himmet için arama yaptınız | Yekvucut https://yekvucut.com/ Akıl ve vicdan sahiplerine Mon, 25 Jul 2022 11:45:28 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.7.1 https://yekvucut.com/wp-content/uploads/2022/11/favicon_yek.png himmet için arama yaptınız | Yekvucut https://yekvucut.com/ 32 32 FETÖ’nün kamu yapılanmasına operasyon https://yekvucut.com/feto-gercekleri/fetonun-kamu-yapilanmasina-operasyon/ Mon, 25 Jul 2022 11:45:28 +0000 https://yekvucut.com/?p=56453 Fetullahçı Terör Örgütü’nün kamu yapılanmasına yönelik 1 yıldır sürdürülen soruşturma tamamlandı. Yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalanan, örgütün güncel kamu yapılanmasından...

FETÖ’nün kamu yapılanmasına operasyon yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fetullahçı Terör Örgütü’nün kamu yapılanmasına yönelik 1 yıldır sürdürülen soruşturma tamamlandı. Yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalanan, örgütün güncel kamu yapılanmasından sorumlu Yasin T.’nin dijital materyalleri üzerinde inceleme yapıldı. Bu inceleme sonucu elde edilen bilgiler ile teknik, fiziki takip ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan şüphelilerin ifadeleri üzerine soruşturma genişletildi. Başsavcılık ve emniyetin ortak şekilde çalıştığı soruşturmada, aralarında bakanlıklarda görevli iç denetçiler, uzman ve müdürlerin bulunduğu 14 şüpheli hakkında dava açıldı. FETÖ’nün kamu yapılanmasında yer alan şüpheliler itirafçı oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda müfettiş olan M.T., FETÖ’den ihraç edilen ve tutuklu örgüt mensuplarının ailelerine yapılan para yardımlarını itiraf etti. Ticaret Bakanlığı’nda uzman olan H.D.’nin ise Amerika ziyaretleri sonrasında örgüt mensuplarına “Fetullah Gülen’den haber getirdim.” dediği ortaya çıktı. Soruşturma kapsamında; aralarında denetçi, müfettiş, müdür ve uzmanların olduğu 5 kişiye “silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçundan 22 yıla kadar, 9 kişiye ise “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 15 yıla kadar hapis talebiyle iddianame hazırlandı. Ankara 27. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul etti. 

fetocu-bakanlik-aciklamasi

“Gülen’den haber getirdim”

Hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istenen H.D., Ticaret Bakanlığı’nda uzman olarak görevliydi. FETÖ’nün kamu yapılanmasına yönelik soruşturmada yakalanan H.D. hakkında ifade veren gizli tanık Karadeniz, H.D.’nin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in yanına gidip geldiğini, bunu da etrafında anlattığını belirtti. Gizli tanık Karadeniz, şu ifadeleri kullandı:

“Çalıştığı kuruma ait FETÖ toplantılarına haftalık katılıyor ve maaşından kesinti yapılıyordu. Çalıştığı kurum tarafından Amerika ya gönderildiğinde Fethullah Gülen’in yanına sık sık gittiğinden sohbetini dinlediğinden bahsediyordu. Fethullah Gülen’den gelen haberleri etrafına anlatıyordu. FETÖ tarafından evlendirilmiştir. Söylemleriyle FETÖ çılgın savunucusu hallerini yaşıyordu. Eniştesi, Yasin Kılıççeker 15 Temmuz darbesi öncesinde Ankara Sincan ilçesinde, FETÖ ye ait dershanelerin muhasebe müdürüdür ve aynı zamanda Sincan FETÖ bölgesinin himmet işlerinden sorumluydu. Medyada ‘Himmet’ ve ‘Kutsal Hoca Payı’ olarak yer alan FETÖ davasında firari, sanıktır. 15 Temmuz darbesi öncesinde kendisine tutuklanacağı haberi önceden gelmiş ve yapının, aktif faaliyetlerinin olduğu Sudan’a kaçmıştır. H.D., Yasin Kılıççeker’in kaçması sırasında evinin satılması gibi birtakım işlerde ona yardımcı olmuş ve kaçmasını kolaylaştırmıştır.”

fetocu-bakanlik-aciklamasi

FETÖ’nün kamu yapılanması mensubu M.T., para dağıtmış

FETÖ’nün kamu yapılanması soruşturması kapsamında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda müfettiş olan M.T. ise teknik ve fiziki olarak takip edildi. M.T.’nin, FETÖ mensubu aileler ile tutuklu ve kamu görevinden ihraç edilmiş kişilerin yakınlarına örgüt tarafından gönderilen dolar cinsinden paraları döviz bürolarından bozdurarak dağıttığı tespit edildi. M.T., etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak itirafçı oldu ve bildiklerini anlattı. M.T., Yasin T. ile beraber yardım edilecek ailelere gittiklerini, evi yakın ise kendisinin gidip parayı bıraktığını itiraf etti. Yardımları dolar üzerinden yaptıklarını belirten M.T., ailelere paraların hepsini birden bozdurmamaları konusunda uyarıda bulunduğunu, para dağıtma görevini ise 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden sonra yapmaya başladığını ifade etti. M.T., şunları kaydetti:

“Cep telefonlarımızı kapatıyorduk ve toplantı yapılan odanın dışına bırakılırdı. Bir önceki toplantı da bir sonraki yapılacak toplantının yeri ve saati kararlaştırılırdı. Grupla yapılan bu yapı adına yapılan toplantılara cep telefonlara getirmek kesinlikle yasaktı. Evlere toplu şekilde girilmesi yasaktı. Toplantı sonunda evden tek tek çıkılması, toplu olarak evden çıkmak yasaktı. 6 ayda bir yaklaşık olarak para dağıtma işini yapıyorduk. Genel olarak her aileye asgari ücret miktarı kadar yardım yapılmaya çalışılıyordu. Yasin T. bu paranın kendisine yurt dışından geldiğini söylüyordu. Yasin T. bize kendisinin yurt dışına gideceğini, kendi görevlerini M. K.’ye devrettiğini, bizimle artık onun ilgileneceğini söyledi.”

KAYNAK: SABAH

FETÖ’nün kamu yapılanmasına operasyon yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’nün Pinhan Restoran davasında karar https://yekvucut.com/feto-gercekleri/fetonun-pinhan-restoran-davasinda-karar/ Fri, 22 Jul 2022 12:35:18 +0000 https://yekvucut.com/?p=56409 Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının gizli toplantılarının yapıldığı ve örgüte finansman sağladığı ileri sürülen Pinhan Restoran davasında karar verildi. İstanbul’da Maltepe...

FETÖ’nün Pinhan Restoran davasında karar yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının gizli toplantılarının yapıldığı ve örgüte finansman sağladığı ileri sürülen Pinhan Restoran davasında karar verildi. İstanbul’da Maltepe sahilindeki Pinhan Restoran hakkındaki davada 39 sanık yargılanıyordu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 11 Ocak 2022’deki duruşmada açıklanan esasa ilişkin mütalaada, Pinhan Restoran isimli iş yerinin FETÖ tarafından karargah olarak kullanıldığı, örgütün gizli toplantılarının yapıldığı, himmet ve gelirlerin şirketin gelirleriymiş gibi sisteme sokulduğu bir yer olduğu kaydedilmişti. İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen karar duruşmasına 25 sanık ve avukatları katıldı. Duruşmada son sözleri sorulan sanıklar beraatlarını istedi. Alınan savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme, davada sanık olarak yargılanan 9 kişiyi 2 yıl 1 ay ile 6 yıl 3 ay arasında değişen oranlarda hapis cezasına çarptırdı.

FETÖ’nün Pinhan Restoran davasında sanıklara ceza verildi

Sanıklar Fikret Birdal ve Özcan Saf’ı, “silahlı terör örgütü içinde hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme” suçundan 2’şer yıl 1’er ay cezalandırıldı. Sanıklar İbrahim Gözütok ve Mehmet Bektaş da aynı suçtan 2’şer yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti, sanıklar İsrafil Gözütok, Uğur Akkoç, Salih Aydın ve Hızır Güngör’ün aynı suçtan 3’er yıl 1’er ay hapis cezasına mahkum etti. Sanık Fatih Aslan’ın üzerine atılı “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan delil yetersizliği sebebiyle beraat etmesine karar veren mahkeme, Aslan’a “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Heyet, 18 sanığın üzerlerine atılı suçları işlediğine dair yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle ayrı ayrı beraat etmesine hükmetti. Haklarında yakalama kararı bulunan firari 12 sanığın ise dosyalarının ayrılmasına karar verdi.

