan Şeker ile 6 sanığın “silahlı terör örgütüne üye olmak”, “rüşvet vermek”, “gizliliği ihlal” ve “suçluyu kayırma” suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükmün gerekçesi açıklandı. Ankara 24. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açıklanan kararda, Şeker’in başında bulunduğu şebekenin rüşvet karşılığında FETÖ üyelerinin soruşturma bilgilerini nasıl sızdırdıkları çeşitli deliller eşliğinde gösterildi. Mahkemeye Başkanlık eden Gökan Günaydın ve üye hakimler Tuba Büyükşahin ile Nur Melda Adıgüzel imzalı kararda elde edilen deliller arasında; tape kayıtları, yazışmalar, itiraf içeren sanık beyanları bulundu. FETÖ’nün rüşvet ağı içinde, kendi üyelerinin yanı sıra PKK, DHKP-C ve MKP’li yaklaşık 10 bin terör şüphelisinin soruşturma ve yakalama bilgilerinin de sızdırıldığı tespit edildi.

feto-adalet-bakanligi

14 bin 699 usulsüz sorgulama

Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Genel Müdürlüğü yetkilileri, 1 Temmuz 2016 ile 15 Ocak 2019 arasında Malatya Doğanşehir Adliyesinde terör suçları kapsamındaki soruşturma ve yakalamalara ilişkin sorgulamaların orantısız şekilde artış gösterdiğini farketti. Yetkililer, yakalama bürosu yetkisiyle 8 bin 918, ilamat ve infaz bürosu yetkisiyle 5 bin 781 olmak üzere toplamda 14 bin 699 sorgulama yapıldığını tespit etti. Bu işlemin ise 9 bin 830 farklı kimlik numarası ile yapıldığını kaydeden yetkililer, hakkında sorgulama gerçekleştirilenlerden 28’inin PKK, 2’sinin DHKP-C, 4’ünün MKP, kalanların ise FETÖ iltisaklı kişiler olduğunu belirledi.

feto-adalet-bakanligi

Usulsüz sorgulamalara ilişkin rapor, Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi. Başsavcılığın yetkisizlik kararı vermesi nedeniyle soruşturma, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tamamlandı. Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden usulsüz blok sorgulamaların yapıldığı bilgisayarın, Doğanşehir Adliyesi katiplerinden sanık Nazif Gürkan Şen‘e ait olduğu tespit edildi. Ardından Şen hakkında teknik ve fiziki takip kararı verildi. Şen ve birlikte görev yaptığı savcıların e-imzalarıyla usulsüz sorgulama yapma anları, büroya yerleştirilen kameralar tarafından kaydedildi. Şen’in, rüşvet karşılığında sorgulama yapmasını isteyen kişilerin ise FETÖ elebaşının avukatı Adnan Şeker, kardeşleri Yaşar ve Musa Şeker ile avukatlar Hilal Kamacı ve Betül Fırat oldukları belirlendi.

feto-adalet-bakanligi

Şeker’e 300 avro, Şen’e ise 50 lira rüşvet

Dosyada yer alan beyanlara göre, sanık Şen, nişanlısı avukat Hilal Kamacı vasıtasıyla Adnan Şeker ile irtibat kurdu. İkilinin yaptıkları anlaşma sonucunda Şen, hakkında yakalama kararı bulunan FETÖ’cülerin sorgulama ekran görüntülerini 50 lira karşılığında Şeker’e WhatsApp üzerinden göndermeye  başladı. Şen’in banka hesaplarında yapılan incelemelere göre, sorgulamalardan önce 10 bin 815 lira olan bakiyesi 548 bin 665 liraya ulaştı.

feto-adelet-bakanligi

Şeker ve kardeşleri ise kurdukları rüşvet ağıyla hakkında yakalama kararı bulunup bulunmadığını öğrenmek için kendilerine başvuran eden FETÖ’cülerden 400 lira aldı. Yurt dışında bulunan örgüt üyelerinden ise sorgulama ücreti karşılığı olarak 300 avroya kadar para aldıkları kaydedildi. Şeker ile Şen’in deşifre olmamak için “patates hat” olarak tabir edilen başkasının adına kayıtlı hatlar üzerinden irtibat kurdukları tespit edildi.

feto-adalet-bakanligi

Şeker’in ayrıca, kimlik numaralarının yer aldığı listeyi Whatsapp üzerinden Şen’e ilettiği, Şen’in de kimlerin yakalama kararı olduğunu ya da hakkında soruşturma bulunduğunu UYAP ekran görüntüleriyle beraber bildirdiği kaydedildi. Bu şekilde hakkında yakalama kararı olduğu kendisine bildirilen örgüt mensuplarının da yasa dışı yollarla yurt dışını kaçtıkları anlaşıldı. Firari FETÖ’cülerin yakalama kararını gösteren belgelerle kaçtıkları ülkelere iltica başvurusu yaptıkları da kararda belirtildi.

feto-adalet-bakanligi

Yazışmalar deşifre oldu

Gerekçeli kararda, FETÖ’nün rüşvet ağı içerisinde yer alan sanıkların telefon yazışmaları da yer aldı. Buna göre, Adnan Şeker FETÖ soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra sorgulama işine kardeşi Yaşar Şeker baktı. Yaşar Şeker, “Ömer” kod adı kullanarak WhatAapp üzerinden, 15 Ekim-29 Kasım 2018 tarihlerinde Şen’e 212 kişinin sorgulamasını yaptırdı.

O tarihlerde, Adalet Bakanlığı’nın yoğun sorgulama yapılan bilgisayarların kime ait olduğunu sorgulaması üzerine Şen, paniğe kapılarak Yaşar Şeker’e mesaj yazdı.

İkili arasında 29 Kasım 2018 tarihinde geçen yazışmalar:

Şen: “Abi sorguları bir süre durduralım, Bakanlıktan bilgisayar sordurdular. Sıkıntı olabilir. Bilgisayar adı sordular ‘kim kullanıyor’ filan diye, mesajları sileceğim. Sen rakamları alırsın, hattı kapatmam lazım telefondan, sen rakamları kaydet haberleşiriz.”

Şeker: “Hadi ya, tamam. Bana, sana ulaşabileceğim bir numara versen.”

Şeker: “Gün içinde konuştuğumuz şeyleri arkadaşlara sordum. Arkadaşlar, ‘Sorun çıkaracak ya da şikayet tarzı edecek arkadaş yok’ diyorlar. ‘Kaç aydır bu işi yapıyoruz’ dediler. Zaten sorgusu yapılan arkadaşlar yurt dışındalar çoğu. Böyle bir şey yapmazlar çünkü bu görüntüler çok yardımcı oluyor, öyle bir şeye kalkışmazlar.”

Şen: “Anladım, acaba yurt dışındaki şahıslar sorgulandı filan diye mi dikkat çekti? Çok garip ya o zaman geriye tek bir ihtimal kalıyor, çok sorgudan bir tespit oldu. Ya düşünüyorum çıkamıyorum ki içinden, Bakanlıktan aramayı gerektirecek hiçbir durum bulamıyorum.”

Şeker: “İlk günden beri haberci üzerinden yapıldığı için diye düşünüyorum. Net kullanımı ve haberci sağlıklı değil. Bilgi akışı bir tek o savcının ekranından mı yapılıyor o adliyede?”

Şen: “Evet, o yüzden eminim bunun için aradıklarından ama neden bir şey yapmadılar ya da yapacaklar mı?”

Şeker: “Savcı bey durumla ilgili ne düşünüyor ya da haberi var mı?”

Şen: “Ya o bana çok güvendiği için durumdan haberi var Bakanlıktan arandığından, bilgisayarım sorulduğundan ama bana herhangi bir toz kondurmadığı için önemsiz bir şey gibi görüyor, sıkıntı yapmadı. Hatta bana ‘kafana takıyorsan arayıp sorayım’ filan dedi.”