Pinhan Restoran İşletmeleri Sanayi ve Ticaret A.Ş., Birim Gayrimenkul İnş. Turizm ve Gıda Sanayi Ticaret A.Ş., Birim Sigorta Acenteliği LTD ŞTİ, Herkül Dış Ticaret ve Pazarlama LTD ŞTİ hakkında ise, müsadere ile hüküm kesinleşinceye kadar kayyım tedbirinin devam etmesine hükmedildi.

Mütalaadan

Pinhan Restoran‘a yönelik davanın mütalaasında, 12 sanığın “silahlı terör örgütüne üye olmak”, 5 sanığın ise “örgüte üye olmamakla birlikte yardım” suçundan 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapis ile cezalandırılması istenmişti.

Sanıklardan 3’ünün “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan cezalandırılması ancak bu sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümleri kapsamında indirim uygulanması talep edilen mütalaada, 7 sanığın ise beraatleri talep edilmişti.

Mütalaada firari 12 sanık hakkındaki yakalama emirlerinin devamına ve bu sanıklar hakkındaki dava dosyanın ayrılmasına karar verilmesi istenmişti.

KAYNAK: İHA

FETÖ’nün Pinhan Restoran davasında karar yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ içinde kopan fırtına dinmiyor https://yekvucut.com/gundem/feto-icinde-kopan-firtina-dinmiyor/ Sun, 19 Jun 2022 09:51:01 +0000 https://yekvucut.com/?p=55885 Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının kendi aralarındaki çekememezlik ve düşmanlık had safhaya çıktı. Örgüt içi fikir ayrılıkları, güvensizlikler ve cepheleşmelerin giderek...

FETÖ içinde kopan fırtına dinmiyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının kendi aralarındaki çekememezlik ve düşmanlık had safhaya çıktı. Örgüt içi fikir ayrılıkları, güvensizlikler ve cepheleşmelerin giderek derinleşmesinin bir sonucu olarak FETÖ’cüler sürekli kavga ediyor. Öyle medeni üslup takınarak yapılan bir tartışma da söz konusu değil; baya baya küfür, hakaret ve tehditlerin havada uçuştuğu, okumasının da izlemesinin de rahatsızlık verdiği kavgalara şahit oluyoruz. Kaçtıkları ülkelerde sürdükleri rahat yaşamın batmasından mıdır bilinmez, geçtiğimiz günlerde İsveç’teki FETÖ firarileri birbirine girdi. İsveç’e firar eden Muhammed Şaban ve Mehmet Can Seyhan, birbirlerini “çocuk tacizi”yle suçladılar. Aynı şekilde, İngiltere’ye kaçan FETÖ’cü İhsan Yılmaz’ın eşi Arzu Yılmaz ise örgütün sosyal medyadaki tetikçilerinden Aslı R. Topuz’a küfretti. Kendilerini her fırsatta “aydın” ilan eden örgüt mensuplarının tartışmalarındaki seviyesizlik, rezilliklerini bir kez daha kanıtlamış oldu.

Çocuk tacizi skandalı patlak verdi

Twitter’da “isvec_imami” rumuzunu kullanan Mehmet Can Seyhan, FETÖ’cüler tarafından son günlerde karalanıyor. Hakkında “dolandırıcı ve şantajcı” olduğu iddiaları sosyal medyada dolaşan Seyhan, Muhammed Şaban ile kavga etti. Şaban’ın anlattığına göre Seyhan, Şaban’a ve küçük yaştaki oğluna ağır hakaretler etti. Şaban’ın Seyhan hakkındaki iddiaları ve olayın tüm detayları şu şekilde:

 

Seyhan ise bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını, Şaban’ın oğlunu taciz etmediğini, üstelik Şaban’ın kendisine borcu olduğunu ileri sürdü. Tartışma o kadar büyüdü ki örgüt mensupları Şaban’ın haklı bulanlar ve Seyhan’ı savunanlar olarak ikiye ayrıldı. KHK ile ihraç edilmiş firari hâkim Ramazan Faruk Güzel de tartışmaya dahil olarak Seyhan’ın bu tarz vukuatlarının daha önce de yaşandığını, Seyhan’ın taciz ettiği çocuğun psikolojisinin bozulduğunu söyledi. Bunun üzerine Seyhan öfkelenerek Güzel için “erkek çocukları üzerine cinsel fanteziler kurgulayan pedofili sapık” şeklinde ifadeler kullandı. Mide bulandıran tartışmada firari FETÖ tetikçisi Emre Uslu da Şaban’ın paylaşımını RT’leyerek Şaban’a destek oldu. Tartışma sayesinde ortaya çıkan en korkunç gerçek ise küçük bir çocuğu taciz ederek psikolojisini bozduğu iddia edilen Seyhan’ın, 9-16 yaş aralığındaki çocuklara yazılım kursu veriyor olması.

FETÖ tetikçisi kadınlar birbirine girdi

Bu hafta örgüt içinde yaşanan ikinci kavga ise FETÖ’cü İhsan Yılmaz’ın eşi Arzu Yılmaz’ın Aslı R. Topuz hakkında “o….” demesiydi.

 

Topuz, örgüt içerisinde çok tartışılan bir isim. Gerçek adının Kamuran Tıbık olduğu iddia edilen Topuz, firar ettiği Kanada’da yaşıyor. Eşinin de örgüt mensubu olduğu ve tutuklu olarak cezaevinde kaldığı söylenen Topuz, yazılarında kullandığı dil nedeniyle örgüt içerisinde sık sık eleştiriliyor. Kendisini “entelektüel” olarak tanımlayan Topuz’un küfürsüz veya bel altı konuşmadığı bir paylaşımı neredeyse yok.

feto-kavga-feto-para-kavgasiTopuz, “Zeyd” kod adlı Tuncay Opçin ve Adem Yavuz Arslan gibi isimlerden de destek görüyor. Daha önce örgütün Yalova il imamı Tayfun Tuna’ya “y.vşak” diyerek hakaret etmişti.

İngiltere’de firari durumda olan Arzu Yılmaz ise bukalemun gibi sürekli renk değiştiren bir isim. Türkiye’de yaşarken başörtülü olan ve muhafazakâr bir görüntü veren Yılmaz, İngiltere’de kendisine seküler bir kimlik yarattı.

feto-kavga-feto-para-kavgasi

Yılmaz, kimi zaman Gezi destekçisi, kimi zaman da DHKP-C’li ve PKK’lı kılığına bürünüyor.

feto-kavga-feto-para-kavgasi

Yılmaz, Topuz için ayrıca “şiştik artık, konu bu kadın da değil, ona alanı açan güruh.” dedi. Yılmaz’ın bahsettiği kişiler arasında yer alan Tuncay Opçin, Topuz için “Aslı R. Topuz’u susturmak, yazmasını engellemek en çok kime yarar? Saray’a, AKP’ye, Ergenekon’a. Getirdiği eleştiriler son derece sağlam temellendirilmiş ve reddedilemeyecek argümanlar içeriyor.” ifadeleriyle sahip çıkmıştı. Ayrıca, Tayfun Tuna ile olan kavgasında da Topuz’u desteklemişti. Opçin, yine Topuz’u savunarak şunları yazdı:

Aslı Topuz’a vasat akademisyen hakaret etmiş. Üstad’ın güzel bir sözü vardı: Mücadele-i bi’l huruf mümkün olsaydı, mücadele-i bi’s-suyufa müracaat etmeyeceklerdi. Çapları yetmeyince hakaret ediyorlar.”

Örgütün yönetim kadrosuna muhalif isimlerden Önder Aytaç da Topuz’u sevmeyenlerden.