Şeker: “Sorgu yapıldığını biliyor mu?”

Şen: “Yok canım bilmiyor. İşte öğrenirse kötü. Ki eğer bildirirlerse öğrenecek. Sorgu yapılan ekran onun, yapılan bilgisayar da benim. Benim bilgisayar soruldu, durum kritik acaba ne zaman dönüş yapacaklar? Olay olurum Türkiye’de.”

“Daha fazlasını kazanmak dileğiyle”

Ardından bakanlığın girişimleri üzerine Şen, sorgulamalara ara verdi. 2 hafta sonra Şeker’e;

“Tamam sen etrafa duyur, pazartesiye kadar bir sayı al, pazartesi bakalım kaçla başlıyoruz.” şeklinde mesaj yazarak usulsüz işlem yapmaya devam edeceğini bildirdi.

Şeker de telefon hattının değişmesini isteyen Şen’e yeni hat ve bir miktar para gönderdiğini anlattı.

Şeker: “Sana emanetlerle beraber hat gönderdim, alabildin mi onu?”

Şen: “Geldi hat çok teşekkür ederim, bugün ona geçiş yapar, ararım seni. Emanetleri de aldım çok sağ ol.”

Şeker: “Tamam ben de bugün numaramı değiştireceğim, ikimiz aynı anda yapalım. Güzel günlerde kullan inşallah, bereketli olsun. Daha fazlasını kazanmak dileğiyle.”

Diğer bir yazışmada, Şen’in rüşvet paralarını nişanlısı avukat Hilal Kamacı vasıtasıyla aldığı bilgisi yer aldı:

Şeker: “Abi hesap şöyle 97*50 = 4850 TL. Hazır kardeşim, Hilal hanım ofiste değilmiş de yarın ileteceğim. Emanetin hazır. Güle güle kullan inşallah.”

Şen: “Sağol abi, sen de güle güle kullan, azalttı şu iş, bizim kârı ama ilgin için teşekkürler.”

Sorgu başı 200 lira

Ayrıca Şeker ve kardeşleri aracılığıyla usulsüz sorgulama yapanların arasında, FETÖ davalarına bakan avukatların da bulunduğu yazışmalarla saptandı.

Avukat M.A.’nın müvekkilleri için yaptırdığı her bir sorgu işlemi için Şeker’e 200 lira verdiği de mesajlara yansıdı.

İkili arasında 30 Kasım 2018’de yapılan yazışmada, M.A’nın;

“Bu dönem benim 37 tane sorgum var. 37×200: 7400. Ayrıca Adnan abi, 3 tane yazıyı doğrudan bana göndermişti. Belgeli yazılardı ve gruptakilere durumu anlatmaktansa bana gönderdi, ‘parasını da sen al’ demişti. Bu 3 yazıdan dolayı 600 alacağım var. Siz de bu 3 yazıyı ilgili kişilerin listesine yazın ve tahsil edin. Son hali ile size borcum 7400-600: 6800. Yazıların hesabını da yaptıktan sonra kalanı size ödeyeyim inşallah. Yazı listesi de şöyle (…) Toplam: 76 adet yazı.”

şeklinde mesaj atarak sorgulamalara ilişkin hesap tablosu çıkardığı görüldü.

FETÖ’nün rüşvet ağı hakkında hüküm

Gerekçeli kararda, yargılama sonucunda FETÖ’nün rüşvet ağı içerisinde yer alan sanıkların örgütün hiyerarşik yapısında yer aldığı, örgütün talimatları doğrultusunda hareket ettiği, bu nedenle “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçunu işlediklerinin sabit olduğu belirtildi.

Ayrıca dijital belgeler, itiraf içeren beyanlar, WhatsApp yazışmaları, bilirkişi raporu, tanık ifadeleri ile ilgili kurumların yapmış olduğu tespitler doğrultusunda, sanıkların “rüşvet”, “suçluyu kayırma” ve “gizliliği ihlal” suçlarını işledikleri kaydedildi.

  • Adnan Şeker’e;

“silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 10 yıl,

“zincirleme şekilde rüşvet vermekten” 17 yıl 6 ay,

“gizliliği ihlalden” 2 yıl 6 ay ve

“suçluyu kayırmadan” ise 5 yıl hapis cezası verildi.

  • Aynı suçlardan Nazif Gürkan Şen, 32 yıl 1 ay,
  • Hilal Kamacı, 34 yıl 4 ay 15 gün,
  • Yaşar Şeker, 29 yıl 4 ay 15 gün,
  • Musa Şeker ise 28 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Başka bir mahkemede FETÖ’den yargılaması devam eden avukat Betül Fırat da “gizliliği ihlalden” 2 yıl 6 ay, “suçluyu kayırmadan” ise 5 yıl hapis cezası aldı.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

FETÖ’nün rüşvet ağı deşifre oldu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ elebaşının yeğeni itiraflarına devam etti https://yekvucut.com/feto-gercekleri/feto-elebasinin-yegeni-itiraflarina-devam-etti/ Sat, 20 Nov 2021 10:26:55 +0000 https://yekvucut.com/?p=52110 MİT operasyonuyla yakalanmıştı Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) operasyonuyla yakalanan Selahaddin Gülen’in yargılanması devam ediyor. Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY)...

FETÖ elebaşının yeğeni itiraflarına devam etti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
MİT operasyonuyla yakalanmıştı

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) operasyonuyla yakalanan Selahaddin Gülen’in yargılanması devam ediyor. Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fethullah Gülen’in yeğeni olan Gülen, 18 Kasım tarihinde ikinci kez hâkim karşısına çıktı. Hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” ve “küçük yaştaki kız çocuğuna cinsel saldırı” suçlarından yakalama kararı bulunan Gülen, 4 Haziran’da yakalanarak tutuklanmıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından hakkında 22 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle dava açılan Gülen’in, örgütteki üst düzey birçok isimle de bağlantısı var. Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen duruşmada, örgüte dair bildiği her şeyi anlattığını iddia eden FETÖ elebaşının yeğeni Gülen, örgütle bağlantısı bulunan 212 kişiyi teşhis ettiğini söyledi.

selahaddin-gulen

FETÖ elebaşının yeğeni hakkında iddianame tamamlandı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Selahaddin Gülen hakkındaki soruşturmayı tamamlayarak, iddianame hazırladı. Gülen ve avukatı, duruşma salonunda yerlerini aldı. Kendisine söz hakkı tanınan Gülen, ABD’de kaldığı süreçte amcası ve örgütün elebaşı Fethullah Gülen’i ziyaret ederek sohbetlerine katıldığını, evlenmek için Türk pasaportu ile Kenya’ya gittiğini ve burada yakalandığını anlattı.

FETÖ elebaşının yeğeni Gülen, ABD’nin New Jersey eyaletinde çalıştığı okulun yönetici ve müdürlerinin örgüt üyeleri olduğunu belirterek, isimlerini verdi. Örgütün ABD’deki yapılanması hakkında da itiraflarda bulunan Gülen, birçok örgüt üyesinin adını verdi.

“Kaçak değilim”

Gülen, örgütte yönetici olduğuna dair iddiaları reddederek, örgüt içerisinde kendi üstünde çalışan birçok kişinin üyelikten yargılandığını ifade etti. Hakkında hazırlanan iddianamede yer alan yurt dışında kaçak olarak kaldığı yönündeki iddialara ise cevap veren Gülen:

“Ben ABD’ye 2015 yılında Green Card ile gittim. Kaçak kalmadım, kaçak olsam Kanada ya da ABD’ye sığınma başvurusunda bulunurdum. Kenya’ya bile Türk pasaportumla gittim. Kaçak olsam burada bulunan paramı yurt dışına götürürdüm, ben götürmedim ve burada bıraktım.” şeklinde konuştu.