Aytaç, “Aslı Topuz sevicilere hayret ediyorum.1 kadının erkekleşmesi sendromuna çanak tutan 1 avuç hizmet abisini de merakla izliyorum.” diyerek tepkisini ortaya koymuştu.

FETÖ içindeki kavgaların nedeni ne?

Youtube kanalımızdaki “FETÖ elebaşını 2021’de çökerten 4 kavga” isimli videomuzda, FETÖ içindeki kavgaların 2022’de de şiddetle devam edeceği öngörüsünde bulunmuştuk. Gerçekten de beklenildiği gibi örgüt mensupları sürekli didişiyor. Kendilerini aydın, elit ve eğitimli olarak pazarlayan örgüt mensupları, kavgalar sırasında kullandıkları “mahalle ağzı” dil ile gerçek yüzlerini de kanıtlıyor. Üstelik bu kavgaları yapan isimlerin hiçbiri örgütten afaroz edilmemiş. Yani kavgaları gerçekleştirenler, örgüt içerisinde aktif olarak faaliyet gösteren FETÖ’cüler. Peki bu kavgalar bize ne anlatıyor? Örgüt mensupları neden sürekli birbirine giriyor?

KHK’lı Celalettin Tokmak’ın kendisi gibi ihraç edilmiş örgüt mensuplarından harem kurduğu ve bu kadınlara şiddet uyguladığı ortaya çıkmıştı. Bu olayı ortaya çıkartan ise yine örgüt mensuplarıydı. Türkiye’de yaşayan örgüt mensuplarının birbirini ifşa etmesi, artık örgüt içi tahammül seviyesinin ve güven alanının daraldığını göstermişti. 

15 Temmuz darbe girişiminin başarısız olmasıyla hayalleri yıkılan örgüt mensuplarının en büyük kavga sebebi ise “para”. Türkiye’den kaçan örgüt mensuplarından ise nefret ediliyor, çünkü ABD ve Avrupa’daki örgüt mensuplarının rahatını bozuyorlar, bir yük olarak görülüyorlar. Muhammed Şaban’ın Mehmet Can Seyhan hakkındaki şikayet dolu yazısında da bu durumun bir yansıması var. Şaban’ın anlattıklarına göre Seyhan İsveç’e firar ettikten sonra mağdur bir görüntüyle Şaban’dan yardım istiyor.

FETÖ’cülerin para söz konusu olduğu zaman gözlerinin hiçbir şeyi görmediğini Cevdet Türkyolu’nun Osman Şimşek’i tekme tokat dövdüğü kavgadan da hatırlayabiliriz. Yine Atlanta’daki dolandırıcılık olayları da aynı para hırsının sonucuydu.

Ayrıca, örgütün Türkiye’deki ayağının zayıflamasıyla beraber maddi kaynaklarında ciddi bir azalma yaşandı. Çünkü örgütün en büyük kaynağı Türkiye’ydi. Örgüt, devlet kadrolarına sızdırdığı memurlar ve kendisine bağlı iş adamlarından aldığı himmetle ciddi bir finansal güce sahipti. 

Örgüt üyelerinin para hırsının yanında; kıskançlık, çekememezlik, örgüt içinde muhalif taban ile yönetici kadro ve taraftarlarının sürekli çatışması, Türkiye’de kalan örgüt mensuplarının Avrupa ve ABD’deki örgüt mensuplarına olan öfkesi de FETÖ içindeki kavgaların sebepleri arasında. 

 

 

FETÖ içinde kopan fırtına dinmiyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Bartın’daki FETÖ operasyonunda yeni gelişme https://yekvucut.com/feto-gercekleri/bartindaki-feto-operasyonunda-yeni-gelisme/ Sat, 18 Jun 2022 07:05:54 +0000 https://yekvucut.com/?p=55868 FETÖ‘nün yeniden yapılanmasına yönelik Bartın merkezli 4 ilde gerçekleştirilen operasyon hakkında yeni gelişmeler oldu. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından 7...

Bartın’daki FETÖ operasyonunda yeni gelişme yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ‘nün yeniden yapılanmasına yönelik Bartın merkezli 4 ilde gerçekleştirilen operasyon hakkında yeni gelişmeler oldu. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından 7 Haziran’da başlatılan operasyonlar İstanbul, Karabük ve Isparta’da gerçekleştirilmişti. Eş zamanlı olarak 50 farklı adrese yapılan baskınlarda 37 kişi yakalanmıştı. Bartın’daki FETÖ operasyonunun adını duyurmasındaki en önemli gelişme ise örgüte ait bir deponun bulunmasıydı. Emniyet güçleri tarafından incelenen depoda, 20 tona yakın gıda ve temizlik malzemesi ele geçirilmişti. Bu malzemelerin KHK ile ihraç edilen veya cezaevinden çıkmış örgüt mensuplarına ve ailelerine yardım için temin edildiği tespit edilmişti. Ayrıca FETÖ’nün yardım yaptığı kişilere birtakım örgütsel talimatlar verdiği kaydedilmişti.

bartindaki-feto-davalari-bartindaki-feto-davasi

Gözaltına alınanlardan 4’ü tutuklandı

FETÖ/PDY kapsamında adli işlem gören örgüt üyelerinin çocuklarının eğitim giderlerinin örgüt tarafından karşılandığı ve burs verildiği; cezaevindeki örgüt üyelerinin ailelerine ve cezaevinden çıkanlara örgütü ayakta tutmak, birlik ve beraberliği sağlamak, kopmaları ve çözülmeleri engellemek amacıyla para ve gıda yardımında bulunulduğu kaydedildi. Bartın‘daki FETÖ operasyonu kapsamında gözaltına alınan ve adliyeye sevk edilen 37 kişiden 1’i savcılık sorgusu sonrası serbest bırakıldı. 31 kişi çıkarıldığı nöbetçi hakimlik tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 4 kişi tutuklanırken, 1 kişi için ise ev hapsi cezası kararı verildi.

Bartın’daki FETÖ operasyonunda ortaya çıkanlar

Bartın‘daki FETÖ operasyonu kapsamında bulunan depoda, 20 tona yakın gıda ve temizlik malzemesi bulunmuştu. Bu malzemelerin örgüt mensuplarına yardım için tutulduğu kaydedilmişti. KOM Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan açıklamaya göre, örgütün bu yardımları yapma nedeni “örgütün dinamik ve canlı yapısını yeniden tesis etmek, örgüt üyeleri arasında ‘biz’ duygusunu geliştirerek moral ve motivasyon sağlamak”. FETÖ’nün bu uğurda yurt dışından ve eski Kaynak Holding yöneticilerinden gelen paralar ve toplanan himmetlerle örgüt mensuplarına yardım yaptığı kaydedildi. Ayrıca, örgüt tabanının örgütten kopmasını önlemek de bu yardımların yapılmasının en büyük nedenlerinden.

Çetele tutarak örgüt mensuplarına fişleme yapmışlar

FETÖ, bu yardımları yapmak için bir çetele oluşturmuş. Bu çeteleye göre, yardımları almak için gereken bazı şartlar var. Öncelikle, yardım yapılacak kişilerin örgüte bağlılıklarının teyit edilmiş olması gerekiyor. Bunun dışında, adli işlem gören tüm örgüt üyelerinin adli işlem sonuçları, etkin pişmanlıktan faydalanıp faydalanmadıkları gibi özellikleri de çeteleye kaydediliyor. Bu çetele sayesinde tekrar örgütsel sorumluluk alıp alamayacakları belirlenen örgüt üyeleri takip ediliyor.

Operasyon kapsamında örgüt üyelerinin tuttukları çeteleler ele geçirilmişti. Bu çetelelerin incelenmesiyle, yakını cezaevinde olan örgüt mensuplarının “bizden/bizden değil” şeklinde fişlendikleri, itirafçı olan veya ayrıldığını tespit ettikleri kişileri de yardım listesinden çıkarıldıkları ortaya çıkmıştı. Yardımların; KHK ile ihraç edilmiş, cezaevinden tahliye olmuş örgüt üyelerine yapıldığı belirtiliyor. Ayrıca, örgütün kendinden gördüğü kişileri de örgüt amaçları doğrultusunda yeni görevlere yönlendirdiği ifade edildi.