ByLock itirafı

FETÖ elebaşının yeğeni Selahaddin Gülen, örgütün şifreli mesajlaşma uygulaması ByLock’u kullandığını ve programı ağabeyi Mehmet Mezher Gülen aracılığıyla aldığını ve yalnızca onunla mesajlaştığını ileri sürdü. Ayrıca, Bank Asya hesabı hakkında da talimat üzerine para yatırmadığını iddia etti.

“Soyadımın “Gülen” olması…”

Örgütün hiyerarşik yapılanmasında bulunmadığını iddia eden Selahaddin Gülen:

“Aksaray Üniversitesi’nde okurken ev ağabeyliği yaptım. O dönemde ‘Osman’ kod adını kullandım. Çünkü insanlar benden çekiniyordu. Hayatımdaki en büyük handikap soyadımın ‘Gülen’ olmasıydı.” ifadelerini kullandı.

“212 kişinin ismini verdim”

Gülen, örgüte dair bildiği her şeyi anlattığını, örgütle ilişkili 212 kişinin adını verdiğini söyledi ve etkin pişmanlıktan faydalanarak tahliyesini talep etti. Mahkeme, sanık Gülen’in avukatının beyanlarını da dinledikten sonra eksik evrakların giderilmesine, dosyada yer alan İngilizce raporların çevirilerinin yapılmasına ve Selahaddin Gülen‘in tutukluluğunun devam etmesine hükmederek duruşmayı erteledi.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

FETÖ elebaşının yeğeni itiraflarına devam etti yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’nün mahrem imamı dikkat çeken itiraflarda bulundu https://yekvucut.com/feto-gercekleri/fetonun-mahrem-imami-dikkat-ceken-itiraflarda-bulundu/ Wed, 17 Nov 2021 10:54:55 +0000 https://yekvucut.com/?p=52054 150 kişiyi deşifre etti Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) Hava Kuvvetleri’ndeki mahrem yapılanmasında yer alan P.M. hakkında, “silahlı terör...

FETÖ’nün mahrem imamı dikkat çeken itiraflarda bulundu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
150 kişiyi deşifre etti

Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) Hava Kuvvetleri’ndeki mahrem yapılanmasında yer alan P.M. hakkında, “silahlı terör örgütü” üyeliğinden dava açılmış ve 13,5 yıl hapis cezası verilmişti. Ancak daha sonra etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmayı talep eden P.M.’nin itirafçı olması sebebiyle cezası 2 yıl 9 ay 22 güne indirildi. Halen İstanbul’da bir devlet okulunda öğretmenlik yaptığının tespit edilmesi üzerine mahkeme, Milli Eğitim Bakanlığı’na da kararı bildirdi. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yargılanan P.M., örgüt içinde yer alan 150 kişinin ismini verdi, 86 kişinin de teşhis olmasını sağladı. FETÖ’nün mahrem imamı olan itirafçı, “2012-2016 yılları arasından alınan Harp Okulu öğrencilerinin tamamına yakınının FETÖ tarafından sokulduğunu” belirtti.

“Örgüt içi numaralandırmaya göre yerleştiriliyorlardı”

FETÖ’nün mahrem imamı, örgütün Hava Harp Okulundaki yapılanmasına ilişkin önemli bilgiler paylaştı. FETÖ ile ortaokul yıllarında tanıştığını söyleyen itirafçı;
“2012-2016 yılları arasında askeri okula giren Harp Okulu öğrencilerinin tamamına yakınının FETÖ tarafından alınan öğrenciler” olduğunu ve örgütün öğrencileri 5’e kadar numaralandırdığını, F-16 pilotlarının 5’lik FETÖ’cülerden seçildiğini belirtti. Ayrıca, örgütte 4’lük öğrencilerin F-4 pilotu, Casa uçağı veya helikopter pilotu yapıldığını, 3 veya altında numaralandırılanların ise uçuş eğitiminden elenip yer sınıfına alındıklarını anlattı.

Harp Okulunda FETÖ’cü olmayanların yalan ihbar mektuplarıyla karalanıp elenmelerinin sağlandığını ifade eden itirafçı P.M.,

“2012-2016 yılları arasında askeri okula girenlerin tamamına yakını FETÖ tarafından alınan öğrencilerdi. Askeri öğrencileri barkod sistemi ile kodluyordum. İsim ve soy isim tutmamızı istemiyorlardı, daha çok kodlama sistemi uyguluyorduk.” dedi.

FETÖ’nün mahrem imamı ByLock ve Eagle kullanmış

Hava Harp Okulu’nda öğrenciler ve öğretmenler arasındaki ilişkiyi düzenlediğini anlatan P.M., ByLock kullandığını da ifade ederek:

“Hava Harp Okulu öğrenci yapılanmasından sorumluydum. Bana öğrenciler değil, öğretmenler bağlıydı. Benim konumum örgütte genel müdür ve öğretmenler arasındaki bir köprü göreviydi. Sohbetlere katılmayanları ankesörlü hattan aradığımız oluyordu. İkinci telefonumda ByLock kullandım. Hava Kuvvetlerinde daha çok Eagle isimli programı kullanmıştım.” şeklinde konuştu.

FETÖ elebaşını ziyaret etmiş

FETÖ’nün mahrem imamı P.M., FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’i ABD’de ziyaret ettiğini ve burada Adil Öksüz ve Kemal Batmaz ile birlikte kaldıklarını anlattı.

“2010 yılında Hava Kuvvetlerinde mahrem yapıda görev yaparken, moral amaçlı olarak ABD’ye gönderildim ve Fethullah Gülen’i ziyaret ettim. ABD’de kaldığım dönem boyunca Gülen’in sohbetine Öksüz ve Batmaz ile birlikte katıldık. O çiftlikte, ayrı odalarda kaldık. Üst düzey yönetici olduklarını daha sonra öğrendim. Bu şahıslarla 2-3 kez daha görüştüm.”

fetonun-mahrem-imami-ne-demek
Adil Öksüz

Ardından, 15 Temmuz darbe girişimini FETÖ’nün gerçekleştirdiğini televizyondan öğrendiğini iddia eden P.M.;

“15 Temmuz 2016 gecesi televizyonu açtığımda, darbe girişimini FETÖ’nün yaptığını öğrenmiş oldum. Darbe sonrası Akıncı üssünde bulunan mahrem imam Kemal Batmaz’ı tanıdığımdan darbe girişiminin bu hain örgüt tarafından yapıldığına kanaat getirdim.” dedi.

Ayrılanları tehdit ettiler

P.M., şunları ekledi:

“15 Temmuz’a kadar yapılanma içerisinde bulunmaya devam ettim, ardından ayrıldım. Telefonumu ve sim kartımı parçalayıp attım. C.Y. evime gelip ‘bu hainliktir’ diyerek, tehdit etti. Bana ‘Ne yapacaktık? Malımıza mülkümüze el koydular.’ dedi. Bu durumu kolluk kuvvetlerine bildirdim. Bunların bu şekilde kan dökeceklerini bilseydim kesinlikle bağlantı kurmazdım.”

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

 

FETÖ’nün mahrem imamı dikkat çeken itiraflarda bulundu yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’cü tuğgeneral hakkında karar verildi https://yekvucut.com/dunyadan/fetocu-tuggeneral-hakkinda-karar-verildi/ Wed, 10 Nov 2021 12:19:36 +0000 https://yekvucut.com/?p=51927 Serdar Atasoy’a 14 yıl 2 ay hapis cezası Serdar Atasoy, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturmasında 27 Ocak 2021...