Sosyal medyada propaganda görevi

Erzak yardımını alan kişilere örgüt tarafından sosyal medyada propaganda yapma ödevi verildiği belirlenmişti. Bu kapsamda, örgüt üyelerinin birbirine zaman ayarlı mesajlar gönderdikleri, telefonlarındaki içerikleri düzenli olarak sildikleri tespit edildi. Yapılan değerlendirmede; örgütün operasyon sonrasında kamuoyunu, toplum vicdanını etkilemek, mağdur rolüne bürünmek amacıyla sosyal medya üzerinden bunun yalnızca insanı yardım olduğunu belirterek STK’ları, insan hakları derneklerini, siyasi oluşumları etiketleyerek propaganda yürüttükleri, bu yolla mağdur maskesi takarak yürütülen soruşturmaların içini boşaltıp, toplumun bakış açısını değiştirmeye çalıştıkları kaydedildi.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

Bartın’daki FETÖ operasyonunda yeni gelişme yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’nün mahrem imamı Kamil Bakum’un cezası onandı https://yekvucut.com/feto-gercekleri/fetonun-mahrem-imami-kamil-bakumun-cezasi-onandi/ Wed, 15 Jun 2022 09:24:53 +0000 https://yekvucut.com/?p=55835 Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) avukatlardan sorumlu mahrem imamı “Cemal” kod adlı Kamil Bakum hakkında verilen hapis cezası kararı...

FETÖ’nün mahrem imamı Kamil Bakum’un cezası onandı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) avukatlardan sorumlu mahrem imamı “Cemal” kod adlı Kamil Bakum hakkında verilen hapis cezası kararı onandı. FETÖ’nün mahrem imamı Bakum, FETÖ tarafından Büyük Birlik Partisi (BBP) lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun da aralarında bulunduğu 6 kişinin hayatını kaybettiği soruşturmada örgütün izlerinin kapatılması için örgüt tarafından yönlendirilmişti. FETÖ’nün Gaziantep bölge avukatlar sorumlusu olduğu belirtilen Bakum, 31 Aralık 2020’de İstanbul’da gaybubet evinde yakalanmıştı. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılananan Bakum’a “silahlı terör örgütü kurma ve yönetme” suçundan 12 yıl hapis cezası verilmiş, ancak daha sonrasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak örgütle ilgili itiraflarda bulunduğu için cezası 7 yıl 6 aya indirilmişti. Bakum’a verilen hapis cezası istinaf tarafından hukuka uygun bulundu. FETÖ elebaşıyla görüşmek için 3 kez ABD’ye giden Bakum, Şehit Muhsin Yazıcıoğlu suikastına ilişkin önemli itiraflar yapmıştı. 

100 bin liralık himmet

FETÖ’nün mahrem imamı Kamil Bakum, itiraflarında terör örgütünün Güneydoğu Bölge sorumlusu Mehmet Kocatürk tarafından 2011 yılında “Gaziantep Güneydoğu Bölgesi Avukatlar İmamı” görevine getirildiğini ve 2016’ya kadar bu görevi yürüttüğünü söylemişti. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından yakalandığı 30 Aralık 2020’ye kadar faaliyetlerine devam ettiğini anlatan Bakum, bu faaliyetler kapsamında örgüte müzahir Müdafaa Demokrasi ve Hukuk Derneği’nde toplantılar yaptığını belirtmişti. Bu toplantılarda örgüt üyesi avukatların faaliyetlerinin değerlendirildiğini söyleyen Bakum, toplantılarda aldığı bilgileri, üstü olan Türkiye avukatlar sorumlusu İmamı “Yıldırım” kod isimli Muhammet Emir Yavuz’a her ay Ankara’da bulunan FETÖ‘ye ait dernekte aktardığını itiraf etmişti. Bakum, Yavuz’a yıllık ortalama 100 bin liralık himmet adı altında topladığı paraları da bu görüşmelerde teslim etmiş.

Yavuz başkanlığında “bölge avukat imamları” ile toplantıya katıldığını anlatan Bakum, itiraflarında hâkim ve savcılık mülakat sınavına gireceklere provalar yaptırdığını, Müdafaa Demokrasi ve Hukuk Derneğinde bulunan bir odanın “mülakat odası” şeklinde hazırlatılarak örgüt mensubu avukatlara burada mülakat provaları düzenlendiğini kaydetmişti. Bakum, sınavı kazanan örgüt mensuplarının bilgilerinin örgütün mahrem imamlarına aktarıldığını söyleyerek, ayrıca MİT tırlarına ilişkin yürütülen soruşturmalarda örgüt mensubu şüphelilerin müdafiliğini yapmak üzere örgüt mensubu avukatları görevlendirdiğini anlatmıştı.

FETÖ’nün mahrem imamı 3 kez Pensilvanya’ya gitmiş

Kamil Bakum, 17/25 Aralık süreci sonrasında örgüte sahip çıkılması ve örgüt mensuplarının yönlendirilmesi konusunda verilen talimatları yerine getirdiğini anlatmıştı. Bakum, itiraflarında örgüte bağlı avukatların 2011 veya 2012 yılında sandık görevlisi olmaları konusu gibi konularda talimatlar geldiğini, bunların gereğini yapmaları için kendisine bağlı avukat imamlarına ilettiğini itiraf etti. FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’le görüşmek için 3 kez ABD’ye gittiğini itiraf eden Bakum, ilk gidişinin 2011’de konumu nedeniyle takdim edilmek için, ikincisinin ise 2012’de baro başkanlığı seçimleri sonrası hazırladığı örgütsel raporu sunmak için olduğunu belirtti. Üçüncü gidişinin ise 2014 yılında olduğunu kaydeden Bakum, Muhsin Yazıcıoğlu’nun düşen helikopterinden cihazları söken sanık askerin müdafiliğinin örgüt mensubu avukat Mustafa Atalar tarafından yapıldığının ortaya çıkmasıyla ilgili olduğunu söyledi.

Bakum, bu ziyaretlerinden birinde 2012 yılındaki baro seçimleriyle ilgili hazırladıkları raporu örgüt elebaşına sunduklarını, söz konusu raporda Türkiye’de seçilen tüm baro başkanlarının ideolojik görüşleri, örgüte olan yakınlıkları, örgüt içerisinde olup olmadıkları gibi hususların yer aldığını da itiraf etmişti.

Yazıcıoğlu davasına takipsizlik kararında FETÖ parmağı

Şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nun vefat ettiği kaza sonrasında helikopter malzemelerinin sökülerek alınması iddiası üzerine haklarında soruşturma başlatılan bir grup askerin avukatlığını FETÖ’nün Elazığ grubuna mensup Mustafa Atalar yapmıştı. FETÖ imamı Kamil Bakum, bu durumun örgütte ve Fetullah Gülen tarafından büyük bir paniğe neden olduğunu itiraf etmişti. Bunun üzerine örgütte toplantı ve görüşmeler düzenlenmiş. Bakum, Yazıcıoğlu soruşturmasında ilk aşamada verilen takipsizlik kararında FETÖ elebaşının parmağı olduğunu belirtti. Örgütün Türkiye avukatlar sorumlusu “Yıldırım” kod adlı Muhammet Emir Yavuz’un örgütün kullanmış olduğu mesajlaşma programı Kakao Talk üzerinden kendisini aradığını anlatmıştı. Bakum, itiraflarında konuya ilişkin şunları kaydetmişti:

“Bana Elazığ il imamı Mehmet Durakoğlu’nun o dönem FETÖ/PDY terör örgütünün Türkiye İmamı olan Barboros Kocakurt’a ulaştığını, merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun soruşturması ile ilgili ortaya çıkan sorunları anlattığını, Barbaros Kocakurt’un da telefonla Amerika’da bulunan Fetullah Gülen ile görüşerek konuyu detaylıca izah ettiğini, bundan dolayı Fetullah Gülen’in kaldığı ABD’de Pensilvanya’da sıkıntı olduğunu, ortalığın karıştığını söyledi. Göstermiş olduğunuz beyan ve yazışmalara göre konunun ABD’de bulunan FETÖ/PDY terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen’e aktarılmış, alınan talimat doğrultusunda bu konunun kapatıldığını anlıyorum. Mustafa Atalar’ın helikopterin cihazının sökülmesi olayındaki askerin avukatlığını bırakması talimatını ben verdim. Bana da Yıldırım kod adlı Muhammet Emir Yavuz isimli kişi talimat verdi. Yavuz’a kimin talimat verdiğini bilmiyorum.”

fetocu-avukat-kamil-bakum

 

FETÖ’nün avukatlardan sorumlu mahrem imamı Bakum, itiraflarının devamında şunları anlatmıştı:

“Turan Canpolat bu askerlere bir avukat görevlendirilmesi talimatının üst düzey bir askeri mahrem imam tarafından kendisine verildiğini söyledi. Bu askeri mahrem imam, Canpolat’a soruşturma dosyasının özellikle tanınmayan, ismen çok ön plana çıkmamış, FETÖ/PDY içerisinden bir avukata verilmesini istediğini söylemiş. Canpolat da bu askeri mahrem imama ‘Biz de böyle çok tanınmadık ön plana çıkmamış bir avukatın olmadığını, genelde örgüt avukatlarının tanındığını ve bilindiğini’ söylemiş. Ancak askeri mahrem imam bu durumun sıkıntı oluşturmadığını, uygun gördüğü, örgüt içerisinden bir avukatın yapabileceğini söylemiş. Turan da bunun üzerine Mustafa Atalar’a bu görevi vermiş.”

“Bu işi tereyağından kıl çeker gibi hallettik”

Bir müddet sonra FETÖ hükümlüsü Mehmet Durakoğlu ve Mehmet Kocatürk ile bir ofiste bir araya geldiklerini belirten sanık Kamil Bakum:

“Durakoğlu, bana Muhsin Yazıcıoğlu dosyasının kapatılması konusunun savcılıkla görüşüldüğünü ve dosyanın kapatıldığını söyledi ve ‘Bu işi tereyağından kıl çeker gibi hallettik’ dedi. Bu konunun detayını Durakoğlu, Kocatürk ve Güneydoğu Hâkim-Savcı Bölge İmamı Fevzi kod isimli Feyzullah Gülbent bilmektedir. Daha sonra dosya kapatıldı. Bu konu bir daha görüşülmedi.” ifadelerini kullanmıştı.

Bakum, sorumlu olduğu illerin avukat imamları ya da diğer örgüt üyeleri tarafından kendisine flaş bellekler aracılığıyla verilen bilgilerden arşiv oluşturduğunu belirtmişti. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ise kendisinde bulunan flash bellekleri kırarak imha ettiğini de itiraf etmişti.

KAYNAK: ANADOLU AJANSI

FETÖ’nün mahrem imamı Kamil Bakum’un cezası onandı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Bartın’daki FETÖ operasyonuna ilişkin yeni detaylar https://yekvucut.com/feto-gercekleri/bartindaki-feto-operasyonuna-iliskin-yeni-detaylar/ Mon, 13 Jun 2022 14:20:15 +0000 https://yekvucut.com/?p=55783 FETÖ‘nün yeniden yapılanmasına yönelik Bartın merkezli 4 ilde gerçekleştirilen operasyon hakkında yeni detaylar ortaya çıktı. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından...

Bartın’daki FETÖ operasyonuna ilişkin yeni detaylar yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ‘nün yeniden yapılanmasına yönelik Bartın merkezli 4 ilde gerçekleştirilen operasyon hakkında yeni detaylar ortaya çıktı. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından 7 Haziran’da başlatılan operasyonlar İstanbul, Karabük ve Isparta’da yürütülmüştü. Eş zamanlı olarak 50 farklı adrese baskın yapılmış, bu baskınlarda 37 kişi yakalanmıştı. Bartın’daki FETÖ operasyonunun adını duyurmasındaki en önemli gelişme ise örgüte ait bir deponun deşifre olmasıydı. Emniyet güçleri tarafından incelenen depoda, 20 tona yakın gıda ve temizlik malzemesi bulunmuştu. Bu malzemelerin KHK ile ihraç edilen veya cezaevinden çıkmış örgüt mensuplarına ve ailelerine yardım için temin edildiği ifade edilmişti. FETÖ’nün; yardım yaptığı kişilere, sosyal medyada propaganda yaptırdığı ve yardım için çeşitli koşullar koyduğu ortaya çıktı. 

bartindaki-feto-haberleri-jandarmaBartın’daki FETÖ operasyonunda gizli depo bulunmuştu

Yurtdışından ve eski Kaynak yöneticilerinden gelen paralarla marketlerin sanal uygulamalarından sipariş ettikleri ürünleri depoladıkları kaydedildi. KOM Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan açıklamaya göre, örgütün bu yardımları yapmasının sebepleri;  “örgütün dinamik ve canlı yapısını yeniden tesis etmek, örgüt üyeleri arasında ‘biz’ duygusunu geliştirerek moral ve motivasyon sağlamak”. FETÖ’nün bu sebeple yurt dışından ve eski Kaynak Holding yöneticilerinden gelen paralar ve toplanan himmetlerle örgüt mensuplarına yardım yaptığı ifade edildi. Ayrıca, örgüt tabanının örgütten kopmasını önlemek de bu yardımların yapılmasının en büyük sebepleri arasında yer alıyor.

Çetele usülü fişleme

FETÖ’nün bu yardımları yaparken bir çeteleye bağlı kaldığı saptandı. Bu çeteleye göre, örgüt mensuplarının bu yardımları almak için sağlaması gereken bazı şartlar var. Öncelikle, yardım yapılacak kişilerin örgüte bağlılıklarının teyit edilmiş olması gerekli. Bunun dışında, adli işlem gören tüm örgüt üyelerinin adli işlem sonuçları, etkin pişmanlıktan faydalanıp faydalanmadıkları gibi özellikleri de çeteleye yazılıyor. Bu çetele sayesinde tekrar örgütsel sorumluluk alıp alamayacakları belirlenen örgüt üyeleri adım adım takip ediliyor.

Operasyon kapsamında örgüt üyelerinin tuttukları çeteleler bulundu. Bu çeteleler üzerinde yapılan incelemelerle, yakını cezaevinde olan örgüt mensuplarının “bizden/bizden değil” şeklinde fişlendikleri, itirafçı olan veya ayrıldığını tespit ettikleri kişileri de yardım listesinden çıkarıldıkları tespit edildi. Yardımları, KHK ile ihraç edilmiş, cezaevinden tahliye olmuş örgüt üyelerinin yaptığı belirlendi. Ayrıca, örgütün kendinden gördüğü kişileri de örgüt amaçları doğrultusunda yeni görevlere yönlendirdiği kaydediliyor.

“Geri döneceğiz” uyarısı

Depodaki malzemelerin, büyük zincir marketlerin sanal uygulamalarındaki online ürün satışındaki kota sınırına takılmamak amacıyla, belirlenen kullanıcı adlarıyla örgüte ait depoların adreslerine çok sayıda sipariş vererek depolandığı belirtildi. Şüphelilerin lise ve üniversite çağındaki çocuklarına burs verilerek örgüte bağımlı kılınmaya çalışıldıkları ifade edildi. Ayrıca, örgüt üyelerine “cezaevlerinin dışarıdan daha güvenli olacağı günlerin geleceği” şeklinde söylemlerle “geri döneceğiz” mesajı verildiği belirlendi.

Sosyal medyada propaganda görevi

Erzak yardımını alan kişilere örgüt tarafından sosyal medyada propaganda yapma görevi verildiği tespit edildi. Bu kapsamda, örgüt üyelerinin birbirine zaman ayarlı mesajlar gönderdikleri, telefonlarındaki içerikleri düzenli olarak sildikleri kaydedildi. Yapılan değerlendirmede; örgütün operasyon sonrasında kamuoyunu, toplum vicdanını etkilemek, mağdur rolüne bürünmek amacıyla sosyal medya üzerinden bunun yalnızca insanı yardım olduğunu belirterek STK’ları, insan hakları derneklerini, siyasi oluşumları etiketleyerek propaganda yürüttükleri, bu yolla mağdur maskesi takarak yürütülen soruşturmaların içini boşaltıp, toplumun bakış açısını değiştirmeye çalıştıkları belirtildi.