FETÖ’cü tuğgeneral hakkında karar verildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Serdar Atasoy’a 14 yıl 2 ay hapis cezası

Serdar Atasoy, Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturmasında 27 Ocak 2021 tarihinde gözaltına alınmıştı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü operasyonla tutuklanan eski Tuğgeneral Atasoy, çıkartıldığı mahkemede etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak itirafçı olmuştu. Örgütsel bağları ile ilgili çarpıcı iddialarda bulunan Atasoy, 1 Ekim’de çıkartıldığı mahkemede itiraflarını reddetmişti. “Servet” kod ismini kullanan FETÖ’cü tuğgeneral hakkında 32,5 yıla kadar hapis ve 130 bin 999 TL adli para cezası talebiyle dava açılmıştı. 1996 yılında teğmen olan ve rütbesini FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in taktığı Atasoy’un yargılanmasında sona gelindi. 9 Kasım’da hâkim karşısına çıkan Atasoy, 14 yıl 2 ay hapis cezası ile 545 bin 820 lira adli para cezasına çarptırıldı.

Tahliyesini talep etti

Serdar Atasoy‘un davası, Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesince görüldü. Tutuklu sanık Atasoy, karar duruşmasına Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile katılırken avukatı salonda hazır bulundu. Mahkeme başkanının son sözlerini sorması üzerine Atasoy, 11 sayfalık ek savunmasını tekrar ettiğini ifade etti. Sanık Atasoy:

“2012 yılından sonra örgütle hiç bir temasım olmadı. 2007 yılından sonra ise görüşmem 7-8 defadır. 25 yıllık görev süremde kanun dışı hiçbir eylemde bulunmadım. Darbe sonrası yurt dışından askerler gelmezken, ben koşarak ülkeme geldim ve hizmetime devam ettim. Beraatimi ve tahliyemi istiyorum.” dedi.

Savunmanın ardından mahkeme kararını bildirdi. FETÖ’cü tuğgeneral Atasoy’a, “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan 5 yıl 10 ay, “zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık” suçundan 8 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Mahkeme, sanığa 542 bin 820 lira da para cezası verilmesinini kararlaştırdı. Atasoy, üzerine atılı “resmi belgede sahtecilik” suçundan beraat ederken iki ayrı suçtan ise tutukluluğunun devamına karar verildi.

FETÖ’cü tuğgeneral Serdar Atasoy kimdir ?

Yüksek Askeri Şura kararıyla 30 Ağustos 2020 tarihinde tuğgeneralliğe terfi eden Serdar Atasoy, daha sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) İstihbarat Daire Başkanlığı görevine atandı. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) kendisi hakkında uyarı yazısı göndermesi üzerine pasif göreve çekildi ve bir süre sonra emekliliğini istedi. Atasoy, ifadesini verirken örgütle 1988 yılında Cansun Sarıyıldız aracılığıyla tanıştığını “Yavuz” kod adlı bir mahrem imamın yönlendirmesiyle Harp Okulu sınavlarına hazırlandığını ifade etti. Sınav sorularının kendisine verildiğini, 1995-1996 yıllarında Tuzla Piyade Okulu’nda eğitim aldığı süreçte Altunizade’deki dershanenin en üst katında FETÖ elebaşı Fethullah Gülen’in elini öptüğünü ve Gülen’in kendisine teğmen rütbesini taktığını itiraf etti. Hakkında hazırlanan iddianamede, 2006-2014 yılları arasında görev yaptığı Kars, İstanbul ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde örgütün 4 farklı mahrem imamıyla ankesörlü telefon üzerinden irtibat sağladığı bilgileri yer aldı. Ayrıca Atasoy’un “patates hat” olarak bilinen operasyonel telefonlarının 23 kez ortak baz sinyali verdiği belirlendi.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

 

FETÖ’cü tuğgeneral hakkında karar verildi yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Danimarka’da FETÖ’ye karşı gözler açıldı https://yekvucut.com/feto-gercekleri/danimarkada-fetoye-karsi-gozler-acildi/ Mon, 08 Nov 2021 13:01:08 +0000 https://yekvucut.com/?p=51892 FETÖ’nün Danimarka’daki okulları haber oldu Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY), dünyanın farklı ülkelerinde varlığını sürdürebilmek ve derin kadrolara sızabilmek...