353 bin 500 lira ele geçirildi

Bartın‘daki FETÖ operasyonu kapsamında baskın yapılan adreslerde;

353 bin 500 lira, 77 cep telefonu, 14 hafıza kartı, 43 flash bellek, 30 laptop ve tablet, 20 hard disk, 6 ruhsatsız av tüfeği ve tüfeklere ait fişekler, 1 kuru sıkı tabanca, 2 orijinal şarjör, 6136 kapsamına giren 111 fişek, 7 Mikro SD kart, 53 CD ve DVD, 1 çek, 70 yasaklı yayın evine ait olduğu değerlendirilen kitap, 2 tapu senedi, 28 FETÖ ile bağlantılı fotoğraf, 3 banka dekontu, 22 terör örgütü ile ilişkili olduğu değerlendirilen not defteri ve ajanda, 310 örgüt ile iltisaklı olduğu değerlendirilen kişilere ait sanal market fişi ve çok miktarda erzak paketi bulundu.

Gözaltına alınan şüphelilerin sorgulanmaları devam ediyor. 

KAYNAK: SABAH

Bartın’daki FETÖ operasyonuna ilişkin yeni detaylar yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Nordic Monitor Türkiye’ye yönelik iftiralarını sürdürüyor https://yekvucut.com/gundem/nordic-monitor-turkiyeye-yonelik-iftiralarini-surduruyor/ Sun, 08 May 2022 14:30:45 +0000 https://yekvucut.com/?p=55083 Norveç’te faaliyet gösteren ve Türkiye’ye yönelik algı operasyonlarıyla meşhur Nordic Monitör’de 28 Nisan 2022’de bir yazı yayınlandı. Firari FETÖ’cü Abdullah...

Nordic Monitor Türkiye’ye yönelik iftiralarını sürdürüyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Norveç’te faaliyet gösteren ve Türkiye’ye yönelik algı operasyonlarıyla meşhur Nordic Monitör’de 28 Nisan 2022’de bir yazı yayınlandı. Firari FETÖ’cü Abdullah Bozkurt tarafından kaleme alınan yazıda, TSK içindeki görevlilerin dini ve azınlık olma durumlarına göre fişlendikleri iddia edildi. Bu iddiaları ele almadan önce, Nordic Monitor tarafından Türkiye’ye atılan diğer iftiraları hatırlamakta fayda var. Sitede 2020 yılında yayınlanan Bozkurt imzalı bir yazıda, mahkemede yargılanan FETÖ’cülerin iddiaları gerçekmiş gibi aktarılarak darbeci Semih Terzi aklanmaya çalışılmıştı. Tüm eforu Türkiye’yi karalamaktan yöne olan sitenin yazarlarından FETÖ’cü Levent Kenez de geçtiğimiz aylarda bir yazı yayınlamıştı. Kenez, 14 Mart’ta yayınladığı yazıda, Rusya-Ukrayna savaşı çerçevesine Türkiye dahil etmeye çalışmış, dahası Türkiye’nin savaşın tarafları arasında yer aldığı iddiasıyla ortalığı karıştırmaya çalışmıştı. Nordic Monitor’ün FETÖ adına algı yaptığı artık herkesçe bilinen ve su götürmez bir gerçek. Amerikalı analist Michael Doran, güvenilir olmadığını ve örgüt propagandası yaptığını belirttiği Nordic Monitor’ü sert sözlerle eleştirmişti.

nordic-monitor-kimin
2019’da BM Cenevre Ofisi’nde yapılan Türkiye karşıtı panel. FETÖ’cü Levent Kenez, PKK sempatizanı Eric Sottas ve Abdullah Bozkurt yan yana.

Nordic Monitor TSK’nın fişleme yaptığını iddia etti

Abdullah Bozkurt, yazısında 2015 veya 2016 yılına ait olduğunu iddia ettiği bazı belgeler paylaştı. Türkiye’nin askeri istihbarat belgelerini elde ettiğini iddia eden Bozkurt’un yayınladığı belgelerde, “Psikolojik tedavi gördü, bekar, Rum, sessiz sakin, ailece içerler, porno” şeklinde birtakım fişleme notları göze çarpıyor. Bozkurt’a göre, bu yorumlar yıllar içinde askeriyedeki görevliler hakkında toplanan gizli istihbarata dayanıyor ve askeri personelin etnik veya dini kimlik, çeşitli özellikleri gibi içeriklere sahip.

nordic-monitor-kimin

nordic-monitor-kimin

Bu belgelerde yer alan yorumlara baktığımızda ise aklımıza FETÖ’nün TSK içindeki fişleme listeleri geliyor. Örgüt, hem kendi elemanları hem de diğer askeri personeller hakkında detaylı bilgiler içeren listeler hazırlıyordu. Nitekim, örgüte ait deşifre olan flash disk, CD gibi materyallerde ele geçirilen belgeler ve itirafçıların ifadeleri de bu durumu kanıtlıyor.

FETÖ’nün fişleme listelerini hatırlayalım

2006 yılında İzmir’de bir mahrem imamın otobüste düşürdüğü flash diskte, 5 bin subay ve astsubaya ilişkin fişleme listelerine ulaşılmıştı. Bu listelerde yer alan 4 Mart 2001 tarihli fişleme notunda bir astsubay hakkında şunlar yazılmıştı:

“Alevi, ateist, tehlikeli, içki içer, milliyetçi gibi görünür”

Başka bir astsubay hakkında ise şu notlar alınmıştı:

“Milliyetçi takılırlar. Borsada çok büyük paralar kaybetmiştir. İçki içer. Ailesine düşkündür. Kadınlara karşı zaafı var.”

FETÖ’ye ait başka bir flash diskte ise şu fişleme notları dikkat çekiyor:

“Alevi, Kürt, Solcu, Pornocu”

Peki, TSK içinde bu fişlemeleri kim yapıyordu?

Örgütün mahrem imamlarından Eyüp Ş.G., itirafçı olarak FETÖ’nün TSK içindeki her subay ve astsubayı fişlemesi için asistanları görevlendirdiğini söylemişti. Eyüp Ş.G., fişlemelerle ilgili şu ifadeleri kullanmıştı:

“Ordu yapılanmasında ‘okulcu’ olarak adlandırılan bir bölüm vardı. ‘Asistan’ olarak görev yapan kişiler askeri okullardaki bütün öğrencilerin yaptığı bilgi notları veya fişlemelerin toplandığı kişilerdi. Asistan, askeri okuldan mezun olan öğrenciler hakkında okuduğu dönemde arşivlediği bilgileri, öğrencinin göreve başladığı ildeki yeni sorumlusuna zimmet ile teslim ederdi.”

“Asistanlar” fişlemelerden sorumluydu

FETÖ içinde asistan unvanının iki manası var:

  1. TSK ve Emniyet Teşkilatı mahrem yapılanmalarında okulda görevli personelden (idareci, eğitmen vs.) sorumlu örgüt mensubu.
  2. Örgütün öğrenci yapılanmasında görevli, askeri okul ve polis okullarına sızdırılan örgüt mensubu öğrencilerden sorumlu örgüt mensubudur.

Örgüt, TSK’da ikili yapılanma modeli uyguluyordu. Bunlar, askeri okulların öğrenci kısmıyla ilgilenen yapılanma ve idari/yönetici ve eğitici kadrolarıyla ilgilenen yapılanma şeklindeydi. İdari kadroyla ilgilenen asistanlara “öğretmen” de deniliyordu. Bu öğretmen/asistanların görevleri arasında örgüt mensubu öğrencilerden okul, komutanlar, eğitmenler ve idareciler hakkında her türlü bilgiyi almak vardı. Asistanlar, askeri öğrencilerden topladıkları bilgileri örgüte teslim ederek fişlemelerin yapılmasını sağlıyordu.