Danimarka’da FETÖ’ye karşı gözler açıldı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’nün Danimarka’daki okulları haber oldu

Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY), dünyanın farklı ülkelerinde varlığını sürdürebilmek ve derin kadrolara sızabilmek için eğitim ve öğretim faaliyetlerini kullanıyor. Özellikle ABD’deki Charter Ağı’nı kuran örgütün, varlığını artırmak ve finansal gücünü katlamak için eğitimi nasıl suistimal ettiğini bu haberimizde anlatmıştık. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, her ülkeye özel dosyalar göndererek “Koynunuzda beslediğiniz yılan bir gün sizi de sokar” şeklinde uyarıda bulunmuştu. Buna rağmen, Avrupa ülkelerinin çoğu, FETÖ gerçeklerini görmezden geldi. Ancak, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’nın bazı ülkelerinde FETÖ tehlikesine karşı nihayet bir uyanış başladı. Alman basınının FETÖ ile ilgili yayınladığı haberden sonra, Danimarka’da da benzer bir hamle yapıldı.

danimarka-feto

Danimarka’da bakanların FETÖ endişesi

Danimarka’nın ünlü gazetesi Berlingske, FETÖ ve elebaşı Fethullah Gülen’in ülkede kontrol altında tuttuğu okulları haberleştirdi. Haberde, ülkedeki 6 özel okulun FETÖ elebaşı Fethullah Gülen tarafından gizemli bir şekilde yönetildiği anlatıldı. Ayrıca, ABD’deki FETÖ’ye bağlı bulunan Charter okullarının ihaleye fesat karıştırmaktan 2016 yılında para cezası aldığı da vurgulandı. Danimarka Eğitim Bakanı Pernille Rosenkrantz, gazeteye açıklama yaparak, söz konusu okullardan endişe duyduğunu ifade ederek okulları araştırdıklarını belirtti. Rosenkrantz’ın selefi Ellen Trane Norbyde de endişelerini dile getirerek:

“Hangi ideolojiden olursa olsun başkalarının okullara sızmasını istemiyoruz. Danimarka okulları bağımsız olmalı.” dedi.

Makalede, okulların FETÖ mensupları tarafından Danimarka’da kurulan Silm isimli bir vakıf bünyesinde faaliyet gösterdiği de kaydedildi.

Danimarka’da FETÖ okullarında not sahtekârlığı

Öte yandan, Danimarka‘nın devlet televizyonu DR tarafından 2018 yılında yapılan bir araştırma, FETÖ okullarıyla ilgili korkunç bir gerçeği deşifre etmişti. Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da bulunan FETÖ bağlantılı Kobenhavns Private Gymnasium adındaki özel lisede, öğrencilerin not ortalamalarının bilerek yüksek tutulduğu ortaya çıkmıştı. Gerçek, bu okulun öğrencilerinin ulusal bazda yapılan mezuniyet sınavlarındaki ortalamaları ile okulda verilen notların ortalamasının arasındaki uçurumla anlaşılmıştı. Söz konusu lisenin öğrencilerinin mezuniyet sınavlarında 5,35 ortalama aldığı, ancak okulun öğrencilere verdiği not ortalamasının 7,12 olduğu belirlenmişti. DR, FETÖ bağlantılı okulların sistematik olarak not ortalamasını yüksek tuttuğu ve öğrencilerin yüksek eğitim kurumlarına girişini kolaylaştırdığının altını çizmişti.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

Danimarka’da FETÖ’ye karşı gözler açıldı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>