Fişleme ile ilgili itirafçıların beyanlarından

FETÖ’nün Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yapılanması içerisinde mahrem imam olarak görev yapan M.T., itirafçı olarak şunları söylemişti:

“Fişleme kayıtlarında, aile bilgileri, zaafları, örgüte yakınlığı, kontrol altında tutulması gereken kişi olup olmadığı gibi kısacası o kişinin tüm mahrem bilgileri bulunurdu. Böylece tüm askerlerin mahrem bilgileri, FETÖ tarafından TSK’ye yerleştirilen askeri personel vasıtasıyla örgütün bilgi havuzunda kayıt altına alınırdı.”

Bir başka FETÖ itirafçısı astsubay C.T, TSK’daki alevilerin nasıl fişlendiğini ve ayrıştırıldığını şu sözlerle anlatmıştı:

 “Bir gün toplantıda bizden sorumlu şahıs M.A.D, bilgisayardan Excel dosyası açtı. Bu dosyada birliğimizde görevli askeri personelin isimleri tek tek yazıyordu. Örgüt sorumlusu bizden askeri personel hakkında bilgi istedi. Bilgi listesinde, siyasi görüşleri, alkol kullanıp kullanmadıkları, namaz kılıp kılmadıkları, kadına olan düşkünlükleri gibi bölümler vardı. Özellikle de Alevi olup olmadıkları soruluyordu. Alevi askerlere ‘A Takımı’ ismi veriyorlardı. Ben listede adı geçen askeri personelin sadece sigara ve alkol kullanıp kullanmadıklarını, evli bekar olup olmadıklarını söyledim. Bu fişlemeler genellikle ayrı ayrı odalarda yapılırdı. Bazen de beni dışarı çıkarırlardı.”

Örgüt, kendi üyelerini de çeşitli kriterlerle fişliyordu. Bu ifadelerden bazıları şu şekilde:

 “Kurbanını, dergisini verdi. Verdiğimiz kitapları okur.”

“Himmetini verir.”

Sonuç olarak;

FETÖ’nün TSK içindeki fişleme notları, içerik olarak da kullanılan dil olarak da Abdullah Bozkurt’un yayınladığı belgelerdeki yorumlar ile paralellik gösteriyor. Hatta bazı ifadeler Bozkurt’un Nordic Monitor içerisinde yayınladığı belgelerdeki ifadeler ile tıpatıp aynı. Bütün bu gelişmeler eşliğinde, Bozkurt’un yayınladığı fişleme listelerini örgüt mahrem imamlarından aldığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu da FETÖ’nün kendi işlediği suçları başkasına atma huyunun hala devam ettiğini gösteriyor.

Nordic Monitor Türkiye’ye yönelik iftiralarını sürdürüyor yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
Prens Andrew ile Selman Türk’ü tanıştıran kişi dolandırıcı çıktı https://yekvucut.com/feto-gercekleri/prens-andrewle-selman-turku-tanistiran-kisi-dolandirici-cikti/ Mon, 04 Apr 2022 09:05:43 +0000 https://yekvucut.com/?p=54517 İngiltere’de York Dükü Prens Andrew‘ın ismi son günlerde FETÖ tutuklusu İlhan İşbilen’in eşi Nebahat Evyap İşbilen’den aldığı rüşvetle anılıyordu. İngiliz...

Prens Andrew ile Selman Türk’ü tanıştıran kişi dolandırıcı çıktı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
İngiltere’de York Dükü Prens Andrew‘ın ismi son günlerde FETÖ tutuklusu İlhan İşbilen’in eşi Nebahat Evyap İşbilen’den aldığı rüşvetle anılıyordu. İngiliz basınına yansıyan haberlere göre İşbilen, FETÖ’nün İngiltere’deki finans yapılanması sorumlularından Selman Türk aracılığıyla Andrew’e 750 bin sterlin rüşvet vermişti. İngiliz The Times gazetesinin haberinde aktardığına göre, Prens Andrew ile Türk’ü tanıştıran kişi, hüküm giymiş Libyalı bir silah kaçakçısı. Haberde, 54 yaşındaki Tarek Kaituni‘nin ayrıca Prens Andrew’ün Libya’nın devrik lideri Muammer Kaddafi ile görüşmesine aracılık ettiği bilgisine yer verildi. Kaituni’nin Andrew ile Türk’ü 2019 yılının mayıs ya da haziran ayında Windsor Sarayı’ndaki bir doğum günü partisinde tanıştırdığı ve ikilinin Londra’da en az iki kez görüştüğü kaydedildi. İddialar arasında, Prens Andrew’in eski eşi Sarah Ferguson’ın bir doğum günü partisine de katıldığı ve bu partinin finanse edilmesine Türk’ün yardım ettiği yer aldı.

prens-andrew-esi-kimdir

prens-andrew-kimdir-esiSelman Türk, Tarek Kaituni

Selman Türk ve ailesinin FETÖ bağlantıları

İngiltere’de rüşvet olayında aracı olduğu iddia edilen Selman Türk, Londra’da kurulan Heyman isimli FETÖ’cü bankanın başında bulunuyor. Selman Türk’ün ayrıca aile üyelerinin neredeyse tamamı FETÖ ile ilişkili. Selman Türk, kırmızı liste ile aranan FETÖ’cü Cemal Türkün yeğeni, ayrıca yurt dışındaki FETÖ okullarından sorumlu imam Süleyman Türk’ün oğlu. Örgütün Konya’daki doktorlar imamı olan Süleyman Türk’ün kardeşi Mehmet Türk ise Türkiye’deki himmetleri yurt dışına aktarmakla görevli. Selman Türk’ün amcası Cemal Türk ise örgüt içerisinde kritik bir göreve sahip: FETÖ’nün mahrem imamlarını yetiştirmekten sorumlu mahrem imam.

ingiltere-feto-ilticaSelman Türk

İngiltere’de FETÖ bağlantılı Selman Türk rüşvete aracı oldu

76 yaşındaki Nebahat Evyap İşbilen, York Dükü’ne 750 bin sterlinlik (yaklaşık 14 milyon TL) bağış yaptı. İddiaya göre, İşbilen’in Türkiye’de hakkında açılan soruşturmadan kaçabilmek için İngiliz pasaportu almak istedi. Bu yüzden kendisine yardımcı olması için Selman Türk vasıtasıyla Prens Andrew’a rüşvet verdi. Ancak daha sonra İşbilen, Türk’ün kendisini dolandırdığını ileri sürerek İngiltere’de dava açtı. Olay, Prens Andrew’ın Kasım 2019’da St James Sarayı’nda düzenlediği “Pitch@Palace” isimli yatırım yarışması sonrası yaşandı. Etkinlikte, “Halkın Seçimi” isimli ödül “Heyman Al” isimli dijital bankacılık şirketine verildi. Şirketin kurucusu ve CEO’su olan Selman Türk, bu etkinlik ile Prens Andrew ile yakın bağlantı kurdu. Mahkeme kayıtlarına göre, etkinlikten tam 9 gün sonra, 15 Kasım 2019’da Prens Andrew’ın kişisel hesabına İşbilen tarafından 750 bin sterlinlik bir para girişi yapıldı. İşbilen’in iddiasına göre, İngiliz pasaportu alabilmek için ödeme Türk aracılığıyla rüşvet olarak yapıldı. İngiliz Daily Telegraph ve Daily Mail gazeteleri ise Prens Andrew’ın 750 bin sterlinlik bu ödemeyi daha sonra iade ettiğini yazdı. “Heyman Al” ise, FETÖ’nün Londra’daki bankası olarak biliniyor.

 

 

 

 

Prens Andrew ile Selman Türk’ü tanıştıran kişi dolandırıcı çıktı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
İngiltere’de rüşvet skandalının altından FETÖ çıktı https://yekvucut.com/feto-gercekleri/ingilterede-rusvet-skandalinin-altindan-feto-cikti/ Sat, 02 Apr 2022 18:16:34 +0000 https://yekvucut.com/?p=54495 İngiltere’de medya, bir süredir Prens Andrew’in rüşvet aldığı iddialarıyla meşgul. İsmi son dönemlerde cinsel taciz skandallarıyla anılan York Dükü Prens...

İngiltere’de rüşvet skandalının altından FETÖ çıktı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
İngiltere’de medya, bir süredir Prens Andrew’in rüşvet aldığı iddialarıyla meşgul. İsmi son dönemlerde cinsel taciz skandallarıyla anılan York Dükü Prens Andrew’ın rüşvet aldığı ismin ise FETÖ bağlantılı olduğu ortaya çıktı. İngiliz Daily Mail gazetesinin haberine göre Prens Andrew, FETÖ tutuklusu İlhan İşbilen’in eşi Nebahat Evyap İşbilen’den 750 bin sterlin rüşvet aldı. İşbilen’in İngiliz pasaportu alabilmek için rüşvet verdiği öne sürülüyor. Haberi ilk sayfada manşete taşıyan gazeteye göre, bu rüşvete aracı olan kişi ise bir dönem Goldman Sachs’ta bankacılık yapan FETÖ’cü Selman Türk. Türk, FETÖ’nün İngiltere’deki önemli finans sorumluları arasında yer alıyor. İngiltere’de rüşvet skandalıyla anılan Andrew’ın, Türk’ten 1 milyon sterlinlik ödeme aldığı da iddialar arasında.

ingiltere-feto-iltica

İngiltere’de rüşvet skandalına Selman Türk aracı oldu

76 yaşındaki Nebahat Evyap İşbilen, York Dükü’ne 750 bin sterlinlik (yaklaşık 14 milyon TL) bağış yaptı. İddiaya göre, İşbilen’in Türkiye’de hakkında açılan soruşturmadan kaçabilmek için İngiliz pasaportu almak istedi. Bu yüzden kendisine yardımcı olması için Selman Türk vasıtasıyla Prens Andrew’a rüşvet verdi. Ancak daha sonra İşbilen, Türk’ün kendisini dolandırdığını ileri sürerek İngiltere’de dava açtı. Olay, Prens Andrew’ın Kasım 2019’da St James Sarayı’nda düzenlediği “Pitch@Palace” isimli yatırım yarışması sonrası yaşandı. Etkinlikte, “Halkın Seçimi” isimli ödül “Heyman Al” isimli dijital bankacılık şirketine verildi. Şirketin kurucusu ve CEO’su olan Selman Türk, bu etkinlik ile Prens Andrew ile yakın bağlantı kurdu. Mahkeme kayıtlarına göre, etkinlikten tam 9 gün sonra, 15 Kasım 2019’da Prens Andrew’ın kişisel hesabına İşbilen tarafından 750 bin sterlinlik bir para girişi yapıldı. İşbilen’in iddiasına göre, İngiliz pasaportu alabilmek için ödeme Türk aracılığıyla rüşvet olarak yapıldı. İngiliz Daily Telegraph ve Daily Mail gazeteleri ise Prens Andrew’ın 750 bin sterlinlik bu ödemeyi daha sonra iade ettiğini yazdı. “Heyman Al” ise, FETÖ’nün Londra’daki bankası olarak biliniyor.

ingiltere-feto-iltica
Selman Türk

Selman Türk’ün ailesinin FETÖ bağlantıları

İngiltere’de rüşvet olayında aracı olduğu iddia edilen Selman Türk, Londra’da kurulan Heyman isimli FETÖ’cü bankanın başında bulunuyor. Selman Türk’ün ayrıca aile üyelerinin neredeyse tamamı FETÖ ile ilişkili. Selman Türk, kırmızı liste ile aranan FETÖ’cü Cemal Türkün yeğeni, ayrıca yurt dışındaki FETÖ okullarından sorumlu imam Süleyman Türk’ün oğlu. Örgütün Konya’daki doktorlar imamı olan Süleyman Türk’ün kardeşi Mehmet Türk ise Türkiye’deki himmetleri yurt dışına aktarmakla görevli. Selman Türk’ün amcası Cemal Türk ise örgüt içerisinde kritik bir göreve sahip: FETÖ’nün mahrem imamlarını yetiştirmekten sorumlu mahrem imam.

 

 

 

İngiltere’de rüşvet skandalının altından FETÖ çıktı yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>
FETÖ’nün esnaf sorumlusu paraları tuvalete saklamış https://yekvucut.com/feto-gercekleri/fetonun-esnaf-sorumlusu-paralari-tuvalete-saklamis/ Wed, 09 Feb 2022 12:56:41 +0000 https://yekvucut.com/?p=53503 Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) içinde esnaf sorumlusu olarak faaliyet gösteren Muharrem Gedik hakkında dava açıldı. Hakkında “silahlı terör...

FETÖ’nün esnaf sorumlusu paraları tuvalete saklamış yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>

Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) içinde esnaf sorumlusu olarak faaliyet gösteren Muharrem Gedik hakkında dava açıldı. Hakkında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 15 yıla kadar hapis cezası talep edilen Gedik, örgütün yapılanma şemasında 5 bölgeye bölünen Ankara’da Yenimahalle bölgesinde Bölge Talebe Mesulü olarak görev yapıyordu. Ayrıca, Gedik’in,  15 Temmuz  hain darbe girişiminden sonra örgüt mensuplarının ailelerine finansal destek sağladığı belirlendi. Gedik’in evinde yapılan aramalarda tuvaletin asma tavanında ise saklanmış para bulundu. Soruşturma kapsamında ifade veren Gedik, 2016’dan sonra da sorumlu olduğu esnaflardan para toplamaya devam ettiğini söyleyerek, esnaflardan himmet adı altında toplanan paraları FETÖ üyelerinin ailelerine dağıttıklarını anlattı.

“Örgüt panikle küçülmeye gitti”

Gedik, soruşturma kapsamında verdiği ifadesinde imam nikahlı eşi S. Gedik ile çalıştığı ekmek büfesinde tanıştıklarını, konuşma sırasında babasının FETÖ’den ihraç olduğunu söylediğini, bunun üzerine kendisinin de hakkında bir soruşturmadan dolayı yakalanma emri kararının bulunduğunu anlattı. 2019’da gerçekleştirilen bir operasyon ile tanıdıklarının alınması üzerine örgütün panik ve korkuyla küçülmeye gittiğini belirten Gedik, bu süreçte muhasebe sorumlusu olarak görev yaptığını, para toplamaya devam ettiğini, kimin ne kadar vereceğine kendisinin karar verdiğini, toplanan paraları ise örgüt üyelerinin ailelerine göndermeye devam ettiğini ifade etti.

Malatya 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne ifade veren sanık M.B., FETÖ’nün esnaf sorumlusu Gedik hakkında şunları kaydetti:

“Ankara’da gaybubet evine kaldım. Bana herhangi bir kimlik çıkartmadılar. Ankara’ya indiğimde Muharrem Gedik karşıladı, Ordulu ODTÜ’de elektrik elektronik bölümünden ihraç edilmiş araştırma görevlisiydi. Kendisiyle yurtdışı numaraları kullanan Textnov isimli bir sayesinden Whatsapp üzerinden konuşuyorduk. Muharrem Gedik Yenimahalle’de esnaf sorumlusuydu, gaybubet evlerinin maddi kısımlarını bu şahıs karşılıyordu.”

FETÖ’nün esnaf sorumlusu ifade verdi

Muharrem Gedik hakkında yürütülen soruşturma kapsamında evinde arama yapıldı. Yapılan aramada evinin tuvalet kısmının asma tavanında para ele geçirildi. Ekiplerin Gedik’e parayı sorması üzerine Gedik, paranın babadan kalan işlerden ve eşi ile yaptıkları düğünden sonra bozdurdukları altınlardan kaldığını ileri sürdü. Ayrıca, çalınmasından korktuğu için parayı asma tavana sakladığını iddia etti. “Serhat” kod adlı şahısla gözaltına alınmadan önce yaptıkları konuşmada takip edildiğinden şüphelendiğini belirten Gedik, bu şahsın kendisine yakalanması durumunda Z. isimli avukatın görüşmeye geleceğini, ifade aşamasına katılacağını, barodan avukat istememesini söylediğini itiraf etti.

KAYNAK: FETÖ GERÇEKLERİ

FETÖ’nün esnaf sorumlusu paraları tuvalete saklamış yazısı ilk önce Yekvucut üzerinde ortaya çıktı.

]]>